• Register
    • Login
    • Search
    • Categories
    • Recent
      • Popular Topics
      • Best Posts
    • Popular Topics
    • Best Posts
    • Feed
    • Watched Topics
    • Bookmarks
      • Users
      • Groups
    • Users
    • Groups
    • Map
    • Calendar
    • Social Media
      • Facebook Group
      • YouTube Channel
      • Facebook Page
      • Twitter Page
      • Instagram Page
    • Search
    1. Home
    2. Orhan Cabarov
    Üyelik oluşturma ve foruma giriş konusunda sorun yaşayan üyelerimiz forum@yesilkartforum.com adresine email gönderebilirler!
    6 Şubat 2023 Depremzedelerine yardımda bulunmak isteyenler AHBAP Derneği'ne bağış yapabilirler.
    • Profile
    • Following 2
    • Followers 22
    • Topics 2
    • Posts 1238
    • Best 744
    • Controversial 7
    • Groups 1

    Orhan Cabarov

    @Orhan Cabarov

    2013
    Reputation
    1481
    Profile views
    1238
    Posts
    22
    Followers
    2
    Following
    Joined Last Online
    Age 30

    Orhan Cabarov Unfollow Follow
    ⭐⭐⭐

    Best posts made by Orhan Cabarov

    • RE: DV2021 Mulakat Deneyimleri

      Herkese selamlar. 24.09.2021 Mülakat deneyimim.

      Nasıl başlasam bilmiyorum. 😃 Bildiğiniz gibi Ankara yabancı ülke de doğanları mülakata çağırmıyordu. İster Türk olun ister yabancı fark etmiyor, sadece doğum yerine göre çağırıyordu. Bu yüzden sadece Türkiye de doğmuş kişilere mülakat verdi. Benim artık dava (GoodluckvBiden plaintiff) harici bir ümidim kalmamıştı. Çünkü tüm dosya onayı olan Türkiye doğumluları 2-3 Eylül'e kadar çağırdılar. Ondan sonraki günler ve haftalar mülakatsız geçti. Ankara'nın sitesindeki açıklamayı da değiştirip sadece Türkiye de doğmuş kişileri mülakata çağıracakları yazıyordu.

      Ben bu haberi ilk duyduğumda, sanırım Temmuz ayıydı ya da Ağustos ayı. 200 küsür mülakat maili gelmişti ve benim gibi yabancı ülke doğumluları atlamışlardı. Üzüntüden1 haftaya yakın ağlamıştım, çok mutsuz olmuştum ve hayal kırıklığına uğramıştım.

      Her neyse 17 eylül de Telegram grubuna yine bize haksızlık oldu bari bizi çağırsalardı diye yazmamın üzerinden tam 2 dakika geçtikten sonra 23:00 da mülakat maili geldi. Ani bir şok geçirdim, hayatımda ilk defa bir şeye bu kadar şaşırıp çok sevinmiştim.

      Telegrama yazdığım yazının ekran görüntüsü. Saat 22:58, mülakat maili 23:00 da geldi. 😃

      Hemen sağlık muayenesi için randevu almaya çalıştım ama tüm yerler baştan sona dolmuştu. Ertesi gün sabah umutsuzca tekrar doctorun.com'a girip randevu almaya çalıştım. Şansıma pazartesi günü saat 11:30 civarına randevu buldum ve hemen aldım. Daha sonra YHT'den bileti alıp pazartesi 06:00 da Ankara'ya giden trene bindim ve aynı gün geri döndüm. Sonuçları mülakattan bir gün önce, yani perşembe günü aldım ve bir gece Ankara'da Seven Deep Otel'de kaldım.

      Telefonda 250 TL istediler tamam dedim. Otele gelince gruptan tavsiye üzerine geldiğimizi söyleyince ayak üstü 2 dakika pazarlık yaparak kahvaltı+oda 200 tl ye kaldım. Ben otelden memnun kaldım, temizdi ve olması gereken her şey vardı.

      Gelelim Unganlara. 11:30 civarı unganlara geldim. Bir kat aşağıdaki düzen laboratuvarına yönlendirdiler. Orada kan tahlili ve akciğer röntgeni çektiler. 47.5 dolar ücret ödedim. (TL kabul ediyorlar)

      Daha sonra Unganlara çıktım. Akşam üzeri 17:30 da geldin dediler. Ben de bu sırada boş durmayıp, ne olur ne olmaz diye sayın @crazycells beyin tavsiyesi üzerine TC pasaportu çıkartmak için Ankara Valiligi İl Nüfus Ve Vatandaşlık Müdürlüğüne gittim. (Bu arada ben 2020 de TC vatandaşı oldum. Ds-260 formunu gönderdikten sonra)

      Randevum yoktu ama içerisi boştu ve çalışanlar bana yardımcı oldular. Oradaki memura dedim 3-5 güne çıkar mı? Yok dedi. Green card kazandım ve cuma günü vize mülakatım var dedim. O da mülakat tarihini gösteren bir yazı var mı elinde dedi. Evet var dedim ve Ankara konsolosluğu için çıkardığım randevu saatini gösteren çıktıyı çalışan memura uzattım.

      Mülakat tarihini gösteren kağıtın çıktısını, pasaport başvuruma ekleyip gönderdi. Sağ olsun üzerinden 24 saat geçmeden istanbul'daki adresime geldi TC pasaportu.

      17:30 da unganlara gittim. Odaya gidip soyundum, mavi ameliyat önlüğü giyip doktoru bekledım. Ondan önce boy ve kilo ölçümü yaptı sekreter kadın. Doktor kadın gelince klasik sorular sormaya başladı. Ameliyat oldun mu, falanca hastalıkları geçirdin mi, kanser misin, içki ve alkol tüketiyor musun ? Gibi gibi sorular sordu. Bu soruları sorarken 3 tane aşı yaptı bana. ( Aşı kartım yoktu. )

      Çıkışta 300 dolar ödeme yaptım. Sonuçları mülakattan bir gün önce perşembe günü aldım.

      Mülakatım saat 10:30'daydı. Saat 10:00 gibi konsolosluğun önünde sıraya girdim. Maile gelen covid formunu önceden çıkarıp doldurmuştum. Onu kapıdaki görevliye verip, içeri girdim.

      Girişteki işçi bana bir sıra numarası verdi. Sıram gelince gişeye gidip ödeme yaptım 330 dolar. Ödemeyi yaptıktan sonra beni bekletmeden evrakları teslim etmek için diğer gişeye yönlendirdi. Pasaportu, hem Azerbaycan'daki hem de Türkiye'deki sicil belgelerini, doğum belgesinin orjinalini ve kopyasını, diplomanın orjinalini ve kopyasını, nüfus kayıt örneğini ve banka hesap özetini verdim(20.600 USD). Benden askerlik belgesi istemediler diye vermedim ama yanımdaydı. Ayrıca benden TC kimliği ve pasaportu da istemediler ben de söylemedim TC vatandaşlığım olduğunu.

      Bir de green kartın geleceği adresi değiştirmek istediğimi söyledim. Adresi önceden kağıta yazmıştım, onu da kendisine uzattım.

      Evrakları verdikten sonra tekrar salona geçip mülakat sıramın gelmesini bekledim. 6 numaralı gişedeki orta yaşlı kadınla mülakat yaptım. Merhaba deyip direk Türkçe mülakat yaptım. Hiç ingilizce yapalım diye ısrarda bulunmadı. Mülakatım sanırım 2-3 dakika sürdü.

      Nereye gidiyorsun? Nerede kalacaksın ? Ne iş yapacaksın ? Bu 3 soruyu sordu sadece.
      NYC'ye gideceğim. Arkadaşımın yanında kalacağım. İlk başta geçinebilmek için her işi yapacağım, uber gibi, garsonluk gibi dedim. Tebrik ederim vizeni onaylıyorum dedi ve bitti. 😃

      Aynı gün saat 15:49 civarı AnkaraIV mail adresinden mail geldi. Vize basabilmeleri için , Diploma'nın e-devletten barkodlu çıktısını email ile kendilerine göndermemi istediler. Benim diplomam da eski yabancı kimlikteki e devletimdeydi. Yeni TC kimliğimin e devletinde çıkmıyor diploma. Eski e devletin şifresini bilmiyordum. Nasıl bulurum nasıl yaparım diye telaşa düştüm. Eve gelince annem sağ olsun, evrak çantası içinde bir kağıta yazılmış bir şifre buldu. Dedi bunu dene belki budur.

      Ümitsizce denedim ve şifre çalışıyordu. 😃 Hemen akşam AnkaraIV@state.gov adresine gönderdim ve pazartesi sabahı issued oldum. Salı günü pasaportu Levet PTT şubesinden teslim aldım.

      6 ekim günü Amerika ya giriş-çıkış yapmak için gideceğim. 10 Ekim de geri döneceğim. Daha sonra kışın uzun süreli Amerika'ya gitmeyi düşünüyorum.

      Başta @crazycells @gucarslan ve @Muhtaradana olmak üzere burada ve Telegram grubundan yardım eden herkese çok teşekkür ederim. Bu site ve sizlerin yardımı sayesinde vize alabildim. Her şey için sağ olun. Bundan sonra başıma gelenleri foruma yazmaya devam edeceğim. Vizeyi aldım diye forumu bırakmıyorum. Artık burası benim ikinci ailem gibi bir şey oldu. 🙂

      Edit: İnşallah açılan davalar sonucu, burada emek harcayan ama vize alamayan arkadaşlarımız da vizelerini alırlar.🙏

      posted in Greencard Lotosu (Diversity Visa) Süreci
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Green Cardla Yaşayanların Tecrübeleri

      Merhaba arkadaşlar. Amerika’da iş bulana kadar akşamları iş çıkışı saatlerinde yürüyerek Uber eats yapmaya başladım. Telegram green kart grubundan iki tane abiyle arkadaş oldum. Aynı şehirdeyiz diye ve grupta çok aktif olduğum için benimle tanışmak istemişlerdi. Bu şekilde tanıştık o gün bugündür arkadaş olduk. İyi ki varlar teşekkür ederim kendilerine, çok yardımları dokundu manevi olarak.

      Burada canım çok sıkılıyor tekim diye. Türkiye’de ailem vardı diye pek arkadaş çevrem yoktu, hiç ihtiyac duymuyordum ama burada konuşacak arkadaş arıyorum hep. Benim gibi asosyal birisi bile böyleyse normal insanlar nasıldır kim bilir. 😀

      Akşamları onların yanına gidiyorum gerçekten düzgün ve eğlenceli insanlar. Benden yaşça büyükler ama onlar beni ben de onları sevdim. Aramızda metroyla 2 durak mesafe var.

      Ben çok çekingen ve utangaç olduğum için ve ingilizcem kötü olduğu için cesaret edip mağazalara girip iş soramıyorum. Bana yardım ediyorlar, zorla her iş ilanı olan yere sokup başvuru yaptırıyorlar. Biraz açılıyorum bu sayede.

      yürüyerek uber eat yapıyorlardı, başta saçma geldi bana bunu yapmak. Akşam 5 den sonra iş çıkışı saatinden geceye kadar iyi iş oluyor. İlk başlarda günde 1-2 tane yapıyordum. Bu abiler her akşam ortalama 70 dolar yapıyorlarmış. Bazen 100’ü geçiyorlar. Bunu öğrenince ben de heveslendim. Bir de cepten yemek çok moralimi bozuyordu.

      Bugün ilk defa 3 saat çalıştım. Akşam 7’den 10’a kadar. 7 delivery yaptım yürüyerek. Yürüyerek yapınca yakın mesafeler veriyor. Çok uzak mesafe verirse kabul etmiyorum ya da parası yüksekse kabul ediyorum.

      3 saatte 75 dolar kazandım. Yapa yapa adresleri öğreniyorum daha kolay oluyor bir süre sonra. Bir de başımda patron yok, özgürüm. 3 saatte 75 dolar iyi para burası için bence. Bir işe girersem benim gibi vasıfsiz dil bilmeyen birine New York’ta saatlik 15-16 dolar veriyorlar genelde.

      Tabii bu iş değil, bunu ek iş olarak yapmak mantıklı. Ya da bisiklet veya motor alıp tam zamanlı yapmak lazı ama ben yapmak istemem.

      Tam zamanlı bir iş bulana kadar yapacağım. Masraflarımı gideriyor ve üstüne para kalıyor. Cepten yememiş oluyorum. Kira ve mutfak masraflarımı gidermek için günde ortalama 40 dolar yetiyor bana. 40 dolar yapmak birkaç saatlik iş. Bazen güzel bahşiş ve promosyonlar oluyor.

      Hem spor oluyor, artık ağırlık çalıştıktan sonra kardio yapmıyorum. Kardio yerine uber eats yapıyorum. 😀 Hem sosyalleşiyorum. Hem de yemek dağıtırken kapılardaki iş ilanlarına bakıyorum.

      Kendi semtimde yapmıyorum. Burada restoran kafe az olduğu için iş daha az oluyor. En güzel iş Manhattan’da oluyor. Bazen her sipariş başına +6 dolar veriyor uber. O kadar yoğun oluyor ama orada hiç yapmadım. Bir gün gidip deneyeceğim. Bu bahsettiğim abilerin olduğu semtte yapıyorum. Hem sohbet ediyoruz hem para kazanıyoruz. Sıkılınca ve ya yorulunca evlerine gidip oturuyoruz, çay içiyoruz.

      Yolumu bulana kadar böyle çalışmaya devam edeceğim. Umuyorum ki sonsuza kadar böyle devam etmeyecek.

      Bir de bugün burada fırtına vardı. Konvektif yağış vardı şansıma akşam çalışmaya başladığım zamana denk geldi. Bir ara baştan sona ıslandım ama pes etmedim. Gece’nin sonunda para kazandığım için mutluyum. Yarın markete gidince cepten yemediğim için keyifle alışveriş yapacağım.

      Aniden fırtına çıkıyordu ve yağmur bastırıyordu. Böyle havada iş daha fazla oluyor çünkü insanlar dışarı çıkmıyor eve sipariş veriyorlar.

      İşsiz kaldığımdan beri cepten yiyordum diye gerçekten moralim bozuluyordu. İş bulana kadar her akşam yapmayı düşünüyorum. Tüm gün boşum, yemeğimi ve sporumu yapıyorum. İstediğim kadar uyuyorum. Akşam 3-4 saat çalışıp masraflarımı rahat çıkartırım ve ekstra para bile kalır.

      Bazen inşaata gidiyorum. Bu iş sabah saat 6’da başlıyor. Ben gece 4’de kalkıyordum gitmek için. Sahibi Türk olan inşaat şirketi var Manhattan 56 st 5 ave’de. Trump tower ve tüm pahalı markalar burada. Dediğine göre Manhattanın en pahalı yeri burasıymış.

      İnşaattan anlamadığım için bana kamyondan mal indirme işi verdi. Kamyondan mal indirme dediğime bakmayın. Mobilya parçalarını kamyondan veriyorlar ben de kaldırıma indiriyorum. Eşyalar ağır değil ve tek değilim ucundan tutuyorlar.

      Geçen 3 saat çalıştım ama 3 saatin toplasan 1 saati çalışmışımdır 100 dolar verdi. Normalde 1 saatlik işti ama asansörde sıra vardı diye çok bekledik. Bazen iş olunca çağırıyor böyle. Bazen dediğim şimdiye kadar iki kere gittim. Adama sormaya utanıyorum çünkü pek bana ihtiyacı yok ama sağ olsun kırmadı.

      Bugün yine sordum var mı iş diye. Dedi yok ama bir kaynakçı var istersen tanıştırayım onunla çalış. Olur dedim çalışırım. Bakalım devamı gelecek mi, haber bekleyeceğim.

      Manhattan’da amelelik yapacağım hiç aklıma gelmezdi. Buraları hep filmlerde görürdüm, şimdi o sokalarda çalışıyorum, garip bir duygu. 🙂 Hiç gocunmuyorum alın teriyle çalışıp yolumu bulmaya çalışıyorum. Tek olmak, dilini bilmediğim bir ülkede sıfırdan hayata başlamak zor ama pes etmeyeceğim. Bir gün inşallah daha iyi yerlere gelirim. Çok yükseklerde gözüm yok. Sabit bir gelirim, ailem ve bir evim olsa bu hayatta bana yeter.

      Burada alım gücü gerçekten çok yüksek. New york gibi Amerika’nın en pahalı şehrinde bile asgari ücretle ayda 1000, hatta 1500 dolar rahat köşeye atabilirim. Ama ben bekarım ona göre böyle söyledim. 850 odaya veriyorum, geriye bir tek market gideri kalıyor şimdilik. Gıda bence gelire oranla çok ucuz. Türkiye’de durumum ortanın üstünde olmasına rağmen alamadığım şeyleri burada her gün alıp tüketiyorum.

      Belki vizyonsuz diyeceksiniz aklıma geldiği için bu örnekleri veriyorum. Spor yaptığım için sabahları her zaman yulaf ve yumurta yiyorum. Türkiye’de yaşadığım süre boyunca bir kere bile badem sütü alıp içmedim, pahalı diye. 1 litre süte o kadar para vermeye kıyamıyordum onun yerine yulafı suyla pişiriyordum.

      Buraya geldiğim günden beri her sabah yulafı badem sütüyle ve içine yaban mersini katarak yapıyorum. ( bazen başka meyveler ) Türkiye’de bunlar bile lükstü bana. Bu sadece tek bir örnek.

      Spor salonuna ayda 15 dolar veriyorum. Sınırsız gidiyorum, 24 saat açık. Yıllık versem 10 dolara düşüyor. 😀 Bedavadan biraz pahalı.

      10 dolarlık tavuk göğüsü alıyorum 2 gün gidiyor mesala. Yuvarlak rakam verdim ama 3 aşağı 5 yukarı böyle. Costco gibi yerlerden toplu alsam daha uyguna gelir ama ben marketten günlük alıyorum.

      Mango 1 dolar, Her gün yiyorum bazen. Muz 50-60 cent yarım kilosu ve gerçek muz. Yerli muz ile arasında cidden çok fark var arkadaşlar. Bütün ananas 3 dolar filan.

      Yani özetle asgari ücret bile alsanız çok rahat istediğinizi alıp yiyebiliyorsunuz. New York pahalı bir yer olmasına rağmen böyle. Burada asgari ücreti anca benim gibi yeni gelenler ve hiçbir şey bilmeyenler aldığını düşünürsek insanların alım gücü çok iyi.

      Amerika'daki hayatıma alışmaya başladım. Artık daha az ağlıyorum ama işsiz olunca sabah uyanınca boşluk hissediyorum. Tek başına odanın içinde içimi bazen sıkıntı basıyor o yüzden evde fazla vakit geçirmemeye çalışıyorum. Sabit tam zamanlı bir iş bulursam her şey daha iyi olacak. Yine de en kötü yürüyerek Uber eats yapıp masraflarımı karşılarım yine aç kalmıyorsun burada.

      Uzun bir yazı oldu, okur musunuz bilmiyorum. 🙂

      Edit: Manhattan’da amelelik yaparken içinden acaba bir gün burada evim olur mu diye kendi kendime sordum. Geriye dönüp burada inşaatta çalışıyordum şimdi evim var ne günlerdi demeyi hayal ettim bir an. Tabii orada ev almak imkansız gibi bir şey ama hayatta hiçbir şey belli olmaz.

      Edit: Yine de New York'tan taşınmayı düşünüyorum ama cidden aşırı kararsızım ve kararsız olmak bence en kötü şey. Ehliyet alana kadar buradayım, yani her şey yolunda giderse bile Mayıs'a kadar kalacağım. O zamana kadar düşüneceğim ve gelişmelere göre bir karar vereceğim artık. Ya akrabamın yanına başka eyalete taşınacağım ya da burada iş bulup kalacağım.

      Yüz yüze sorduğum tanıdığım insanlar akraba'nın yanına başka eyalete gitme pişman olursun dedi ama New York'u pek beğenmiyorum. Burası pahalı ve kalabalık bir şehir. Amerika'nın başka yerlerini de görmek istiyorum. Bir yere bağlı kalmak istemiyorum. Belki başka eyalette daha iyi olacağım. Burada çok iş var evet ama çokta rekabet var bunu unutmamak gerekiyor. Çok fazla kaçak ucuz işçi var burada.

      Neyse daha önümde 1 ay var o zamana kadar düşüneceğim. Her türlü tavsiyeye açığım.

      posted in Amerika Birleşik Devletleri'nde Yaşam
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Göçmen Vize ile ABD'ye ilk giriş

      6-10 Ekim Göçmen Vize ile ABD'ye ilk giriş deneyimim.

      6 Ekim John F. Kennedy Uluslararası Havalimanı'ndan ülkeye giriş yapmadım. İlk etapta vizemi koruma altına almak için sadece 4 günlüğüne gittim. NYC'de Türk arkadaşım vardı o yüzden onun yanına gittim, tek olmamak için.

      THY ile direkt İstanbul'dan New york'a uçtum. Boyum aslında çok uzun değil 180cm ama dizim öndeki koltuğa çarpıyordu diye biraz konforsuz bir uçuş oldu. Ne yaparsam yapayım dizim hep öndeki koltuğa değiyordu. 10 saat boyunca böyle seyahat etmek bir süre sonra yorucu oluyor.

      Sorunsuz JFK havalimanına giriş yaptım. JFK havalimanının içi ben de hayal kırıklığı yaşattı. Çok sade ve eski gözüküyordu. İçeride İki tane sıra var. ABD vatandaşları için ve ABD vatandaşı olmayanlar için. Ben doğal olarak ABD vatandaşı olmayanların sırasına girdim. İçerisi kalabalık değildi ama sıra geç ilerliyordu. Çünkü bazılarının vizeleri problemliydi dite uzun süre gişeyi meşgul ediyorlardı. Bir de gişelerin hepsi çalışmıyordu.

      İngilizcem kötü olduğu için heyecanlıydım. Kendimi nasıl ifade edeceğimi bilmediğim için biraz geriliyordum. A2 seviyesinde ingilizce biliyorum ama o kadar hızlı konuşuyorlar ki çoğu zaman ne söylediklerini anlamıyordum. Birkaç kelime yakalayıp tahminde bulunmaya çalışıyordum. Ev de ingilizce çalışırken düşünüp öyle cümle kuruyordum ama karşımda hızlı hızlı konuşan birisi olunca düşünüp cümle kurmaya zamanım kalmıyordu. O yüzden bildiğimi de unuttum heyecandan. 😃

      Sıra geç ilerleyince, oradaki siyahi görevli el işareti yaparak bir kısmımızı, ABD vatandaşlıları için olan gişelere yönlendirdi. Ben de o kısıma gittim.

      Görevliye Hello dedim ve hiçbir şey söylemeden elimdeki sarı zarfı, CD'yi ve Pasaportu uzattım. CD'yi geri verdi, gerek yokmuş.

      Azerbaycan pasaportunu görünce biraz şaşırdı gibi ya da bana öyle gelmiş olabilir. Bir şey dedi ama anlamadım. 🙂 Belki Green Card kazandığımı görünce diye tepki vermiştir. (İyi anlamda tepki) İngilizce konuşabiliyor musun dedi, ben de biraz dedim. Sağ olsun bana hiç soru sormadı ve parmak izi alıp yolcu etti. @crazycells Bey bana adres değişikliği için ingilizce bir cümle yazmıştı. Onu kağıta yazıp aynı görevliye uzattım o da bilgisayardan Green card adresini güncelledi.

      Bu kadar sürdü havalimanındaki işlemlerim. Pasaport işleminden sonra valizimi alıp kapı da arkadaşımla görüşüp, arabasıyla biraz NYC turu yaptık. Bana çevreyi gösterip, anlatıyordu neyin ne olduğunu.

      Aynı gün havalimanı'ndan THY de çalışan yardımcı pilot arkadaşları da gelmişti ama başka uçakla kargo uçağıyla. Aynı uçakta olsaydık ve yer olsaydı beni business class'a aldırabilirmiş ama olmadı. Her neyse onlar Manhattan'daki otellerine gelene kadar beni arabasıyla gezdirdi.

      Dada sonra onları almaya gittik ve meşhur Katz's Delicatessen restaurantına gidip sandviç yedik. Ben adını ilk defa duydum ama içeri girince duvarda asılı olan fotoğrafları görünce meşhur bir yer olduğunu öğrendim.

      Daha sonra beni kalacağım Airbnb'den kiraladığım eve bıraktı. Kalacağım ev onlara ayakla 15 dk uzaklıktaydı.

      Kaldığım ev hem semt olarak hem de tamiri çok iyiydi. Biraz şans var ben de, uçakta yanlışlıkla bana somon verdiler. Yiyip bitirdikten sonra hostes boşları almaya gelince, yemekler karışmış dedi ve gülümsedi. Artık kimindi bilmiyorum ama menü de somon yoktu. Makarna ve karnıyarık vardı ben karnıyarık istemiştim. 😃

      Gelelim ikinci şanslı olduğum konuya. Ev sahibi 41 yaşında siyahi bir abiydi ama manhattan'daki Metropolitan müzesinde çalışıyordu. Yani boş bir insan değildi okumuş çok düzgün bir ev sahibine denk geldim. Adamla google translate ile gün de 1 saat civarı sohbet ediyorduk. Neden geldiğimi filan sorunca green karttan konuştuk.

      Israrla dedi tekrar ne zaman gelirsen bana whatsapp'dan yaz. Senden para da almam istediğin kadar gelip kalabilirsin dedi. Ben de ısrarla öyle olmaz dedim ama mutlaka gelince bana haber ver dedi. Bir daha gelince akşam yemeğine götüreceğim seni dedi.

      İş yeri Manhattan' da olduğu için arabayla sabah seni bırakabilirim ve akşam seni alabilirim dedi. Başıma bir şey gelirse diye iş yeri adresini yazıp verdi. Uğramak istersen uğra dedi. Gün içinde de Whatsapp dan Türkçe, iyi misin dite yazıp hal hatır soruyordu. 😃

      Cidden iyi insanlarla karşılaştım her ne kadar çekingen ve sosyal birisi olmasam da hayatta karşıma iyi insanlar çıkıyor.

      Amerika'daki arkadaşımla da başka bir forumdan 4 sene önce amerika'dan eşya getirmek yoluyla tanışmıştım. Türkiye'ye her geldiğinde amerikadan ürün sipariş veriyordum. O da green card ile gitmiş. 20 yıldır amerika da yaşıyor. Sağ olsun 4 gün boyunca bana abilik yaptı ben hiçbir şey istememe rağmen. Yemeğe götürmeler, misafir etmeler, getirip götürmeler vb.

      1 haftalık sınırsız metro kartı aldım. Onunla tek başıma şehri gezdim. Arkadaşım amerika'daki hattını bana verdi. Navigasyonu kullanarak sabahtan akşama kadar Manhattan sokaklarını gezdim. Dil bilmediğim için restorantlara girmeye çekindim diye aç kaldım ama 2. gün bunu aşmaya karar verdim ve tarzanca konuşup yemek sipariş vermeye başladım. Şehri gezerken, Türkiye de olmayan bazı markalara girip alışveriş de yaptım.

      Sürekli fast food tarzı yiyecekler yediğim için metro yerine hep yürümeyi tercih ettim. Örneğin; Central parktan, ikiz kulelerin olduğu yere kadar yürüdüm. 7-8 km tek başına burası yapıyor. Günde rahat 20 km yürümüşümdür belki daha fazla.

      Brooklyn köprüsüne yürüdüm. Oradan ücretsiz ferry staten island gemisine binip özgürlük anıtına baktım. Daha sonra özgürlük anıtına giden gemi turun bilet alıp direk kendisine gittim.

      Biraz karışık ve uzun yazdım ama 4 günüm amerika da böyle geçti. Benim için en büyük sorun tek çocuk olduğum için ailemden ayrılmak ve dil bilmemek ama dili sorun etmiyorum o kolay ama ailenin yerini dolduramam. Kışın gidip 2-3 ay kalmayı düşünüyorum ama bakalım hayat ne gösterecek.

      Başta @crazycells ve @gucarslan beye ve diğer yardım eden herkese teşekkür ederim.

      posted in Yolculuk
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: DV2021 Mulakat Deneyimleri

      Arkadaşlar herkese selamlar. Sonunda mülakat çağırdılar. 24 Eylül Ankara saat 09:00

      Şu an çok doluyum ne yazacağımı bilmiyorum herkese teşekkür ederim.

      posted in Greencard Lotosu (Diversity Visa) Süreci
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: DV2021 Mulakat Deneyimleri

      Vizem onaylandı arkadaşlar. Başta @crazycells @gucarslan @Muhtaradana ve diğerlerine çok teşekkür ederim. Sizlerin sayesinde aldım.

      Detaylı eve gidince yazacağım ama çok rahat aldım. Soru da az sordular. 2 dakika sürdü.

      Edit: Akşam 15:49 da Eksik evrak maili geldi. E-devlet'ten barkod'lu lise diploması istediler. Ben de akşam mail ile gönderdim. inşallah hafta içi vizeyi basarlar.

      posted in Greencard Lotosu (Diversity Visa) Süreci
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Green Cardla Yaşayanların Tecrübeleri

      Merhaba arkadaşlar uzun zamandır foruma girip bir şey yazmıyordum. Dün hem tatil için hem de ailemi görmek için İstanbul'a geldim. Amerika'da laptop'u açmaya bile zamanım olmuyordu. Sabah kahvaltı yapıp spora gidiyordum. Spor'dan gelip yemek pişirip işe gidiyordum. Evde yemek hazırlamak zaman istiyor, şimdi neden Amerikalılar dışarıdan yediğini anlıyorum. Yemek yapana kadar çalışsam daha fazla kazanırım ama dışarıdaki yemekleri sevmiyorum.

      2 ay North Carolina'da kaldım. Amazon işine başvurmuştum ama training'deki testi geçemedim. Translate kullanmaya izin vermedikleri için soruları anlayamadım. Olmaması aslında daha iyi oldu bence. Arabamla Uber eats yaparak yarım gün çalışarak, Amazonun tam gün verdiği parayı yapıyordum. Kendi işim olduğu için kafam rahat istediğim gibi çalışıyordum.

      Fikir vermesi için yazayım. Öğlen spora gidiyordumi gelip yemek yiyordum. İşe akşamüstü 5-6 gibi çıkıyordum ve gece 2'ye kadar filan çalışıyordum ama burası küçük bir yer olduğu için aralıksız çalışmıyordum. Akşam saat 10'dan sonra çoğu yer kapandığı için 10'dan sonra iş çok az oluyordu. Akşam 10'dan sonra açık olan restoran sayısı bir elin parmağını geçmiyor. Akşam 10'a kadar ortalama 100-120 dolar yapıyordum sadece Uber eatsle. Doordash ve türevleri açık olsa daha fazla yapardım çünkü burada DoorDash çok daha yoğun.

      Uber eats yaparak haftada ortalama 1000 dolar yapıyordum. Bazı hafta 1300 yaptığım oldu. Gündüz çalışmadığım halde ve okullar kapalı tatil mevsimi olmasına rağmen. Delivery işleri kışın daha iyi oluyor.

      Lyft açık ama Lyft'in kazancını beğenmedim. Bir de yolcu taşımak stresli bir iş bence. İnsan geriliyor, yolcu olduğu için daha dikkatli araba sürüyordum. Sadece bonus olduğunda Lyft yaptım. Mesala havaalanında 30-50 dolar bonus oluyordu o zaman yakınsam eğer gidip yapıyordum ama son günlerde hiç yapmadım.

      Bir de müşteriyi almaya boş gidiyorsun, Lyft onun için ödeme yapmıyor. Atıyorum 10 mil boşuna yolcu almak için araba sürüyorsun. Uber eats'de her şey şeffaf, toplam kaç mil gidip kaç para alacağını gösteriyor. Bir de şansıma hep tipler daha yüksel geliyor bana. Örneğin 5 mil yol gidip 33 dolar aldığım siparişler oluyordu. En kötü 1 mile 1 dolar alıyordum. Lyftte 1 mile 60 cent filan veriyor. Buna yolcuyu almaya gittiğin mesafe dahil değil onu dahil etsen daha kötü oluyor.

      North Carolinaya alışmaya başlamıştım ama bence sıkıcı bir yer. Bir ömür burada yaşamak istemezdim. Burası evli aileler için iyi bir yer. Steressiz sakin bir hayat hakim. Her yer orman güzel yerler ama yazları cehennem gibi sıcak ve nemli. Ayrıca yazları hemen hemen her gün kuvvetli yaz yağmurları yağıyor. Yağmurdan sonra çok boğucu bir hava oluyor. Dışarıda yürüyen kimseyi bulamazsınız hem mesafeler uzak hem de hava çok sıcak.

      Benzin nispeten ucuzdu. İlk taşındığımda ortalama 4 dolardı, şimdi ortalama 3.50'ye düştü. Ben shell'den 3.39'a dolduruyordum. Günlük benzin masrafım 20-30 arası tutuyordu. Burada oda kiraları ortalama 800 dolar gördüğüm kadarıyla ama içinde kendine ait banyon var. Yinede buralar için pahalı bence.

      Bir değişiklik olmazsa 3 Kasımda Amerika'ya geri döneceğim ama nereye döneceğimi henüz bilmiyorum. NC'den sonra NYC fazla kalabalık ve karışık geldi. Park yeri bulmak sıkıntı, Uber tarzı işler sıkıntı o yüzden bilmiyorum. NYC'de iyi bir gelirin yoksa yaşamanın bir anlamı yok bence. NC'de fazla sakin ve sıkıcı geldi. Bir de iklimini beğenmedim, kar soğuk seven biri olduğum için sıcak yerleri pek sevmiyorum.

      Akrabam Virginia'ya taşındı, Washington DC ile arasında nehir var o kadar yakın. New York'u beğenmezsen eğer İstersen gelirsin beraber kalırız dedi. Ne yaparım henüz bilmiyorum ama NC güzel farklı bir tecrübe oldu. Uber gibi işlerin geçici işler olduğunun farkındayım. Kendimi geliştirmem gerekiyor ama yeni gelenler için büyük nimet bence.

      Edit: NC'deki insanlar ekstra saygılı,kibar ve yardımseverdi. Dil bilmediğim için pek insanlarla konuşmuyorum bir de genel olarak çekingen utanan biriyim. Buna rağmen spor salonunda 4-5 arkadaş edindim. Hatta bir tanesi beyaz Amerikalıydı bana cep telefonunu verdi. NC'ye hoş geldin bir şeye ihtiyacın olursa ara lütfen dedi. Arada yazıp hal hatır soruyor filan.

      Uber yaparken order almak için restorana girince kapı tutmalar, sir demeler filan. Buradaki insanlar çok iyiler. Şimdiye kadar ırkçılık yapan olmadı.

      posted in Amerika Birleşik Devletleri'nde Yaşam
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Göçmen Vize ile ABD'ye ilk giriş

      Herkese selamlar. Her şey çok hızlı gelişti, gelişmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

      İlk girişimi 6 ekim'de yapmıştım. Vizem koruma altına alınması için, Green card ve SSN'nin basılması için sadece 4 gün Nyc'de kalıp geri döndüm. Şansıma hepsi 1 ayın içinde geldi.

      Gelmeden bir akşam önce Amerika'daki tanıdığım ile ve onun arkadaşlarıyla bir kafede oturduk sohbet ettik. Ben biraz utangaç biri olduğum için pek konuşmadım sadece oturup dinledim. 🙂 Sohbet esnasında tanıdığım abi iş konusunu açtı. Benim green kartım olduğumu ve işçiye ihtiyacı olursa beni önerdi. O da şimdi işçiye ihtiyacım yok ama yılbaşından sonra olursa haber veririm demişti.

      Geçen hafta yine bu konuya yazmıştım. Aynı hafta hem iş için, hem de kalacak yer için mesaj geldi. Amerika'ya ilk giriş-çıkış için Airbnb'den oda kiralamıştım. Amerikalı adamla A2 seviyesi ingilizcemle ve translate yardımıyla her akşam ayak üstü 1 saat sohbet ediyorduk. Beni sevdi sanırım bir daha gelirsen haber verirsin bu odada istediğin kadar kalabilirsin hem de ücretsiz demişti. Kalacak yer bulamazsam haber veririm ama ücretsiz kalmam demiştim. 🙂

      Gelelim bugüne;

      Bu akşam İstanbul'da, Amerika'daki tanıdığım abiyle buluşup hem işi hem de gitme konusunu konuştuk. Özetle söylemek gerekirse. 11 Şubat'ta beraber Amerika'ya döneceğiz. Bu arada bana bir jest yaptı. Çok fazla mil puanı olduğu için bana hesabından business class bilet hediye etti. Hayatımda hiç tatmadığım bir deneyim olacak.

      Sayesinde Nyc'de arkadaşının kargosunda çalışacağım. Maaşı sormadım ayıp olur diye. Bu aşamada iş bulmak bir nimet bana göre. Gidince yüz yüze konuşacağız ama iyi maaş verdiğini ve iyi iş olduğunu söyledi. Yanında 2 yıldır green kart ile çalışan işçi var kötü olsa çıkardı dedi. Ayrıca ingilizce bilmeme gerek yok. Kargoda gelen eşyaları açıp fiyatını ve kilosunu hesaplayıp tekrar paketleme işi. Haftada 5 gün çalışacağım.

      Bu arada Amerika'daki Türk abiye bir forum üzerinden, Amerika'dan eşya getirirken tanışmıştım. Yaklaşık 4-5 yıl önce. O zaman green kart konusu yoktu. Sadece para verip Amerika'dan kendime ürün getiriyordum bu abi sayesinde. Eğer tanışmasaydım şimdi nasıl olurdu bu işler hiç bilmiyorum.

      Tüm bu olan bitenleri rüyamda görsem inanmazdım. Hiç aklıma gelmezdi ürün getirmek için tanıdığım birisinin bana bu kadar yardımının dokunacağı. Her şey sanki puzzle'ın bir parçası gibi bir araya geldi. Umarım bu şansım Amerika'da da devam eder. Yine başıma gelenleri buraya yazacağım.

      Allah herkesi iyi insanlarla karşılaştırsın.

      Edit: Annemle göz göze gelemiyoruz, gözlerimiz doluyor. Ağlıyoruz bazen. üzüntüden hasta olacak diye korkuyorum, vicdan azabı çekmeye başladım. Bu süreçte en zoru annemden ayrı kalmak olacak. 😞

      posted in Yolculuk
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Green Cardla Yaşayanların Tecrübeleri

      Destek ve moral veren arkadaşlara teşekkür ederim. Gitmesine gidiyorum arkadaşlar, buraya yazarak içimi döküyorum. Annem sürekli ağlıyor ben de özellikle geceler yatağa uzanınca sıkıntı basıyor ve ağlıyorum. İşe annemle gidiyorum, aynı spor salonuna gidiyoruz. bana yemek yapıyor spordan sonra. Şimdi diyor kime yemek yapacağım, sensiz hiçbir şeyin anlamı kalmadı diyor. Benimde içim parçalanıyor annemi böyle görünce. Anneme anlatıyorum diyorum vatandaş olana kadar sabredelim. Gitmezsem ileride çok pişman olurum, keşke dememek için gidiyorum. Böyle teselli edici şeyler söylüyorum. Ailemin eline bakmadan, kendi emeğimle kazanmak istiyorum. Konfor alanımdan çıkmam gerekiyor bu yüzden.

      Birazda süreç hakkında yazayım. 23 Şubatta nyc'ye gidiyorum. Amerika'daki tanıdığım Türk abiyle beraber Amerika'ya dönüyorum. Sağolsun bana mil puanlarıyla business class bilet hediye etti. Daha önce hiç business class ile bir yere uçmadım o yüzden farklı bir deneyim olacak. 🙂

      Craiglist sitesinden kiralık oda aradım ama Amerika'ya gitmeden yüz yüze konuşmadan ve odayı görmeden kiralamak olmuyormuş bunu anladım. Bir de benim kredi skorum ve gösterebilecek bir gelirim olmadığı için daha da zor oluyor.

      Amerika'ya beraber gideceğim Türk abi, Usailan sitesinden bana oda buldu. İlanı açan Türk ama ilanda yazan numara ev sahibine ait. Ev sahibi ekvatorlu bir aile ve Türkleri sevdiği için Türk kiracı arıyormuş. Oda 6 martta boşalacakmış. Amerika'ya gidince odaya bakmaya gideceğim. Eğer beğenirsem tutacağım. Bu arada oda'nın bulunduğu semt iyiymiş öyle dedi arkadaşım o yüzden tavsiye etti. (Sunnyside, Queens)

      Yine şansıma Amerika'ya ilk girişi yapmak için Airbnb'den oda kiraladığım ev sahibi yetişti. Bana o zaman numarasını vermişti, tekrar gelirsen ve kalacak yerin olmazsa haber ver demişti. Sordum 2 hafta evinde kalabilir miyim, oda buldum ama 6 martta boşacak dedim. O da benim evim senin evin rahatına bak dedi. valla çok şaşırdım, adam amerikalı bu arada. Şansıma hep iyi insanlara denk geliyorum. 🙂

      Bu arada işim hazır, gider gitmez çalışabileceğim. Maaşı sormadım ama öğrenince buraya yazarım. En azından cepten harcamak zorunda kalmayacağım. İngilizcem kötü olduğu için ve bir mesleğim olmadığı için bu aşamada işimin olması benim için bir nimet arkadaşlar.

      Son bir şey daha. Geçen hafta annemle 1 haftalık memlekete gidip gezdik, beraber vakit geçirmek için. Her neyse, yol sormak için yaşlı bir amcayı durdurduk. O da yürüyüş yapıyormuş. Bizi gideceğimiz yere kadar götürdü, hem de yol boyunca sohbet ettik. Sohbet ederken konu Amerika'ya gitme konusuna gelince, bu tanımadığım amca bana New York'ta yaşayan arkadaşının numarasını verdi.

      Dedi benim bu kişiye gençliğimde çok yardımım dokundu. O da beni Amerika'ya çağırdı ama ben gitmedim. Benim yerime sana yardım etsin dedi. Al bu numarayı, Amerika'ya gidince ara ve benim selamımı ilet dedi. New York'ta Azeri yahudi cemiyetimi ne varmış, onlardanmış. Hani filmlerde olur ya aynı öyle bir sahneydi. 😃

      Gidince arayıp tanışacağım. ne kadar çevre edinirsem o kadar iyidir. Maşallah diyeyim bu aralar çok şanslıyım. İnşallah Amerika'da da şansım böyle devam eder.

      Allah herkese gönlüne göre versin arkadaşlar. Başıma gelenlere buraya yazmaya devam edeceğim.

      posted in Amerika Birleşik Devletleri'nde Yaşam
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Green Cardla Yaşayanların Tecrübeleri

      Herkese selamlar. Şu an uçaktan yazıyorum bu mesajı. Amerika’ya gidiyorum. Ailem havaalanına kadar beni yolcu ettiler. Tahmin edeceğini gibi göz yaşları yine sel oldu. Annem dolabımı boş görünce çok kötü oldu, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.

      Onu böyle bırakıp gittiğim için vicdan azabı çekiyorum arkadaşlar. Ayrıldıktan sonra biraz telefonla daha konuştuk. Bana moral verip, başarılar dileyip hayır dua verdi. Umarım zamanla ayrılığa alışabiliriz.

      Bundan sonra Amerika’daki gelişmeleri yazacağım. İş ve kalacak yer gibi konular hakkında.

      posted in Amerika Birleşik Devletleri'nde Yaşam
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Green Cardla Yaşayanların Tecrübeleri

      Merhaba. Henüz amerika da bir tecrübem yok çünkü taşınmadım ama başıma bir iş gelmezse yılbaşından sonra taşınacagım. Bugün amerika'dan gelen arkadaşım, green kartımı getirdi. Güzel bir duygu nasıl desem yıllardır hayalini kurduğum şey artık gerçek ve elimde tutuyorum. İnsana güven veriyor. 🙂

      Allah isteyen herkese nasip etsin.

      posted in Amerika Birleşik Devletleri'nde Yaşam
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov

    Latest posts made by Orhan Cabarov

    • RE: Amerika'da Ehliyet Almak

      @MySea Bu bilgiyi ilk defa duydum hocam. Teşekkür ederim uyardığınız için. İkisini yanımda taşımıyorum o yüzden bir sorun olmaz herhalde.

      posted in Ehliyet ve Araba
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Ehliyet Almak

      Selamlar. Hal hazırda iki tane Amerika ehliyetim var. New York ve North Carolina ehliyeli. Chicago'ya taşınmayı düşünüyorum. Chicago'da ehliyet almak nasıl oluyor ? Tekrar sınava girmeme gerek var mı ?

      posted in Ehliyet ve Araba
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Yaşanacak Eyalet ve Şehrin Seçimi

      @Doncarleone Yolunuz açık olsun hocam. Ben %99 Chicago'ya gidip orayı tecrübe edeceğim.

      posted in Eyaletler
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Yaşanacak Eyalet ve Şehrin Seçimi

      @Doncarleone Teşekkür ederim buraya hiç bakmamıştım daha önce.

      posted in Eyaletler
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Illinois

      @MySea Bilmyorum ama orası çekiyor beni. Gidip görmeden tecrübe etmeden rahat edemeyeceğim. 😃
      @ayvalik10 Teşekkür ederim. İzleyelim bakalım ne diyor.

      posted in Diğer Eyaletler
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Virginia

      @ayvalik10 Akrabam NC cary'deydi. Oradan VA fairfax'a taşındı. Aynı akraba yani. 🙂

      Neden bilmiyorum ama içimdeki ses Chicago'ya git diyor. Merak ediyorum orayı hem NYC gibi büyük kalabalık değil hem NC gibi sakin değil. Ortası bir yere benziyor.

      posted in Diğer Eyaletler
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Illinois

      @ayvalik10 O kadar soğuk daha önce görmedim ama soğuk ve kış mevsimini seviyorum.

      posted in Diğer Eyaletler
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Amerika'da Yaşanacak Eyalet ve Şehrin Seçimi

      Chicago hakkında ne düşünüyorsunuz arkadaşlar ?

      posted in Eyaletler
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: New Jersey

      Arkadaşlar eminim yazılmıştır ama bende sorayım. NJ'nin hangi bölgeleri yaşamak için iyidir ?

      posted in New Jersey
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov
    • RE: Virginia

      Merhaba arkadaşlar. fairfax bölgesinde delivery işleri nasıl bilgisi olan var mı ? Arabayla delivery işi yapmaya uygun bir bölge mi ? Akrabam Fairfax'da yaşıyor. Bir ihtimal onun yanında kalabilirim o sebepten merak ediyorum. VA fairfax, Chicago ve NJ arasında kaldım.

      posted in Diğer Eyaletler
      Orhan Cabarov
      Orhan Cabarov