Merhaba, vizesini eşiyle almış bir kimse olarak sürecimi özetlemeyi isterim. Sevgili @crazycells 'in sabırlı, bilgili ve doğru yönlendirmeleri karşısında ise ne kadar teşekkür etsem az. Uzatmadan özetleyeyim: sürece bekar olarak başladım, formumu Mayıs ayı içerisinde bekar submit ettim, case number'ım 13xx idi. 2 Ekim 2017 tarihine mülakat verildi. Paralelde süren bir ilişkim vardı. Evlilik kararı kolay değildi. 5 düşünüp 3 karar verdik, öyle dedik böyle dedik, sonunda evlenmeye karar verdik. Mülakatıma gitmedim, aralarda konsolosluğa mail attım içimi döktüm, @crazycells 'e yazdım, foruma yazdım, neler yaşadım bir ben bilirim.
Neler mi oldu? Mülakata (2 Ekim) 3 hafta kala evlilik kararı verilmişti, fakat biz o tarihe kadar 3 hafta içerisinde evlenip mülakat için gerekli evrakları da yetiştiremezdik, kendimizi de. Karalar bağladım, allara boyandım, kurudum yeşerdim, mülakata bekar gidip daha sonra mı eşimi ekletsem yahut mülakata hiç gitmesem mi, dedim durdum, 23 Eylül tarihli sağlık raporu randevum için Ankara'ya kalkıp her durumda gitsem ve raporumu alsam mı, risk nedir, diye sorular sordum kendime. Paralelde aileler ile tanışılıyor, 24 Eylül'de aileler arası söz yapılması planlanıyor, çalıştığım yerde işler çok yoğun ve ben de yeni sayılırım firmada ve elbette şirketim bilmiyor bu süreci. Eşim "sen kaç kendini kurtar beni sonradan ekleyebilirsek ekleriz ekleyemezsek kısmet "diyor, ben ise en doğrusu ne olur derdinde sağı solu tırmalıyorum. Velhasılı kelam ben 23 Eylül'de Ankara'ya muayeneye gitmemeye 22 Eylül cuma akşamı karar verdim, çıktım üzerine 2 bira içtim, o hafta 3 kilo filan vermişimdir düşünmekten. 2 Ekim mülakatıma da gitmedim. Karar vermek kararsızlıktan iyidir derler ya, yüzüme renk geldi. 24 Eylül'de sözlendim. 11 Kasım'a gün aldık nikah için. Bir yandan eşimin 1 aylık yurt dışı seyahati çıktı, nikah hazırlıkları için buralarda bir başına koşturan bir ben (kilo vermeye devam). Bu arada konsolosluğa attığım maillerden birine gelen cevabı aynen paylaşıyorum, faydalı olacaktır:
"Gocmen vize gorusmenize katilamayacaksaniz randevu tarihi degisiklik talebinizi randevu gununuz gectikten sonra hizmet saglayici firmamiz CSC’ye https://ais.usvisa-info.com adresinden veya 0850 390 2884 numarali telefondan iletebilirsiniz. Talebiniz ofisimizle paylasilacak ve randevu degisikliginiz internet uzerinden yapilarak tarafiniza bilgi verilecektir. Ancak DV kategorisinde vizeler her ay kisitli sayida verilebilmektedir ve size sadece gorusme gununuzun oldugu ay bir vize numarasi rezerve edilir. Programin sonuna yaklastikca (Eylul 30) vize numaralari azalir ve yeni randevu taleplerine cevap verilemeyebilir"
Ben Ekim ayı ortasında meraktan bu numarayı bir aradım (0850 390 2884). Kontrolünü yapalım dediler, yeni mülakat için bir engeliniz yok, not alayım dediler. 11 Kasım'da evleneceğimi, o tarih sonrası çağrılmak istediğimi, ama evlilik sonrası evrak toparlama işlemlerim de olacağı için bu genişlikte bir zamanın bana bırakılmasını talep ettiğimi söyledim, bunun notunu aldılar, bilgileri konsolosluğa ileteceğiz dediler, teşekkür ettim kapadım telefonu. İçime bir kurt düştü, acaba yeni tarih alma talebi mi iletildi benim adıma diye. Çünkü evlilik sonrası yapılacak prosedürel işler hiç kısa sürede halledilir işler değil, malum soyadım değişiyor, bundan sebep nüfus cüzdanı değişmeli ve ardından pasaport. Ve bunların hiçbiri kısa sürede olmuyor. İstanbul'daki nüfus müdürlüklerinden herhangi birine randevu almak üzere randevu hattını aradığımda 2017 sonuna kadar tüm randevuların dolduğu bilgisini alıyorum, içime kurtlar düşmeye devam ediyor. Bu arada bir detay daha: evlilik sonrası evlendiğinizin bilgileri belediyelerden nüfus müdürlüklerine gönderiliyor (ortalama 5-10 gün içerisinde), nüfusa randevu alabilen şanslı insanlardan iseniz, randevu için gittiğinizde geçici kimlik belgesi alıp o belgeyi kimlik yerine emniyetteki pasaport başvurusunda kullanabiliyorsunuz ama pasaportun yenilenip size ulaşması 5-7 gün. Hepsi gün. Hepsi zaman. Hepsi ömür törpüsü. Hepsi belirsiz. Diye diye düşünürken konsolosluktan gelen mail: 27 Kasım'a mülakat verilmiş! Benim kalkıp o numarayı aramam ve ortalığı habersiz ve şuursuz hareketlendirmem sebebiyle, nikahımdan tam 2 hafta sonrasına mülakat verildi. Ben tekrar eridim. O 2 haftada tüm bu işlemlerin yürümesi bayağı imkansızdı. 11 Kasım'da evlendik mi, evlendik. Balayına çıkmadık, şirkete yalan söylemeye devam. Nikah Cumartesi gerçekleşti. Pazar evlilik cüzdanının fotoğrafını çekip konsolosluğa ilettim eşim için de form açtılar, Pazartesi belediye ile görüştüm, nüfusa yalvardım, telefon görüşmeleri, eş dost derken, sonuç: Pazartesi günü hem belediyeden evraklarımı nüfusa göndertmiş, hem nüfustan randevusuz kimlik başvurusu yapabilmiş, hem aldığım geçici kimlik belgesiyle emniyete kapanmadan 5 dk evvel varmıştım, emniyette de o gün tüm gün ekranlar çalışmıyormuş, tüm türkiye'de bir sıkıntı varmış, ama son anda sistem çalıştı (16:57 filandır saat, bayağı son anda), pasaport başvurumu da yaptım ve gelecek günleri beklemeye koyuldum, evet hepsi 1 günde oldu, bayağı çılgınlık, bayağı başarı, bayağı şans, bayağı yorucu. Mülakata gittik, sıkıntısız rahat, ilişki kanıtları, fotoğraflar, whatsapp yazışmaları, bayağı titiz çalıştık ve ilişkimiz ya da evliliğimizle ilgili tek bir soru gelmedi! Kısmet. Hayırlı olsun dediler, duygularımız alınmış gibi çıktık mülakattan, neden bilmiyoruz. Bu arada ne oldu peki? Şirket bir seyahat koydu yurt dışına, ve benim mülakatımdan 4 gün sonraya! Mülakatım sonrası ya pasaportum elime ulaşmamış olursa ne olur, benim adıma hızlıca schengen alınmış eski pasaportuma o arada, tüm ayarlamalar yapılmış, içim içimi yiyor. O pasaport konsolosluktan 3 gün sonra elime ulaşmazsa büyük bir yalanla ben gidemiyorum diyeceğim yine mecbur, çünkü eski pasaportuma iptal basılmış/delinmiş yurt dışına çıkamam, yenisi konsoloslukta. Ve ne oldu? Pazartesi mülakat, Çarş akşamı ptt'den gelen sms, Perşembe pasaportum ptt'deydi, gidip gönül rahatlığıyla aldım, Cuma da yurt dışına çıktım. Bayağı engelli, bayağı engelleri aşmalı geçen bir kaç ay. Perşembe pasaportumu aldım ya, bünye artık direnmeyi mücadeleyi bıraktı zaar, o akşam hayatımın en korkunç diş ağrısını yaşadım, tüm seyahat boyunca kutu kutu ağrı kesici içtim, dönüşte ateşlendim. Hayat sürprizlerle dolu arkadaşlar! Bu daha başlangıç, mücadeleye devam! Hepimizin hakkında hayırlısı ne ise, o olsun. Sevgiler.