Herkese merhaba, 9 Haziran tarihinde ABD Ankara Büyükelçiliğindeki vize görüşmemiz sonucunda eşimle vizelerimizi aldık. Bizden sonra gireceklere faydalı olması dileğiyle Unganlar ve Mülakat deneyimimi paylaşacağım.
6 Haziran 09.50- Unganlar Deneyimi
Eşimle beraber tam saatinde klinikteydik. Hiç hayal ettiğim gibi bir yer değildi, oldukça eski ve apartman dairesinden bozma bir yerdi.
3. ve 5. Katlarda yer alan düzen laboratuvarında kan ve idrar tahlili verip ciğer röntgeni çektirdim.
24 yaşında olduğum için idrar tahlili verdim. Eşim 26 yaşında ondan almadılar.
Ardından Dr. Handan Ungan tarafından 3-4 dakika sürecek şekilde muayene edildim. Hastalık, ameliyat geçmişimize ek olarak psikolojik durumumuzu test etmek için sorduklarını düşündüğüm; hiç birine veya kendinize zarar verdiniz mi, intihar etmeyi düşündünüz mü diye sorular sordu.
Soruları sorarken 2 aşı sağ koluma 2 aşı sol koluma olmak üzere 4 tane aşı vurdu.
Eşime de 4 adet aşı vurmuş. 2 kişi için toplamda 16.646 TL’yi kredi kartımızla ödedik. Ertesi gün saat 15.00-17.00 arasında alabileceğimiz söylendi.
Unganlar randevunuza gelirken istenen belgelerin tamamını linkte bulabilirsiniz ; https://www.doctorun.com/tr/yaninizda-ne-getirmelisiniz
9 Haziran 8.45 Vize Mülakat Deneyimi
Öncelikle şunu söylemeliyim ki mülakata 1 ay kala 3 yıllık sevgilimle evlendik. Yani mülakata 1 aylık evli olarak girdik eşimle. Bu konu hakkında çok aşırı derecede endişeliydik. İlişkimiz tamamen gerçek olsa da çok irdeleneceğini düşünmüştük. Fakat hiç öyle olmadı
Sabah erkenden büyükelçiliğin önündeki arabalı emanetçiye emanetlerimizi bıraktıktan sonra sıraya girdik ve randevu saatimizden önce içeriye alındık. Daha ilk girişte eşimin kızlık soyadının sistemde gözüktüğü ve yeni pasaporttaki soyadıyla uyuşmadığı için yaklaşık 5-10 dakika eşimi kapının öbür tarafına geçirmediler ve ilk dakikalardan bizim gerginlik başladı
Ardından sorun çözüldükten sonra içeriye girip Türk gişe görevlisine kişi başı 330’ar dolar ödedik ve sıra numaramızı alıp beklemeye başladık. Bizim içeriye girip çıkmamız 1 saat 55 dakika sürdü yani içerisi oldukça yoğundu yalnız DV vizelerine bakan sadece 1 banko vardı maalesef
Numaramız ilk yandığında heyecanla ve güler yüzle bankoya yürüdük. Karşımızda oldukça asık suratlı, kaba ve anlayışsız bir Türk kadın çalışan vardı. Mikrofonunu açmadığı için sesi çok az geliyordu ve dediklerini duymakta zorluk çekiyorduk. Tekrar sorduğumuzda oflayıp pufluyor ve ben konuşmadan konuşmayın, sakın hareket etmeyin, ses yapmayın, beni dinleyin gibi sözleri sert bir tonla ve emir kipiyle söylüyordu. El mahkum ses çıkaramıyosunuz arkadaşlar yani ben çok inatçıyım tersim diyeniniz varsa o duruma geldiğinizde sizi görürüm (Bunu Telegram grubundan özelden konuştuğumuz bir arkadaşın yorumu üzerine ekledim)
Kadın en son mülakatı ingilizce yapıp yapamayacağımı sordu ve ben de İngilizce yapabileceğimi söyledim. DV23 mülakat deneyimlerinin hepsini ve DV22 mülakat deneyimlerinin bir çoğunu okumuş olmama rağmen o anlık gerginlikle mülakatı o kadınla yapacağımızı ve bize kesin red vereceğini düşündüm. Ancak sonra oturup yeniden sıramızı bekleyince o kadının herkesin bahsettiği huysuz görevli olduğu aklıma gelmişti
Bu arada değerli @gucarslan bey bu kadın gibi türk çalışanların karın ağrısının sebebinin greencardı lotterydrn kazanıp 1-1.5 yılda aldığımız ve kendilerinin 15-20 yıl çalışıp elde ettikleri için olduğunu söylediği de gelmişti.
Sıramızı beklerken 4 kişilik İranlı veya Arap bir ailenin vizesi Lise Diploması veya Belirtilen işlerden birinde yeterli puanı sağlamadıkları için red edildi. Aile ağlayarak dışarı çıktı çok üzücüydü. Onlar dışında dv vizesi için numarası yanan herkesin alması da bizi biraz rahatlatıyordu.
Yaklaşık 1,5 saati bulan bekleyişin ardından sonunda numaramız yandı ve sıra bize geldi.
B: Ben E:Eşim V: Vize Memuru
Mülakatı İngilizce yaptık, asıl talihli benim. Eşime sorduğu sorulara da kendisinden izin alarak çeviri yaptım.
V: Günaydın, merhaba
B-E: Günaydın, merhaba
- Sorduğu sorulara doğru cevap vereceğimize dair yemin ettirdi ve parmak izlerimizi aldıktan sonra mülakata başladık.
V: (Nikah fotoğraflarımıza bakıp) Ne zaman evlendiniz ?
B: 7 Mayıs
V: ooo mashallah ( aksanlı tatlı türkçesiyle)
B: Thank you
V: Eşinin annesinin ve babasının ismini söyleyebilir misin ? ( Eşime sordu)
E:…
V: Eşinin en sevdiği film nedir ? ( Eşime sordu)
E: Yüzüklerin efendisi. ( Bunu çevirdikten sonra, bana katıldığını gösteren surat ifadesiyle başını salladı ve gülümsedi)
V: Sen onun ailesiyle hiç tanıştın mı ?
B: Evet, bir çok kez.
V: Nereye gideceksiniz ?
B: Milwaukee, Wisconsin.
V: Orada ne yapacaksınız ?
B:Akrabam orada yaşıyor, başlangıçta iş konusunda yardımcı olucak.
V: Akraban orada ne iş yapıyor ?
B: Truck Driver.
V: Sen de mi o işi yapıcaksın ?
B: Hayır arkadaşlarının restoranında iş ayarlayabileceğini söyledi…
V: Benim için her şey okay, vizeniz onaylandı.
Bunu dedi ve 1 yıl 1 aydır süren zorlu bekleyiş iki kelimeyle yerini tarifsiz bir mutluluğa bıraktı.
Ek olarak izninizle bir şey sorabilir miyim dedim ve ais kaydının alınmadığını söyledim. Kendisi de kaydı yaptırdığın sürece problem yok diyip tekrardan tebrik etti.
Başlangıçta bu duyguyu bana göre en çok hak eden Uğur @gucarslan abi olmak üzere, isteyen, çabalayan herkesin yaşaması dileğiyle…
@gucarslan İyi ki varsın ! Aynı saatte mülakatı olan forumdaşlarımızdan biriyle hemen karşıda starbucksta kahve içerken bu adam bu işi neden yapıyor, nasıl bu kadar iyi ve sabırlı olabilir diye abartısız yarım saat konuşmuşuzdur.
Ben de artık foruma elimden geldiğince aldığım bilgilerin zekatını vereceğim. Herkese mutlu sağlıklı ve hayallerinin gerçeğe dönüştüğü bir hayat diliyorum…