Eveeet,
Sanırım DV2021’in AP Şampiyonu olarak bu satırları artık yazma vakti geldi.
Süreç olumsuz bitseydi yazabilir miydim bilmiyorum çünkü 75 günlük bekleme süresi beni çok yıprattı. Sadece DV ile alakalı değil; Amerika ile alakalı herhangi bir şeyi duyduğumda dahi kötü hissetmeye başlamıştım.
Gelelim mülakat deneyimime...
Mülakat, malum... 8 Temmuz’da, herkes gibi girip kayıt yaptırdım, ücret ödedim ve bekledim. Sonra bir bankoya çağrıldım, parmak izi verdim, yemin ettim; standart prosedür. Her ne kadar İngilizce bilsem de (ortalama) mülakatı Türkçe yapmak istedim ancak görevli hanımefendinin “hiç mi İngilizce bilmiyorsunuz?” veya “Deneyelim, bence konuşabilirsiniz” gibi laflarına verdiğim tepkilerden zaten İngilizce devam edebileceğimizi anladı (bunu şu an anlıyorum/tahmin ediyorum). Ben yine de Türkçe istediğimi belirttim, bir başka hanımefendiye (Türk) seslendi, hanımefendi gelince de sorular ve gülümsemeler başladı. Tercüman hanım zaten konuyla ilgilenmiyor, başka yerlere bakıyordu. Göz kaçırmalar olunca, orada durmaya ben zorluyormuşum gibi hissettim ve mülakatı yapan hanımefendiye odaklanmaya çalıştım. Soruları güzelce cevaplıyordum; nerede kalacağım, ne işler yapacağım, hedeflerim vs. O sırada tercüman hanımefendi kendisine ihtiyaç olmadığını düşündü sanırım; el işaretiyle “ben gidiyorum” yaptı bana ve gitti...
Mülakat gayet iyi gidiyordu, ta ki işim hakkında sorular sorulmaya başlanıncaya kadar...
Savunma sektöründe mühendisim. Farklı bölgelerde bulundum ve ilginç projelerde yer aldım. Ancak tabii ki detay veremeyeceğim kısımlar vardı. Vermedim. Hanımefendi ısrarla sordu ancak ısrar fayda etmeyecekti... Sandalyesini geriye itti, yan bankodaki beyefendiye bir şeyler sordu, sonra geri geldi, monitörüne birkaç saniye daha baktı ve bana dönerek “özgeçmişiniz var mı, verebilir misiniz?” diye sordu. Pek tabii ki bir özgeçmişimin olduğunu ancak her zaman yanımda taşımadığımı (!) ve benden talep edilmediği için yanımda getirmediğimi söyledim. Gülümseyerek “tamam” dedi ve ekrana kafasını çevirdi.
Sonra bir şeyler yazdı, bir anda ayağa kalkıp bir A4 kağıdı ile birlikte pasaportumu bana uzattı. Konuşmaya başladı: “Sir... Case... Admini......”...
Anlayamadım. Panik halinde insan yabancı dilini kaybediyor, bunu daha önce de deneyimlemiştim ancak o korku biraz fazla gelmişti. Hanımefendiden özür dileyerek heyecanlandığımı, tam anlayamadığımı ve bir şeyleri yanlış anlamamak için kendisinden söylediklerini tekrar etmesini rica ettim. Hanımefendi döndü ve bir beyefendiye seslendi, bir şeyler söyledi, beyefendi de bana dönüp “süreciniz idari işleme kaldı, haber bekleyin bizden” dedi. Dedim “neden böyle oluyor, anlamıyorum, yani anlıyorum ama süremiz çok kısa...”. Hanımefendi “merak etmeyin, size haber vereceğiz, mailinizi kontrol edin” dedi ve yerini terk etti. Kaçar gibi.
Göğsüme fil oturdu. Konsolosluğa yakın yere park ettiğim aracıma gittim, güzel insan, sayın @gucarslan Bey ile konuştuk. Bana sakin ve rahat olmamı söyledi...
Bir süre sonra mail geldi, benden DS-5535 formunu doldurmamı, CV göndermemi ve iş kayıtlarımı gösteren evrakları istediler. Gönderdim.
17 Eylül’de 15:00 sularında AP’nin tamamlandığını belirten ve pasaportumu teslim etmemi isteyen bir mail aldım. İlk haberi tüm bu süreçte desteğini esirgemeyen @gucarslan’a verdim. “Bugüne yetişir miyim?” diye sordum çünkü hafta sonu giriyordu araya, 2 gün daha bekleyecektim. Her zamanki olumlu tavrıyla “yetişirsin” dedi. Sanırım o öyle dediği için yetiştim. Başka türlü koşturacak enerjim ve inancım yoktu zira...
23 Eylül’de vizemin onaylandığı, 24 Eylül’de ise pasaportumun PTT’ye teslim edildiği maillerini aldım. Pasaportu alıp vizeyi görene kadar sevinemeyeceğim gibi hissediyorum. Hatta Amerika’ya girene kadar da sevinemeyebilirim. Ancak görünen o ki, vizeyi aldım.
Kangrene dönüşen DV2021 sürecini tamamladım mı bilmiyorum. Öncesi bu kadar sancılı olan bu sürecin gerisi ne kadar huzurlu olur bilmiyorum. Ancak umut etmeye devam ediyorum. Rusların bir sözü vardır: Надежда умирает последней. Yani “en son umut ölür”...
Umut ettikçe yaşamaya, yaşadıkça umut etmeye devam...
Umarım geride isteyen kimse kalmadan tamamlanacak bu DV2021...