Bu konu altında biraz komik, biraz tuhaf bir anımı paylaşmak istedim.
2009 yılında Richmond, VA'da ehliyet almadan önce ilk aracımı almıştım. Aradan 2 ay geçti, aracı kullanıyorum ama kulaktan duyma 'Türk ehliyeti burda 6 ay geçerliymiş' rivayetinin verdiği cesaretle
Aynı evi paylaştığım bir arkadaşımın ehliyet için çalıştığı bir kitapçık vardı, ben de bakıyordum arada. Learner's Permit'ini almıştı ama arabası yoktu. İzinli bir günümde DMV'ye gittim. Girer girmez çok sempatik ve güler yüzlü siyahi bir bana sınav konsolunu işaret etti, başlarken uyarıları, yanlış limitini falan öğrenmiş oldum, 25 soru vardı, 5 yanlış limiti, neyse ki geçtim.
Sonra bana bir çıktı verdi, o çıktıyla yarın test sürüşüne gireceksin dedi, adres kağıtta yazıyordu. Ertesi gün, zarfla birlikte gittim, girişte zarfı göstererek 1. kata çıktım. Yine başka bir siyahi hanım, hazırsan çıkalım teste dedi. Neyse 50-100 metrede sınavı geçtik. Bana test sonucunu verdi, yazılı sınav sonucu ile birleştirdi, şimdi DMV'ye git, ehliyetini al dedi. DMV'ye, elimdeki sarı zarfla gittim. Dünkü kadına, sürüş testi sonucunu getirdim dedim, hemen baktı, arkada beyaz fon olan bankoya geçti, fotoğrafımı çekti. Biraz bekle burda dedi, yaklaşık 10 dakka sonra bankoya geldi, elektronik bir ekrana imzanı at dedi, 5 dakka daha bekletti, tekrar bankoya gittim, 12 dolar dedi. Kredi kartı gibi yapışkanlı yarım bir kağıttan kopardığı ehliyetimi bana verdi. Üzerinde ehliyet yazıyordu. 'Learner's permit?' deyince, 'no need' cevabını aldım, teşekkür vs çıktım dışarıya, bu kadar.
Benim ehliyet hikayem böyle, tek eksik yanı hiç learner's permit'im olmadı. Ehliyet, pasaporttaki J1 vize sürem kadar verilmişti, halen cüzdanımın en güzel bölmesinde saklamaya devam ediyorum