Çeşitlilik Vizesi Mülakat Deneyimleri

[bolatmali]

@Eski-Kullanıcı-019, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Mülakatım saat 14.45 olmasına rağmen bir 15 dakika önce elçiliğe gittim.

Kapıda güvenlik bana giriş kapısının önünde içeri girmeden covid soru anketini verdi klasik 5 soruyu doldurdum.(ateşin var mı yok ülke dışı yaptın mı covidli ile buluştun mu tadında sorular)Daha sonra doldurduğum anketi alan güvenlik benim kapıda beklemem gerektiğini söyledi toplamda mülakat saatimden yaklaşık yarım saat sonra ismimi okuyup kapı otomatını açtılar klasik x rayden geçtim içeriye metal elektronik birşey sokmuyorlar direk istenilen belge dosyalarla gitmenizi tavsiye ederim. Xray geçince yaklaşık 100 metre karelik bir salona geçiyorsunuz kapıdan girer girmez sağda bir masada bir arkadaş sizin pasaportunuzu alıyor arkasına barkod sticker yapıştırıp elinize bir sıra numarası verip salonda oturmanızı istiyor

Arkadaş bir onbeş dakka orada oturmuşum zaten gün yorucu geçti nerdeyse gözlerim kapanacak 29 numara 9. Bankoya yazdı gittik orada bir Türk hanımefendi evrakları istedi bunlar sağlık muayene zarfı diploma aslı fotokopisi kcc adli sicil çıktısı banka hesapları birth certificate eski usa vizesi pasaportu 2 fotoğraf ve güncel pasaport aldı ais yada ds260 confirmation istemedi kaç kez usa gittiğimi sordu bilgisayara işledi .
Şimdi 8 bankoya git para yatır dedi gittim 8 numara banko içerideki bey evrak alan hanımefendiye lastman mi? diye sordu belge toplayan hanım yes dedi 330 doları 3 yüzlük 3 onluk dolar olarak verdim makineye saydırdı bunu niye söylüyorum makine doları okumazsa sizden başka banknot istiyorlar temkinli olun yedek bir yüzlük yada onluk fena olmaz neyse abimiz bana para aldığına dair fişi verdi.
Gene beklemeye geçtim derken
1 nolu bankoda numaram yandi bir hintli yada pakistanlı gençten ortalama 30-35 arası memur beni çağırdı adam çok sempatik klasik sorular sordu usa kaç kez gittin ne iş yapıyorsun ne iş yapacaksın kime gidiyorsun üniversiteyi ne zaman bitirdin yakın geçmişte ülke dışına çıktın mı cevapları alınca hadi bakalım elini kaldır bu söylediklerine yemin et tadında bir rituel yaptık sonra dur elini indirme makineye koy parmak izlerini alayım tabi adam sıkılmış son kişiyim bayağı muhabbet ettik üniversite doğum yerim falan filan chelsea taraftarı dünya ahiret kardeşimle müşakatım bitti saat 14.45 randevumdan herşey dahil 16.05 çıkışım oldu vizeni onaylıyorum 4-5 güne adresinde olur tadında konuştu.Çok teşekkür ettim direk çıktım
Nacizane tavsiyem gayet rahat olun bu mülakat A1 ingilizce düzeyinde olan birisi için bile rahat geçiyor zaten tüm personel çook temiz sempatik esprili insanlar para ödeme bankosuna yanlış gittim para alacak adam eksik olmasın kalktı ta birinci bankodan beni alıp 9 bankoya götürdü.Hiç öyle sert kapris het hüt yok gayet güzel matrak muhabbet gani tadda bir mülakat şimdiden herkese başarılar dilerim.
Bu arada benim için çook önemli olan tüm bu kangren iklimde bizi yanlız bırakmayan @crazycells @Muhtaradana @Metin-Aladag beylere minnettarım bu dualar onlara yeter inşallah neyse halen havalimanındayım şimdide uçak bekliyorum.
Selam ve saygılarımla

[bolatmali]

@TURKEYANDUSA, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Evet arkadaşlar, Amerika Yolcusu Kalmasın diye söze başlayıp sevincimizi ve süreci sizlerle paylaşmak istiyorum: 21 Eylül Unganlar ve Düzen Lab. (paylaşmıştım) tecrübemizden sonra bugün 23 Eylül 2020 günü saa:14:45'de ki randevumuz için Ankara'daki konsolosluğa geldik. Güvenlik görevlisi COVİD 19 formunu (YES/NO-EVET-HAYIR) doldurtup eşimle ikimizin imzalarını aldıktan sonra elimize birşeyler sürdü, pasaportlarımızı alp arka yüzlerine sticker yapıştırdı ve beklememizi söyledi. önümüzde iki genç delikanlı vardı, bizden 15'er dakika öncelikli randevuları vardı. 14:45 deki randevumuza 15:10 gibi gecikmeli girdik. Salonda önce 7 numaraya gidip KCC'ye gönderdiğimiz evrakları ve Banka ve Mali durum evraklarını istedi, tamamlanınca bizi gişeye yönlendirdi 330x2=USD 660 dolar ödedik ve mülakat için beklemeye başladık 20 dakika sonra adımız okundu, Amerikalı Konsolos, İngilizce bilip bilmediğim sordu, biliyorum, ancak Türkçe devam etmek istediğimi söyledim, bir tercüman geldi, sağ elimizi kaldırıp yemin ettik ve parmak izlerimiz alındı, Lotoyu kazandığınız için sizleri kutluyorum ve malum sorular soruldu:

1. Türkiye'de ne iş yapıyorsunuz?
2. Amerika'da ne iş yapmayı düşünüyorsunuz?
3. Amerika'da nerede yaşamayı düşünüyorsunuz?
4. Amerika'da tanıdığınız var mı?

(iki kişi için 11.000 USD, 140.000 TL'lik otomobilimi ve evin tapusunu koydum.)
Gayet hoş, neşeli bir ortamda birkaç özel sorudan sonra, evraklarını tam ve tatmin edici kutluyorum, vizenizi onaylıyorum, 5 gün içinde Ptt'den alırsınız buyurdular. Eşimle ben 53 yaşındayız, Heyecanla gitmek isteyen çocuklarımız maalesef 21 den çok büyük oldukları için hüzünle sevinç bir arada idi, biz de sevindik. ALLAH'da umutla bekleyen tüm kardeşlerimizi sevindirsin, herkesin yolu ve bahtı açık olsun.

[bolatmali]

@esranboylu, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Uzun zorlu yorucu bir maratonda yolu yarıladık. İptal olan randevumuzu Ais mağduru olarak zar zor alabilmiştik. 21 eylülde sağlık kontrollerimizi tamamladık. 24 Eylül Sabahı heyecandan saat geçmedi 11.30 da olan randevumuz için 10. 50de otelden çıkıp yürüyerek gittik. Bu arada seven deep otel de kaldık gayette memnun kaldık. Çocuklarla 11.05 de ancak varabildik. Kapıdaki Görevli birazdan çağıracağını söyledi. 11. 20 gibi içeri aldılar kapıda covid kağıtlarımızı imzaladık. İçeriye girdik herkes gayet güleryüzlüydü. Ana bölüme geçirdiler bizi pasaportları mızı aldılar beklemememizi söylediler. Bu arada ais den sıkıntı yaşamıştık ekranda sadece ben gözüküyordum neden dedi bende sorun yaşamıştık bilginiz vardır dedim evet tamam ekranda gözüküyor diğer kişiler dedi. Beklemeye geçtik. 2 dk sonra evrak için çağırdılar. Unganların dosyaları ve 2 şer fotoğraf istediler. Sonra kcc den evrakları diploma aslını evlilik cüzdanı aslı ve banka dökümleri i istediler. Banka dökümlerini verirken araç ruhsatları ı vermek istiyorum olur mu dedim. Gerek yok dedi. Ama bu da mal varlığı olduğu için göstermek istiyorum dedim. Banka kağıtlarına baktı gerek yok bu para yeterli Bizim için nakit önemli dedi. Peki dedim. İşlemleri bitinceye bekleme salonunda bekleyin ödeme için çağıracaklar sonra da görüşmeniz olacak dedi. Yine bekleme salonuna geçtik. Ödemeyi de yaptıktan sonra ismimizi çağırdılar.
Meşhur chelsea maskeli abimiz İngilizce nasılsınız dedi. Bende İngilizce çok heyecanlıyım dedim. Sonra İngilizce anlıyor musun dedi. Evet filan demeden direk çok heyecanlıyım. Bildiğim şeyleri unutup konuşamayabilirim bu yüzden Türkçe devam edebilir miyiz dedim. Tabi ki dedi. Çok keyifliydi kendiside. Parmak izlerimiz aldı. Sonra bana nereye gideceksiniz dedi. San antonio dedim. Neden dedi. Orada arkadaşlarımız var bize manevi olarak destek olacaklar dedim. Güzel dedi. Ne iş yapıyorsunuz şimdi dedi. Bende fotoğrafçı yım dedim. Ooo çok güzel dedi. Ekrana bir şeyler yazdı sonra evraklarda bireyler işaretledi bu arada ağzında sürekli oo güzel evet süper filan gibi cümleler vardı işaretleme işi bitince vizenizi onaylıyorum. 3-5 gün içinde size ulaşacaktır dedi. Bana sormak istediğiniz bir şey var mı dedi. Bende asıl evraklarımı istedim. Bankoya katmışlardı zaten hepsi burda dedi önümü gösterdi bende aldım. Teşekkür ettik. Ve Ayrıldık.

Tahminimden kısa ve kolay geçti. Oysa yüzlerce konuşma planı yapmıştım kendimce ve epeyde bir evrak hazırlamıştım fazladan. Hepsini geri aldık.

Umarım herkes bu keyfi yaşar. Burada emek veren herkes bunu hak ediyor. Sorulara verdiğiniz cvplara ve yardımcı olan herkese teşekkür ederim. Herkese bol şans.

[bolatmali]

@Orkun-De, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Merhaba,
Ben ara ara AIS sayfasına girip randevuların açılıp açılmadığını kontrol ediyordum. Bir Cuma günü eşimle dışarı çıkmıştık. Açık hava da canlı müzik dinlerken telegramdaki mesajlar birikmiş yine bir gözden geçireyim dedim. O sırada Ais sayfasının açıldığını okudum. İnanamadım ve hemen kontrol ettim ki gerçekten açılmış. Eşime Pazartesi ve Çarşamba günleri randevu saatleri gözüküyor, 16 Eylül Çarşamba ya en son randevu saati olan 14:30 a alıyorum dedim ve aldım. Ama hala inanmıyorum ta ki randevu onay maili gelene kadar. Daha sonra da Pazartesi saat 9:30 a doktor randevularını aldım. Bu arada AIS sayfasında benim bölümüm ile eşim ve kızımın bölümleri ayrı ayrı gözüküyor bu yüzden ben randevu aldığında sanki onlar randevu almamış gibi duruyordu. Ankara ya mail attığımda bunun sorun olmadığını söylediler.
Banka hesap dökümlerini Ankara dan çıkardım. Ziraat bankası tek imzalı olarak verdi. İmza sirküsünü vermek istemedi. Başka bankalar veriyor siz niye vermiyorsunuz diyince, bizden yazılı olarak istemeleri lazım biz onlardan istersek bize verecekler mi dedi. Vermezler tabii ki dedim. Sonun da sirküleri aldım. Bunu haricinde Finans ve İş Bankasından da aldım. Hem dolar hem de tl hesaplarımı gösterdim.
Pazartesi Unganlarda sağlık kontrollerimizi olduk. Öğleden sonra doktor muayenesi için tekrar gittik. Benim ve kızımın aşı karneleri doluydu. Hatta doktor bey kızıma “ne güzel en eski aşıların bile gözüküyor” dedi. Bana ve eşime 2 şer kızıma ise 3 adet aşı yaptı. Toplamda 235+790=1025$ ödedik. Salı günü de raporlarımızı aldık. Aşı formlarını ve CD leri ayırıp, sarı zarfları evrak dosyalarımıza ekledik.
Çarşamba günü 20dk önceden konsoloslosluğa gittik. Bu arada Hotel Best te kaldık. Hem Unganlara hem de Konsolosluğa çok yakın. Önümüzde öğrenci vizesi almaya gelen birkaç kişi vardı. 45dk sonra içeri girdik. İçeride biz ve bizden bir sonraki randevusu olan aile vardı. Numara falan vermediler. Zaten toplantı halindelerdi içeride de bekledik. Evrakları teslim ettim. Amerikada gideceğiniz yerin adresi yok nereye gideceksiniz dedi, onu söyledim. Hem KCC ye gönderdiklerimi hem de yenilerini teslim ettim. Sonra vize ücretlerini ödedim 330x3=990$ 10 dk daha bekledikten sonra siyahi bey bizi mülakata çağırdı. Çok olumlu başladı, hatta sanki onayı aldık da formaliteden sorular soruyormuş gibi bir izlenim oluştu bende. Yemin ettik, parmak izlerimizi aldı. Kızım 10 yaşında olduğu için onun yerine yine ben parmak izi verdim. İngilizce mi Türkçe mi diye sordu. İngilizce dedim. Diplomam ingilizceydi bu ne diploması dedi, master diplomam isterseniz üniversite diplomam da yanımda var dedim. İstemedi. Hangi ülkelerde bulunduğumu sordu (sabıka kayıtları için). İngiltere 9 ay, Nijer 2 yıl dedim. Ne iş yaptığımı sordu, mühendisim havalimanı inşaa ediyoruz dedim. Orada mı yaşıyorsunuz ailecek dedi. Hayır, ben gidip geliyorum dedim. Amerikada da aynı işi mi yapacaksınız diye sordu evet dedim. Virginia ya mı gideceksiniz dedi. Evet ama dedim o adres sadece GC için o adreste yaşamayacağım. Onlar eşimin kuzenleri bize ilk etapda ev, araba vs konularında yardımcı olacaklar dedim. Toplamda 80K$ gösterdim. Evlilik cüzdanımı ve eski pasaportlarımı (KCC ye gönderdiğim pasaportların süresi dolduğu için yenilerini çıkarmıştım) geri verdi.
Vizeniz onaylanmıştır dedi. Birşey sormak istiyorum dedim. Ais kaydındaki problemi anlattım. Sorun olmaz, beklettiğimiz için özür dileriz dedi. Gülerek ayrıldık. Cuma günü de PTT den pasaportlarımızı aldık.
Bu süre zarfında yeşilkartforumdan, özellikle muhtaradana ve crazycells den çok şey öğrendi. Gerçekten çok sabırlılar ve işlerini çok titiz yapıyorlar. Forumda yardımcı yardımcı olan arkadaşlara da çok teşekkür ederim. Soracağım soruları önce forumda aradım ve %90 nının cevabını buldum ve hatta aklıma gelmeyen ve muhtemel karşılaşabileceğim sorunlarla ilgili de çözümleri de gördüm. Benim tek dayanağım yesilkartforum oldu ve olacaktır. Vizesini henüz alamayanlara sabır diliyorum, hakim Mehta 30 Eylül ü uzatığında herkesin alacağına inanıyorum.

[bolatmali]

@kubra, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Herkese merhaba, vizesi onaylanan arkadaşların hepsini tebrik ederim.

2 Aralık günü sağlık kontrolü randevum vardı. Kontrolümü Handan hnm yaptı. Genel anlamda karın, ciğer, kalp dinledi, böbrekleri elle kontrol etti ve gözlük kullanma durumumu sordu. Daha önce geçirdiğim hastalıklar, ameliyatlar, psikolojik tramvaları sordu. Ardından bir kat aşağı tahlil vermeye gittim. Sırasıyla kan, idrar tahlili ve röntgen çekildi. Her aşamada size kağıdın ilgili bölümünü imzalatıyorlar. Uzun saçlı bayanlar yanlarında toka getirirse iyi olur. Röntgende saçımı bağlamamı istediler. Daha sonra kağıdı tekrar unganlara çıkıp veriyorsunuz. Bi aksilik çıkarsa sizi ertesi gün arıyorlar, yoksa ertesi gün saat 4-6 arası sonuc alabiliyorsunuz.

5 Aralık günü elçilikte mülakatım vardı. Cüzdan ve usb olmayan anahtarları kabul ediyorlar. Randevu saatim 8.45ti ve o gün 9-10 kişinin (çoğu çift) randevusu vardı. İçeri girdiğimde görevli bugünün yoğun oldugunu ve iranlıların mülakatının uzun sürdüğünü benim sıramın öğlen 12 gibi geleceğini öngördü. Nitekim de öyle oldu 12.30 da en son mülakata ben girdim. Salon boşalmıştı. Gözlemlediğim kadarıyla çiftlerin mülkatı daha uzun sürüyor. İstenilen belgeler dışında hiç bir şey teslim etmedim. Mülakatımı sarışın çok sıcak kanlı bir bayan yaptı. İnglizce yaptık. Hesap dökümüyle ilgili soru sormadı. Önceden yaptığım Amerika seyehatlerini sordu. Mesleğimi ve orda ne olarak çalışmak istediğimi, hangi eyalete gitmek istediğimi ve orda tanıdıklarım olup olmadığını sordu. Bir dk boyunca da söylediklerimi bilgisayara geçirdi. Arkasından "vizeniz onaylandı, turist vizeniz iptal edilip göçmen vizeniz basılacak" dedi.

Süreçle ilgili bir çok talihsizlik yaşadım ancak her aşamada ilgilenen özellikle sabrı ve emeği için @crazycells ve forumda yardımlarını ve iyi dileklerini ihmal etmeyen herkese teşekkürlerimi sunarım.

Herkese olumlu cevaplar almalarını ve bu yıl kazanamayanların da 2021 de aramıza katılmalarını tüm kalbimle diliyorum.

[bolatmali]

@rigsmaer, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

dün vizemiz onaylandı arkadaşlar. detayları anlatmadan önce, bugüne kadar takıldığımız her konuda yardımlarını esirgemeyen bütün arkadaşlara teşekkür etmek isterim. bu siteyi keşfetmemiş olsaydım inanın bu süreci idare ettiremezdim.

gelelim mülakata;

sabah 8'deki görüşme için 7:20'de büyükelçiliğin önündeydik. (ben, eşim, kızım, oğlum). bebek arabasını içeriye aldılar. bebeğin eşyalarıyla ilgili çantaya ırın kırın edip içeri aldılar ama güvenlik kısmında kaldı. lazım olursa gelirsiniz dediler. ben evrakları bir sırt çantasına koymuştum, onu almayız artık deyip karşıdaki büfeye verdirdiler.

güvenlikten geçtikten sonra hemen sol tarafta bir banko var. size hoşgeldiniz deyip pasaportlarınızı alıyor ve size bir numara veriyor. beklemeye başlıyorsunuz. ilk numaramız yandığında evraklarımızı teslim etmeye gittik. ilk önce ben tek gitmiştim, diğer aile bireyleri de gelsin dediler. aileyi gördükten sonra onları gönderdi benden evrakları talep etmeye başladı. pasaportlar, kcc'ye gönderilen belgeler, güncelleri (sadece nüfus kayıt örneğini aldı güncel belgelerden), diploma ve fotokopisi (eşimin diplomasını da vermek istedim kabul etmedi), ve mali dökümleri istedi. 7 ayrı hesapta param vardı (14 bin $,3 bin$, 3 bin £, 39 bin tl, 14 bin tl, 1200 tl ve 2300 tl olarak). dosyanın sonunda bireysel emeklilik birikimim vardı 36200 tl onu almadı. ben onu da almasını söyledim. gerek yok mali durumunuz yeterli gibi görünüyor dedi ama ben riske atmak istemiyorum dedim ve aldı onu da. ama tapu ve ruhsatı veremedim. böyle bir uygulamamız yok dosyaya ekleyemem onları dedi. ısrarlarıma rağmen de eklemedi.

ikinci kez numaram yandığında para ödemeye gittim. 4 kişi için 1320 dolar dediler. çokmuş bir şeyler yapamaz mısınız diye bir konuşma yaptık oradaki beyefendiyle. turist alsaydın 160 dolardı dedi o da

üçüncü kez numaram yandığında kucağımda bebekle ortalarda dolanıyordum. gişenin önüne geldim. bütün aile fertlerini mi istiyorsunuz (bunu ingilizce sorduğum için sanırım mülakatı türkçe mi istiyorsunuz diye bir soru sormadan direk ingilizce devam ettik) dedim. evet dedi sarışın bayan. ilk önce yemin ettirdi. sonra parmak izlerimizi aldı. çocuklar için de yine benim parmak izlerimi aldı. ne iş yapıyorsunuz, hala o işte mi çalışıyorsunuz, amerikada ne iş yapmayı düşünüyorsunuz, nereye gideceksiniz, kim var orada, o ne iş yapıyor, gidince ilk onun evinde mi kalacaksınız sorularını sordu. eşime de siz ne işle uğraşıyorsunuz dışında bir soru sormadı. vizenizi onaylıyorum tebrik ederim dedi. teşekkür ettik ve konsolosluktan ayrıldık.

elçilikten çıktıktan sonra geri verilen evrakların arasında (diplomam ve eski pasaportlar geri verildi) dr. ungan'dan aldığımız kapalı zarfın olmadığını farkettim. biraz sordum soruşturdum galiba onu pasaportlarla beraber gönderiyorlarmış. yani inşallah öyledir. öyledir değil mi? bakın kıllandırmayın

sonra çıktım anıtkabir'e gidip ata'nın huzurunda saygı duruşunda bulundum ve ankarayı terk ettim

dün akşam vize durumum ap görünüyordu. bugün issued olmuş. mail de geldi tebrikler diye. postaya vermişler pasaportları.

herkes umarım bu süreci en mutlu şekilde atlatırlar. hepinizin gönlüne göre olsun.

ps: sağlık zarflarım gelecek değil mi?

[bolatmali]

@Serpa, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Merhaba

Oncelikle forumdaki herkese cok tesekkur ederim. Bu sureci sizlerin sayesinde olumlu bir sekilde tamamladim. 2 saat once Amerika'ya girdim. Surecim Kanada'da yasadigim icin biraz farkli gelisti. Bu nedenle belki birilerine yardimi olur diye surecimden kisaca bahsetmek istedim.
Vize gorusmesi Kanada'da sadece Montreal ve Vancouver'da yapilabiliyor. Ben Montreal'de gorusmeye girdim. BIzi kapinin onunde yogun kar yagisi altinda beklettiler. Aslinda konsolosluk banka vs olan bir binanin icindeydi yani konsolosluga girmeden sicak alanda bekleme imkani vardi ama ona ragmen beni 2 kez disari cikmam icin uyardilar. Konsolosluk sitesinde esyalari koymak icin dolap olmadigi, kesinlikle canta getirilmemesi gerektigi yaziyordu ama gordugum kadariyla cok kucuk kilitli dolaplar vardi. Sadece cuzdanla girilmesine izin veriliyordu. Ben hazirlikli gitmistim, sorun yasamadim. 7.30'da randevum olmasina ragmen saat 10'da ancak islem tamamlandi. Konsolosluk bostu ama cok bekledim. Bu belki Kanada'nin rahatligiyla ilgildir. Belki size tuaf gelecek ama sanki sabrimi deniyorlarmis gibi geldi. Memur sabrim icin tesekkur etti. Cunku vezne gorevlisi 45 dk gec gorev basi yapti. Benim disimda Iranli bir kari-koca ve bir bey vardi. Onlarin islem cabuk bitti ama saniyorum ki vize alamadilar.
Evraklarim tamdi. Sitede yazmamasina ragmen ben forumda belirtildigi sekilde banka hesap dokumu vs hazirlamistim. Kanada'da ne yaptigimi sordular. Ogrenci oldugumu not etti. Meslegimle ilgili soru sordu. Bunlar disinda birsey sormadi. Yani ABD'de nerede yasiyacagim, tanidigim var mi vs sorulmadi. Aslinda gorusme cok basit gecti. Yanimda diploma asillari yoktu ama dijital validation kanitlari vardi. Sorun olmadi. Montrealde hava cok kotuydu. Kar firtinasi oldu. Oteli konsolosluga yurume mesefesinde secmistim. Bu avantaj oldu. Torontoya donus yolunda da ilginc olarak trenden yari yolda indirildik. Ben tren karda firtina da guvenli olur diye train bileti almistim ama tren yolu burada gosteri yapan cevreciler tarafindan kapatilmisti. Toronto'ya donusum cok zor oldu ama vizeyi almanin mutluluguyla cok kafaya takmadim ama cok yoruldum.
Kanada-USA sinirini otobusle gectim (megabus). Once bir memur otobusun icine geldi. Yakin zamanda Cin'e giden var mi diye sordu. Anladigim kadariyla eger Cin'e seyahat oykusu olsaydi otobusten bile inmesine izin vermeyecekti. Sari irktan olanlara defalarca sordu, hatta cok kaba davrandi ve genelde Cinlilerin yalanci oldugunu soyledi. Ustelik iki Cin kokenli USA vatandasi vardi otobuste bana acayip rahatsiz edici geldi. Sonra tum esyalarimizla otobusten indik ve bankolara gittik. Memur ABD'de yasamayi niye sectigimi sordu (Canada yerine). Forumda herkes su gizemli sari zarftan bahsediyor. Sanirim icerigini goren tek kisiyim. Zarfi hemen acti. Tum icerigi gordum. En basta kucuk plastik bag icinde fotograflarim vardi. Doktorun gonderdigi saglik formunu da gormus oldum. Ardindan tum benden alinan evraklar vardi. Yani ozel, gizli, degisik bir evrak yoktu. Bankoda islem 10-15 dk surdu. Otobus beni biraz beklemek zorunda kaldi. Bazi bilgiler verdi. Onemli olarak 6 aydan uzun sure yurt disinda kalmamam gerektigini, eger kalacaksam bir evrak almam gerektigini soylede. En gec 1 yil icinde de kalici olarak ABD'de yasamaya baslamam gerektigini soyledi. Bana Kanada'da evin var mi? Tam olarak ne zaman tasinacaksin diye sordu. Adresini verdigim kisiye yakinligimi sordu. Parmak izimi aldi. Genel olarak cok sempatikti (otobuse gelen, kaba memura denk gelmedim).

Buffalo'da aksan Canada'dan cok farkli geldi bana. Sehir guzel gorundu ilk 2 saatte. Yarin Toronto'ya geri donecegim. 3 hafta sonra da Minnesota'ya gidecegim. Ds260 formunu doldururken social security number talep etmistim. Burada tekrar gidip basvurmam gerekir mi emin degilim. Sanirim gitmeyecegim. Sansizlik olmazsa numaranin verdigim adrese gelecegini dusunuyorum. Eger gelmezse Minnesotaya gittigimde ofise giderim.

Tesekkur ederim. Herkese bol sans dilerim.

[bolatmali]

@Adama-Coulibaly, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Herkese Merhabalar,

Bugunku gorusmem hakkinda sinirli Turkcemle ankatmaya calisacagim.

Sabah 6:40 gibi konsolosluk onundeydik, cok soguk oldugundan dolayi arabada bekledik, saat 7:16gibi guvenlik icerige almaya basladi, ardindan memurlar numara verdiler.
Bekledik ( 4 kisi olarak) ilk yandiginda docs verdim ( Banka dekontu $30,500k, sponsorship ve ozel bir support mektup etc..)
Ikinci yandiginda ucretler dolar olarak odedim
3. Yandiginda Mulakat a basladik, sarisin Amerikali bir hanimefendiydi. Yemin edip parmak izi alip asagidaki sorular sordu: Adan Z hepsi ingilizce, sormadan direk ingilizceyle konustu bizimle
1-Doktoram hangi bolumde yapiyorsunuz: Bilgisayar Muhendislik
2- ABD de hangi is yapacaksin: Software Engineering
3-Sponsorle nasil tanistiniz: cevap verdim

Ardindan not aliyordu, bir anda gordumki ekranda sanki onu rahatsiz eden birsey okudu cunku guler yuzluydu sonra bana pasaportlari ile diploma ve orijinal dogum belgemi verdi, beyaz bir kagit vererek Idari Arastirma yapilmasi gerekecek, bizden haber bekleyeceksiniz dedi. Ben ve diger butun adaylar cok sasirdi, hatta bana sorup duruyorlardi neden diye, inanin ilginc bir sekilde salonda herkes soktaydi, ustelik 4 yasindaki oglum anlayip bagirarak But daddy I want to go to Colorado, ve herkes guldu bende dedim, no worries we will go.. cunku kuzeni amerikali onunla cok zor ayri kalmistir.
Neyse ozet olarak boyle gelisti, bakalim ne zaman mail atacaklar ona gore bizde davranacagiz.
Bol sans herkese

[bolatmali]

@dras, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Arkadaşlar 4 kişilik bir aileyiz. 4 Martta sağlık muayenesine gittik. Önce ben muayene oldum standart soruların ardından 3 adet aşı yapıldı. tetanoz, grip aşısı ve karma aşı. eşime de aynı aşıları yaptılar. cocuklara birer tane grip aşısı yapıldı. sizlere önerim muayeneye gitmeden en az bir ay önce herhangi bir hastanenin acil servisinde tetanoz aşısı yaptırın ve aşı yapıldığına dair epikriz alın. Sonra eczaneden grip aşısı alıp aile hekimine yaptırın yapılan aşının barkodunu saklayın ve aşı oldugunuza dair bir belge alın. cocuklar için aşı kartlarını götürün kaşeli ve imzalı olsun. ertesi gün gidip sonuçları aldık. mart 6 da sabah büyükelçiliğe gittik. evrakları klasöre koymuştum onu da poşet bir torbaya koymuştum içeriye çanta, poşet almıyorlar. su bile alınmıyor. Su için içerde sebil var. Sonra içeri girdik Türkçe mi İngilizce mi istediğimizi sordular talihli eşim olduğu için o Türkçe istedi. sıramızı bekledik önce evrakları istediler tüm evrakları ben verdim, sonra para yatırdım. parayı dolar olarak 1320 dolar verdim. Parayı dolar olarak verin kur 6,10 olmasına ragmen 6,30 dan hesaplanıyor. sağlık muayenesi ve düzen laboratuarında ise 6,20 den hesaplanıyor. sonra mülakata girdik. Dördümüzde gittik camlı bir banko önünde ayakta bekledik. yemin ettik sonra parmak izleri alndı. sonra eşime nereye gideceğini sordu New York dedi sonra new Jerseyi geçmeyi düşünüyoruz dedi. İş planlarını sordu eşim önce Ingilizce mi geliştirip sonra eğitim alanında çalışmayı planlıyorum dedi. bana döndü işimi sordu ben İngilizce cevap verdim. Dediklerimizi sürekli bilgisayara not etti. Son otuz gün içinde yurtdışına çıktınız mı dedi hayır dedik. Sonra tebrik ederim vizeniz onaylandı dedi. yaklaşık 3 dakika sürdü tüm mülakat.
Para olarak yaklaşık 67K dolar gösterdim bir kısmı benim hesabımda büyük kısmı eşimin hesabındaydı. iki adet araba ve ev tapusu evin değerini gösterir belge verdim. Parayla sigortayla ilgili hiçbir şey sormadılar. Mülakat sonunda en büyük kazanımımız yeşilkart ve @drvagus ve değerli eşi oldu. Bu forumu hazırlayan @crazycells ve tüm sorularıma cevap veren @Muhtaradana ve diğer arkadaşlara teşekkür ederim.

[bolatmali]

@meilo, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Selam arkadaşlar. 18 eylül cuma günü saat 10:00’da elçilik önündeydim. Kimse yoktu. Güvenliğin elinde randevusu olanların yazdığı bir kağıt vardı. Adımıza baktı bizi içeri aldı. Elektronik eşyalar alınmıyor. Klasik saat yüzük felan içeri alınıyor. İçeri girince sıra numaramızı aldık. Bizden önce 2 kişi daha vardı. Sıra numaramız 3’tü. İlk kez numaramız yanınca evrakları teslim ettik. Burada kcc’ye gönderdiğimiz ve yeni çıkarttığımız belgeleri beraber verdik. Görevli zaten sırayla istiyor. Normale ek olarak greencard açıklandıktan sonra evlendiğimiz için öncesinde de beraber olduğumuzu kanıtlayan döküman varsa verebilirsiniz dedi. Biz üzerinde tarih olan fotoğraflar, eskiye ait yazışmaların çıktısını alıp götürmüştük. Görevli çok kibardı ve yardımcıydı. Sonra bekleme salonuna geçip tekrar bekledik. İkinci kez numaramız yanınca ödeme yaptık. Üçüncü kez yanınca yüzyüze mülakat başladı. Burada görevli yeni başlamış gibi geldi bana. Sarışın bir erkekti. Türkçeyi yeni yeni çözmüş gibiydi. Bize sordu ing biliyor musun. Evet ama mükemmel değil dedik. O daha sonra türkçe devam etti. Bazı kelimeleri tam anlayadı biz de yardımcı olduk. Gideceğimiz yeri, yapacağımız işi, Orada tanıdığımız var mı yok mu felan. Çok soru sormadı. Genel olarak olumlu ilerledi. Daha sonra pasaportunuz bende kalacak ptt ile göndereceğim dedi ve evrakları geri verdi. Ben iki kişi için 22k$ nakit + 62k ₺ + 170bin ₺ değerinde araç gösterdim ve gideceğim yere tx austin dedim. Sonra bir sevinçle çıktık ve mutlu son. Umarım herkes hayırlısı ile vizesini alır.

Not: 3 Nisan'da mülakatım iptal olmuştu. Davacı değildik

[bolatmali]

@ozN, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Geçen sene bu zamanlarda her gün saatlerce forumda zaman geçirip geçmiş mülakat deneyimlerini okurdum acaba bana da kısmet olacak mı derdim:) Çok şükür ki nasip oldu, umarım isteyen herkese de nasip olur. Bu forumdan çok fazla şey öğrenmiş biri olarak kendi tecrübelerimi de ilerde bizle aynı süreçten geçecek arkadaşlar için paylaşmak istiyorum. Oldukça uzun bir yazı olacak, süreci baştan aşağı detaylı yazmaya çalışacağım, umarım sıkılmazsınız.

Öncelikle DV-2020 süreci şüphesiz ki Green Card çekilişi tarihine geçecek yıllardan biri olacak. Burda ne kadar zor bir süreç geçirdiğimizi yazmaya çalışsam yine de tam anlatamam, hani derler ya yaşayan bilir diye işte aynen öyle, yaşayan bilir. Hepinizin bildiği gibi süreç Nisan ayına kadar herhangi bir yasak olmadan devam etti fakat dünyayı etkileyen Covid-19 Pandemisiyle gelen yasaklar yüzünden bir bilinmezliği girdi. Daha sonra Trump'ın imzaladığı Executive Order'lardan dolayı yaklaşık 5-6 ay boyunca hiç kimse vizesini alamadı. İlk imzaladığı EO 22 Nisan tarihindeydi ve 2 ay sonra yani 22 Haziran tarihinde bitecekti. Bütün DV-2020 kazananları olarak varolan yasağın 22 Haziran tarihinde bitip, kendi kendini imha etmesini bekliyorduk. Ne yazik ki öyle olmadı, Trump yeni bir EO daha imzaladı. Bu imzaladığı yeni EO yıl sonuna kadardı yani bizim için bir nevi artık süreç bitmişti. Bu olaylardan sonra birçok insan süreci takip etmeyi bıraktı artık bu işin olmayacağına karar verdi. Onlara hak veriyorum, çok zor birkaç ay geçirmiştik ve imzalanan yeni kararla çok büyük bir hayalkırıklığı yaşamıştık. Fakat bu işi durdurabilecek hala bir mecra vardı, Amerikan adaletiydi. Bizim elimizde olmayan sebeplerden dolayı yaşanan bir durumdan dolayı insanların yıllardır kurduğu hayallerinin elinden alınması tabi ki doğru değildi. Ortaya birden fazla avukat göçmen avukatı çıkıp bu durum için savaşacağını söyledi. Bunlardan özellikle hukuk profesörü olan Charles Kuck ve mandamus davalarıyla bilinen Curtis Morrison'dı. (Bu avukatların dışında bir çok değerli avukatlar var AILA avukatları, Curtis'in ortağı Rafael ve sayamadıklarım). Charles Kuck'ı ilk duruşmada dinlerken söylediği bir sözü hala unutamıyorum sanırım hayatım boyunca da unutmayacağım. Charles hakime şöyle dedi: "Judge, you stand at the gate... you are the only person that can let them come to America". Bu söz beni gerçekten çok etkilemişti. Bu duruşmadan sonra yaklaşık 2-3 duruşma daha oldu ve 4 Eylül günü, hakim geniş kapsamlı bir davadan sadece DV-2020 kazananlarına yönelik bir pozitif karar verdi. Diğer bütün vize tipleri için istenilenleri reddetti. Yani tam olarak herkes için olumlu bir sonuç olmasa da bizim için yani DV-2020 kazananları için bu dava bir zaferdi.

Trump'a karşı açılan dava kazanılınca herkes gibi bu sefer bir başka beklemeye başladım. Her gün saatlerimi geçirdiğimin forumun yerini Twitter'daki avukatların hesapları yer almıştı artık. Sürekli yeni bir gelişme var mı diye telefon elimden bırakmıyor, bir umut güzel bir gelişme için bekliyordum. Ve o gelişme 11 Eylül 2020'nde ais üzerindeki randevu alma yerinin açılmasıyla oldu. Hemen sistemden 18 Eylül 2020, saat 10:30 tarihine bir randevu aldım. Artık zor olanı başarmıştım. 1 Nisan mülakat iptalimden sonra aylardır beklediğim randevuyu almıştım. Hemen Unganlardan sağlık raporu için randevu aldım. 15 Eylül Salı günü saat 10:15 idi randevu tarihim. Şimdi aşağıda 2 farklı paragrafta ilgilenen arkadaşlar için sağlık raporu ve mülakat deneyimlerimi yazacağım.

14 Eylül'ü 15'ine bağlayan gece İstanbul'dan Ankara'ya yola çıktım. Sabah 9:30 civarı Unganların bulunduğu binanın önündeydim. Daha randevuma 45 dk olduğu için hemen yan tarafta kalan Kuğulu Park'ta biraz oturup zaman geçirdim. Randevum saatimden bi 10 dakika önce 4. kattaki Mehmet Ungan yazılı odanın kapısını çaldım. Görevli bayan oturduğu yerdeki bir butonla kapıyı otomatik açtı. Evraklarımı teslim ettim ve benden 3. kattaki düzen laboratuvarında testler yaptırmamı istedi. Düzen laboratuvarında 117.5 dolar gibi bir para ödedim. Kan verme, idrar ve akciğer röntgeni testlerinden sonra tekrar 4. kata çıktım ve görevli bayanla konuştum. Bu sefer sağlık raporundaki son aşama olan Dr. Mehmet Ungan'ın muayenesi için saat 14:30 gibi gelmemi söyledi. Muayeneye daha çok olduğundan biraz etrafta zaman geçirmek istedim. Saat 12:30 gibi Unganlardan gelen bir telefonla eğer yakınlardaysam şuanda muayene olabileceğim söylendi. Neyseki çok uzakta değildim yaklaşık bi 10 dakika içerisinde tekrardan Unganların yazhanesine gidebildim. Az bir süre bekledikten sonra görevli bayan eşliğinde muayene odasına girdim. Önce kilo ve boy ölçümleri yapıldı daha sonra ameliyat önlüğü tarzı bir şey giyerek doktoru beklemem söylendi. Aradan 1 dakika geçti geçmedi ki Dr. Mehmet Ungan odaya girdi. Geçmiş deneyimlerde okuduğum kadarıyla çok fazla soru soran Mehmet Ungan bana sadece birkaç basit soru sordu: "Daha önce ameliyat oldun mu?" "Düzenli kullandığın ilaç var mı?" "Herhangi bir kronik hastalığın var mı?" bu kadar. Bu soruları sorarken ben daha anlamadan 2 tane aşı yaptı. Muayeneden hemen sonra 280 dolar ücreti ödedikten sonra Unganlardaki işlemlerim bitti, aynı gün içerisinde de İstanbula geri döndüm.

Şimdi geldik mülakat gününe, 17 Eylül gecesi yine sağlık raporuna gittiğim gibi İstanbul'dan Ankara'ya doğru yola çıktım. Sabah tam 8:55'de unganlara uğrayıp sağlık raporumu aldım. Daha sonra 10:30 olan randevum için bir süre beklemeye başladım. Tabi beklerden kafamda bin tane senaryo kuruyorum işte mülakatta söyle bir soru sorarsa şunu derim, şöyle yaparım vs gibisinden. Saat 10:00 da konsolosluğun yanındaki bir kafeye gidip emanet bırakmak istediğimi söyledim, sağolsun herhangi bir ücret almadan emanetlerimi kabul ettiler. 10:15'de de mülakatıma girmek için konsolosluğun önünde oldum. Görevli bayan dışarı çıkıp ismimi ve saat kaç randevusu olduğumu sordu, cevapladım. Tamam dedi, hemen girişteki Covid-19 ile ilgili olan formu doldurmamı istedi. Bu forumda Covid semtompları yaşadınız mı, son 14 günde başka bir ülkeye gittiniz mi tarzı sorular vardı. Formu doldurdum ve beklemeye başladım. Yaklaşık 20 dakika sonra içerideki bir arkadaş çıkınca beni aldılar. Görevli avuç içlerime şeffaf bir şeyi sürdü, ne işe yaradığını bilmiyorum açıkcası. Sonra güvenlik kontrolünden geçip mülakatların yapıldığı alana doğru ilerlemeye başladım. Girmem gereken yere gelince içerdeki görevli kapıyı otomatik açarak beni içeri aldı. Pasaportumu istedi ve pasaportuma bir barkod yapıştırıp 9 numaralı yerin benim numaram için yanmasını beklememi söyledi. Oturma yerlerine geçip büyük bir heyecanla beklemeye başladım. Yaklaşık 10 dakika sonra numaram yandı ve evraklarımı teslim etmeye gittim. Görevli önce pasaportumu istedi ve bilgisayara bazı bilgiler girdi. Daha sonra o evrakları istedikçe ben de teslim etmeye başladım. Teslim ederken bir yandan da eksik bir evrak kaldı mı diye kontrollerimi yaptım. Alması gereken bütün evrakları aldı sadece ais kaydını almadı, ben de bunu almadınız almamanız gerektiğine emin misiniz dedim evet ona gerek yok sistemden görebiliyoruz dedi. Tamam dedim. Evrak teslimi bitince yine yerime geçip 330 dolar ödememi yapmam için numaramın tekrar yanmasını bekledim. Numaram yandı, gidip ödememi yaptım, bir fiş verdi daha sonra yine oturup beklemeye başladım. Artık o büyük ana adım adım yaklaşıyordum. Numaram son bir kez daha yandı ve mülakatımın olacağı yere gittim. Sarışın Amerikalı bir beyfendi vardı. Mülakatı ingilizce yapmak istediğimden direkt kendim ingilizce olarak gider gitmez selam verdim. O da selam verdi daha sonra bilgisayardan bazı bilgiler girdi. Yaklaşık 1 dakika sonra sağ elimi kaldırıp yemin etmemi istedi. Söyledikleri şeyleri kabul ettiğime yemin ettim. "Hangi eyalete gideceksin?" dedi "Texas, Houston" dedim. "Neden oraya gitmek istiyorsun?" dedi, çok yakın arkadaşlarım var başlangıçta bana yardımcı olacaklarını söyledim. "Daha önce başka bir ülkede bulundun mu dedi?" Evet Erasmusla Almanya'da 5.5 ay kaldığımı söyledim. Bunu duyunca bana Almanca olarak "Kannst du Deutsch sprechen?" yani Almanca konuşabiliyor musun dedi. Ben Almanya'da kaldığım süre boyunca Almanca dersi aldığımdan ve Alman bir şirkette çalıştığımdan Almanca seviyem iyi düzeyde. Almanca olarak hemen evet konuşabilirim dedim. Güldü, tamam dedi. Yüz tipi olarak Almanı da andırmıyor değildi, belkide Almanyadan Amerika'ya göçmüş bir ailenin çocuğuydu. İngilizceye tekrar geri döndük. Biraz bekleteceğim dedi, tamam dedim. Bilgisayara bazı bilgiler girdi. Daha sonra bana dönüp vizeni onaylıyorum, 3 iş günü içerisinde eline gelir dedi. Çok teşekkür ettiğimi söyledim, inanılmaz bir duyguyla, tabir-i caizse uçarak konsolosluktan ayrıldım.

Benim deneyimlerim bu kadar, bu forumdan çok fazla şey öğrendim özellikle @crazycells ve @Muhtaradana ya çok teşekkür ederim. Hiç sıkılmadan bütün süreç boyunca desteklerini esirgemediler, yazdığımız bütün sorulara ellerinden geldiğince cevap verdiler. Umarım başta muhtaradana olmak üzere kalan diğer bütün arkadaşlar süreç uzatılıp sorunsuz bir şekilde vizelerini alır.

[bolatmali]

@Gencovaista, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Uzun uğraşlar sonucunda aldığımız vize ve yaşadığımız süreç ile alakalı yaşadığım deneyimlerimi paylaşacağım . Özellikle Loto yu kazandığı vakit bekar olup DS-260 doldurduktan sonra evlenen ve süreç ile alakalı kafasında soru işareti bulunan arkadaşlar dikkatle okuyabilirler.

Loto'yu kazandığımı öğrendiğimde evlilik hazırlıkları yapıyorduk , aynı zamanda yoğun iş temposunda olduğumdan dolayı bir aracı kuruluş ile de işlemlerimde yardımcı olması amacıyla anlaştım. Aklımızdaki ilk soru işaretimiz acaba hemen evlenmeli miyiz yoksa süreci olağan akışına bırakıp takip etmeli miyiz oldu . Bu konuda hem forumdaki tecrübeleri takip ettim hem de vize sürecinde destek sağlayan firma yetkilisi ile görüştüm ve ortak görüş olan süreci akışına bırakıp mülakat tarihi aldıktan sonra DS-260 formunu güncellemeye açılması yönünde ki tavsiyeleri takip ettik . Tabi ki bu tavsiyenin takip edilmesindeki en önemli unsur case number ımın 52k olmasıydı. Evlendikten sonra KCC den gelen evrak talep mailine izlediğimiz yol sebebiyle sadece benim belgelerimi göndererek karşılık verdim ama ek olarak ta evlilik cüzdanımızı ekledim. Malum pandemi sürecinde yaşanan aksaklıklar sebebiyle umudumuzu kaybederken açılacak pro-bono dava ya avukat ile iletişime geçerek dahil oldum dava süreci başladığında henüz KCC den evrak onay maili de almamıştım ki bu durum sürecin çok gerisinde olduğumu da düşündürerek moral bozukluğu da yaratıyordu . Ardından hepimizin takip ettiği ve davacılar lehine sonuçlanan davanın kararına istinaden öncelikli olarak davacıların işlemlerinin görüleceği bilgisine ulaştık . Bu kararın açıklanmasından sonra forumdaki bu süreç ile alakalı hepimiz adına efor sarfeden arkadaşların tavsiyelerini takip ederek karar bağlanmında KCC ye evrak onay mailimin atılmasını istediğimi belirten mailleri attım , aynı zamanda ankara konsolosluğa da evraklarımı KCC den talep edin diyerek mail ile ulaşmaya çalıştım. Atılan maillerin ardından herkesin karşılaştığı otomatik mailler ile karşılaştım . Mail trafiği devam ederken 3-4 kere kentucky ile telefonda görüşerek evraklarımın eksiksiz orda olduğunu teyit ettirdim . Sürecin devamında KCC den evrak onay maili aldım ve 2-3 gün sonrasında Mülakat mailim geldi . 25 eylül olarak gelen mülakat mailimin ardından hemen Unganlardan sağlık muayenesi için 21 Eylül e randevu aldım . Güncel evrak hazırlığı yapmak için çalıştığım şirketten senelik izin aldım ve ertesi sabah uyandığımda Ankara Konsolosluktan mülakatımın 21 eylül e alındığı bilgisini içeren mail i aldım . Mülakatım ve Sağlık randevum aynı tarihte olacağı için huzursuzluk yaşamaya başladım çünkü hepimizin hissettiği bu mülakat ile ilgili tek şansımız var AP ye kalmak büyük risk olur düşüncesinden kurtulamadım.Perşembe günü ne yapacağımızı düşünürken Ankara'ya giderek durumu anlatıp Sağlık randevusunu cuma günü yapılması için rica etmeye karar verdik ve perşembe gecesi İstanbul'dan yola çıktık . Cuma sabahı unganlar a giderek randevumuzun erken tarihe alındığını söyledik yardımcı olmalarını rica ettik . Bu konuda bizlere gayet anlayışlı bir şekilde yardımcı olacaklarını söylediler ve muayene işlemlerine başladık ilk etapta 200 $ civarı bir ücret ödedik ardından öğleden sonra doktor muayenesi için gittiğimizde ise 530 $ civarı bir ücret ödedik 2 kişi için ( Benim tetenoz aşı kartım vardı bana yapılmadı ). Sağlık muayenesini tamamladıktan sonra Cumartesi günü saat 12 de giderek zarfımızı aldık ve pazartesi günü olacak mülakat için beklemeye başladık . Bu süreçte Best Western 2000 Otelinde konakladık. (Konsolosluğa yürüyerek 5 dakika Unganlara 10 dakika ve çok yakınında Office 1 Store mağazası var hertürlü kırtasiye işlerinizi hızlıca halledebilirsiniz Hergün açık ). Bu süreç yaşanırken Ankara'dan gelen mailin ardından 3 mail atarak eşimin adına da DS-260 formunun açılmasını rica ettim ancak bir dönüş alamadık ve konsolosluk içerisinde durumu bildirdikten sonra bize yardımcı olmalarını bekleyerek görüşmeye gitmeye karar verdik .

Mülakat günü :
Mülakatımız Pazartesi günü 13:15 olarak belirlenmişti . Sabah erken saatte kalkarak eşimin almanca olan diplomasını çevirmek için Kızılaydaki çeviri bürosuna gittik. ( bu konuda o çevrede hızlı çözüm bulabilirsiniz ). Evrağımızı teslim aldıktan sonra Otele dönerek evrak kontrolü yaptık ve beklemeye başladık . saat 11: 45 te konsolosluktan attığım maillere cevaben bir telefon aldım . Görevli bana maili gördüklerini mülakatımın hangi tarihte olacağını sorduğunda 1,5 saat sonra olduğunu söyledim kendisi zamanın çok kısıtlı olduğunu bunu önceden bildirmemiz gerektiğini söylese de benim evrağımı düzenlemeye açacaklarını eğer yoğunluktan vakit bulabilen biri olursa da eşim adına DS-260 formu açacaklarını söyledi ve hemen bilgileri telefonu kapatır kapatmaz girmemi söyledi . Tam bu noktadan itibaren ömrümden ömür giden o dakikalara girmiş olduk önümde otel internetine bağlı laptop olmasından dolayı hemen yapabileceğimi düşünsemde her türlü tarayıcıdan sisteme girmeyi denedim ve giremedim telefondan denediğimde ise açılıyordu. Otelin resepsiyon ve ofis bölümündeki bütün bilgisayarlardan açmayı denedim ama açamadım sonunda otel yetkilisi bana laptop getirerek yardımcı oldu ve telefon üzerinden hücresel bağlantıyı açarak kendi bilgilerimi doldurdum bu sırada vize sürecinde yardım aldığım yetkiliyi arayarak durumu anlattım. Daha önceden eşim içinde hazırlamış olduğumuz ds-260 formu kendisinde bulunduğundan dolayı benim bilgilerimi bitirdikten sonra kendisi eşim adına bütün bilgileri girdi . Saat 13:06 da sistemden confirmation sayfalarını yazdırdık ve randevu için yola cıktık bu konuda otel resepsiyondaki arkadaş bizi otel aracıyla hızlıca vize kapısına bırakarak yardımcı oldu . Saat 13:10 da konsolosluk kapısındaydık .

Konsolosluk kapısında sadece benim ismim bulunuyordu bu son dakikalardan sebep , dolayısıyla sadece beni içeri aldılar eşimi beklettiler . İçerde evrak teslimi öncesinde eşimle geldiğimi ve kapıda beklediğini Confirmation sayfasının olduğu söylediğimde onay sayfasıda var ise neden bekletiyorlar hemen aldırıyorum diyerek eşimi de içeri aldılar. Evrak tesliminde Üniversite diplomalarımı çevirilerini ve fotokopilerini , sağlık zarfını , KCC ye gönderdiğim adli sicil kaydı orjinal ve fotokopilerini, yine KCC ye gönderdiğim nüfus kayıt örneğini , Evlilik cüzdanımızı ve fotokopilerini ve mali belgeleri istedi ( tapuyu uzatmama rağmen gerek yok ona dedi ). Eşimden de Evlilik cüzdanı fotokopilerini vukuatlı nüfus kayıt örneğini ve yurtdışı doğumlu olduğu için doğduğu ülkeden aldığı doğum belgesi ve adli sicil kayıtlarını istedi . Evrak tesliminden sonra 660 $ vize ücretini ödedik ve beklemeye geçtik.

Mülakat için gişe önüne gittiğimizde görevli ile samimi bir şekilde görüşmemizi gerçekleştirdik . İngilizce yaptık görüşmemizi bana ne iş yaptığımı nereye gideceğimizi ne yapmak istediğimi daha önce amerikaya gidip gitmediğimi ve geçerli bir abd vizemiz olup olmadığını sordu . Ardından turist vizelerimizi iptal ederek vizelerimizi onayladığını söyledi . Büyük bir sevinçle konsolosluktan ve Ankara'dan ayrıldık . Bu arada hesabımda 18k dolar + 140k tl gösterdim . Pasaportlarımız ulaştıktan sonra vizemde medeni durumumun Single olarak yazıldığını eşimde ise Married olarak yazıldığını gördüm hemen konsoloslukla iletişime geçmeye çalıştım Tel+Mail + Ankara konsolosluk soru kısmından . Akşam saatlerinde 28.9 tarihinde öğleden sonraya gelebileceğimi ve onaylamamı içeren mail aldım . Gelen mail e cevap olarak süreci hızlandırmak adına yarın gelebilirmiyim diye sordum ve ertesi gün tarihli yeni mail attılar ve onayladım . İstanbuldan yine ankaraya yola çıktım ve konsolosluğa girdim içerde durumu anlattım . Ankarada mı yaşıyorsunuz diye sordu , İstanbul dediğimde ise sizide yorduk kusura bakmayın dediler . Kendilerine eğer vizemi yenileyebilirlerse bekleyebileceğimi araçla geldiğimi döneceğimi söyledim . Söz vermiyoruz ama 10 dk beklermisiniz dediklerinde halledeceklerini anladım ve oturmaya başladım . 10 dk sonra yeni vizem ve zarflarımla çıktım ( Düzelteceklerini nerden biliyordunuz derseniz , Almanya konsolosluğu abimin pasaportuna başkasının vizesini basınca 5 dakikada düzeltmişti ) ve ardından derin bir nefes alarak istanbula geri döndük.

NOT : Burda yeni vize süreci için bu bilgileri okuyan arkadaşlara şunu belirtmek istiyorum . Bu forum gerek içerikleri gerek yardımsever üyeleri ile gerçekten süreci tamamlamak için yeterlidir ki dava sürecine tamamen bu forum sayesinde dahil oldum . Lakin işinizin yoğunluğu ve süreç ile alakalı hassasiyetiniz var ise yardım alabilirsiniz . Ben içinde bulunduğum süreç dolayısıyla bu konuda ek yardım aldım ve bana gerçekten de son dakikada faydası dokundu . Herşeyin ötesinde İyi ki bu forum var tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum .

[bolatmali]

@Mihok, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Bugün benim mülakatım vardı. Saat 7.30 daki randevumdan 8.40 ta çıktım. Tek olarak girdim ben. Oldukça hızlı oldu işlemler. Sabah erken gittim. Dışarısı çok soğuktu. Bu aylarda gidecek olanlara tavsiyem oldukça sıkı giyinmeniz. İçerisi hızlı bir şekilde doluyor kalabalık hale geliyor. İranlılar sayıca Türkten çoktur. Randevum erken saatte olduğu için benim sıram baslardaydi. Evrakları verirken yeni eski sorulmadı direk eskileri verdim. Evraklar tek tek sizden isteniyor o şekilde veriyorsunuz. Ödeme ve mülakat için ilk ben cagirildim. Benden öncekilerin çocuklu veya İranlı olduklarından böyle olduğunu düşünüyorum. Banka dökümüm kalabalıktı fakat bankadan konsolosluğa yazı almıştım toplam tutarı gösteren bununda işlemlerimi hizlandirdigini düşünüyorum. Toplam 15k dolar para ve 10k dolar değerinde araç gösterdim. Mülakat için sarışın hanımefendi denk geldi bana. Oldukça guleryuzlu bir şekilde karşıladı direk İngilizce konuşmaya başladık. Nereye gideceksin, ne iş yapacaksın, diplomam olmasına rağmen dediğin meslekten(inşaat mühendisi) mezun musun, hiç evlendin mi, tanıdık var mı, onların yanında mı kalacaksın ilk başta gibi sorular sordu. Texas a gideceğimi söyledim. Hatta şehir bile söylemedim. Ama ds 260 ta yazmıştım. Mesleğimi yapacağımı söyledim. Ben dosyamı açıp, inceleyip oradan soru soracağını beklerken direk onaylandı tebrikler dedi. Teşekkür edip oldukça hızlı oldu dedim. Evet dedi gülümseyerek. Parmak izi, yemin dahil 5 dk surmemistir. 3 bankoda da cam arkasından ve mikrofon-hoparlör ile konuşuyorsunuz fakat anlamaktan yana sıkıntı olmuyor. Bu aşamaya gelmemde katkısı büyük olan yesilkartforum a ve @crazycells e teşekkür ederim.

[bolatmali]

@Stickezz, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Herkese selamlar,

Sağlık kontrolü için 2 Ocak Perşembe günü 00:26’da İzmit’ten hareket eden Ankara Expresi’ni kullandım. Her ne kadar yolculuk yorucu olsa da Ankara’nın uyandıran soğuğu bütün yorgunluğumu üzerimden aldı Ankara’ya vardığımda saat 7:15 civarıydı ve bütün gece sadece 4 saat belli belirsiz uyuyabilmiştim. Gara vardıktan sonra biraz da oyalanmanın ardında kalacağım hostele taksiyle gittim ve hostelin saat 8’de açılacağını yazan yazıyla karşılaştım. Ben de beklemektense erkenden Unganlara doğru yürümeye başladım ve vardığımda saat 8 buçuğa geliyordu. Doğrudan Düzen Laboratuvarının olduğu 3. kata çıktım ve burada bekleyebileceğimi söylediler. Unganlar saat 9’da açılıyormuş. Saat 9 buçuğa yaklaşınca bir üst kata çıktım ve doktorun henüz gelmediğini öğrenip yan taraftaki bekleme kısmına yönlendirildim. İçeriye çağrıldıktan sonra pasaport, aşı dökümanlarını ve mülakat tarihinin yer aldığı belgeyi görevliye teslim ettim. Webcam fotoğrafım çekildikten sonra alt kata yönlendirildim. Düzen Laboratuvarında çağrıldıktan sonra ilk olarak 117.5 dolarlık ödemeyi yaptım ve sırasıyla kan testi, idrar testi ve biraz bekledikten sonra röntgen çekildi ve tekrar Ungan’lara çıktım. Sıram geldiğinde içeriye girdim, hazırlandıktan sonra doktor geldi ve muayeneye başladı. Muayene sırasında konuşmaya başladık; sigara kullanıyor musun, bulaşıcı bir hastalığın var mı, gidince ne yapmayı düşünüyorsun, hangi okulda-bölümde okuyorsun gibi soruların ardından iki tane aşıyı peşpeşe oldum ve ne olduğunu anlamadan bitti. Gerçekten de tahminim 5 dakika sürmemiştir ya da o kadar yorgunluk, heyecan, stres bir araya gelince zaman çok hızlı geçiyor Çıktıktan sonra görevliye 280$ ödemeyi yaptım. Uğur ve İlhan Beylerle de çıkışta karşılaştık. Sohbetin ardından ertesi gün sağlık raporunu almak niyetiyle oradan ayrıldım.

3 Ocak Cuma Günü enerjimi toplamış halde saat 16:00 civarı Ungan’lardaydım. Bir görevli dışında kimse yoktu. Belgelerimi aldıktan sonra görevli konsolosluğa verilecek belge ve bizim saklayacaklarımızı gösterdi. Saklayacaklarımız Amerikaya gittiğimizde ihtiyaç duyabileceğimiz belgeler. Belgelerimi teslim aldıktan sonra tekrar Uğur Bey ve Yağmur Hanım’la karşılaşıp sohbet ettik. Daha sonra fotoğraf çekimi için telegram grubunda da önerilen teo color’a doğru yola çıktım ancak kapalıydı. Bir alt sokakta foto express isimli yerde fotoğrafları çektirdim. 8 tanesi 25 TL’ye geldi ve çok az bir süre içerisinde işlemim tamamlanmış oldu.

5 Ocak Pazar günü Berk ve Mert beylerle buluşup dosyalarımızı kontrol ettik ve sohbet ettik. Bu aktivitenin faydalı olduğunu düşünüyorum. Aynı heyecanı paylaşan birileriyle konuşmak daha rahatlatıcı oluyor.

6 Ocak Pazartesi günü sabah 8:25 gibi konsolosluğa geldim. Sırt çantamı hemen yan taraftaki büfeye bıraktıktan sonra sıraya geçtim. Görevli gelen kişileri mülakat saatine göre sıraya soktu ama sonrasında gelenlere bir şey söylemedi. 10-15 dk bekledikten sonra pasaportu verdim dışarıda kapıda bekleyen görevliye verdim ve görevli üstün körü üzerimi aradı. Sonrasında içeriye çağrılmayı bekledim. Buradan sonra her şeyi bırakıp x-rayden de geçerek binanın iç kısmına yöneldim. İlk girişte pasaportu uzattım ve görevli önündeki listeden adımı buldu ve ona göre sıra numarası verdi. Bekleme kısmında Uğur beyle karşılaştık ve sohbet etmeye başladık biraz geçtikten sonra numaram yandı ve pasaportlarım(eskilerle birlikte), hesap özetini(15700$) 2 adet fotoğraf, okul ile ilgili belgelerim(öğrenci belgesi, lise diploması ve bu belgelerin e-devlet çıktıları), adli sicil kaydı, nüfus kaydı gibi belgeleri istedi ve burada özellikle sordum kcc'ye gönderdiklerimi mı yoksa güncelleri mı istersiniz diye, kcc'ye gonderdiklerini ver dedi yaşı büyük tatlis teyze, sonrasında DS-260 ta bazı değişiklikler yapmak istediğimi söyledim ve yeni kalacağım yerin bilgilerini verdim. Sonrasında beklemeye başladım. Bizimle aynı anda Berk ve Mert beyler de oradaydi. Onların numarası daha yüksek olmasına rağmen 330$ ödemesi için cagrilinca gorevliyle konuştum ben de henüz dosyamin ulaşmadığını soyledi, dosyalari teslim ettiğim kadın o anda geldi ve dosyalarımı görevliye teslim etti ardından ödemeyi yaptım. Mülakat için beklemeye başladım. İlk geldiğimizde tıklım tıklım olan salonda en fazla 10 kişi vardı ve sona kalmıştık. Sohbet muhabbet eğlenirken numaramin yanmasıyla 6 numaralı vezneye gittim. Hello diyerek selamladim gorevliyi ve İngilizce konusabilecegimizi soyledim. O da Alright then diyerek sağ elimi kaldirmami söyledi ve yemin ettim. Ardından parmak izini verdim ve bir şeyler yazmaya başladı bilgisayarda. Bu arada eski pasaportlarimi ve lise diplomamı geri verdi. Neler yapıyorsun dedi, öğrenciyim üniversitede dedim. Sonrasında nereye gitmeyi düşünüyorsun dedi North Carolina olarak yanitladim peki neden dedi abimin arkadaşı orada çalışıyor okuyor dedim. Ne yapmayı düşünüyorsun gidince dedi. İlk gittiğimde olabildiğince çabuk iş bulup nerede olursa çalışmayı düşünüyorum dedim sonrasında kendi mesleğimi yapmayı düşünüyorum dedim. Okulu bitirecek misin dedi, final haftamdayim deyince güldü ve başarılar sınavlarında dedi sağolsun sonrasında tebrikler dedi vizeniz onaylandı. Teşekkür edip iyi günler dedikten sonra ayrıldım. Mülakat en fazla 5 dakika sürmüştür ve çoğu beklemeli geçiyor. Sadece sıranın gelmesi uzun sürmüştü. Çıktığımda saat 12 ye geliyordu.

Notlar:

Düzen Laboratuvarında ve Ungan’ların Muayenesinde çalışan herkes güler yüzlü ve yardımsever özellikle Düzen Laboratuvarı işinde oldukça profesyonel.

Çocuklu aileler için Ungan’ların hemen yanında Kuğulu Park var ve güzel vakit geçirilebilir.

Ungan’ların üst sokağında da oturmak için kafeler mevcut, ihtiyacınız olursa yine üst sokakta biraz yürümenin ardında fotokopi-çıktı alabileceğiniz kırtasiye mevcut.

Benim gibi tek gelecek ya da çocuksuz çiftler varsa tren güzel bir opsiyon, biraz uzun sürüyor evet ancak otobüse göre daha eğlenceli olduğunu söyleyebilirim. Ancak ne olursa olsun uyku maskesi almayı unutmayın çünkü ışıkları tren içinde kapatmıyorlar ve dinlenemiyorsunuz. ( Horlamalardan rahatsız oluyorsanız kulaklık da alabilirsiniz ek olarak. ) Eskişehirden sonra çoğu çift koltuk boşalıyor uzanıp uyumak isterseniz oraları tercih edebilirsiniz.

Ankara’da tren garından Kızılay’a taksi 15 TL tutuyor.

Benim kaldığım hostel Deeps Hostel, bu satırları da oradayken yazıyorum. Gayet memnunum, yer olarak Kızılay merkez 4 dakika yürüme mesafesinde, metroya yakın. 4 kişilik bir odada gecelik 50 lira ödüyorum. Çift kişilik yatağı ve banyosu tuvaleti ayrı olan oda var orası da gecelik 100 liraydı yanılmıyorsam. Çocuksuz çiftler için önerebilirim yine. Detay isteyenler özelden yazabilirler ya da hosteli arayıp bilgi alabilirler.

Mert ve Berk Beylerle Coffe Lab Meşrutiyet'te buluştuk yine insanların rahatça buluşup, konuşabilecekleri bir yer. (Bazı günler kalabalık olabiliyor.)

Vakit geçirmek isteyen sinemaseverler Büyülü Fener Sineması'na gidebilir, sanat filmleri sergilenen bulabildiğim tek salondu kendisi.

[bolatmali]

@serotonin, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Arkadaşlar vizem onaylandı direk deneyimi aktarıyım : mülakatım dan 30 dk önce sıraya girdim(hatta 2 saat önceden de abartıp durumu kontrol ettim ) daha sonra , pandemiden dolayı içeri 4 kişi aldıkları için güvenlikte pasaportu gösterdikten sonra beklemeye alındım. İçeri girdiğimde zaten az kişi olduğumuz için hemen evrak teslimine girdim(sadece 3 memur vardı , evrak alan memur sanırım hintli bir beyfendiydi) evraklarımı teslim ettim ama bi çoğunu almayı unuttu pasaportu teslim etmesi gerekirken beni ücret ödeme bölümüne aktardı(330$) fakat pasaportum elimde olmadığı için tekrat evrak memuruna döndüm (baya bi oraya bi oraya devlet dairesine döndü ) sonra vize ücreti dahil tüm işlemlerimi ve almayı unuttuğu belgelerimi de aynı memur aldı aksaklık için özür diledi . Ds260 form belgesi ve ais kaydına gerek olmadığını söyleyip beni mülakat için diğer memura gönderdi . Önümdeki arkadaşların vizesi onaylandıktan sonra ben sıramı aldım , esmer gözlüklü genç bir beyfendi vardı gayet kibar biriydi , mülakatı ingilizce denemek istedim kolay kelimelerin benim için daha iyi olacağını belirttim tabi ki dedikten 10 sn sonra 1 paragraflık bi soru sordu (ben mavi ekran ) türkçeye dönebiliriz bu benim için zor gibi dedim güldü ama asla türkçeye dönmedik daha basit cümlelerle başladık önce sağ elimi kaldırıp yemin ettirdi daha sonra nereye gideceğimi , neden gideceğimi , burda ne iş yaptığımı, orda ne yapacağımı sordu . Cevaplar bittikten sonra pc ye bir sürü şey yazdı. Sonra üstünde liste olan bi kağıdın madde madde üstünü çizdi (kalpten gidiyodum) o sırada pasaportumun en geö 5 gün sonra adresime gönderileceğini dosyaların tamam olduğunu söyledi , ben bi daha herşey tamam mı dedim , evet tamam harika görünüyor dedi . Teşekkür edip dolu dolu gözlerle mutluluk içinde salondan ayrıldım Emeği geçen herkese çooook teşekkür ederim , kazanan herkesin bir an önce bu duyguyu yaşaması için dua ediyorum

[bolatmali]

@znerus, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Bugün 13.15teki randevumuz için 13te konsolosluğun önündeydik. Covid formunu tekrar doldurduk. Maskemizi indirip pasaportla kimlik kontrolü yapıldı. Pasaportumuza etiket yapıştırıp elimize şeffaf bir şey sürüp sıramızı beklememizi söylediler. Dosyaların olduğu poşeti girişte çöpe atmamızı istediler. Araba anahtarı, cüzdan ve dosyalarla girdik içeri. Girişte pasaportu verdik. Numaramızı alıp 2 dakika bekledik. Numaramız yanınca gidip asıl talihlinin diploması, evlilik cüzdanı, 2 şer fotoğraf, kccye yolladığımız belgeler, banka hesap dökümünü verdik. Belgelerin tarihi dolduğu için yenilerini de vermek istedik aldılar. Nüfus kayıt örneğinin 2 kopyasını vermiştik 2.leri geri iade ettiler. Ais kaydını ve ds260 confirmation çıktısını istemediler sadece ptt kaydını yapıp yapmadığımızı sordular. Ardından 5dk kadar tekrar numaramızın yanmasını bekledik. 660 doları verdik. Bir 5 dk daha bekleyip hint asıllı görevliyle görüşmeye geçtik. Görüşmeye ingilizce başladı öyle devam ettik. Yemin metnini okudu ve anladınız mı diye sordu. Onayladık. Parmak izlerimizi aldı. Nereye gideceğimizi sordu. Önce boston'a gideceğimizi orada akrabamızın olduğunu ama asıl yaşamak istediğimiz yerin colorado olduğunu söyledik. Üniversiteyi boston'da okudum ablam Colorado'da yaşıyor ikisi de güzel yerler diyerek gerginliğimizi almaya çalıştı. Mesleklerimizi oraya gittiğimizde ne işte çalışacağımızı yıllık gelirimizi sordu. Sonra 11k dolarınız var görünüyor doğru mu diye sordu. 21 k var deyince bir şeyi gözden kaçırmışım sanırım dedi. Altın hesabımız olduğunu hatırlattık. Altın hesabımızın kaç dolar ettiğini hesaplayıp tamam şimdi anladım dedi. Sonra gülümseyip sizce size vize vermeli miyim diye sordu. Eşim de "sure why not" dedi. Sonra o kadar hızlı konuştu ki tek anladığım pasaportumuzun 3-5 gün içerisinde adrese ulaşacağıydı. Tüm forum ailesine teşekkür ederiz. Umarım 30 eylül tarihi uzatılır ve isteyen herkes vizesine kavuşur.

[bolatmali]

@uarman, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Herkese merhaba bugün saat 08.00deki mulakatimiz icin 7.40ta siraya girdik sirada 09.00 mulakatlsri dahi vardi ancak onlari bufenin oraya yolladilar. Giriste pasaportlari okutup geri verdiler ve xray cihazindan gectik. Iceri girdigimizde tekrar pasaportlarimizi verdik ve sira numarasi aldik. Sonrs ilk once evraklari teslim etmemiz icin numaramiz yandi ikinci kez de odeme icin yandi. En son mulakat icin biz de siyahi beyle gorustuk esim de ben de mulakati ingilizce yaptik. Oldukca yardimsever ve tatli biriydi lutfen gerilmeyin arkadaslar. Yanlis anlasilmalardan ibaret oldugunu dusunuyoruz bazi yorumlarin.. bize once nasilsiniz dedi heyecanli oldugumuzu belirttik ve parmak izimiz alindi sonraki ilk soru amerikada hangi eyalete gidecegimiz oldu new jersey dedik. Tanidiginiz var mi ve kim dedi. Yanina gidecegimiz kisi esimin babasinin arkadasiydi ama cocukluk arkadaslarimizin da orada yasadigini belirttik. Yanina gidecegimiz kisinin meslegini sordu, soyledik. Saglik kontrolunde ben alerjik astimimi soylemistim gecmis tedavilerle ilgili biraz konustuk sonra esime siz ne is yapmayi dusunuyosunuz diye sordu o da ticaretle ugrastigi icin ayni ise devam edecegini soyledi. Hesabimizda 36.000$ (32.600$+25.000tl) vardi ayrica ev tapusu sunduk. Biz parayi bir ay once asil talihli ben oldugum icin benin hesabima yatirdik kaynagini sordu dugun hediyeleri karsiligi dedik ki gercek buydu. Sonra congratulations dedi ve vizenizi onayliyorum 5 is gunu icinde gonderilecek dedi.

[bolatmali]

@Niyaz, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

@crazycells
Yeniden merhaba yeni bir deneyimle karşınızdayım. Bir önceki deneyimden okuduğunuz üzere ben vizemi almış , eşim red almış ve eşimin oğlu mülakata bile dahil edilmemişti. Ama ben yılmadım ve 18/09/2020 de buruk bir şekilde eve dönerken neler yapabileceğim konusunda araştırmaya koyuldum. Açıkçası sizin bile olumsuz yaklaştığınız durumu görmezden gelip sevgili @Muhtaradana ile yaptığımız istişare sonucunda konsolosluğa durumumuzu açıklayan bir mail attım tarih 20/09/2020. Attığım mail baş konsolos adına idi. Eşimin arşiv kaydındaki olay ile ilgili gerekli açıklamalar, evlilik birlikteliğinin zedelenmesi , maddi ve manevi kayıplar ayrıca Amerika’da yaşamaya olan inancımızdan dolayı yaşanan mahkeme süreçlerinin ısrarcı ve sıkı takipçisi olduğumuza yer verdim. Ve son noktada kendilerine olan güvenimden bahsettim. Asıl etkileyici vuruşu bir sonraki güne yani 21/09/2020 gününe bırakmıştım. Başkonsolosa hitaben el yazısıyla yazdığım mektubu postaya verdim. 22/09/2020 günü cevap maili aldım. Kısa ve öz bir şekilde eşimin red sebebini içeren evrağı eke koymuşlar ve okumamı söylüyorlardı. Ekteki evrak zaten bildiğimden farklı birşey içermiyordu. Red sebebinin yer aldığı bir formdu bu ve ilk seçenek (212a/b) kutucuğu işaretliyi. Açıklaması ahlak suçundan ceza almış kişilere vize verilmez yazıyordu fakat ilginç olan şuydu ki eşimin arşiv kaydında yer alan dosya kesinlikle ahlak suçu kategorisine dahil değildi. Bu arada benim kendi pasaportumu vize basılı şekilde teslim aldığım için daha da rahat davranarak ısrarlarıma devam edecektim. Aynı maili tekrar gönderdim. Hemen sonrasında eşimin oğlunun durumu ile ilgili muallak cevap vermişlerdi. Bu konuda da atağa geçip acil mülakat talebi konulu ,durumu özetleyen bir mail yazdım ve bana durumu netleştirip yeni bir görüşme tarihi vereceklerini söylediklerini hatırlattım. Sonraki gün oğlumuz için gönderdiğim maile üst düzey bir yetkili olduğunu belirten birinden cevap aldım. Şöyle diyordu ; evlilik tarihimizde eşimin oğlunun 18 yaşını doldurmuş olduğu ve bu durumun dayandırıldığı yasadan söz ediyordu. Sonrasında da dip not düşerek mülakat istiyorsak bu maile acil dönüş yapmamız isteniyordu. Cevap olarak 18 yaşını geçmiş olmasının (4ay) greencard almasına bir engel bulunmadığını söylüyorlarsa acil görüşme talep ettiğimi ilettim. 28/09/2020 günü öğlen vakitlerinde Ankaradan bir mail aldım. 29/09/2020 tarihinde saat 14.30 da eşimi pasaportunu teslim etmek üzere Ankara’ya davet ediyorlardı. Detayda eğer kendisi covid sebebiyle bir karantinada bile bulunuyorsa ismini bildirdiğimiz herhangi bir kişi de pasaport teslimini yapabilirdi. Bu ifadeden vizeyi vereceklerine emin olduk. Güzel haberi eşime de ilettikten sonra akşam Antalya’dan yola çıkmak için hazırlanmaya başladık. Akşam saat 20.55 de yeni bir mail aldım Ankara’dan Heyecanımız doruk noktasına ulaşmıştı. Çünkü gündüz defalarca dillendirdiğim birşey gerçek olmuş oğlumuzu da 29/09/2020 saat 10.45 e mülakata davet ediyorlardı. Hemen yola çıktık. Sabah Ankaradaydık. 10.45 geldiğinde kapıda gelen mailleri gösterip oğlumuz görüşmeye girdi. Eşimin girmesine gerek olmadığını oğlumuzun babasının pasaportunu teslim etmesinin yeterli olduğu söylendi. Beklemeye başladık yaklaşık 1 saat kadar sonra oğlumuz ağlayarak çıktı. Bildiğimiz sebepten dolayı red vermişlerdi. O da ısrarla madem red verecektiniz niye çağırdınız deyince “ bu cevabı size yasal ve yazılı olarak vermek zorundaydık”diye açıklama yapılmış. Sonrasında da babasının vizesinin verilmesine engel bir durum olmadığına karar verdiklerini , babasından dolayı kendisinin de sonra farklı bir başvuruyla zaten yine gidebileceği belirtilmiş. 30/09/2020 de belkide DV2020’nin son Ankara vizesi eşime ait olmuş oldu. Buradan bir kere daha çıkardığım ders: “Çıkmadık candan ümit kesilmez.”

[bolatmali]

@turcouz, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Merhaba arkadaşlar,
Aşağıda geçen olaylar DV2020 sürecinde yaşanmış ve tamamen gerçek hikayeler serisidir, eksiği olabilir ama fazlası yoktur. 2020 All Rights Reserved

Chapter 1: AMERİKA HAYALLERİ
DV2020 sürecine, 5 Kasım 2018'de çektirdiğim uygun bir fotoğraf ile fiili olarak başlamıştım. 6 Kasım 2018 TSİ gece saat 01:30 - 02:00 arasında da başvurumu gerçekleştirmiştim. Gel zaman git zaman, takvimler 7 Mayıs 2019 tarihini gösterdiğinde "green card çekilişi açıklandı" haberiyle birlikte durumumu kontrol etmeye çalışsam da, yaşanan yoğunluk nedeniyle ancak 9 Mayıs 2020 akşamı öğrenebilmiştim. Kazandığımı öğrendiğim anda "yarın iş var" diyerek uyuyup ilerleyen günlerde artık bir taraftan ABD hayalleri, diğer taraftan da yapılması gerekenleri öğrenmekle zaman geçerken, Mayıs 2019'da doldurmaya başladığım DS-260 formunu (birçok adres değiştirdiğim için) ince eleyip sık dokuyarak ancak 20 Temmuz 2019 günü submit edebilmiştim. Bu tarih aynı zamanda bu değerli foruma üye olduğum gündü.

Chapter 2: "HERŞEY YOLUNDAYSA BİR SORUN VARDIR"
Zaman ilerliyor, yavaştan evrak onayları, mülakat tarihleri alanlar oldukça vuslatın yakın olduğu duygusu hasıl oluyor, heyecanlanıyordum. Forum'da, Amerika'da yaşanacak eyaletlerin yanı sıra ne işler yapabileceğimizi konuştuğumuz, gerçek hayatta hiç görüşmediğim arkadaşlarım olageliyordu. Nihayet, 16 Ekim 2019 günü KCC'den bana da evrak talep e-maili gelmişti. Zaman daralıyor (!) diye düşünürken, case numarasına göre herkes gibi ben de hesap kitap yapıp mülakat sıramın Nisan ya da en geç Mayıs gibi geleceğini öngörüyordum. Zira açıklanan Visa Bulletin'ler harika bir şekilde ilerliyordu. 22k'da biri olarak, son açıklanan vize bülteninin 14k'dan 21k'ya zıplaması ve 3 Mart 2020 tarihinde bana yollanan evrak onay e-mailinin sebep olduğu 'her şey yolunda bilinçaltı sentezleri' beynime adeta her saniye "Mayıs 2020'de Amerika'dasın" telkinleri gönderiyor, adrenalin ve dopamin salgı frekansımı maksimuma çıkararak beni iyiden iyiye germeye, sevindirmeye ve heyecanlanmaya neden oluyordu. Çünkü 22k için gelecek bültende EU Bölgesi'nden sadece 1k bile artış olsa (ki bu kadar az bir sayının DV tarihinde vaki bile olmaması, tahminlerin en az 5k olmasından dolayı, vs.) sıra kesin bendeydi ve hemen mülakat sırasında gerekecek maddi, manevi, medeni, hukuki, idari, kırtasi ne varsa hazırlamalıydım.

Chapter 3: "ŞOK VİZE BÜLTENİ, KORONAVİRÜS YASAKLARI"
Buraya kadar kusursuza yakın işleyen sürece ilk nazar Mayıs 2020'de mülakata girecek olanların cut off 'unu belirleyen Mart 2020'de açıklanan bültenle değdi, bülten adeta DV tarihine ihanet edercesine sadece artı 0.2k açıklanmıştı. Bu şoku atlatmaya çalışan DV2020liler, bunun aslında KCC'nin yeni bir sistem denediği için (ki gerçekten öyle bir şeyler yapılamaya çalışılıyordu) mantıklandırmaya çalışsalar da aslında bu tarih bir milattı, kara günlerin miladı... İşte tam da bugünlerde Koronavirüsgillerin en tehlikeli üyelerinden Covid-19, dünyayı tamamen etkisi altına almak için çıktığı bu lanetli yola, dünyanın en doğusundan; Uzak Doğu'dan yola çıkmıştı bile, duyulana kadar seri bir şekilde çoktan Orta Doğu, Avrasya, Doğu Avrupa, Kuzey Avrupa ve nihayet okyanusu geçerek Kuzey Amerika'ya kadar ulaşmış, dünyayı resmen bir kaos ortamına dönüştürmüştü. Çok geçmeden ülkelerin hükümetleri tedbir olarak bütün sınırlarını kapatmaya başlamıştı. Vakalar ve ölümler her geçen gün hızla artmaktaydı. İtalya ve İspanya'daki vakalar ve ünlü medyaların her köşede günlerce bekleyen ceset görüntüleri servis etmeleri, dünyayı adeta süper saçma Hollywood korku filmlerine döndürmüştü. Yani kimse ne olmakta olduğunu anlamasa da korkuyordu. Gezegenimiz modern tarihin en büyük krizlerinden birine bodoslama bir şekilde girmiş, kimse olayların nereye varacağını tahmin bile edemiyordu. Alışılagelmiş sosyo-ekonomik trend bir anda durmuş, piyasalar da buna aynı şekilde olumsuz karşılık vermeye başlamıştı. Çok geçmeden bütün ülkelerde bırakın şehirlerarası seyahat yasaklarını, sokağa bile çıkma yasakları getirilmişti. Memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar bir bir tedbir kararları açıklıyor; eczanelerde yıllarca kullanılmayan kolonya damacanaları, altın gibi değerlenmeye başlıyor, alışveriş sitelerinde yıllarca 20-30 TL olan 5lt'lik el dezenfektanlarının fiyatı birkaç günde 250-500 TL'ye peynir ekmek gibi satılmaya başlıyordu. Aynı şekilde plastik eldiven ve kimsenin takmasını bile bilmediği basit yüz maskeleri karaborsaya düşmüş, yüzde 500-700 zamlı satılmaya başlamıştı. Ülke ve Dünya genelinde fiyatı artmayan tek şey, belki de krizin ulusal sosyal medya ikonu olan "luppo" idi. Dezenfektan ve maske bulunamazken, fiyatları 300-500 yükselirken, tabi ki hükümet de boş durmuyor, vatandaşı için gerekli bütün önlemleri alıyordu (!) Bilmem kaç ülkeye bilmem kaç gross ton korona ile mücadele malzemeleri gönderiyordu, ama bizim sağlığımız için. TC Vatandaşı maske bulup takamıyordu ama tonlarca malzeme boş beleş dünyaya dağıtılıyordu ama olsundu, vatandaşın sağlığı her şeyden önemliydi sonuçta...

[bolatmali]

@Muhammed-Eyüp-Yavuz, içinde söyledi: DV2020 Mulakat Deneyimleri

Arkadaşlar merhaba, biz de bugün mülakata girdik, belki benzer durumda olup kaygılı arkadaşlar vardır diye deneyimi anlatacağım.
Öncelikle tüm yardımları için @crazycells ve @Muhtaradana ya özellikle teşekkür ederim.

Durum şu ki; Aralık ayının ortalarına doğru mülakat tarihimiz belirlendi fakat Ekim ayında evlendiğim için eşim adına ds260 doldurmamıştım. Hemen konsolosluğa mail attım fakat hiçbir dönüş olmadı. Ta ki 31 Aralık gününe kadar. Eşimin bilgilerini istediler, yolladım ve tabi ki vize görüşmesine kadar da cevap yok. Bu sabah baya kaygılı bir şekilde mülakata gittik, hatta sağlık raporlarımızı bile almadık. İçeriye gireceğimiz zaman tabi ki eşimi almadılar ve karşıdaki pastanede gergince beni beklemeye başladı. İçeride @ilhanucarus ile tanıştık ve güzelce sohbet ederek birbirimizi rahatlattık:) sonra numaram yandı ve gişeye doğru yola koyuldum. Gişedeki görevli evraklarımı istediği gibi bölüp durumu izah ettim ve 20 gündür açmadıkları Ds formunu sadece 1 dakikada açtı. Öğleden sonraya randevu vereceğini söyledi ama daha yakın bir saat isteyince 11 dedi. Bu arada benim önerim işiniz yoksa alabildiğiniz kadar saat alın. Ben her yıl yüzlerce Ds doldurduğum ve şirketimi de Ankarada ofisi olduğu için işimi hızlı hallettim.
Sonrasında 11 gibi tekrar geldik. İstanbul konsolosluğunun aksine herkes inanılmaz güler yüzlü ve anlayışlıydı, bu da bizi oldukça rahatlattı. Belgelerimizle sıra beklemeden hemen 12 numaralı gişeye girdik ve hepsini teslim ettik. Sonrasında ise para ödeme ve nihayetinde son mülakat için 6 numaralı gişeye geldik. Yemin ettikten sonra Gişedeki kadın İngilizce biliyorsunuz değil mi! Diyerek İngilizce konuşmaya başladı. Bunun pek soru olduğunu düşünmüyorum. Ya bizi denedi ya da canı anadilini kullanmak istedi:)
Son mülakat da oldukça rahattı, çok sempatikti ve soruları özellikle nasıl tanıştığımız, evlenmeye ne zaman karar verdiğimiz, orada ne yapacağımız üzerindeydi. Soruları da güzelce cevapladık, hatta espriler filan da döndü diyebilirim. Sağlık belgemiz eksik olduğu için bize malum kağıdı verip pasaportlarla beraber postalamamızı istedi. Kesin bir netice söz konusu değil fakat vize deneyimlerime göre sıkıntılı bir şey gözükmüyordu.
Not1: Evliliği kanıtlayıcı belge olarak yazışmalardan ziyade instagramda paylaştığımız fotoğraf ve storyleri ss alıp çıkarttım, böylelikle tarihi de belirli oluyordu. Ayrıca nikah vs. Fotolarda koydum.
Not2: Hesap dökümü hakkında çok şeyler okudum ama 2 kişi için 10400 dolar gösterdik ve herhangi bir sorun olmadı.
Not3: Bence en önemlisi bu, eksik evrak olacağından da ayrı bir korkumuz vardı ama Gişedeki görevli açık bir şekilde şunu söyledi. Eğer Ocak ayında eksik evraklarınızı tamamlarsanız vizenizde hiçbir sorun olmaz çünkü size ayrılan vizeleriniz var fakat Ocak ayından sonra tamamlanırsa diğer aylardan kalan fazlalıklar değerlendirilir ve riske girilir diyerek uyardı.
Şimdilik bu kadar diyeceklerim, eğer bizimle benzer durumda olanlar varsa umarım biraz da olsa kaygılarını dindirebiliriz.