Yok, Turklerle Romanyalilarin isi bu diyorlar 😂
-
Part 10
Sonunda eve vardım ama düzelmeye başlayan hastalığım tekrar kötüleşti. Ertesi gün ölmediğim sürece işe gitmeyi istiyordum çünkü izinden yeni dönmüştüm ve hasta olduğumu söyleyip gitmezsem iş yerinde hakkımda olumsuz bir izlenim bırakabileceğimi düşündüm. En azından sabah işe gidip, eğer çok kötü hissedersem öğleden sonra izin alırım diye düşündüm.
Pazartesi sabahı işe gittim. Öksürüyordum ama dayanıyordum. Yokluğumda iş yerinde bazı değişiklikler olmuştu. Artık haftada 4 gün değil, 5 gün çalışmaya başlamıştık. Arkadaşım bu durumdan memnun değildi ve işi bırakabileceğini söyledi. Ona, "Saçmalama, o kadar uğraştık. En azından 7 gün dayanman lazım. 7 iş günü sonra evi alıp alamayacağımız belli olacak," dedim.
Sabah üretimde işe başladım. Bir saat çalıştıktan sonra müdür yanıma gelip konuşmamız gerektiğini söyledi. Beni hasta halde işe gelmemden dolayı eve göndereceğini düşündüm. Ancak, odaya girdiğimde iş görüşmesi yaptığım zamanki gibi patronlar ve müdür vardı. Bana, işe alındığım pozisyon için benden vazgeçtiklerini, oraya zaten saatlik 18 değil, 16 dolara birini düşündüklerini, eğer onlarla çalışmaya devam etmek istiyorsam üretimde çalışmaya devam edebileceğimi ama saatlik 14 dolar alabileceğimi söylediler. Şaşırdım. Çünkü üretim işleri burada saatlik minimum 18 dolardan başlıyor ve işin ağırlığına göre ücret yükseliyor.
O an, iş teklif ettiklerinde yeteneklerime uygun olmayan bir iş teklif ederken özür dileyerek yapan insanlar, şimdi daha ağır bir iş karşılığında daha az para vermeyi teklif ediyorlardı. Düşünmek ve arkadaşıma danışmak için zaman istedim. Aslında düşünecek bir şey yoktu. Teklif kabul edilebilir değildi. Onlar için ben bu kadar çabalarken, kötü bir yolculuktan sonra hasta halde işe gelirken, onların bu teklifi, kendimi boşuna bu kadar hırpalamama üzdü beni. Ancak, sırf su işi bıraktım diye bu kadar uğraştığımız evi kaçırmak istemiyordum. Bu yüzden arkadaşıma danışmadan cevap vermek istemedim.
Arkadaşım, bizim odaya gorusmeye girdigimizi görmüstu. Cikinca rengim atmis olacak ki odadan çıktığımda hemen bir sorun olduğunu anladı ve yanima gelip direkt "Ne yapıyoruz, eşyalarımı toplayayım mı?" diye sordu. Hızla konuştuğumuzu anlattım ve çok sinirlendi. "Hemen çıkışını yap, burada durmamızın bir anlamı yok," dedi. Ama ev? dedim. Zaten banka sürecini baltalamışlardı, şimdi de hala ev almaya çalıştığımızı bildikleri için böyle yapıyorlar, kusura bakma ama bana kazık atan insanlara ben bir kuruş bile kazandırmam, bu yüzden ev kaçacaksa da kaçsın, üzülmem dedi.
Çıkışımı yaptım ve eşyalarımı topladım. Arkadaşım müdürüyle konuşup, onlarla işinin bittiğini söyledi. Üçü de şaşırdı ve hemen arkadaşımın yanına geldiler. Benim bu görüşme sonunda işi bırakacağımı bekliyorlarmış ama arkadaşımın da işi bırakacağını tahmin edememişler. Üçü de arkadaşımı durdurup konuşalım, sorun ne, kesin kararlı mısın, istersen bugün izin al kafanı topla tarzı şeyler söylediler. Arkadaşım, kadın patronun banka sürecimizi baltaladığını, şimdi de hala buna devam ettiğini, bu yüzden onlarla çalışmak istemediğini ve bu sefer onu tekrar işe başla diye çağırmamalarını söyledi. Kadın patron, "Ben bu ithamları dinleyemem," diyerek oradan ayrıldı ve diğer ikisi arkadaşım ile sakince vedalaştılar.
Bu durumlar Türkiye'de alışık olduğumuz ama Amerika'da olmamasını umduğumuz durumlar. Ki zaten normalde de yok. Bizim patronlar Balkanlardan, yani kültür benzerliği malum... O yüzden bunları okuyan kimse "Amerika'ya ben bunları mı yaşamaya gidiyorum?" diye düşünerek yanılgıya kapılmasın. Çoğunuzun başına gelmeyecek böyle olaylar. Hele ki daha kurumsal bir yerde çalışıyorsanız çok rahat olursunuz. Ama bunlar hayatın içinde olan şeyler 🙂
İkimiz de işimizden olmuştuk ve henüz evi alıp alamayacağımız kesin değildi. Önümüzdeki 10 gün sancılı geçecek gibi görünüyordu. Ama en azından dinlenip iyileşebileceğim, sonunda biraz zaman ayırabilirdim kendime. Ve sonunda cash getirdigim parayi bankaya yatiracak firsat da olusmustu. Olan oldu artik, bardaga bos tarafindan bakmanin bir anlami yok degil mi bu saatten sonra?
Biz işyerinde çalışırken iki haftada bir pay stub alıyorduk. Ancak hemen çalıştığımız hafta değil de, mesela 1. ve 2. hafta çalıştığımız parayı 3. haftanın sonunda alıyorduk. Yani bir hafta hak ediş haftası, bir hafta maaş haftası oluyordu böylece. Benim ilk çalıştığım hafta hak ediş haftasıydı. İlk pay stub bu yüzden bir haftalıktı. Daha sonra ben Türkiye'deyken ikinci pay stub geldi, o tam 2 haftalikti. Türkiye'de bulunduğum iki haftalık sürenin ilki maaş, ikincisi hak ediş haftasıydı. Yani bir sonraki pay stub sıfır olacaktı Türkiye'de olduğum için. Ama Türkiye'den döndükten sonraki pazartesi sabahı çalıştığım parayı muhtemelen daha sonra uğraşmamak için önceki hafta -ben Turkiye'deyken- çalışmışım gibi yatırdılar bana. O yüzden sıfır olmadı.
Ve biliyor musunuz? Kredi evraklarımı bu sayede tamamladım. İşten çıkmış olmasam ve onlar parayı o hafta yatırmamış olsa, pay stub alamayacak, evraklarımı tamamlayamayacaktım. Bankanın kredi verme şartının bir aylık maaşlı çalışma olduğunu söylemiştim en başta. İki haftada bir maaş aldığımız için ikimizin de üçer tane pay stub ibraz etmesi gerekiyordu. Arkadaşım benden önce çalışmaya başladığı için o tamamlamıştı evraklarını ama ben sadece iki tane gönderebilmiştim ve bir tanesi eksikti. Bankacıma, "Bildiğin üzere Türkiye'deydim o yüzden para kazanamadım," dedim. "Biliyorum ama miktar önemli değil, önemli olan evraklarının tam olması," dedi ve sırf işten ayrıldığım için elimde olan o pay stub sayesinde evraklarım tamamlanmış oldu.
Yani dişimi sıkayım, ev almak için 7 gün daha çalışayım deyip çalışmaya devam etseydim eğer, sırf çalıştığım için evraklarım eksik kalmış olacak ve zaten krediyi alma şansım varsa da o şansı bitirmiş olacaktım. Cuma günü tamamlamamız gereken son evraklar da tamamlandıktan sonra artık Salı gününe her şey sonuçlanmış olmalı.
Ben ne planlar yaparsam yapayım, ne kadar uğraşırsam uğraşayım, su akıp yolunu buluyor gerçekten. Benim müdahalelerimin hiçbir etkisi yok sanki. Ama müdahale etmediğim durumda işler çığırından çıkacak gibi oluyorlar. Bazen tüm çabalarımın boşa olduğunu düşünüyorum, bazense bulunduğum yere tırnaklarımla kazıyarak geldiğimi. Bu durum kimi zaman beni yıpratmış, tüketmiş oluyor, kimi zamansa emeklerimin karşılığını aldığımı hissettiriyor.
Ben olacağını düşünüyordum, arkadaşım olmayacağını düşünüyordu. Eğer olmazsa ben cidden çok üzülecektim. Çünkü sırf bunun için dönmüştüm, döndüğüm gibi işimi de kaybetmiştim, ki iş olmasa muhtemelen biraz daha geç dönerdim. Ama olmazsa her şey boşuna gibi gelecekti.
Pazartesi günü sonunda o uzun zamandır beklediğimiz karar maili geldi. Kredimizi onaylamışlar! 🙂 Bankacı, bizi tebrik eden bir mail attı ve 7’sinde (Salı) title company ile imzaları atabileceğimizi söyledi. Ben de emlakçımıza güzel haberi verdim, evrakları gönderdim. Emlakçı title company ile görüşme ayarlamış. 8’i görünüyordu. Neden? dedim, evraklarda öyle görünüyor dedi. Bankacıya teyit etmek için tekrar yazdım. Evet, 7’si için hazırız dedi. Ama evraklara gitmiş 8’i yazmış. Zaten giderayak son golünü atmasa olmazdı 🙂 Emlakçımıza tekrar yazdım. Evrakları yanlış doldurmuş, 7’si uygunmuş dedim. Bizim randevumuzu 7’sine aldık ama satıcı için 8’i olan tarih değişmedi.
Salı günü title company’den bir kadın çalışanla buluştuk. İstersek evimize gelebileceğini, istersek dışarıda buluşabileceğimizi söyledi. Biz Panera’da buluşmayı tercih ettik, kabul etti. Çok sevimli, kıpır kıpır, enerjik, güler yüzlü bir kadındı. Title company ne iş yapar onu biraz açıkladı bize. Çok kısa bir özet geçmek gerekirse, evi alırken, evin gerçekten bizim olacağına emin olmamız için arada bir garantör. Yani aslında bizi korumak için varlar. Yarın bir gün biri çıkıp "Bu evin %99 hissesi benimdi aslında, siz %1 hisseyi almışsınız" diyemez ya da bir banka gelip "Bu evin borcu var, ben bu eve el koyuyorum" diyemez. Öyle bir durum olursa artık bu bizim değil, title company’nin sorumluluğunda.
Başta emlakçımız olmak üzere bu süreçte tanıştığımız, çalıştığımız herkesten çok memnun kalmıştık, bankacımız hariç. Ama bankacıdan her ne kadar memnun olmasak da, bankanın kredi şartlarından memnunduk çünkü kredi çekebilmiştik.
Çarşamba günü emlakçımızla yeni evimizin -mavi evimizin- önünde buluştuk. Bize anahtarlarımızı teslim etti. O anahtarlarda kan, ter, gözyaşı, emek vardı. Çok uğraştık, çok yıprandık, çok yorulduk, çok direkten döndük, çok inişler çıkışlar yaşadık ama başardık. En baştan söylemiştim, hikayemin sonu güzel bitiyor 🙂 Size yaşadıklarımı anlattığım şu son 12 bin kelimelik hikayem, sadece iki aylık bir sürede yaşandı.
Devamı var mı? Var. Bu kadar can alıcı mı? Sanmıyorum. Bundan sonrası klasik bildiğiniz, herkesten görüp duyduğunuz şeyler çünkü. Bir tek şu mahkeme sürecini detaylıca anlatacağım ekstra olarak, o kadar. Eğer buraya kadar okuduysanız, gözlerinizi bu kadar yormama izin verdiğiniz için teşekkür ederim. 🙂
-
@MySea, içinde söyledi: Amerika'da Yaşayanlardan Yaşam Maliyeti Örnekleri
Isyerinden bir arkadasin evinin arka bahcelerinde 4-5 adet ari kovanlari var. Bu ilkbaharda elde ettileri ballari yarim kiloluk olacak sekilde kavanozlamislar ve tanidiklarina dagitiyorlarmis. 2 kavanoz da bana verdi. Tamamen organic ve dogal.
Burada kendi balını, kendi yumurtasını kendisi yetiştiren çok fazla insan var. Özellikle bal ve yumurtayı fazla yaptıkları zaman satıyorlar. Hem de öyle pazarda falan değil. Adam kapının önüne Honey for Sale diye tabela koyuyor. Küçük bir tezgah ve tezgahta da kimse yok. İlgileniyorsan duruyorsun, parayı bırakıp balı alıyor ve yoluna devam ediyorsun.
Boyutlarına ve şişelemesine göre balın $8-50 arası bir fiyatlaması vardı benim gördüğüm. Yumurtayı ise $3-5 arası görüyorum genelde ama hiç onlar için durup detaylı bakmadım.
Bu insansız satış olayı çok hoşuma gidiyor benim. Yaz sonlarında odun kesip balya balya onları da aynı şekilde fiyatlayıp satanlar oluyor. Adamlar kapısının önüne, yola en yakın şekilde bırakmış oluyorlar. Yani durup kolayca alabilirsiniz. İnsanların birbirine güveni olduğunu, suç oranı düşük bir mahallede olduğumu tahmin ediyorum böyle insansız satışlar gördükçe.
-
@baran-bozdogan Hayır onu kastetmedim. Şahsen, yasal olmayan hiç bir davranışa sıcak bakmam. Kastettiğim şey; şu kadar kazanç sağlarsınız deseydim, birilerine göre çok başkasına göre az gelebilirdi. Zira bu konuda “FİKRİ” olan çok. Gereksiz bir tartışma olabilirdi. En güzeli bireylerin bizatihi tecrübe etmeleri.
-
-
@Darko Mesajın ve temennilerin için çok teşekkür ederim.Umarım hayallerine kavuşursun
-
-
@valour rendering ,cad ,auto desk vs iyiyseniz is cok hele birde burda okursaniz 5 sene icinde iyi bir planlama ile guzel yerlere gelirsiniz.Dedigim gibi land of opportunity. AMA sunuda unutmamak lazim amerikada sozlesmeler at will yani isverende sizde istediniz zaman çıkabilirsiniz. Adam durduk yere atabilir .Bunuda goz onunde bulundurun.Ben sizin yeriniz olsam mock bir resume hazirlayip hatta linkedn bile indeed uzerinden islere basvurup mulakatalara girerdim.Bir hafta sirf ny bolgesi oteki hafta Texas boyle boyle kafamda bir plan yapardim.Su anda buyuk kriz var ama amerika en az etkilenen bir ulke.
-
@Sayal, içinde söyledi: Absürd, Detaycı, Obsesif, Cevaplanması Şart Olmayan Ama Kimine Göre Cevabı Önemli Sorular
Ayakkabi konusu kirmizi cizgimdir. Her marka her model giyip deneyen birisi olarak sunu soyleyebilirim. Bildiginiz butun markalari unutun.
1- ON - Cloudmonster
2-Hoka
3-Brooks
deneyin aradaki farki gorun. bunca zaman ayakkabi diye ne giymisiz biz diyeceksiniz.
sevgiler,Ilgilenenler icin:
https://www.on-running.com/en-us/products/cloudmonster-61/mens -
@Mine-İpek Çalıştığım şirket tarafından işlemler yürütüldü, herhangi bir aracı/sponsor kurum ile çalışmadım.
-
Turkiye'den Turkce kitap almak isteyenler icin asagidaki websitesini tavsiye ederim. Ben kullandim ve memnun kaldim. ABD'e shipping yapiyorlar.
Kitapyurdu, Kitapla buluşmanın en kolay yolu -
2 hafta önce san francisco'ya geldim. 3 gün san diego, 2 gün los angeles gezdim. san francisco'da çinli ve hintli nüfus dışında kimseyi görmüyorum. burada bir düzen oturtmaya çalışmak istiyorum ama emin olamıyorum.
amerikan kültürünü sevdiğim için amerikaya geldim.
san francisco'da business mindseti olan (non-tech) insanlarla nerede tanışabilirim?
-
USA Learns Homepage Bu siteden ücretsiz şekilde dil için eğitim alabiliyorsunuz. Ayrıca duolingo vs uygulamalarda var. Bunlardan başlamak ve birkaç temel öğrenmek, hiç başlamamaktan sıfır şekilde amerikaya gitmekten daha iyidir.
-
USA Learns Homepage Bu siteden ücretsiz şekilde dil için eğitim alabiliyorsunuz. Ayrıca duolingo vs uygulamalarda var. Bunlardan başlamak ve birkaç temel öğrenmek, hiç başlamamaktan sıfır şekilde amerikaya gitmekten daha iyidir.
-
-
@FreeWoRLD Bu iletinizi yazalı neredeyse 5 yıl olacak. Hedeflerinizin ne kadarını gerçekleştirebildiniz?
-
@seray Asagidaki link de aciklamalar ve bilgiler mevcut:
Facts About SNAP | Food and Nutrition Service -
@Laçin-Boz slm NJ de dusunebilirsiniz ancak NY ve NJ eyaletlerinde ev kiralari cok pahali. Bunlara MA ve CT da dahil edilebilir. Nereyi sececeginiz tamamiyla maddi durumunuza bagli. Mesleginiz gecerli bir meslek. Ingilizceniz iyi ise ve networking ya da software de tecrubeniz varsa, ABD nin her yerinde is bulmaniz olasi.
-
@Jiyan-Zoroğlan Ben de merak ettim doğrusu 🙂 nextdoor.com bildiğim tek uygulamaydı.
-
-
@debbieLA77, ABD'de federal devlet tum eyaletlerdeki gelirlerden (sahis yada sirket geliri fark etmez) vergi alir. Bazi eyaletler bu federal hukumete ek olarak eyaletinde gelir elde edenlerden vergi alir, bazi eyaletler ise almaz. Ozetle bazi eyaletler "Federal+Eyalet" bazi eyaletler ise sadece "Federal" gelir vergisi toplar.
ABD'ye Yeni Taşınmış Göçmenlerin İlk Aylardaki Deneyimleri
-
Merhaba, biz de 5 aydır ABD’deyiz. Eşim ve kızımla Ohio eyaleti, Cicinnati şehrine yerleştik.
İlk bir ay çok karışıktı; hem yerleş, hem evrak işleri hallet, hem alış derken çok hızlı geçti.
Eşim geldikten 1 ay sonra markette iş buldu, gece vardiyasında çalışıyor. Türkiye’de memurdu o yüzden eski işini çok özlüyor, gönlü dönmek istiyor çünkü çok iyi şartlarda yaşamıyoruz şu anda. Geldiğimizden beri de hastalık eşimin peşini bırakmadı. Sağlık sigortası da yok, getirdiğimiz antibiyotikler de tükendi.. Kısaca üst üste sıkıntı yaşayınca çok bunaldı haliyle.
Kızım 2 yaşında, ona baktığım için elim kolum bağlı, 3 yaşına gelince kreşe verip çalışmak istiyorum. Tabi o zamana kadar dayanırsak
Çok ilham verici bir yazı olmadı farkındayım, ama bir değişiklik olursa buraya güncel durumumuzu yazarım. Umarım daha iyiye gider. O zamana kadar sağlıcakla kalın -
@vikki_yaan ilk zamanların bu zorluğu geçince eminim eşinizde iyi ki gelmişiz diyecek
-
@vikki_yaan, içinde söyledi: ABD'ye Yeni Taşınmış Göçmenlerin İlk Aylardaki Deneyimleri
Merhaba, biz de 5 aydır ABD’deyiz. Eşim ve kızımla Ohio eyaleti, Cicinnati şehrine yerleştik.
İlk bir ay çok karışıktı; hem yerleş, hem evrak işleri hallet, hem alış derken çok hızlı geçti.
Eşim geldikten 1 ay sonra markette iş buldu, gece vardiyasında çalışıyor. Türkiye’de memurdu o yüzden eski işini çok özlüyor, gönlü dönmek istiyor çünkü çok iyi şartlarda yaşamıyoruz şu anda. Geldiğimizden beri de hastalık eşimin peşini bırakmadı. Sağlık sigortası da yok, getirdiğimiz antibiyotikler de tükendi.. Kısaca üst üste sıkıntı yaşayınca çok bunaldı haliyle.
Kızım 2 yaşında, ona baktığım için elim kolum bağlı, 3 yaşına gelince kreşe verip çalışmak istiyorum. Tabi o zamana kadar dayanırsak
Çok ilham verici bir yazı olmadı farkındayım, ama bir değişiklik olursa buraya güncel durumumuzu yazarım. Umarım daha iyiye gider. O zamana kadar sağlıcakla kalınMerhaba,
Zorluklarla dolu da olsa, duzeninizi kurabilmenize sevindim. Umarim bundan sonrasi daha rahat olur. Esiniz 4 aylik is tecrubesi ile, daha iyi kosullarda bir is bulabilir bence. En azindan gece vardiyasi yapmak zorunda kalmaz.
Eger extra gelir elde etmek isterseniz, evde cocuk bakmayi degerlendirebilirsiniz. 2-3 tane 5 yas alti cocuk bakarak, esinizin kazandigi kadar da siz kazanirsiniz. Care.com ya da nextdoor.com da ilan verebilirsiniz. Eger dusunurseniz, ilani yazmaniza yardim ederim. Baska bir alternatif de bir kreste calismak olabilir, kendi cocugunuza indirim alirsiniz, Amerika da is tecrubesi kazanmis olursunuz. Sizin de calismaya baslamaniz, esinize de moral olur. Bazan insan "hersey benim omuzlarimda, bana birsey olsa halimiz ne olur" gibi dusuncelere dalabiliyor, bu da hem bedensel hem ruhsal direncimizi kiriyor. -
@Senay-Sirin değerli tavsiyeleriniz için teşekkür ederim. Sizce diğer çocuklara bakıcılık yaparken kendi kızımı da getirmeme sorun ederler mi ebeveynler ? Çünkü çok isterim çalışmayı, sadece kızımdan dolayı sanki istemezler gibi geliyor ?
-
@vikki_yaan
Ben kendi evinizde bakarsiniz diye dusunmustum. Kendi cocugunuzun olmasi sorun olmaz, aileler krese birakir gibi sizin evinize birakirlar cocuklarini, aksam da alirlar. Onemli olan karsilikli guven. Cincinnati cok guvenli bir yer olmadigi icin, siz de secici olun, guvendiginiz kisilerle calisin.
Ben middle eastern bakkallara gidince hep bir kac ilan gorurum. "I am a Turkish American mother providing loving and compassionate childcare services for ages 6 weeks to 5 years. Email me/Contact me at xyz for more info." gibi bir ilan deneyebilirsiniz cami ya da Arap bakkal gibi yerlerde. Bebek baktiginizi, su an cocuk icin yeriniz oldugunu orada calisanlara soylersiniz. Ozellikle bir yas alti bebekler icin kreste yer bulmak cok zor. Kimseleri taniyormusunuz bilmiyorum ama, bebek baktiginizi esiniz ve siz tanidiklariniza soyleyin. Sizi sahsen tanidiklari icin guven ortami daha rahat olusur. Gunluk haftalik ucreti belirtirsiniz. Isterseniz lunch and snacks included, dersiniz. Goodwill gibi yerlerden cok uygun fiyata oyuncak alirsiniz. Nextdoor veya care.com da hesap acip, cocuklara bakacaginiz odanin bir kac resmi ile ilan verebilirsiniz.Ayrica, haftada 2-3 saat de olsa kres disinda baska bir yerde calisirsaniz, ya da ogrenciyseniz, dusuk gelirliler icin cocugunuzun kres parasini bazi durumlarda devlet oduyor. Tek zorluk, once is bulup daha sonra kres parasi alabiliyorsunuz. https://www.hcjfs.org/services/child-care-parents-caregivers/ bu ofis sizin bolgenizde sanirim, daha fazla bilgi alabilirsiniz. Web sayfasinda cocuk American citizen olmak zorunda diyor ama Amerikada green cardla yasadiginiz icin belki sizi de kapsiyordur. Yuz yuze gorusurseniz en azindan baska bir cozum bulurlar.
-
@kolezyum hayatında başarılar yüzünde gülücük eksik olmasın. Hepsini okudum zevk alarak ve yaşayarak. Umarım devamı gelir merakla bekliyorum. Bol şans
-
Merhabalar dv lottery kazananları konsolosluk mülakatında mali durumu yeterli miktar gösterip.Abd ye ilk girişte mülakattakinden daha az bir para ile girerse abdye ilk girişteki memur sorun çıkartıp ülkeye sokmama gibi bir şey yapabilir mi ? Bu tür bir olay yaşayan oldu mu
-
@cemyaman CBP officer yada custom officer yaninizdaki nakit tutari sorabiliyor. 10.000 USD uzerindeki tutari, ulkeye girerken beyan etmekle yukumlusunuz. Konsolosluk mulakati ile bir iliskisi bulunmuyor.
-
@cemyaman Böyle bir şey olmaz. İçiniz rahat olsun. Kimse parasını yanında taşımak zorunda değil. Paranızı ülkeye girip güvenli bir şekilde yerleştikten sonra orada açacağınız banka hesabına Türkiye'deki hesabınızdan aktarabilirsiniz. Kimse niye yanında getirmedin diyemez.
-
@eynar çok teşekkür ederim cevabınız için kafamı karıştırıyordu bu soru
-
@Senay-Sirin biz apartmanda kalıyoruz. Ben tavsiyeniz üzerine ilan vereceğim kesinlikle, ama apartmana bırakmak isterler mi ondan da emin olamadım. Bir de eşim gece çalıştığı için gündüz uyuyor, onu nasıl yapacağız bilmiyorum. Belki çocuk yapmaktan ziyade evlere gidip ütü, temizlik gibi işler yapmayı düşündüm. Sizce denemeye değer mi ?
-
@vikki_yaan bölgenizde ki laundrylere göz atın isterseniz oralarda ilanlar veriliyor günübirlik temizlik işleri için ortalama 2-3 ev genelde stüdyo dairelerin temizliği için günlük 100-150 dolar arası ücret ödediklerini duymuştum.
-
@vikki_yaan, içinde söyledi: ABD'ye Yeni Taşınmış Göçmenlerin İlk Aylardaki Deneyimleri
@Senay-Sirin biz apartmanda kalıyoruz. Ben tavsiyeniz üzerine ilan vereceğim kesinlikle, ama apartmana bırakmak isterler mi ondan da emin olamadım. Bir de eşim gece çalıştığı için gündüz uyuyor, onu nasıl yapacağız bilmiyorum. Belki çocuk yapmaktan ziyade evlere gidip ütü, temizlik gibi işler yapmayı düşündüm. Sizce denemeye değer mi ?
Apartman olmasi kimisi icin sorun olur, kimisi icin olmaz. Ayni sekilde, onlarin evinde cocuk bakacak olsaniz, kendi cocugunuzu da goturmenizi kimisi kabul etmez, kimisi de bir arti olarak gorur cunku kendi cocuklari ile arkadas olacagi, oynayacagi icin.
Bizim yazismalarimizda dikkat ettigim sey, "karsidaki ya soyle isterse, ya boyle dusunurse" diye kendi kendinize engeller koyuyorsunuz. Bence onun yerine, ben buyum, Turkcem ingilizcemden daha iyi, apartmanda yasiyorum ve gittigim yere kizimi da goturecegim, butun bunlari oldugu gibi kabul edicek bir is bulacagim diye dusunun. Yani onlarin yerine dusunup, kendinizi kisitlamayin. Sizin eksi olarak dusundugunuzu, baskasi ozellikle tercih ediyor olabilir.
Eger temizlik ya da yemek yapmak icin gidecek olursaniz, bence cocugunuzu goturmeniz zor olur. Ama denemekle birsey kaybetmezsiniz.
Burda "mother's helper" diye bir is de var. Ozellikle kucuk cocuklu ya da evden calisan anneler, evin icinde biri cocuga, yemege, ufak tefek islere yardim etsin istiyor. Belki onlara da bakabilirsiniz.
Ingilizceniz nasil? Eger az da olsa varsa, bence bir kreste calismak en kolayi. Part time olarak baslarsaniz, cocugunuzu goturebilirsiniz. CV nizi elden 10-15 krese birakin mesela (cocuksuz gidin ise alinana kadar). Cook ya da assistant teacher olarak is bulabilirsiniz kreslerde. Cook deyince asci diye dusunmeyin, kreslerde hazir gidalari isitip veriyorlar.
Bir de esiniz, gece calismayi ozellikle mi tercih ediyor bilmiyorum ama, farkli bir markete gunduz calismak icin basvurursa kolaylikla is bulur gibi geliyor. Yani su an yaptigi ayni/benzeri is icin, farkli bir isveren. -
@Senay-Sirin çok teşekkür ederim, dediğiniz gibi bir yerden başlamam en doğrusu çok sağolun
-
-
@berke1998 öncelikle değerli bilgiler için çok teşekkürler. Şansınız bol yolunuz hep açık olsun. Sizin adınıza çok sevindim. 2023 talihlisi olarak, dün 6 ocak 2023 tarihine mülakat aldım. İşler yolunda giderse bende Ocak ayında Boston'da olacağım. Verdiğiniz bilgiler çok çok kıymetli, benim için kafamda şehri birazda olsa canlandırmama olanak sağladı. İletişimde olabilirsek çok memnun olurum. Başarılarınızın devamını dilerim.
-
Herkese merhabalar. Öncelikle uçuş tecrübemi paylaşacağım. Ekim ortalarında THY ile Kasım ortalarındaki uçuşlar için baktığım bilet fiyatları 12-13K dolaylarında idi. Ben de hem rehavetten hem de ilk iki üç aylık sürecimi tam planlayamadığımdan dolayı bilet alımını geciktirdim. Kasım ayına girdiğimde aynı bilet fiyatlarının birden 20K ve üstü rakamlara fırladığını görünce "eyvahh napıcaz şimdi" duygusuna kapıldım. Maalesef bir arkadaşımın tavsiyesyle Amsterdam aktarmalı olarak KLM havayolundan biletimi 15 KASIM tarihine aldım 14K bedelle. SAW dan Schipol e Pegasusla uçtuk. Elimde bir el bagajı ve sırt çantam vardı. Diğer valizleri önceden teslim etmiştim. Kabin sorumlusu elimdeki valizi yeterli alan olmadığı gerekçesiyle elimden aldı ve biz bunu alta koyalım dedi. Bu arada elimdeki yarım bilet parçasını da aldı. Schipol de indikten sonra transfer noktasına gitmek benim için zor oldu. Çünkü çok karmaşık bir havaalanı.Bir güvenlik görevlisinin yardımıyla transfer noktasına ulaştım. Bu arada havalimanında görüştüğüm tüm görevlilere el bagajımı nasıl alacağımı sordum. Uçakla birlikte gelir merak etmeyin dediler ama içime kaybolacağına dair kuşku düşmüştü. Havalimanındaki KLM yetkilileri maalesef konuyla ilgili Pegasus ile görüşün dediler. Uçağa binip JFK havalimanına indim. Orada pass kontrolü yapan polis memuru çok yardımcı oldu bana ve immigrant visa olduğu için bizatihi kabinden çıkıp beni ilgili bölüme götürdü. Benden aldığı sarı zarfı bir hanımefendiye verdi ve yaklaşık iki dakika sonra sizin işleminiz tamam diyerek valizlerin olduğu bölüme yönlendirdi. Ve maalesef el bagajımı bulamadım. Beni bir arkadaşım havalimanından aldı ve ertesi gün KLM ye ve Pegasus a durumu bildirdik. Henüz hiç bir olumlu dönüş olmadı maalesef. Bu sebeple belirtmek isterim ki mümkün oldukça KLM den uzak durun ve aktarma yapmayın. Bu arada 13 kasımda aklıma "ya şu bilet fiyatları hala yüksek mi acaba?" sorusu geldi ve THY nin 16 kasım (sadece 3 gün sonrası uçuşu) uçuşlarına baktım. 2 hafta evvel 20K üstü olan biletler 14K ya düşmüştü ve şok yaşadım açıkçası. Neyse 16 Kasımda SSN ofise gittim. Henüz dün gelmişsiniz bu yüzden hiç bir gelişme görünmüyor ekranda dedi. BofA ile görüştük ve hesap açılışı için 18 Kasım a randevu verdiler. Diğer bir şube adres talep ederken randevu aldığımız şube pasaport ve arkadaşımın ehliyetini yeterli gördü. Telefon hattı için de SSN talep ediyorlar ve bu yüzden onu biraz öteleyeceğim. Şimdilik kaybolan el bagajımın dışında bir sorunum yok. Bilgileri zamanla güncelleyeceğim. Herkese sevgiler.
-
@umitaluc Öncelikle geçmiş olsun. Kayıp valizinizi bulursunuz inşallah. Sizin için karışık bir başlangıç olmuş.Umarım devamında sıkıntı yaşamadan düzeninizi kurar ve bizlere de yazarsınız.
-
@cemyaman yapamaz.
-
@Ckfamily çok teşekkür ederim.
-
@umitaluc, içinde söyledi: ABD'ye Yeni Taşınmış Göçmenlerin İlk Aylardaki Deneyimleri
Herkese merhabalar. Öncelikle uçuş tecrübemi paylaşacağım. Ekim ortalarında THY ile Kasım ortalarındaki uçuşlar için baktığım bilet fiyatları 12-13K dolaylarında idi. Ben de hem rehavetten hem de ilk iki üç aylık sürecimi tam planlayamadığımdan dolayı bilet alımını geciktirdim. Kasım ayına girdiğimde aynı bilet fiyatlarının birden 20K ve üstü rakamlara fırladığını görünce "eyvahh napıcaz şimdi" duygusuna kapıldım. Maalesef bir arkadaşımın tavsiyesyle Amsterdam aktarmalı olarak KLM havayolundan biletimi 15 KASIM tarihine aldım 14K bedelle. SAW dan Schipol e Pegasusla uçtuk. Elimde bir el bagajı ve sırt çantam vardı. Diğer valizleri önceden teslim etmiştim. Kabin sorumlusu elimdeki valizi yeterli alan olmadığı gerekçesiyle elimden aldı ve biz bunu alta koyalım dedi. Bu arada elimdeki yarım bilet parçasını da aldı. Schipol de indikten sonra transfer noktasına gitmek benim için zor oldu. Çünkü çok karmaşık bir havaalanı.Bir güvenlik görevlisinin yardımıyla transfer noktasına ulaştım. Bu arada havalimanında görüştüğüm tüm görevlilere el bagajımı nasıl alacağımı sordum. Uçakla birlikte gelir merak etmeyin dediler ama içime kaybolacağına dair kuşku düşmüştü. Havalimanındaki KLM yetkilileri maalesef konuyla ilgili Pegasus ile görüşün dediler. Uçağa binip JFK havalimanına indim. Orada pass kontrolü yapan polis memuru çok yardımcı oldu bana ve immigrant visa olduğu için bizatihi kabinden çıkıp beni ilgili bölüme götürdü. Benden aldığı sarı zarfı bir hanımefendiye verdi ve yaklaşık iki dakika sonra sizin işleminiz tamam diyerek valizlerin olduğu bölüme yönlendirdi. Ve maalesef el bagajımı bulamadım. Beni bir arkadaşım havalimanından aldı ve ertesi gün KLM ye ve Pegasus a durumu bildirdik. Henüz hiç bir olumlu dönüş olmadı maalesef. Bu sebeple belirtmek isterim ki mümkün oldukça KLM den uzak durun ve aktarma yapmayın. Bu arada 13 kasımda aklıma "ya şu bilet fiyatları hala yüksek mi acaba?" sorusu geldi ve THY nin 16 kasım (sadece 3 gün sonrası uçuşu) uçuşlarına baktım. 2 hafta evvel 20K üstü olan biletler 14K ya düşmüştü ve şok yaşadım açıkçası. Neyse 16 Kasımda SSN ofise gittim. Henüz dün gelmişsiniz bu yüzden hiç bir gelişme görünmüyor ekranda dedi. BofA ile görüştük ve hesap açılışı için 18 Kasım a randevu verdiler. Diğer bir şube adres talep ederken randevu aldığımız şube pasaport ve arkadaşımın ehliyetini yeterli gördü. Telefon hattı için de SSN talep ediyorlar ve bu yüzden onu biraz öteleyeceğim. Şimdilik kaybolan el bagajımın dışında bir sorunum yok. Bilgileri zamanla güncelleyeceğim. Herkese sevgiler.
öncelikle tebrik eder ve bundan sonra ki yaşantınızda mutluluklar dilerim, sırt çantanız için şimdiden üzgünüm ancak bulunması çok zor bir ihtimal, umarım içinde önemli birşey yoktu. Biletleri de gidiş dönüş alıp dönüşleri açığa aldırırsanız genedle daha ucuza geliyor.
Benzer Başlıklar
88
Çevrimiçi
43.2k
Kullanıcı
4.5k
Konu
438.0k
İleti
Powered by NodeBB | Copyright © 2023 Yesilkart Forum