@kingocali, içinde söyledi: DV2021 (2021 Green Card Lotosu) Asamalari
@kingocali, içinde söyledi: DV2021 (2021 Green Card Lotosu) Asamalari
@fortuneormisfortune, içinde söyledi: DV2021 (2021 Green Card Lotosu) Asamalari
Sayin Forum Kullanicilari ve Moderatorler,
Malumunuz, surecin daha once sekteye ugratilmasi, takip eden kisitllamalar ve son olarak da tamamen kapanma. Bunlarin hepsi bu deadline (kisitli zaman araligi) icerisinde alternatifler dusunmeye itiyor. Muhtemelen daha once benzer sorular soruldu ve cevaplandi. Emin olmak ve birebir cevap almak icin ben de danismak isterim.
1 Vatandasi olmadigimiz veya oturum iznimizin olmadigi bir ulkeye gidip mulakat ve vize surecini oradan yonetme sansimiz var mi (Avrupa, komsu ulkeler vb.)?
2 Bir onceki sorumun cevabinin muhtemelen hayir oldugunu varsayarak soruyu bir de soyle spesifik hale getirmek isterim. Guncel ve uzun sureli ABD B1/B2 vizesi (is ziyareti) sahibi birisi sureci Amerika'ya gidip oradan yonetebilir mi?
Selamlar,
New York'taki bir Türk avukata 200 Dolar ödeyerek aldığım cevabı, amme hizmeti olarak buradan paylaşmak isterim:
DV-2021 kazananlarının, dosya numaraları "current" olduktan sonra, Amerika'ya gidip (Gitmek için dosya numarasının "current" olmasına gerek yok; Adjustment of Status işlemlerine başlamak için var. Gitme tarihi "as soon as possible"), Adjustment of Status yapabilmesi için iki yol varmış:
-
Gidiyoruz. 90 gün bekliyoruz. Avukat Adjustment of Status başvurumuzu yapıyor. USCIS’te kimse niyetimizi sorgulamıyor. Avukat dosyanın üzerine “Acil” yazıyor. Ama dikkate alınacağını ve işlemlerin 30 Eylül 2021’e yetişeceğini garanti edemiyor.
-
Gidiyoruz. 2-3 hafta bekliyoruz. Avukat Adjustment of Status başvurumuzu yapıyor. USCIS’te “Sen kötü niyetli giriş yaptın. Visa fraud’dan suçlusun” muamelesi yapıyorlar. Onlara avukatlarımızla görüşmeye geldiğimizi, zamanın daralmasından dolayı, Amerika’dayken, bu işe Amerika’da başvurmaya karar verdiğimizi anlatıyoruz, ama onları niyetimizin kötü olmadığına ikna etmek bize düşüyor. O zaman 30 Eylül 2021’e kadar yetişmesi mümkün.
USCIS Fee: 1.225 Dolar. Avukat ücreti: 2.500 Dolar.
Avukata “Delikanlı gibi söyle: Sen benim yerimde olsan bu riski alır mısın?” diye sordum. “Almayacak olmanın rahatlığıyla cevap veriyorum: Başka çarem olmadığı için alırım” dedi.
Başka çarem olup olmadığını öğrenmek için, haftaya 300 Dolar ödeyip, Goh v. Blinken davasının davacısı ImmPact Litigation Team ile görüşeceğim. Oradan çıkacak sonucu da (Onlar da açık yüreklilikle cevap verir de, herhangi bir sonuç çıkarsa) sizlerle paylaşırım.
Diğer yandan, New York ve New Jersey'deki arkadaşların kanepelerinde kaç günlük kontenjanım olduğunu öğrenmeye çalışıyorum.
Yıldızlar hizalanırsa, "Forth Eorlingas"...
Çok Önemli Not: Kesinlikle göçmenlik tavsiyesi değildir. Sadece elimdeki verileri paylaşıyorum. Herkes kendi avukatını kendisi bulur; kendi değerlendirmesini kendisi yapar; kendi kararını kendisi verir; kendi kararının sonuçlarından da yalnızca kendisi sorumludur.
Şimdi ImmPact Litigation Team'den, hem consular processing, hem travel ban strategies, hem adjustment of status, hem removal defense, hem immigration court konularında ehil Amerikalı bir avukatla görüştüm. Sorularıma son derece açık yürekli cevaplar verdi. Kendisi, 90 gün kuralına uyduğum takdirde, Adjustment of Status başvurumda sorun olmayacağını, ama Amerika'ya yarın gitsem, Adjustment of Status'a en erken Ağustos ortasında başvurabileceğimizi, kalan 45 günde Adjustment of Status başvurumuzun yetişmesinin gerçekçi olarak mümkün olmadığını, 90 gün kuralını ihlal etmemi ise kesinlikle tavsiye etmediğini söyledi. 90 gün kuralını ihlal ederek Adjustment of Status başvurusu yaptığım takdirde, başvurumun kabul edilmesinin çok düşük ihtimal olduğunu, "visa fraud"la suçlanacağımı, mevcut B1/B2 vizem iptal edilmese dahi, Amerika'ya girip çıkarken sorun yaşama ihtimalimin olabileceğini, gelecekte göçmen olmayan vize başvurularımın reddedilebileceğini söyledi.
Zaten, biri hariç, New York ve New Jersey'de yaşayan arkadaşlardan da umduğum ilgiyi görememiştim.
300 Dolar vermiş ve avukatı yakalamışken, Goh v. Blinken davası hakkında sorular da sordum. "Bu davadan somut beklentilerimiz ne olmalı?" diye sordum. (Tamamı DV-2021 kazananları ve onlara tahsis edilmesi beklenen diversity temelli göçmen vizeler özelinde) "Açık olup, işlem yapmakta olan konsoloslukların daha hızlı işlem yapmasını; açık olup, işlem yapmamakta olan konsoloslukların işlem yapmaya başlamasını beklemelisiniz. Kalan sürenin darlığından dolayı, bir miktar vizenin, vizesini zamanında alamayanlar için rezerve edilmesini beklemelisiniz. Ama açık olmayan konsoloslukların açılmasını beklememelisiniz. Zira, dış temsilciliklerin açılıp kapanması, siyasi kararlar olabildiğinden, yargıcın, kapalı olan bir konsolosluğu açtırmaya yetkisi yok." dedi. "Şimdi Ankara keyfi olarak açmıyor diye, ben vizemi alamayacak mıyım?" dedim. "Bu gibi bir durumda, yargıç, uygun görürse, dosyanın başka bir post'a taşınmasını emredebilir" dedi. "Yunanistan'a, Bulgaristan'a, Gürcistan'a gideceğime, bu işi Amerika'ya gelip yapamaz mıyım? Bu post USCIS olamaz mı?" diye sordum. "Konsolosluklar Department of State'e, USCIS Department of Homeland Security'ye bağlı. Bizim dava dilekçemizde, yargıcın müdahale etmesini talep ettiğimiz kurumlar arasında USCIS'in adı dahi geçmiyor. O yüzden, olamaz" dedi.
"Ben bu davanın gidişatı hakkında son derece karanlıkta bırakılmış hissediyorum. Hizmet sözleşmemizde, 'Müvekkil, bunun toplu bir dava olduğunu, o sebeple bu kadar ucuz olduğunu; bu yüzden, avukatlara bireysel sorular soramayacağını ve avukatlardan bireysel ilgi beklememesi gerektiğini anlar ve kabul eder' diye anlaştığımızı biliyorum ama, bana bireysel bilgi vermeniz, sorularıma cevap vermeniz, yapılması gerekenleri benim adıma yapmanız için ne kadar daha ödemem gerektiğini öğrenebilir miyim?" diye sordum. "Senin göçmenlik işlemlerini sıfırdan ele alıyor olsaydık, 3.500 Dolar'ını alırdık. Ama sen DS-260'ı göndermiş, işin büyük kısmını halletmişsin. Kalan işleri senin adına takip etmemiz, seni gelişmeler hakkında bireysel olarak bilgilendirmemiz, bireysel sorularına cevap vermemiz için iki yol önerebilirim: 1. Seni saatlik olarak ücretlendirebilirim -- ki, saatlik ücretimiz 350 Dolar'dır. 2. Sana 1.100 Dolar'lık sabit bir ücret olanağı sunabilirim" dedi. "Sana ayırdığım sürenin yalnızca yarısını kullandık. Kalan 150 Dolar'ı da hesaptan düşeriz" diye de ekledi. Ben "2. seçeneği tercih ediyorum" dedim. Bana mesai saatleri içinde istediğim zaman arayabileceğimi, istediğim zaman e-mail atabileceğimi, e-mail'ime 24 saat içinde cevap alamazsam, başlığa "URGENT!" yazıp tekrar atmamı, bu durumda Gelen Kutusu'nda en üste çıkacağımı ve e-mail'imin öncelikli olarak cevaplanacağını söyledi. Eeeğy Jacob v. Biden ve DV-2021 Big Mandamus davasının davacısı olan arkadaşlar, benim kıymetini bilemediğim Curtis Morrison'ın kıymetini siz iyi bilin Biz kendi avukatlarımızdan Curtis Morrison'ın bedavaya verdiği hizmeti alabilmek için, 1.100 Dolar DAHA veriyoruz.
Eeeğy DV-2022 kazananları, 2020'de de, 2021'de de bütün dosya numaraları Haziran'da "current" oldu. Ben dosya numaramın "current" olacağı kesinleşmeden, arkadaşlarımın kanepelerine talip olamazdım ama, sizin durumunuz artık içtihat haline geldi. Ankara sizin işlemlerinizi de yapmaz ve sizin cebinizde de B1/B2 vizesi var ise, en geç Şubat sonunda Amerika'ya gidin, Haziran'da direkt Adjustment of Status başvurunuzu yapın. Biz treni kaçırdık; siz kaçırmayın...
New York'taki Türk avukat ile New York ve New Jersey'deki arkadaşlarımı tekrar arama, biraz daha düşünme ve fikrimi tekrar değiştirme haklarımı saklı tutmakla birlikte, şu an için gelmiş bulunduğum nokta itibariyle, Amerika'ya gidip, Adjustment of Status başvurusu yapmayı, bana kaybettirebileceklerini göze alamayacağım için kendime uygun bulmuyorum. Nihayetinde, Amerika'ya uzun vadeli bir hava değişikliği olsun diye gitmek istiyordum. Mali, siyasi ya da ailevi olarak, gitmek benim için bir zorunluluk olmadığından ve ileride kısa vadeli hava değişikliği imkanlarından mahrum kalmamak için, olduğum yerde kalıp, bütün imkanlarımı davaya odaklamanın şimdilik benim için daha doğru bir strateji olacağına karar verdim.
Tekraren, New York'taki Türk avukat ile New York ve New Jersey'deki arkadaşlarımı tekrar arama, biraz daha düşünme ve fikrimi tekrar değiştirme haklarım saklıdır. Sonra "Vay efendim, öyle dedin de, böyle yaptın" olmasın
Gitmeme kararımı kendi kendime rasyonelize edip, kafamı Adjustment of Status konusunda tamamen boşaltmak için, New York'taki Türk avukata bir 200 Dolar daha bayılıp, kendisiyle bir tur daha görüştüm. Bu sefer, "Gitmeli miyim?", "Ne zaman gitmeliyim?", "Ne kadar beklemeliyim?", "Yetişir mi?" sorularından ziyade, (gitmenin, olursa, ne kazandıracağı da zaten belli olduğundan) gitmenin bana kaybettirebileceklerini öğrenip, bir risk değerlendirmesi yapmaya çalıştım.
Sınır kapısındaki görevlinin, doldurmuş bulunduğum DS-260 formuna ulaşmasının, benim hakkımda özel bir ihbar, vs olmadığı sürece çok olası olmadığını, DS-260'a ulaşıp, sırf bu yüzden girişimi reddetmesinin daha da az olası olduğunu, DS-260 doldurmuş olduğum halde, ABD'ye göçmen olmayan vizeyle giriş yapmaya çalışmamın otomatik olarak bir suç teşkil etmediğini ya da ret sebebi olmadığını, böyle bir şeyin başıma bela olması için, daha önce birden çok şüpheli giriş - çıkış yapmış olmam ya da açık bir şekilde visa fraud'la suçlanmış olmam gerektiğini, bana en fazla, "DS-260 doldurmuşsun ama, göçmen olmayan vizeyle giriş yapıyorsun. Neden?" diye sorabileceğini, ona sakin ve mantıklı bir cevap vermem halinde (Ör: "Evet, DV çekilişini kazandığım için doldurdum ama, o ayrı ilerleyen bir süreç. Ankara'da mülakat için tarih bekliyorum ama, şu an arkadaşlarımı ziyaret için buradayım. 1 ay kalıp döneceğim. Buyurun, bu da dönüş biletim"), "denial of entry" ile karşılaşma ihtimalimin, %10'un altında olduğunu söyledi.
"Denial of entry" ile karşılaşırsam, bunun mevcut B1/B2 vizemin iptaline, ileride başvuracağım göçmen olmayan vizelerin reddine, ileride tekrar DV çekilişi kazanırsam, o zaman yapacağım göçmen vize başvurumun reddine neden olabileceğini, ancak bunların ihtimalinin çok düşük olduğunu söyledi.
Sorunsuz bir şekilde giriş yapabildiğim, Adjustment of Status başvurusu yaptığım, ancak bu başvurum, 1 Ekim 2021'e kadar yetişmemesi, visa fraud'la suçlanmam, uygun bulunmaması gibi, ya da başka herhangi bir nedenden reddedildiği takdirde, mevcut B1/B2 vizemin iptal edilip edilmeyeceğini sorduğumda, giriş yaparken, bana muhtemelen ABD'de kalmak için 6 ay süre verileceğini, süreç 1 Ekim 2021'e kadar yetişmediği takdirde, ABD'de henüz 4 ay kalmış bulunduğum ve ret cevabını alınca çıkış yapacağım için, vizemi ihlal etmiş olmayacağımı, bu sebeple, mevcut B1/B2 vizemin iptal edilmesini gerektirecek bir sebep bulunmadığını söyledi. Girişteki memur bana 6 değil, 3 ay süre verse bile, Adjustment of Status başvurusu yapmış ve başvuruma cevap bekliyor olmam hasebiyle, 4. ayın içinde dahi "out of status" pozisyonunda kalmayacağımı, bu sebeple, ret cevabı alsam bile, ABD'yi zamanında terk ettiğim sürece, suçlu duruma düşmeyeceğimi ekledi.
Suçlu duruma düşmediğim takdirde de, mevcut vizemin iptali, ileride göçmen olmayan vize başvurularımın reddi, ileride tekrar DV çekilişi kazanırsam, o zaman yapacağım göçmen vize başvurumun reddi gibi durumlarla karşılaşmamam gerektiğini; "Kesinlikle olmaz" garantisi veremeyeceğini, ancak bunların başıma gelmesinin çok düşük ihtimal olduğunu söyledi.
Forumun "Adjustment of Status" başlığı altında, AoS başvurusunu, 90 gün bekleme süresini de çoktan doldurmuş olduğu halde, Ocak başında yapmış, mülakatını Mayıs başında ancak tamamlayabilmiş, ancak biyometrik randevusu ve sağlık raporu hala eksik kalmış DV-2021 talihlisi hanımefendinin durumunu örnek gösterdim. 1. "90 gün kuralı"nın kesin bir kural olmadığını, 2. 89 gün ile 91 gün arasında hiçbir fark olmadığını, 3. Daha çok evlilik gibi, birkaç haftada olamayacak kadar büyük değişiklikler, verilemeyecek kadar büyük kararlar için geçerli olduğunu, 4. ABD içindeki göçmenlik işlemlerinin tekrar hızlanma eğiliminde olduğunu, 5. USCIS memurlarının, DV-2021 sürecinin sonuna yaklaşılmakta olduğunun bilinciyle, dosyayı daha hızlı ele almalarını beklediğini söyledi (İki seanstır bu kadar özgüvenli konuşmasından, bir bildiği vardır diye düşünüyorum). "Benim tanıdığım doktorlar, sağlık raporunu 3-4 gün içinde hazırlıyorlar. COVID aşısı bir sorun olsa bile, sana zaten giriş yaptıktan sonra 1 ay kadar beklemeni tavsiye edeceğim. O arada iki dozu birden yaptırırsın. Pfizer'inkini yaptırırsan, onun iki dozu arasındaki bekleme süresi 21 gün. Aşı sıkıntısı olmadığından, turist vizesiyle bile rahatlıkla yaptırabilirsin" diye ekledi.
Son olarak, "Ben gelmeme eğilimindeydim. Siz ısrarla 'Gel' mi diyorsunuz?" diye sordum. "Bu fırsat insanın eline bir defa geçer. Bence kesinlikle gelmelisin" dedi (Bunu söylemek için 1 değil, 2.500 tane nedeni (Bkz. 2.500 Dolar'lık hizmet bedeli) olduğunun farkındayım).
Kafam bir tur daha karıştı. Şimdi bunları aynen New York ve New Jersey'deki arkadaşlara rapor edeceğim. Ama, hayatı boyunca her işini nizami yapmış bir adam olarak, hala gitmeme eğilimindeyim sanırım...