Üyelik oluşturma ve foruma giriş konusunda sorun yaşayan üyelerimiz [email protected] adresine email gönderebilirler!
  • ⭐⭐

    IMG_1232.jpeg
    (Philadelphia)
    Bu gün günlerden turkiye


  • günaydın herkese.

    bilgisi ola var mı, forumda bulamadım var ise bile.

    GC kazandık diyelim. Turist vizesi olduğu için bu süreci direkt ABD'de yürütebilme şansımız var mı acaba? Bunla ilgili bir bilgiye nerden ulaşabilirim.

    Cevap verecek olan kişilere şimdiden çok teşekkürler.



  • @datanist, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @Emrah-Borazan, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @emirgenco bu konuyu inceleyebilirsin.

    https://yesilkartforum.com/forum/topic/118/aos-adjustment-of-status-ile-green-card-almak?_=1680919878539

    @MGE yukaridaki linkten bilgiye ulasabilirsiniz.

    Sen mükemmel bir insansın 🙂

  • ⭐⭐

    Günaydın canlar, 27ye son 9 heyecan dorukta 🙂 haftasonunuz iyi geçsin, malum ben haftasonları yokum, eşime ayırıyorum bu iki günü, kendinize iyi bakın görüşmek üzere

  • ⭐⭐⭐⭐⭐

    dakika olarak baştan - 4:05 arasını seyredin masum bir amerikalı Türkiye ye 1 yıl sonra gelirse ne olur 🙂

  • ⭐⭐⭐⭐

    @selamibasaran, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @ibrahimasar kardeş eline sağlık ne güzel yazdın. 2000 de yüksek lisans yapmak için Amerikaya gitmeyi planlıyordum,ama cebimde hiç param yoktu. Ailemde verecek durumda değildi. Bir miktar ülkede çalışır kazanır giderim dedim 2001 kriziyle beraber doğru düzgün iş bulamadım.Amerika işi rafa kalktı o dönem. Çalışmam gerekiyordu. Yurt dışı işleri araştırırken,Rusya’da iş buldum ve Rusya’da çalıştım uzunca bir süre.Türkiye’ye hiç dönme niyetim yoktu aslında ama ordaki başka bir manyak yüzünden en azından ülkeme döneyim dedim. Uzaktayken Türkiye ile ilgili çok takip etmezseniz kafanız çok rahat oluyor. Dolarmış,günlük zamlarmış,elektrik o olmuş,doğalgaz bu olmuş takip etmiyorsunuz ve süper rahatsınız. Ama döndüm ve kendi işimi yapıyorum. Ticaretin içerisindeyim ve ortalamanın üzerinde kazanıyorum,ama halkımızın bu kadar gözlerini kapatmasını anlayamıyorum. Bu salt cahillikle açıklanacak birşey değil. Kabullenmişlik,öğrenilmiş çaresizlik,boşvermişlik hepsinin ortalaması denebilir belkide. İki sene dayanabildim ve tekrar gitmek istiyorum ülkeden. Kendim için değil çocuklarım için. Yoksa ben çok iyi bir gelecek göremiyorum ülkede.

    Bizim gibi insanların hayatlarında 99 depremi sonrası yaşanan ekonomik buhran hep etkili olmuştur. Ben 99 da başladığım üniversiteyi, 2001 de bırakmak zorunda kaldım. Ekonomik sebeplerle çalışma hayatına döndüm. 2001 yazında Kanada yı kafaya koydum ilk. Masraflar için birikim yapma amacıyla çalıştım. Fakat bir türlü birikim yapamadım. Enflasyon ve siyasi didişmeler hayatı her alanda darboğaza sürükledi. O hengamenin ürünü de bu günkü iktidar oldu. Şimdi benzer ekonomik sıkıntı ve deprem etkisi var. Bunlar gidici gibi ama yerine gelen gençlere umarım iyi bir gelecek vaadeder. Çünkü gerçekten bizden geçti. Günüm dolu olsa 5 ay sonra emeklilik hakkım oluyor. Günüm de 2-3 yıla doluyor zaten. Bundan sonra gerçekten çekilip dinlenmek istiyorum. Orta okulda başladığım çalışma hayatında 30 yılı geride bıraktım. Yeter gayrı...

  • ⭐⭐⭐

    Günaydın 😊

    Santa Monica 🌊 California

    FB_IMG_1680938370031.jpg

    📸: [instagram.com/oneaspect]

  • ⭐⭐⭐⭐

    @emirgenco, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    IMG_1232.jpeg
    (Philadelphia)
    Bu gün günlerden turkiye

    Zahmetli bir sevgili gibi, Türkiyeyi dışarıdan seviyorum. Fransada Chaps Elysees deki Türkiye Turizm Ofisindeki bayrak ve yazılar çok hoşuma gitmişti. 3 gün sonra döndüğümde o hoşluk yavaş yavaş kaybolmaya başladı 🙂

  • ⭐⭐⭐⭐

    @dilaradiyebiri, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @waterman anlamıyorum bugün sabahtan beri telegramda 28 gün kaldı acele et çıkartman lazım diyenlerle doldu ister istemez şüpheye düştüm eğer kazanırsam aile üyelerimin pasaportu olmadığından sıkıntıya giricem diye. Ama kazandığımız gibi direk hepsine randevu almayı planlıyordum oysaki.. sizce ne olur ne olmaz hemen çıkarttırmalı mıyız pasaportları ?

    Eğer çekilişte kazanmış olursanız diğer aile üyelerinin de pasaport başvurusunu hemen yapabilirsiniz. 2-3 gün sonra sistemde pasaport bilgileriniz görünüyor. Pasaportun fiziki olarak elinize ulaşmasını beklemeden, bu bilgilerle DS-260 ı doldurabilirsiniz. Buradaki mantalite, DS260 doldurmanız ne kadar erken olursa o kadar iyi. Ama bahsedilen şey 3-5 günlük gecikme değil. 6 ay sonra dolduran var. Numarası current olduğunda, diyelim 12 binlerde, önce DS 260 dolduranlar önce randevuya çağırılıyor. Ama numarası 24 binlerde olan biri 2. gün DS 160 doldursa bile, önce numarasının current olmasını beklemek zorunda. Bunları fazla kafanıza takıp büyütmeyin. Çekiliş sonuçlandıktan sonra burada size yol gösterecek deneyimliler var.


  • @emirgenco sayfalar arasında gezinirken görünmüyor nedense, bazen bir sayfadayken yeniliyorum görünmeye başlıyor.


  • @ibrahimasar dedigin gibi de olur ya da ds 260 formunu pasaport bilgilerini girmeden yollayip mulakat tarihi geldiginde saglik randevusunu ve konsolosluk mulakat tarihlerine yakin pasaport cikartabilir orda bilgiler girilir ztn


  • @ibrahimasar, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @selamibasaran, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @ibrahimasar kardeş eline sağlık ne güzel yazdın. 2000 de yüksek lisans yapmak için Amerikaya gitmeyi planlıyordum,ama cebimde hiç param yoktu. Ailemde verecek durumda değildi. Bir miktar ülkede çalışır kazanır giderim dedim 2001 kriziyle beraber doğru düzgün iş bulamadım.Amerika işi rafa kalktı o dönem. Çalışmam gerekiyordu. Yurt dışı işleri araştırırken,Rusya’da iş buldum ve Rusya’da çalıştım uzunca bir süre.Türkiye’ye hiç dönme niyetim yoktu aslında ama ordaki başka bir manyak yüzünden en azından ülkeme döneyim dedim. Uzaktayken Türkiye ile ilgili çok takip etmezseniz kafanız çok rahat oluyor. Dolarmış,günlük zamlarmış,elektrik o olmuş,doğalgaz bu olmuş takip etmiyorsunuz ve süper rahatsınız. Ama döndüm ve kendi işimi yapıyorum. Ticaretin içerisindeyim ve ortalamanın üzerinde kazanıyorum,ama halkımızın bu kadar gözlerini kapatmasını anlayamıyorum. Bu salt cahillikle açıklanacak birşey değil. Kabullenmişlik,öğrenilmiş çaresizlik,boşvermişlik hepsinin ortalaması denebilir belkide. İki sene dayanabildim ve tekrar gitmek istiyorum ülkeden. Kendim için değil çocuklarım için. Yoksa ben çok iyi bir gelecek göremiyorum ülkede.

    Bizim gibi insanların hayatlarında 99 depremi sonrası yaşanan ekonomik buhran hep etkili olmuştur. Ben 99 da başladığım üniversiteyi, 2001 de bırakmak zorunda kaldım. Ekonomik sebeplerle çalışma hayatına döndüm. 2001 yazında Kanada yı kafaya koydum ilk. Masraflar için birikim yapma amacıyla çalıştım. Fakat bir türlü birikim yapamadım. Enflasyon ve siyasi didişmeler hayatı her alanda darboğaza sürükledi. O hengamenin ürünü de bu günkü iktidar oldu. Şimdi benzer ekonomik sıkıntı ve deprem etkisi var. Bunlar gidici gibi ama yerine gelen gençlere umarım iyi bir gelecek vaadeder. Çünkü gerçekten bizden geçti. Günüm dolu olsa 5 ay sonra emeklilik hakkım oluyor. Günüm de 2-3 yıla doluyor zaten. Bundan sonra gerçekten çekilip dinlenmek istiyorum. Orta okulda başladığım çalışma hayatında 30 yılı geride bıraktım. Yeter gayrı...

    Denk geldikçe sizin yaş grubuna hep sorarım;

    Gerçekten hayatınıza kaç darbe sığdırdınız? Kaç kriz, kaç siyasi çekişme.. Tüm bunlar olurken nasıl ülkeye karşı bu kadar umutla dolu kalabildiniz? İnsan aklını kaçırır diyeceğim de pek akıllımız kalmadı zaten ülkede, toptan sıyırdık sanki zaten..

  • ⭐⭐⭐⭐

    @FreeMen, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @ibrahimasar, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @selamibasaran, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @ibrahimasar kardeş eline sağlık ne güzel yazdın. 2000 de yüksek lisans yapmak için Amerikaya gitmeyi planlıyordum,ama cebimde hiç param yoktu. Ailemde verecek durumda değildi. Bir miktar ülkede çalışır kazanır giderim dedim 2001 kriziyle beraber doğru düzgün iş bulamadım.Amerika işi rafa kalktı o dönem. Çalışmam gerekiyordu. Yurt dışı işleri araştırırken,Rusya’da iş buldum ve Rusya’da çalıştım uzunca bir süre.Türkiye’ye hiç dönme niyetim yoktu aslında ama ordaki başka bir manyak yüzünden en azından ülkeme döneyim dedim. Uzaktayken Türkiye ile ilgili çok takip etmezseniz kafanız çok rahat oluyor. Dolarmış,günlük zamlarmış,elektrik o olmuş,doğalgaz bu olmuş takip etmiyorsunuz ve süper rahatsınız. Ama döndüm ve kendi işimi yapıyorum. Ticaretin içerisindeyim ve ortalamanın üzerinde kazanıyorum,ama halkımızın bu kadar gözlerini kapatmasını anlayamıyorum. Bu salt cahillikle açıklanacak birşey değil. Kabullenmişlik,öğrenilmiş çaresizlik,boşvermişlik hepsinin ortalaması denebilir belkide. İki sene dayanabildim ve tekrar gitmek istiyorum ülkeden. Kendim için değil çocuklarım için. Yoksa ben çok iyi bir gelecek göremiyorum ülkede.

    Bizim gibi insanların hayatlarında 99 depremi sonrası yaşanan ekonomik buhran hep etkili olmuştur. Ben 99 da başladığım üniversiteyi, 2001 de bırakmak zorunda kaldım. Ekonomik sebeplerle çalışma hayatına döndüm. 2001 yazında Kanada yı kafaya koydum ilk. Masraflar için birikim yapma amacıyla çalıştım. Fakat bir türlü birikim yapamadım. Enflasyon ve siyasi didişmeler hayatı her alanda darboğaza sürükledi. O hengamenin ürünü de bu günkü iktidar oldu. Şimdi benzer ekonomik sıkıntı ve deprem etkisi var. Bunlar gidici gibi ama yerine gelen gençlere umarım iyi bir gelecek vaadeder. Çünkü gerçekten bizden geçti. Günüm dolu olsa 5 ay sonra emeklilik hakkım oluyor. Günüm de 2-3 yıla doluyor zaten. Bundan sonra gerçekten çekilip dinlenmek istiyorum. Orta okulda başladığım çalışma hayatında 30 yılı geride bıraktım. Yeter gayrı...

    Denk geldikçe sizin yaş grubuna hep sorarım;

    Gerçekten hayatınıza kaç darbe sığdırdınız? Kaç kriz, kaç siyasi çekişme.. Tüm bunlar olurken nasıl ülkeye karşı bu kadar umutla dolu kalabildiniz? İnsan aklını kaçırır diyeceğim de pek akıllımız kalmadı zaten ülkede, toptan sıyırdık sanki zaten..

    Yaşlı mı demek istiyon bakiim sen bize 🙂
    Şaka tabi, gayet yaşlandık.
    Biz bi kere darbenin içine doğmuş çocuklarız.
    1980 darbesi ile başladı hayatımız.
    1987 ye kadar darbeci bir CB nin yönetimini 1993 e kadar da Bu günkünün benzeri, avantanın, kolay paranın, kalkınma hamleleri reklamlarının arasında soygunların yapıldığı hükümetler ile geçirdik.
    1989 seçimlerinde başlayıp
    1993 de Madımak otelinin yakılmasıyla, iyice tırmanan, laik görüş karşıtlığı ve dinci akımlar her alanda etkisini göstermeye başladı.
    1994 kara çarşamba benim hatırladığım ilk ekonomik buhran idi. O dönemler, askeriyenin dincilere karşı postmodern darbe dedikleri 28 şubat sürecini yaşadık sanırım. Aynı dönem haberlerde hizbullah terör örgütünün Adana Mersin ve muhtemel başka şehirlerde, iş adamlarından haraç alma, alamadıklarını domuzbağı yapıp öldürme, üstüne beton dökme gibi eylemlerini izledik. Toplumda bu konu infial yaratmaya başlamıştı.
    1996 yılında resmi iş hayatına başladığımda konuşulan tek şey ekonomik kriz konusu idi.
    1998 yılı sonunda doların hızla artması ekonomiyi daha da zora sokmaya başladı.
    1999 depremi de büyük ekonomik tahribat yaptı.
    2000 li yıllara doğru milenyuma giriyoruz derken çarklar dönmüyor, bankalar son 3-4 yıldır patır patır batıyor, YAZARKASA lar havalarda uçuşuyordu.
    2001 de Anayasa krizi yaşanınca dolar mark bir gecede 2 katının üstüne çıktı.
    2002 sonuna kadar devam eden ekonomik kriz seçimi doğurdu.
    2003 den 2006 ya kadar hızlı ekonomik atılımlar, bankacılık sisteminin Ecevit dönemindeki ıslahı, biraz da popülist yaklaşımlarla bir toparlanma oldu. Fakat.....
    2006 kışında işler zayıflamaya başladı.
    2007 de terör ciddi anlamda tırmandı ve hergün bir terör olayı ile yıkıldık. Buna rağmen Ergenekon davaları ile Türk ordusu en üst kademesi pkk lı teröristlerin uyduruk şahitliği ile yargılanmaya başladı.
    2007 dolaylarında akp ye açılan kapatma davası, ulusal bir mevzu haline dönüştü ve ekonomiyi bilinmezler içinde bıraktı.
    2008 de amerikada patlayan mortgage krizi yılın sonu ve
    2009 boyunca türkiyede de şiddetle hissedildi. Çarklar durma noktasına geldi. Ergenekon davasına balyoz davası eklendi. Ordunun teorik taktik eğitimleri darbe planı olarak sunuldu. Bununla birlikte pek çok SPK başta ÇYDD olmak üzere didik didik edildi ve pek çok kişi tutuklu yargılandı. Bu dönemde bir takım kazılar yapıldı, bürokrasi içindeki her grubun, yarın bir şey olursa diye sağa sola gömdüğü silah ve muhimmatlar fışkırdı topraktan oluk oluk. O karanlık gömülerin bir çoğunu orduya mal ettiler. Koca koca generallerin önüne roketatarın dış gövdesini koyup bu ne diye sordular.
    2010-2013 yılları arasında ağır aksak ilerleyen ekonomik düzen, sürekli sağda solda patlayan bombalara sahne oluyordu. Zaatı şahaneleri, verin kardeşinize yetkiyi, bunlarla nasıl mücadele edilir görün diyerek oy devşirmeye çalışıyordu.
    2013 de Gezi olayları patlak verdi. Bu olaylar Taksim Gezi parkı bölgesinde ağaç kesimine karşı bir toplumsal hareketin, her siyasi kesim tarafından kendi lehine kullanılma çabasına dönüştü. Sonradan öğrendiğim, fetönün de bu olayları kendi lehine ayrıca kullanmaya finansman ve militan ayırması olmuş. Kendi halinde, ağaç kesildiği için protesto etmeye gitmiş, bu esnada bölgede çadır kurup, gitar çalıp kamp havasına giren gençlerin yanına her örgüt kendi ajanını soktu. Sol gruplar, milliyetçi gruplar, fetöcü gruplar, sivil polisler... Ülkenin gündemini aylarca meşgul etmenin dışında evet, gezi sadece 3-5 ağaç için değildi, sokaktaki halkın masumiyetinin arkasına saklanmış grupların, o halk kalabalığını ardına alıp birbiriyle çatışması ve belki de bir şeylerin provası idi.
    2013 sonunda yaşanan 17-25 operasyonlarıyla zirve yaptı. Her yeden bir takım ihbarlar geliyordu. Soygunların sonu olmadığı gibi iki taraf birbirine operasyon çekiyordu. Anlaşıldı. ki TSK ya da SPK lara da bu iki yapı, iş birliği içinde operasyon çekmiş ve askeriyede üst idare kadrosuyla alttan gelen bölümü kendine göre şekillendirme, SPK larda eğitim ve özellikle kızların eğitimi alanlarında yönlendirmeyi kendi istekleri doğrultusunda şekillendirmek, kamuya, bürokrasiye askeriyeye, belediyelere, hastanelere, kendi rahle-i tedrisatlarından geçmiş, kendi kafa yapılarındaki militanları yerleştirmek imiş.
    2014 yılının başından 2016 ya kadar bu iki grubun birbiriyle mücadelesini gözlemledik. Bu arada çözüm süreci adı altında, ellerinde silah ve muhimmatlarla, dağlardan şehirlere binlerce pkk lının girişine olanak tanındı.
    2015 de bir gün, muhtemelen yine nisan ayında bir gün, tüm Türkiyenin elektriği kesildi. Trafolara giren kedilerle organize edilmiş seçim hilelerinin bu çapındaki operasyonda o gün Türkiyede neyi değiştirdiler hala bilemiyoruz.
    2016 yılının haziranında Atatürk hava limanında benzeri görülmemiş bir terör saldırı yaşandı. Bunun hemen ardından kanlı 15 temmuzun kalkışması, son 2,5 yıllık mücadelesinde yenildiği ortaya çıkan fetö örgütünün darbe girişimi yaşandı. Yine masum halkı iki grup kendi emelleri için sokağa döktü ve onun gölgesinde bir savaş oyunu oynadı. Türkiye Cumhuriyetinin kendi savaş uçakları, meclisin bombalanması da dahil olmak üzere başkent üzerinde korku salvoları attı. Zatı şahaneleri, yine halka müracaat edip verin kardeşinize yetkiyi, fetö ile nasıl mücadele edilir görün dedi.
    2017 yılında şaibeli bir referandum ile, mühürsüz oyları geçerli sayıp az bir fark ile evet leri kazandırarak Türkiye Cumhuriyeti Parlementer rejimini resmen ve aslında fiilen sona erdirerek Başkanlık rejimini yürürlüğe koydular.
    Bu tarihten sonra dolar sürekli olarak yükseldi. Kiminde sebebi Rahip Bronson oldu. Kiminde Dıj Güşşler.. Trump ile takışıp Suriye ile dövüşüp Rusya ile restleşip 2017 den sonraki her günü bir rejim darbesi ve yeni bir ekonomik kriz haline sokarak 6 yılda ülkeyi hem fas fakir fap fakir full fakir hale getirdiler. Hem de kaynakları belli gruplara peşkeş çekip, kendi elde edebildiklerini de zimmetlerine geçirerek, 3-4-5 maaş alıp ayda bin lirasını bir vakfa yardım yaparak servetlerini ve kendilerini akladılar. Baştakiler ve ortadakiler yurtdışındaki servetlerini ve ayaklarını sağlamlaştırdı. Bizler de her seçime bu son seçim diyerek giriyoruz ama öyle olmuyor. Aşama aşama çırpınıp bataklıkta batıyoruz. Onlar yine, kendi yandaş ve menfaatçi, bazıları da inatla kör, hiç birşeyi kaale almayan halkların yanına, masum cahil, korkak, dindar, çaresiz, belki iyi olurcu bir kitleyi de katarak, kimi yerde hile hurda, kimi, yerde kaba kuvvet kullanıp her seçimde %1-2 yerine göre 10-20 fark sağlayıp totalde sistemi elde tutmaya yetecek bir yüzdeye ulaşıyorlar. Biz de bu günkü krizimize uyanıyoruz her gün.. Aslında senin sorduğun şekilde ülkeye karşı içimizde büyük umutlar besleyerek yaşamıyoruz ama çaresizlikten direnç göstermeye devam ediyoruz. Ne olacaktı ki başka? Hepimiz aynı şeyleri yaşadık işte. Bazıları farkında değil sadece.

  • ⭐⭐⭐

    @MGE evet var, AOS ile greencard almak konu başlığında detaylara ulaşabilirsiniz

  • ⭐⭐

    @ibrahimasar kendin mi yazdın bir yerden mi copy paste 👏🏼 takdir ettim güzel bir özet

  • ⭐⭐

    @Emre-Kurtulmuş yolculuk nasıldı? San francisco nasil?

  • ⭐⭐⭐⭐

    @gariban, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

    @ibrahimasar kendin mi yazdın bir yerden mi copy paste 👏🏼 takdir ettim güzel bir özet

    Sen tanımamışsın İbrahim abini. Aşk olsun 🙂

  • ⭐⭐

    @ibrahimasar genelde oyle oluyor Zaten 😊 ama bayragi goruncede ayri bi mutlu oldum tabi

  • ⭐⭐⭐

    @gariban teşekkürler tam şimdi amerikaya giriş deneyimimizi yazdım foruma denk gelmiş olduk. Uçuş kısmına orada biraz bahsettim. San francisco güzel sokaklarında gezmeyi özlemişim bazı şeyler değişmiş covid korkusu biraz duruyor hala galiba zincir fastfood restoranlarda oturma yeri yok hepsi paket servis yapıyor sadece, hava biraz yağmurluydu bu 2 günde. Jetlag etkisini pek kolay atlamadık bu sefer, ilk geldiğim sene hiç jetlag yaşamamıştım ama bu 2 günde saatlerimiz kaydı biraz. Dün banka hesabı, telefon ve hatlarımızı hallettik onların detaylarınıda ilerleyen süreçte ilk aylarda yaşanan tecrübeler konusuna aktaracağım


Benzer Başlıklar

Forum kurallarına uymayan veya forum düzenine aykırı davranan üyeler uyarılmadan forumdan çıkarılabilirler. Özellikle gereksiz yeni başlık oluşturacakların dikkatine!

159
Çevrimiçi

41.1k
Kullanıcı

4.4k
Konu

427.2k
İleti


| | | |

Powered by NodeBB | Copyright © 2023 Yesilkart Forum