@sercan-özüsağlam Amerikada tutunamayıp geri dönenler varmı içinde söyledi:
@ayvalik10 Evet arkadaşımın yaşadığı gerçekten üzücü, özellikle ülkeye döndükten sonraki hayal kırıklığı, kimsesinin yaşamasını istemem,kendimin bile. Saydığınız 3 maddeye de katılıyorum. Ben kendimden bir örnek vereyim. Ben DV2019 u kaybettikten sonra başka bir yol ile gitmeyi planlıyorum O1 vizesi ile ilk karar verdiğimde, bu sözü geçen arkadaşa fikrini sormuştum. Bana hiç düşünme şansını dene ama ingilizceni iyice ilerlet sonra git dedi, bu konuşma geçtiğimiz yazın solarında oldu hala her gün ingilizce çalılıyorum. Demem o ki insanların yaşadığı olumsuz deneyimler bile bu yolda bize klavuz olması gerek diye düşünüyorum. Benim arkadaşım gittiğin de üniversite mezunu idi ama orada sizin saydığınız niteliklerin çok azına sahipti, bu eleştiriyi kendisine de yapmıştım.
@Sercan-Özüsağlam selam , USA gidecek 2 grup var . Bu grubun 1. si kendisini kanıtlamış (dil ve meslek ile) ve kısa sürecede iş bulan , mesleği uluslararası kriterlere uyan veya akredidasyon ile diplomasını çevirmişler. 2. grup ise macerya atılan dil olayını orada haleden veya halletmeye çalışan , iyi bir mesleği Türkiyede olduğu halde USA da kendini kabul ettirmekte zorlanan bir grup.
Bu iki grubu gemideki kaptana benzetelim. 1. grup kısa sürede intibakı sağlayıp gemiyi kumanda edip yola çıkıyor. Diğer grup ise gemiyi tanımaya çalışıyor. Bu arada da gemi denizde sürükleniyor. Panik oluyor, kitapları açıp işi öğrenmeye çalışıyor. Ancak sonuçta gemi bir süre de olsa sürükleniyor. Amerikada ilk gidişte aynen böyle bir şey.
Daha önce izzah ettiğim de bu işin özü öncelikle hazırlık planlamada ikinci husus kendini o ülkenin vatandaşı olarak görüp görmemende. Bu dili belli bir seviyede bilmekle sağlanır. Öbür türlü konuşmayı öğrenememiş bir çocuğun bağırmasından öteye gidemez. Tam teknik tabiri ile kendini yanlız hissedersiniz yada kültür şoku ile karşı karşıya kalırsınız.
Diyelimki bu dili öğrenmeyi oraya bıraktın. Bu iş şuan için zamandır, paradır ve başaramaz isen hüzünlü bir durumdur. Onun için dili bir seviyeye ülkeden çıkarmadan yapmak önemli. 2. kritik durum çalışma alanlarını kısıtlama veya
istemeden yapacağın bir işte uzun saatler çalışmaktır. Buda senin orada kendini kanıtlama ve işlerin yerli yerine oturmasını uzatmaktadır.
Eğer USA Yaşadığımızı ve istenen standartlara çıkmak istiyorsak ya bir kısım şeyleri göze alacağız ve gözümüzü karartacağız. Yada işin püf noktalarını kendimize göre belirleyip sağlam bir plan yapacağız.
Kapılar çok kapanabilir veya bir çok red alabilrisiniz işlerde ,ancak güneşin çıkması da o kadar da uzak değildir. Mayıs 2018 de başlayan bu serüvende daha doğrusu bekleme süreci olan 6 aylık periyotta yaptığım başvurularda çok red cevaplar geldi. Ancak her red sonrası eksiklerimi bularak en iyi istenen duruma gelmeye çalışmamı tetikledi. Türkiyede konuştuğum her Türkçe cümleleri kafamda ingilizceye çevirmekle uğraştım. İnanın çok işe yaradı kültür şoku benim için sadece yarım saat sürdü. Ondan sonra sadece yaptığım planı uygulamak kaldı.
Oradaki Görüşmelere gelince aklınıza gelecek herşeyi soruyorlar .( Eğer Yabancı bir patronla çalışacak iseniz). Kendinize ait herşeye hazır olun. Her belgeyi ingilizce formatında hazırda tutun. Görüşmelerin sitresini acayip şekilde azaltacaktır. Amerikalı kendinden emin ve planlı insanları seviyor. Vücut dili , güler yüzlülük ve işinde profesyonel olduğun hissini vermek önemli.
Gelelim 2 nci insan profilindeki gördüğüm insanlara , bu tabir sadece bizim için değil orada yaşayan bütün göçmenler için geçerli. Dil sıkıntısı olanlar çoğunlukla kendi milletinden olan patronları seçiyor. Bunlardan bazıları çok iyi insanlar çokta iyi motive ediyor ve onu sisteme çabuk adapte ediyor. Böyle iseniz şanslısınız. Ancak bazı gruplar var kemiğin bile suyunu çıkacak kadar sert acımasız Mevcut sömürü düzeninin içerisinde sizi işin içerisine gömüyor. İnsan Kendisini orada kaldığının farkına varamıyor. Tam manasıyla zamanın içerisinde kaybolup gidiyorsunuz. Ne dil öğrenecek zaman var yada nede geliştirecek / yaşadığı analayacak zaman var. Bu grup ise 2 kültür arasında sıkışıp kalıyor.
Bu durum geldiğiniz ilk günden itibaren size dikte edilmeye başlıyor. Amerikalı daha sana SSN ofise ilk gidişin ile birlikte sözleriyle kafana balyoz vurur gibi ezikler içerisinde olduğunu hatırlatıyor.
Ben buna karşıyım ve ben böyle olmak istemiyorum demek istiyor isek AMERİKADA YAŞAM SAVAŞINA HAZIRLIKLI GİRMEK ŞART.