Herkese merhaba,
Ben de sonunda "Congratulations!" sözünü duydum. Deneyimimi aktarıyorum:
10:45'teki randevuma biraz erken gittiğim için etrafta yürüyerek stresimi azalmaya çalıştım. Telefonumu Kaktüs Kafe'ye emanet ederek 10:30'da içeri girdim. Girerken güvenlik ile muhabbet ettik. Türk vatandaşlarının içeri girişi çok hızlı oluyor. İranlıların girişleri 20-25 dakika sürebiliyormuş. Klasik covid formunu doldurup imzalattılar. İlk kapıyı açınca X-Ray'den geçip bekleme salonuna geçtim. Girer girmez pasaport kontrolü yapıldı ve fotoğrafım olup olmadığı soruldu. Sonrasında verilen numarayı takip et dediler.
2 dakika içinde veznede numaram yandı. 330 USD'yi kredi kartıyla ödeyebileceğimi söyleyip hangi kurdan çevirdiklerini sordum. 17 dediler (Güncel kur 14.30 an itibarıyla). Öyle olunca nakit 350 USD verdim, 20 USD üstünü verdiler.
Sonra dokümanlar için tekrar numaram yandı. İstedikleri dokümanlar:
- Pasaport
- Sağlık raporu
- 2 adet fotoğraf
- Nüfus kayıt örneği (E-devlet çıktısı tek kopya)
- Adli sicil kaydı (E-devlet çıktısı tek kopya)
- Diploma aslı ve fotokopisi
- Banka dökümü ve imza sirküleri (Banka çıktısı tek kopya)
- Askerlik durum belgesi (özellikle istediler)
- Ek olarak Amerika'daki adresi değiştirme kısmını da adresi yazdığım kağıdı vererek hallettim.
Sonrasında uzun bir süre bekledim, 30-40 dk olabilir. Sonra numaram yandı ve görüşmeye gittim, sarışın kadın ileydi mülakatım. İngilizce yaptım mülakatı.
Çok sıcak başladım, K: Konsolos, B: Ben.
K: Hi (Merhaba)
B: Hi, how are you today? (Merhaba, bugün nasılsınız?)
K: Good, how are you? (İyiyim, siz?)
B: I'm excited. (Heyecanlıyım)
K: Yeah you won the lottery, yay! (Tabi çekilişi kazandınız, oley!)
B: Yes thank you. (Evet teşekkürler)
K: Where do you wanna go? (Nereye gitmek istiyorsunuz)
B: I'm thinking of Austin TX. (Austin TX'ı düşünüyorum)
K: Why? (Neden?)
B: Big tech companies are moving their headquarters to there. So lots of job opportunities. (Büyük teknoloji şirketleri merkezlerini oraya taşıyorlar, çok iş fırsatı mevcut)
K: Do you know anyone in Austin? (Austin'de tanıdığın var mı?)
B: I met some people online, they're previous years' winners. (Online olarak birileriyle tanıştım, geçmiş yılların kazananları.)
K: Do you have any savings? (Birikimin var mı?)
B: Yeah I have 20k USD. (Evet 20 bin dolar.)
K: You have not been working? (Çalışmıyormuşsun?)
B: Yeah, I resigned in March last year. My initial plan was to rest a couple of months and apply for new jobs during the summer but once I learned that I am a selectee in May, I decided not to work. (Evet geçen sene Mart'ta istifa ettim, birkaç ay dinlenip yazın yeni işlere başvurmayı düşünüyordum. Sonra Mayıs ayında kazandığımı öğrenince çalışmamaya karar verdim.)
K: How long were you working with your company? (Şirketinde ne kadar süredir çalışıyordun?)
B: 6,5 years (6,5 yıl)
K: Congratulations your visa is approved. (Tebrikler vizeniz onaylandı)
B: Thank you! (Teşekkürler!)
Benim geçerli bir vizem de vardı ama konusu geçmedi. Görüşmeden sonra bekleyip tekrar cama gittim ve sordum. Sorun değil geçerli olanı iptal edip yenisini basacağım dedi. Teşekkür edip çıktım. Görüşme sonunda diplomamın aslı bana geri verildi. Diğer her şey içerde kaldı. Ek olarak AIS belgesini ve DS260 çıktısını istemediler.
Genel izlenimlerim, görevlilerin hepsi cana yakın, güler yüzlü. Hatta girişte X-Ray'de halka küpelerime takıldılar, ötmüyor mu bunlar dediler, ben de yok metal değil heralde dedim (:
Umarım herkesin hakkında hayırlısı olur. Unuttuğum bir şey varsa sonradan eklerim.