4 Ağustos 2022 Mülakat Deneyimi’miz
09:15’teki mülakatımız için 08:45’te mekandaydık.
Bizden önce gelmiş olan 5 arkadaş daha vardı, bir beyfendi çocuğumuz olduğu için kendi sırasını bize verdi; kendisine tekrardan birkez daha teşekkür ederim.
İçeriye 5’er kişi olarak alıyorlar. Gerekli kontrollerden sonra içeri girdiğinizde pasaportlarınızı alıyorlar ve bir sıra numarası ile geri veriliyor. Ve sonrasında numaranızın yanmasını bekliyorsunuz. Her ne kadar soğukkanlı olmaya çalışsakta, heyecan her dakika artıyordu bizim için; tüm evraklarınız tam olsa da “acaba bir sorun olacak mı?” endişesiyle zaman bir türlü geçmedi.
Konsoloslukta duvarda saat olduğunu çıkarken gördüm; o yüzden ne yazık ki tam olarak zaman veremeyeceğim.
Numaramız ilk yandığında vize ücretini ödedik.
Yaklaşık 40 dakika sonra evrakların teslimi için ikinci kez numaramız yandı ve bizden bekleneni yaparak; görevlinin tek tek istediği dökümanlarımızı teslim ettik. Son olarak “Mülakatı İngilizce mi Türkçe mi yapmak istiyorsunuz?” sorusuna hızlıca “İngilizce” cevabını verdik.
Saat 11:15 civarıydı sanırım ki kısa süren bir tecrübeydi.
Son kez numaramız tekrardan yandı ve Asyalı hanımefendi’nin bulunduğu bankoya doğru çocuğu yerden paket alırcasına kucaklayıp heyecanla ilerledik.
- (Biz) Hello, morning
—Merhaba. Günaydın?
Mülakat Türkçe başladı. Biz eşimle şaşırdık ancak o şekilde devam ettik.
Asıl talihli olan eşime;
—Nereye gideceksiniz?
-Tanıdığınız var mı?
-Ne iş yapıyorsunuz?
-Ne iş yapmayı planlıyorsunuz?
soruları soruldu.
Son soruya Türkçe cevap verdikten sonra, “İngilizce konuşabiliyor musunuz?” diye sordu.
Eşim “Evet?” diye cevap verdi.
Bizim için mülakat; çok dengesiz ve şizofrenik ilerliyordu.
Ve sonra aynı soruyu ingilizce tekrardan sordu.
Daha sonra kendisiyle göz göze geldik ve eşinize son bir sorum olacak; “İngilizce biliyor musunuz?” dedi.
“Sure?” dedim.
“Raporunuzda, geçmişte ehliyetinize el konulduğu gözüküyor, bu gerçekleştiğinde kaç yaşındaydınız?” dedi.
O esnada göğsüme bir ağrı saplandı, sanırım yine son anda herşey elimden kayıp gidecek diye düşündüm.
“Aaa.. Hmm… I was 21 years old? “ dedim ve bize geri uzatacağı pasaportları beklerken tekrar,
Audio => Language => Turkish
Subtitles => Off
seçeneğini seçip;
“Herşey harika gözüküyor, vizenizi onaylıyorum” dedi.
“We are appreciate” dedim, baktı ve gülümsedi.
Ve hızlıca oradan uzaklaştık…