Geçen sene son gün başvurdum greencarda.(2019Kasım). Aklımda Greencarda başvuru yapmak yoktu bile. Çevremde başvuru yapanlar vardı. Onlar söylediler ve hatta yardım ettiler. Bilgileri ile bilgilendirdiler. İçlerinden bitanesi başvuru formunu doldurmakta ısrar etti. Israr etti diyorum çünkü ; bu formu doldurmaya çalışmaktan yorulup bırakmıştım. Sisteme giremiyor girsem bile bağlantı kopuyor gibi gibi bıktırıcı durumlar. Nihayet gece23 gibi formu başarılı bir şekilde doldurabilmiş ve çekilişe kadar saklamamız gereken onay numarasını almıştık. Çevremde 12-13 kişi bu başvuruya kiltlenmişlerdi benim gördüğüm kadarıyla. Fakat hiçbirisine çıkmadı loto. Bana çıktı...Sevinemedim. Şuan burada bu yazıyı yazıyorsam sebebi bu ruh halimdir. Kalabalıktım bir anda yalnız kaldım. Çekilişin tarihinin geleceği günü sabırsızlıkla beklemediğim de bir gerçek. Hatta kazanıp kazanmadığımı kontrol etme heyecanını yaşayamadım. O kontrol ekranına bugün bile henüz bakmadım. Çekilişin yapıldığını da kazandığımı da onlardan öğrendim. Bu arkadaşlarımdan bir tanesi öyle kitlenmiş ki bu başvuru olayına.., yetmemiş benim başvuru onay numaramı bile o güne kadar saklamış. Benim yerime bilgileri girip loto sonucumu öğrenmiş. Sonrasında kazandığımın görüntüsünü gösteren sonuç ekranının ingilizce ve türkçe çıktısıyla yanıma geldi. Öyle Öğrendim.. Bu olay bana geçmişte yaşadığım bir anımı hatırlattı. Şöyle ki ; Erzincanda 40 günlük acemi askerdim. Gün, başka birliklere dağıtım yapılacağımız yerlerin açıklanacağı günmüş. Önceden bildirilmediği için herkes gibi benimde haberim yoktu ve ben çarşı izninde idim. O gün Çok yağmurluydu. Çarşı iznim bitiyordu. Birliğime geç kalmadan geri dönmek için biraz erken davranıp dolmuşa bindim. Yolu yarılamışken dolmuş çamura saplandı sonrasında arıza yaptı. Arızanın giderilmesini beklersem birliğimdeki akşam içtimasına yetişemeyecek belki de ilk tokatı yiyecektim. /Askerlik yapanlar bu durumu iyi bilir). Bu nedenle geri kalan 3km yolu yağmurlu ve çamurlu bir ortamda koşarak bitirdim. Yine de akşam içtimasına yetişemedim. Fakat Komutanlarımız hava yağmurlu oldu için asker sayımını yapmadan bütün askerleri yemekhanede toplamışlar. Geç kalmışlığımdan dolayı dayak yiyeceğimin korkusuyla , bi şekilde görünmeden kalabalığın içine karıştım. Bulduğum bir sandalyeye oturdum.Dayaktan kurtardık.:) Başta belirttiğim gibi Meğerse dağıtım yerlerimizin açıklandığı bir günmüş. Ben bu toplantıya geç katıldığım için dağıtım yerimin açıklanmasını heyecanla bekleme şansını da adımın anonsunu duyma fırsatı da kaçırdım. Dağıtım yerimi orada bulunan ve tanıyan asker arkadaşlarımdan öğrendim. İstabula dağıtılmıştım. Bu dağıtım günü süreci, günler öncesinden çok konuşuluyordu askerler arasında ve çoğu istanbula gideceğini öngörüyordu. Fakat öyle olmamıştı. Benim birliğimde 500 kişi vardı ve sadece 5 kişi istanbula gidecekti. ben bu 5 kişiden birisi olmuştum. Geç kaldığım için tokat yemedim fakat şanslı beş kişiden biri olduğum için oturduğum yerden sahneye çağrılır gibi davet edildim ve bu kadar şanslı olduğum için diğer 4 kişiyle birlikte dayak yedim. Anlıcağınız üzere dayak bişekilde o gün yenilecekmiş...İstanbul hayali suya düşenlerin arasında geçen dağıtım öncesi 10 gün bana eziyet oldu. Ben hayalleri yıkılan bu asker arkadaslarıma üzülürken onların da bana anlamsız küsmelerine şahit oldum. Yapayalnız kaldım. Bugünlerde de aynı şeyleri yaşıyorum. Nick İsmimde buradan gelmektedir. Ben loto çıkmayanlara üzülürken anlamsız bir şekilde yine yalnız bırakılıyorum sanki dejavu yaşıyorum. Çıkmayanlara üzülmesinler demenin yanında çıkanlara da sahip çıkmalarını öneriyorum. Lotoda kazanmak random sonuçlardır. Dünyada herkesin kazanmasını dileklerimle..