Herkese Merhaba,
Mülakat deneyim(ler)i yazma hayallerime Ankara'nın son mülakat dağıtımından sonra veda etmiş, hatta DV2022 Aşamaları başlığında arz-ı veda etmiştim. Ben bıraksam da eşim işin peşini bırakmadığı için bu satırları yazabiliyorum.
Mayıs 2021'de kazandığımızı öğrendiğimizde başımıza geleceklerden habersiz, çocuklar gibi sevinmiştik. İlk başvuruda çıkmıştı. Hatta kardeşlerimden sevinçten ağlayan bile olmuştu.
Sonucu öğrendiğimizde eşim hamile olduğu için, formu erken gönderip sonradan açtırsak mı, doğumu bekleyip öyle mi göndersek ikileminde bulmuştuk kendimizi. Hatırlayanlar çıkacaktır; o zamanlar form açtırma süresi ayları aşıyordu. Yaptığımız hesaba göre, doğumdan sonra göndermek, gönderip açtırmaktan 15-20 gün kadar önce oluyordu. Bu sebeple doğumu bekledik ve formu Eylül 2021 ortasında gönderdik. 10-12 Mayıs 2022 gibi "Your case is active for consular processing.." dönüşünü ilk defa alabildik.
Sonraki gelişmeler herkesin malumu. Taa ki @gucarslan 3 Haziran 2022 akşamı forumda "oturumsuz dosya taşımak mümkün arkadaşlar" diyene kadar. Telegram gruplarına hiç dahil olmadık, ki bu bence hataların en büyüğüydü. (Barbadostakiler grubuna alınmamız haricinde halen başka bir telegram grubunda değiliz.)
3 Haziran - 1 Eylül arası dosya transferi talep e-postaları ile geçti. Ben Ağustos başında Arnavutluk'a gidip elim boş döndükten sonra, artık foruma girmeyi de, transfer talep e-postaları göndermeyi de bırakıp alternatif yollara/ülkelere gidiş için hazırlık yapmaya başlamıştım. E-posta ile taşıma taleplerini artık eşim google translate yardımıyla yapıyordu.
1 Eylül 2022 Perşembe akşamı gelen e-postayı okuyunca gözlerime inanamadım. Önce burası neresiymiş diye Bridgetown'u google'ladım. Avrupa-Asya harici eposta hiç atmamıştım ama eşim atmış. Barbados olumlu dönüş yapmıştı.
O gece hemen belgeleri hazırlamaya başlayıp Cuma günü öğleden sonra tercüman noter işlerini halletmeyi denedik. Bingo! Noterlerin ülke çapında sistemleri çalışmıyordu, ne zaman çalışacağını da bilmiyorlardı. Cumartesi nöbetçi noterlere sorduk devam dediler. Pazartesi beraber çalıştığım, tanıştığım tercümanlık bürosuna gittim ve dediler ki "sistem olmaması senin açından sadece muhasebe kayıtlarında sorun yaratıyor, devir değil satış değil, hallederiz." Hallettiler de sağolsunlar.
Pazartesi günü eve gelir gelmez dört koldan uçak bileti bakmaya başladık. Yurtdışında kardeşimin eşi ve Türkiye'de biz. Ama PTY-BGI uçağında aile olarak yer bulamıyorduk. Salı günü sabah ise artık Eylül ayında komple yer yoktu. 1 tane bile. Farklı tarayıcılar, Chrome-Explorer, VPN, Gizli Sekme vs tüm yöntemleri deniyor ama bulamıyorduk. Hayatımın en kötü haftası açık ara o haftadır.
Sonra 14'üne Copa Airlines'da yer bulabildik sonunda. Henüz giden ve alan birini duymadığımız ve 21'ine kadar gelin dediklerinden de haberimiz olmadığı için bir an önce gitmek istiyorduk. O yüzden aramaya devam ediyorduk. Sonunda 11'ine PTY-BGI'de yer bulduk ve anne-bebeğe aldık. Ne olsa beğenirsiniz; Copa'nın rezervasyon sistemi anne-bebeği 14'ü Çarşamba günkü rezervasyondan "bunlar bileti 11'ine aldılar" diye çıkarmış atmış! Ben ve büyük çocukta bilet yok. Anne-Bebeği 14'üne alamıyor, ben ve büyük çocuk için ise 11'inde yer bulamıyorduk artık. Durum böyle olunca, bende B1/B2 olduğu için NY aktarmalı önden gitmeye anne ve çocukları ise sonradan bir şekilde getirmeye karar verdik ve yola çıktım.
IST'deki biniş kontrollerinde kalacak yer ve dönüş bileti soruyorlar, bende ikisi de yok. Görevli bana sormayı unuttu ben geçtim. Diğer görevli benden bahsederek kalacak yer ve dönüş bileti sormuyor musun diye çıkıştı benim görevliye. Bana tamam demiş, ben arkamı dönmüşüm artık geri döner miyim? Dönmem. Hızlı adımlarla uzaklaştım kapıya gittim ve uçağa binebildim. Fazladan yolcu olduğu için binemeyenler oldu.
JFK'de polis epey sordu, soruşturdu ama sonunda tamam dedi geçirdi beni. JFK-BGI uçağını beklerken formları doldurup, rezervasyonu filan yaptım ama seyahat sağlık sigortası için Türkiye'den çıkışım olduğu için artık geç kalmıştım.
Sabah uçağa binebildim. Yine fazladan yolcu olduğu için binemeyenler oldu.
Uçakta reklam izleyip internet kazanarak eş ve çocukların gelişini ayarlamaya çalışırken vekalet bırakmadığım için panama'da sorun yaşabileceklerini öğrendim. Barbados'a bakan elçiliğimizin de Trinidad and Tobago'da olduğunu öğrendim. Sağlık olsun dedik ve uçak inişe başladı.
9 Eylül öğleden sonra Bridgetown'a varınca gümrük polisine durumu anlatıp pasaporta damga basması için ikna ettim. Hemen fotoğrafını çekip Bridgetown Konsolosluğuna attım. 20 dakika sonra göçmenlik formunun fotoğrafını istediklerine dair yanıt geldi. Tekrar polise gidip durumu anlattım ve gelen e-postayı gösterdim. Beni online doldurduğum formu tekrar doldurmam için Kiosklara yönlendirdi. Doldurup onu da attım ve 15 Eylül sabahına mülakat planladılar. Ailemin durumunu anlatıp onlar için ne yapabiliriz diye cevapladım e-postayı. Hepiniz için 20'sine planlayabiliriz dediler. Bridgetown'da saat 16:00'yı geçmişti ve havaalanından kaldığım otele gittim. 26 saattir uyumuyor ve bütün öğünleri pas geçiyordum.
10 Eylül günü sabah mideme bi şeyler atarken yurtdışındaki kardeşim arayarak çocuklar için B2 başvurusunu posta yoluyla yapabileceğimizi söylerken eşim de arayıp @gamefry'ın da aynı şeyi söylediğini iletti. Aynı dakikada iki koldan aynı bilgi. Hemen odama döndüm ve çocuklar için DS-160 doldurup AIS kaydını yaptım. Görüşme yeri olarak Ankara'yı seçtim fakat gönderim talimatında İstanbul yazıyordu. Tüm belgeler hazırdı ve daha da iyisi B1/B2 vizemin JFK damgası öncesi fotokopisi de vardı.
12 Eylül sabahı eşim, çocukların turist vize başvuru evraklarını PTT'ye vermek üzere şubeye gitti. Oradaki görevli barkodu okutunca Ankara Konsolosluğu çıktığını ve konu hakkında bilgilendirme aldıklarını söylerek evrakları talimatta İstanbul yazmasına rağmen barkod'a dayanarak Ankara'ya yolladı. (Daha sonra ne olacağını göreceğiz.)
14 Eylül günü eşim de Bridgetown'a gelerek bana katıldı. Yolda yaşadığımız aksiliklerde yolda yardımına yetişenler ve benim için aklıma gelemeyecek yardımlar yapan @gucarslan'a ne kadar teşekkür etsem yetmez, hakları ödenmez.
16'ında sağlık muayenesine girip 19'unda sonuçlarımızı aldık.
20 Eylül Salı günü mülakata girdik.
Görüşmeye geçince kadın görevlinin ilk tepkisi "çocuklar nerede?" oldu. Durumu anlattım. "Peki onlar için ne yapacaksın?" dedi. Vizem onaylanır onaylanmaz Ankara'ya yazıp 26-30 Eylül haftasına mülakat talep edeceğim, olmazsa bildiniz gibi sponsorluk ve F2A süreci dedim. "Evet, peki." dedi.
Görüşme olumlu havada geçti, eşiyle aynı işi yapıyormuşum, "formunu okurken işini çok iyi anlıyorum" dedi.
21'inde sırayla AP ve Issued olduk. Hemen Ankara ve Support Desk'e e-posta atıp çocuklar için Ankara'da mülakat talep etmeye başladım.
22'sinde pasaportlarımızı almak üzere konsolosluğa gittik. Dönünce tekrar e-posta bombardımanına devam ettim. Zaman ayarlı bile attım. Bir tanesine Bridgetown'u da bilgi hanesine koymuştum. Bridgetown aynı gün ne diye dönse beğenirsiniz; "27'sine yetiştirebilirsen çocuklar için de bir görüşme ayarlayabiliriz." Gözlerimiz doldu.
23 Eylül Cuma sabah Ankara'dan "27'sine mülakat ayarlayabiliriz, Pazartesi günü bizden gelecek talimatları bekleyin." şeklinde bir dönüş aldık.
Bu arada çocukların turist vize başvuruları CEAC'da hep No Status olarak görünüyordu. İlgili başlıkta konuyu dile getirince @denizci10 "bu işte bir teslik var" dedi.
Hemen Barbados'a ailesini getirmeyen/getiremeyen arkadaşlara durumu haber verdik. Onlara da avukatları üzerinden aynı dönüşün yapıldığını öğrendik. Çok sevindik.
24 Eylül Cumartesi günü Panama üzerinden ülkeye döndük.
26 Eylül Pazartesi günü sabah PTT şubesine gittim ve Bingo! lastikle tüm belge ve pasaportlar iade edilmiş. İşleme alınmamış bile. Oradan Unganlara randevumuza geçtik. Çocukların aşı ve muayeneleri tamamlandı. Yarından önce olmaz dediler. Biz unganlardayken 10:30'da Ankara'dan 27 Eylül 13:30'a çocuklar için randevu geldi.
O gece neredeyse hiç uyuyamadım. Sağlık muayeneleri yetişmese, AP'ye kalma yetişmeme ihtimalleri aklımdan çıkmıyordu. Turist vizeleri de olmamıştı.
27 Eylül günü öğlen önce unganlara geçtik ve sağlık dosyalarını aldık. İnanılmaz bir sevinç yaşadık. Oradan Ankara Konsolosluğuna geçtik.
Görüşme için sona kalan ailelerden biriydik. Asyalı görevli "normalde 5-7 gün sürüyor ama rahat olun 30'undan önce vizelerini basacağız" dedi.
27-28 Eylül'de çocukların dosyaları hala AP'de görünüyordu.
29 Eylülde de durum değişmeyince aynı gün mülakata giren @gamefry'a durumu sordum. Onların vizelerinin basıldığını hatta bizden sonraki ailenin bile basılmak üzere olduğunu söyledi. Hemen @gucarslan'a yazdım forumdan. Cep numaramı isteyip aradı ve "hemen konsolosluğa gidin, ne bekliyorsunuz" dedi. Saat 14:00-15.00 arasındaydı. Bu arada ben de Ankara'ya e-posta atmaya başladım. Taksi ile konsolosluk yolunda iken CEAC'da durum Issued'a döndü ve taksinin yönünü eve değiştirdik. 30 dakika içinde e-postayı okuyup Issued'a çevirdiler diye tahmin ediyorum. Aynı gün pasaportlar kargolandı ve 30 Eylül Cuma günü 11:30'da pasaportları ve sarı zarfları alıp kontrol ettik. Her şey yolundaydı.
Özetle, yanımızda olan ailelermiz ve yolumuza çıkan iyi insanlar sayesinde vizelerimizi alabildik. Haklarını ödemeye ömrüm x100 olsa yetmez.
Dünya dönüyorsa bu iyi insanların hatrına dönüyor.
Herkese hayat yolunda bol şans ve başarılar dilerim.
Hürmet ve şükranlarımla...

Merhabalar, dv ile ilk girişimizi Dallas Havalimanından yaptık. Girerken görevli diğer ülke vatandaşları kısmına yönlendirdi. Oradaki polis göçmen vize mi dedi, evet dedik. Polis pasaportları kontrol ederken teyit almak için fotoğraf, sarı zarf ve park izlerimizi alacaksınız sanırım dedim. Sarı zarfı aldı, fotoğrafa gerek yok üstündeki kağıtta var, bazen içine de koyuyorlar dedi. Ardından kendi kamerası ile bebek dahil hepimizin fotoğrafını çekti ve sonra iç kısım ofislere geçtik. Başka bir polis adımı seslendi girer girmez. Orada tekrar sordum, parmak izlerini alacak mısınız dedim. Hayır almayacağım dedi polis. Pasaportları kontrol edip damgaları vurdu. Sarı zarfları açmadan arkasındaki dosya cebine diğer sarı zarfların üstüne attı. Pasaportları verdi, tamamlandı diye sordum. Evet çıkışa gidebilirsiniz dedi. Valizlerin hiç biri açılmamış jelatinli duruyordu, aldık ve çıktık. Özetle; parmak izi alınmadı, üzerimizdeki para sorulmadı, nereye gideceksiniz adres değiştirecek misiniz sorusu gelmedi, valizler açılmamıştı.

@sanaldeniz; Ankara konsolosluğunun son 5 yıl DV basma sayıları şöyle
Tem.2017=51, Ağu.2017=108, Eyl.2017=63
Tem.2018=106, Ağu.2018=136, Eyl.2018=208
Tem.2019=196, Ağu.2019=206, Eyl.2019=270
Tem.2020=0, Ağu.2020=21, Eyl.2020=0
Tem.2021=25, Ağu.2021=296, Eyl.2021=231
İşin iyi yanı şu ki Mart 2022 ayı içerisinde ANK tarafından basılan DV sayısı "512"

İsteseler 3 hafta içerisinde bekleyen tüm Türk DV kazananlarını mülakata alabilirler ama isterler mi orası belirsiz işte.

Tüm forum ailesinin bayramı kutlu olsun forumdaşlar.
Bu başlığı aktif görmeyince olmuyor yazayım dedim.
Bayramın başta DV-22 olmak üzere mülakat bekleyen herkese mülakat getirmesi dileğiyle.

@Allochthonous; yaklaşık 3 ay önce bir ve üç yaşında iki çocukla ist-dfw uçusunu gerçekleştirdik. En arka sağ köşeden aldık. Fazladan 1 koltuk satın aldık, yani 4 koltuk aldık. Anne ve çocuklar için her ihtimale karşı 3 koltuğun yerini satın aldık. Dördüncü koltuğu check-in günü yan sıradan alamadım yanın bir önünü alabildim. Yan yana sayılır. Organik uyku yapıcı damlalar var. Eczacınıza danışabilirsiniz. Onu normal uyku vaktinde verdik. Rahat uyudular. Buzullara yakın geçerken uçak soğuyor ona dikkat ettik. Uyanınca büyük çocukla baştan aşağı uçağı bir kaç tur gezdik. O yürüdü peşinden ben. En arkada olduğumuzdan büfe ve tuvalet ile kapının ordaki koltukta da baya vakit geçirdik. Uçak içi eğlence sistemi de yardımcı oluyor. Uçakta mama bile veriyorlar. Koltuklar yatsa da çocuklardan küçük olanı kucağımızda sırayla uyudu. Büyük olan yattı iki koltuğa. Korktuğumuz gibi ağlama filan olmadı. Antepten aktarmalı gelmemize rağmen kötü değildi yolculuğumuz. Gelince normal uyku düzenlerini almaları 1 hafta kadar sürdü. Saat saat kaydıra kaydıra yerel saate uyum sağladık. İlave sorunuz olursa sorun lütfen.

@Megatron; “Kötü düşünmeye gerek yok.” Kaderde bu cümleyi bizzat sizden duymak da varmış. Benim için GC süreci tamam artık gitmesem de olur.

@ayvalik10, üslubunuza olmasa bile fikrinize saygım var. Bu nedenle hararetli sorularınızı cevaplamak isterim.
1.Hiç bir ülkenin kimseye vize mülakatı vermek gibi bir zorunluluğu yok. Olduğunu iddia eden de görmedim. Böyle söz veren birisiyle de tanışmadım. Meselenin mülakat vermemek değil, süreci adil ve hakkaniyetli yönetmediği olduğunu tekrarlamak isterim. Dava edilirse de bu edilir.
2. İlk defa dava eden olmayacağımız için mutlaka daha önce eden ve bu davayı kabul eden ve hatta davacı lehine karar veren makam hakimler sizinle aynı fikirde değil, ben gibi.
3. Oraya gidince yaşayacağım hayatı bana önceden bildirdiğiniz için size ayrıca teşekkür ederim.
4. İş bulup bulamama konusunda hakkımda ve orası hakkında az şey bildiğiniz anlaşılıyor. Gidenlerin ortalaması bir profilde olduğumu varsayarsak gidenler size en güzel cevabı veriyor.

Son olarak bu öfke ve nefret nöbetiniz hakkında önlem almayı düşünüyor musunuz? Yoksa sadece klavye başında mı böyle oluyorsunuz?

@keremas7; yaşadıklarınızı hem sizden hem de eşinizden dinlediğimizde eşimle beraber hergün siz ve çocuklarınız için dua ettik. Vize almak için sizin kadar çabalayan, risk alan, emek veren, para harcayan bir başkasıyla henüz tanışmadık. Öyle birileri olmayabilir de. Sonunun iyi bitmesine bu sebeple çok ama çok sevindik. Umarım aksiliklerin sonu ülkeye döndüğünüzde geride kalır ve siz de yaşadığınız efsanevi serüvenleri gülerek anımsarsınız.

@ethsea; aynen anladığınız gibi. Ankara KCC den kendi bölgesi için talep etse alamıyor çünkü KCC der ki; mülakat planlamak benim görevim ve bir mantığa dayalı yapıyorum bunu, fakat başka konsolosluk kendi bölgesine gelen biri için KCC’ den dosya talep edip alabiliyor.
Öyle olunca başka konsolosluk dosyanızı KCC’den kopardığı anda dosyanız artık konsolosluklar arasında transfer edilebiliyor. KCC by-pass ediliyor.

Herkese Merhaba, merak edilen bazı sorulara yanıt olması bakımından vize görüşmemi paylaşmak isterim.
Ocak 2022 sonunda ds-160 doldurup, seyahati işverenim karşılayacağını, nisan 2022 ayında 2 haftalık bir fuar için gideceğimi formda belirttim. Daha once abd’de eğitim için gittiğim visa numaramı ve abd ehliyet numaramı formda belirttim. Kardeşim abd de yaşıyor onu da belirttim formda. Eylül 2023 ayına randevu alabildim ancak.
Şubat 2022 ayı sonunda mail geldi, vize görüşmemin 31 mart gününe çekildiğini belirtiyordu.
28 Mart’ta fotoğrafı güncellemek için yeni bir ds-160 formu doldurdum. O formda da abd’de kardeşim olduğunu ve ilk forma ilave olarak abd vatandaşı olduğunu belirttim.
31 mart günü randevu için giriş yaptım. Pasaport kontrol gişesinde sanırım fotoğrafım yeni olduğu için fotoğraf istemedi düz siyah saçlı genç beyaz abd’li memur. Parmak izi verip yana geçtim.
Gözlüklü düz sarı saçlı orta yaşlı beyaz abd’li kadın memur ile görüşmeyi ingilizce başladık öyle de bitirdik. Diyalog şöyle:
m: memur hanım
b: ben
m: what’s the reason you applied for a visa?
b: there is going to be a fair in the us and my manager asked me if I had visa, so I applied to be one of the candidates and to be more competitive.
m: where do you work and what’s your position there?
b: I work for x company and I am y engineer.
m: I see you started there this year, where did you work before?
b: I worked for z company for nine years before.
m: why do you need visa for?
b: there are fairs in the US, Canada and UK, so my manager asked me twice if I had a visa. So I wanted to have. I will try to have visa for them too.
m: your highest education is in the us, where was it?
b: sample state university, I did my masters there.
m: you have applied dv lottery?(ekranda gördü ve sordu)
b: that’s right.
m: when did you apply?
b: in 2020. (dv-2022 için ekim 2020 de aynı pasaportla yaptığım ve ds-260 formunu submit ettiğim)
m: do you plan to go?
b: our case number is really high, so I don’t know if we are going to be called for interview.
m: if you are called?
b: if we are called, we need to talk with my wife, and we also need to talk with our families. We have two kids. So I don’t know, but probably we will. (başımı evet diye sallayarak bitirdim sanırım)
m: when will the fair start?
b: on 16th april.(yazıyor)
m: how many days?
b: two weeks
m: where it will be?
b: Portland(yazıyor)
m: okay, your visa has been approved.
b: thank you.

Bu arada fuara gideceğim garanti değil, zaten şirket maliyet nedeniyle kimseyi göndermeyecek muhtemelen. O yüzden sponsor mektubum, uçak/otel rezervasyonum filan yoktu. Formda fuar yerini ve tarihlerini detay planda yazdım ama.

Foruma pek giremesem de girdiğimde sorularınızı yanıtlamaya çalışırım. (Kişisel verilerimi içerenler hariç)

@debbieLA77, ABD'de federal devlet tum eyaletlerdeki gelirlerden (sahis yada sirket geliri fark etmez) vergi alir. Bazi eyaletler bu federal hukumete ek olarak eyaletinde gelir elde edenlerden vergi alir, bazi eyaletler ise almaz. Ozetle bazi eyaletler "Federal+Eyalet" bazi eyaletler ise sadece "Federal" gelir vergisi toplar.

@eb3vize-com, eb3 için yorum yapamam ama GC için şöyleydi
DV22 öncesi dünyada 22milyon başvuru 55bin kazanan vardı. (Binde 2.5 luk bir şans)
DV22 de pasaport şartı gelince dünyada başvuru 10 milyona düştü. (Binde 5.5)
Pasaport şartının kalkması ve tüm dünyadaki ekonomik sorunlar artık GC kazanma şansını binde 2’nin de altına düşürmüştür.

@ahmet_, vizeleriniz hayirli ugurlu olsun.
Su cumleyi gorunce icim cizz etti: "Ben, en az 1-2 ay daha beklemek, Ankara'nın durumunu görmek istesem de, ..."
Bu hatayi yapip pisman olan o kadar cok insan gordum/duydum ki...
Dosya tasima imkani olan (CN yada gonderim tarihi hic fark etmez), lutfen ama lutfen, Ankara'ya kesinlikle guvenmesin. Sadece guvenmek zorunda olanlar/kalanlar guvensin.

Herkese merhabalar,

İki sorum olacak:

1. www.yourtexasbenefits.com adresinde oluşturduğum hesabımı doğrulayamıyorum. Ayrı haftalarda on kereden fazla denemişimdir. Doğrulama sorusu zaten adım. Yani sorudan kaynaklı problem değil. "We are unable to verıfy..." hatası veriyor. Bununla karşılaşan yada bilgisi olan var mıdır?
2. Bugün medicaid için postalar geldi. Ülkeye giriş ve maaş bodrosu yüklemek için yukarıdaki web sitesinde gelen epostadaki ID'yi ve isimlerimizi giriyorum (oturum açma gerekmiyor) ama bilgileri tekrar kontrol edin diye hata veriyor. Girilen bilgiler: "Ad, Soyad, ID ve BenRobotDeğilim Kodu". Dolayısıyla hatanın yine bilgilerden kaynaklandığını düşünmüyorum. "Head of Household" demesine rağmen hem kendim hem de eşim için girip denedim. Çünkü ikimize ayrı zarf aynı ID ile postalar geldi. Yine de olmuyor.

Cevaplar için şimdiden teşekkürler.

@Abdullah-1; burası yanlış konu başlığı. Yine de kısaca cevaplayabilirim. Detaylı cevapları ilgili konu başlığında sorabilirseniz, cevaplanır.

1. Başvurduktan sonra kazanırsanız ve pasaport yenilerseniz, hem eski hem de yeni pasaportla mülakata girmeniz gerekir.
2. Vize basılacak pasaportunuzun, özellikle turist vizelerinde çünkü kalış süresi azami 6 ay, en az altı ay geçerli olmasını hem konsolosluk hem de havalimanındaki görevliler kontrol ederler. Bu sebeple kazanırsanız, DV vizesinin 1 yıl geçerli olduğunu bulundururakö en az 1 yıl daha geçerli olması güzel olur.
3. Son olarak kazandıktan sonra ds-260 doldurmak için 1 gün bile kaybetmek, numaranız ne olursa olsun, vize alamamanızla sonuçlanabilir. DV-22 ve DV-23'te yaşananlar öyle oldu en azından. Bu sebeple gitmeye kararlıysanız ve şansınıza güvenmek istiyorsanız, passport yenilemek için vakit kaybetmek iyi bir strateji olmaz.

Herkese merhaba,
Aralık ayı ortasında healthcare.gov başvuru yaptım. Çocuklara medicaid bize marketplace uygun görüldü. Eşim ve kendime şirketten yapıp, çocuklar için de paystub yüklemesi yaptım, state agency’e ileteceğiz size ulaşacak diye yazıyor başvurumu kontrol ettiğimde. Texas’da yaşıyoruz. Halen gelen yazı yada kart yok.
Küçük çocuğun aşısı için health department’tan randevu aldım. Medicaid kartı yoksa insurance yok demektir dedi. Medicaid kartının ne zaman geleceği belli değil haliyle.
“Başvuru yapıp uygun bulunduysanız, medicaid kartı olmasa bile medicaid den faydalanabilirsiniz.” diye duymuştuk. Olmuyor gibi görünüyor. Onu geçtim, sağlık sigortasız olmaları beni daha fazla rahatsız etti. Biz de medicaid var artık ne olsa diye rahat ediyorduk.
Önümüzdeki ay yeni işte aile planı yapacağım allahtan.
Haftayaki aşı randevusuna medicaid uygunluk sayfasını ve confirmation sayfasını da götüreceğim ama işe yarar mı bilmiyorum.
Duyduğumuz şey efsane miymiş? Herkes bilgilensin diye buradan sormak istedim. Teşekkürler.

@Allochthonous; yaklaşık 3 ay önce bir ve üç yaşında iki çocukla ist-dfw uçusunu gerçekleştirdik. En arka sağ köşeden aldık. Fazladan 1 koltuk satın aldık, yani 4 koltuk aldık. Anne ve çocuklar için her ihtimale karşı 3 koltuğun yerini satın aldık. Dördüncü koltuğu check-in günü yan sıradan alamadım yanın bir önünü alabildim. Yan yana sayılır. Organik uyku yapıcı damlalar var. Eczacınıza danışabilirsiniz. Onu normal uyku vaktinde verdik. Rahat uyudular. Buzullara yakın geçerken uçak soğuyor ona dikkat ettik. Uyanınca büyük çocukla baştan aşağı uçağı bir kaç tur gezdik. O yürüdü peşinden ben. En arkada olduğumuzdan büfe ve tuvalet ile kapının ordaki koltukta da baya vakit geçirdik. Uçak içi eğlence sistemi de yardımcı oluyor. Uçakta mama bile veriyorlar. Koltuklar yatsa da çocuklardan küçük olanı kucağımızda sırayla uyudu. Büyük olan yattı iki koltuğa. Korktuğumuz gibi ağlama filan olmadı. Antepten aktarmalı gelmemize rağmen kötü değildi yolculuğumuz. Gelince normal uyku düzenlerini almaları 1 hafta kadar sürdü. Saat saat kaydıra kaydıra yerel saate uyum sağladık. İlave sorunuz olursa sorun lütfen.

@goodluck; ve de vurkaç olaylarında…

@beacon, Mart 2022'de B1/B2 için yan tarafımda mülakata girenlerin de bir sürü bilgilelerini (doğum tarihi, cinsiyet vardı sanırım) acenteleri yanlış girmiş. Konsolosluk görevlisine ilettiler. O da normal karşıladı, red mi verdi onay mı hatırlamıyorum ama acentenin kulaklarını baya çınlattılar. Görevli acente mi yaptı diye sormuştu sanırım.
Dolayısıyla harf hatasından sorun çıkmayacaktır. Doğum yeriniz-adınız-doğum tarihiniz kesişeceği için sorun olmayabilir. İçinizi rahat tutun. (Onay-Red şansınızın bunlardan bağımsız değerlendirildiğini düşünüyorum.)

@mr-bozturk, bu konu çok karıştırılıyor ama net aslında.
Diğer gönderimde yazdığım gibi; DS-160'daki o soru birisi sizin adınıza göçmenlik dosyası oluşturdu mu? Buna DV'ye başvuranlar yada kazananlar hayır demeli. Kim evet diyecek => anne-babası sponsor başvurusu yapanlar, eş sponsor başvurusu yapanlar, kardeş sponsor başvurusu yapanlar...
Eğer DV'ye başvurup başvurmadığınızı yada kazanıp/kazanmadığınızı sormak isteseler tıpkı mülakatlarda sordukları gibi "diversity visa'ya yada dv lottery'e başvurdunuz mu?" diye açık açık sorarlar formlarda.
"filed an immigration petition" diye soruyor orada yanlış hatırlamıyorsam.