Arkadaslar selam, az once mulakattan ciktik ve sicagi sicagina deneyimlerimi sizlerle paylasmak istedim. Oncelikle boyle bir forumun varolmasinda emegi olan basta crazycells ve yesilkart gen forumdaki selin hanima binlerce kez tesekkurler. 30 nisan da ki unganlar randevusu icin Aracı hemen 20 metre ilerideki trafik vakfi otopark ina parkettik. Gun boyu fiyati 7-8 lira bisey olmali, tunali da park gercekten buyuk sıkıntı. Mehmet ungan in klinigi 4. Katta, duzen laboratuvariysa 3. Katta ve gercekten ilginc bi yer. 70 li yillardan kalma bi havasi var Bi tup kan alma + idrar testi 235 usd (iki kisi fiyati) - sonra tekrar 4. Kata
4 er asi olduk totalde 560 dolar (iki kisi) gorevliler gayet iyi bir sekilde yonlendiriyor ve randevuyu erkene almak daha mantikli sanki. Bu arada butun odemeleri dolar cash olarak yaptik. 9.15 ve 9.20 ye randevu almistik 1-2 saat surdu totalde islemlerimiz. Ardindan 3 mayis saat 8 deki randevumuzu beklemeye koyulduk.
Elcilikteki mulakati da (daha detayli yazdigi icin) esimin kaleminden burada paylasiyorum ;
Sabah 8’de olan Green Card Mülakatı için 07.30’da Ankara- ABD Elçiliği’nin önünde olduk.
ABD Elçiliğinde güvenlik önlemleri çok sıkı ve her şey usulüne göre yapılıyor. Biz elçiliğe girmeden içeriye araba anahtarı hariç hiçbir şeyi içeri almadıklarını bildiğimizden, her şeyi arabada bırakmıştık. Hatta midem bulanıyor diye naneli şeker vardı elimde, onu dahi sokmadılar. Çünkü içeriye yiyecek ve içecek sokulması yasak. Yanımızda sadece belgelerimiz ve araba anahtarımız vardı yani. Elçiliğe giriş için sıra bize geldiğinde, öncelikle kapıda birisi pasaportlarımızı kontrol etti. Üzerimizde elektronik cihaz olup olmadığını sordu, ve ceketlerimizi hafif kaldırmamızı isteyip içinde bir şey olup olmadığına baktı, ve avuç içlerimizi ufak bir hareketle bir peçete yardımıyla sildi bunun anlamını biz de anlayamadık. Ardından hol tarzı bir yerden geçerek X-Ray cihazının olduğu bölüme geldik. Burada üstümüzü kadın bir görevli detaylı bir şekilde aradı ve montlar, evraklar ayrı biz ayrı cihazdan geçiş yaptık. Ardından elçiliğe giriş yapabildik. Girişte danışma tarzı bir yerde tekrar pasaportlarımızı ve vize için çektirdiğimiz fotoğraflarımızı kontrol ettiler. Yüzümüze de bakarak büyük ihtimalle pasaporttaki kişinin biz olup olmadığımızı teyit etmek istediler. Ardından sıra numaramızı aldık. Bizimkisi “0007” idi, James Bond Bize sıra numaramızı veren kişi bir bilgilendirme yapmadı fakat diğer görevli sıradaki diğer kişiye “Mülakatı hangi dilde yapmak istersiniz?” diye sordu. Kişinin verdiği yanıtı hatırlamıyorum fakat bize sorulmadığı için eşim meraklandı ve farklı bir görevliye bize görüşmeyi hangi dilde yapmak istediğimiz sorulmadı dedi Görevli de “GC oldugu icin kendi dilinizde konuşabilirsiniz” dedi. Ardından sıramızı beklemek için Green Card talihlilerin oturduğu bölüme geçtik. Ortam turist vizesi için ve Green Card için gelenler olarak ikiye bölünmüş durumda. Biz yerimize geçtiğimizde çok kalabalık değildi, ve çok kısa bir süre sonra sıra bize geldi. Numaramızın yazdığı kabine geçtik ve kadın görevli bizden belgelerimizi istedi. (Bazı arkadaşlar tüm belgeleri vermişler içerisinden ihtiyaç duyulanları görevli almış, fazla belgeleri iade etmiş. Ama bizim görevlimiz tek tek kendisi istedi gerekli belgeleri biz de dosyamızın içinden seçe seçe kendisine teslim ettik) Bu konuda ek bir konudan da bahsetmek isterim. Amerika’daki arkadaşımızın telefon numarası değiştiği için güncel numarasını vermek istiyorduk, görevliye durumu izah ettik ve anlayışlı bir şekilde DS-260’ın çıktısı üzerinde Amerika’daki arkadaşımızın bilgilerinin yazdığı yerde telefon bilgisini kalem ile düzeltebileceğimizi iletti. Biz de düzenlemeyi yaptık ve o şekilde teslim ettik. Belge teslimleri tamamlanınca, tekrar bekleme kısmına döndük.
Kısa bir süre daha beklemenin ardından tekrar sıra numaramız yandı ve bu kez Visa Fee’yi ödemek için ilgili gişeye geçtik. Ve kişi başı 330$ ödedik. Ödeme tamamlandığında bize herhangi bir dekont tarzı bir şey verilmedi, zaten gişe arkasında yan yana olan görevliler bu işlemi arkada kendileri hallediyorlar. (dekont vize görüşmesi bittiğinde veriliyor)
Diğer beklemelerimizden biraz daha uzun sürecek şekilde biraz daha bekledik ve ardından esas görüşme için ilgili gişeye geçtik. Bizle ilgilenen kadın bir görevliydi ve sanıyoruz Türk’tü, çok da tatlı bir kadındı Selamlaşma faslından sonra sağ elimizi kaldırıp yemin etmemizi istedi. Yeminin ardından “Amerika’da nerede yaşamayı planlıyorsunuz?” sorusunu sordu. Biz de arkaşımız orada olduğundan ilk Fort Lauderdale’a gidecegimizi söyledik. Ardından asıl talihli olan eşimin işi zaten evraklarda yer aldığı için benim ne iş yaptığımı sordu. Ardından her şeyin çok güzel göründüğünü söyleyip vizemizi onayladı. Bize sorulan sorular bu şekildeydi ve aslında kısa bir mülakat oldu ve olumlu sonuçlandı. Belgelerimizin asıllarını da teslim aldıktan sonra elçilikten çıktık. Umarız mülakata giren herkesin süreci olumlu sonuçlanır ve herkes elçilikten mutlu ayrılır.