Pasaportları teslim alır almaz hafta sonuna bilet aldım, 25 Eylül Pazar 8:25 İstanbul Houston uçağı. Gece 1 gibi havaalanına vardık. THY kontuarı kapalıydı. Saat 3 gibi görevliler geldi. Kontuarın hemen önünde ekstra güvenlik kontrolü vardı. Vizeyi, gidiş dönüş biletini, kalacağımız adresi sordular. Biniş kapısı 6:25 gibi belli oldu. Pasaport kontrolünde harç pulu almamak için vize yeterli değil oturum kartı olması lazım dendiği için YKB'den online ödedim. Dekont sormadılar. Çifte vatandaşlar yanlarında diğer ülkenin pasaportları varsa harç pulu ödemiyorlarmış. Pasaport yanımızda değildi, fotoğrafını kabul etmediler. Biniş kapısının önünde de yine ekstra güvenlik vardı. El bagajlarını ve üstümüzü komple aradılar.
Uçuş yaklaşık 13 saat sürdü. Yemekler anlatıldığı kadar iyi değildi. Ekstra sandviç kaldırılmış sanırım. Onun yerine bisküvi veriyorlar. Öğlen 1 buçuk gibi Houston'a indik. Uçakta herhangi bir form doldurmamıştık. Havaalanında kiosk’lardan mı beyan edeceğiz derken hepsinin kapalı olduğunu görünce direkt Visitors and Green Card sırasına girdik. Pasaportlarla birlikte sarı zarfları verince polis eşliğinde salonun boş olan bir kenarına alındık, burada bekleyin dediler. 5-10 dakika sonra herhangi bir soru sorulmadan, parmak izi ve fotoğraf alınmadan pasaportları verip merdivenleri gösterip gidebilirsiniz dediler. Bizde merdivenlerin önündeki bekleme odasını işaret ediyor sanıp odaya girmeye çalışırken başka bir polis gelip ufaktan fırçaladı. Sarı zarfları vermiştik, yapılması gereken işlemler vardı falan dedik. Pasaportları getiren polis kovar gibi tamam işlemler bu kadar gidin dedi. Bir hoş geldiniz bile demediler Valizleri aldık, kimse valizlerde ne var diye hiç bir şey sormadı. Terminal E'nin çıkışında Uber çağırıp kiraladığımız Airbnb'ye doğru yola çıktık.
Bu arada yeni havaalanında önceden masalardaki prizler çalışıyordu. Ücretli şarj istasyonu açılınca buraları bilerek kapatmışlar sanırım. Biniş kapısının olduğu salondaki masalarda prizler çalışıyordu.