Öncelikle şuradan başlamak istiyorum, bundan yaklaşık 1 sene önceydi, ben B1 turistik vize için Ankara'daki konsolosluğa girmiştim. Sevgilim, sevgilimin annesi ve ben vize için başvuru yapmıştık; fakat onlar iki kişi olarak bense tek olarak mülakat için işlemlerimizi yapmıştık. Aslında tahmin ediyordum ki beni de yanlarına alsalar ve üç kişi aynı anda mülakata girsek ben de o vizeyi alacaktım ama bu maalesef ki sevgilimin annesi tarafından kabul edilmedi. Ben red aldığımda Ankara'daki konsolosluk binası önündeki o uzun yoldan gözlerim yaşlı bir şekilde çıkmıştım ve sevgilimi beklemeye başladım. Sevgilim ve annesi çıkarken yüzleri gülüyordu, hatta oradaki insanlarla sohbet edip gülüyorlardı. O güne dair unutamadığım şeylerden birisi bu oldu. O gün o kadar üzülmüştüm ki nereden bilecektim yaklaşık 15 gün sonra bana greencard çıkacağını. Hatta başvuru yaparken bile tereddüt etmiştim; acaba turistik vize mülakatımı olumsuz etkiler mi diye.
6 Mayıs 2023'te sonuçlara bakmak için önce annemin sonuçlarını kontrol ettim ve has not been selected ifadesini gördüğümde kazanamadığını anladım. Daha sonra ne mi oldu? Kendi sonuçlarıma baktığımda çok düşük bir sıra numarasıyla kazandığımı öğrendim. Aslında o sırada sıra numaramın düşük olmasının bir önemi olduğunun farkında değildim. O anki şaşkınlığımla ne yapacağımı bilemedim ve Google'da biraz araştırma yaptım. Yaptığım araştırmaların sonucunda DS-260 formunu ve bunun hızlı bir şekilde doldurulup gönderilmesi gerektiğini; çünkü sıra numarasından ziyade hızlı göndermenin daha önemli olduğunu öğrendim. Hemen formu doldurdum ve gönderdim. Daha sonra bir danışmanla görüştüğümde bana yanlış doldurduğumu söyledi, hakikaten yanlış doldurduğumu hissettim ve hemen mail gönderdim. 2 gün sonra DS-260 formumu açtılar. Daha sonrasında yesilkartforum'dan yararlanıp doğru bir şekilde doldurup yeniden gönderdim. Ama tüm kısımları pür dikkat bir şekilde doldurdum. Daha sonra herkesin yaptığı gibi beklemeye başladım. Her gün yeşilkartforum'a giriyorum. Her gün visa bulletin takip ediyorum. Forumdaki tüm mesajları okuyorum. Çoğu kişi bu sürecin en zor yanının beklemek olduğun söylerdi de inanmazdım. Gerçekten bu sürecin en sancılı kısmı beklemek... Aralık ayında mail gelecek gibi hissediyordum ama Ocak ayında sonunda mail geldi. Hatta o gün (12 Ocak 2024) geleceğini hissetmiştim, Visa Bulletin sayfasını sürekli yenileyip duruyordum ve akşama doğru yeni bülten açıklandı! Bülten açıklandıktan sonra umarım bu ay mail gelir artık derken akşam 23 gibi bana mail geldi. Önce inanamadım; çünkü gerçekten beklemiştim. Sabırsızlıkla o günü beklemiştim. Mail geldikten hemen sonra birkaç gün bekleyip 14 Şubat 2024 gününe sağlık randevusu aldım.
Sağlık Randevum(14 Şubat 2024):
Öncelikle sağlık randevusuna gitmeden önce birçok şüphe vardı aklımda; acaba şu çıkar mı, böyle olur mu gibi. Asla takıntı yapmayın; çünkü kolay ve umarım herkes için çok kolay olacak! Ben sağlık randevusundan bir ay öncesinden itibaren bol bol meyve ve sebze tüketmeye başladım. O kadar kasmışım ki zorlayıcı olacak diye, siz düşünün. Benim 4 adet Biontech aşım vardı. Son 1 yıl içinde aşı olmam gerektiği için Aralık ayında Biontech randevusu almıştım ve hastaneye gittim. Hastaneye gittiğimde aşıyı yapmaya hazırlardı ve aşının son kullanma tarihini merak ettim. Hemşireye: "Aşının son kullanma tarihini görebilir miyim?" dediğimde uygun olduğu cevabını verdi. Daha sonra ısrar ettiğimde gösterdi ve 2022 Ocak tarihini gördüğümde Biontech yaptırmaktan vazgeçtim. Sinovac için SKTye baktığımda onun son kullanma tarihinin henüz geçmediğini gördüm, dolayısıyla UNGANLAR Sinovac aşısını kabul ettiği için onu yaptırdım. Sağlık randevum için Unganlar'a gittiğimde önce girişte pasaportumu verdim ve niçin geldiğimi anlattım. Daha sonra bilgisayar kamerasından bir fotoğrafım çekildi. Sonrasında düzen laboratuvarında kan ve idrar vermeye gittim(aynı binanın üst katında). Daha sonra röntgen-kan tahlili ve idrar testi için 3.603 tl ödedim. Röntgen için aşağıya indiğimde üzerime bir kurşun ceket verdiler ve çok basit bir şekilde röntgenim çekildi. Kan alım süreci ve idrar süreci çok basit, eğer 25 yaşından küçükseniz idrar veriyorsunuz ve bunun için yanınızda su götürmenizi öneririm. Daha sonra başladığım yere Mehmet Ungan'ın odasının olduğu yere geri döndüm ve muayene için beklemeye başladım. Çok geçmeden muayene için çağrıldım. Üzerimdeki boxer hariç her şeyi çıkarttım ve Mehmet Ungan'ın gelmesini bekledim. Kendisi geldiğinde hızlı bir şekilde muayene etmeye ve sorular sormaya başladı. Daha önce bir ameliyat geçirip geçirmediğimi, dövmem olup olmadığını, alkol ve sigara kullanıp kullanmadığımı sordu, bu soruları sorarken ben sedyeye yattım ve hızlıca bir göğüs muayenesi yaptı. Kaburgalarıma vurup gelen sesi dinledi, steteskopla nefes alıp vermemi söylerken ciğerlerimi dinledi. Daha sonra son 3 ay içerisinde madde kullanıp kullanmadığımı sordu ve kullanmadığımı söyledim. Daha sonra şaşırtıcı bir şekilde dönüp bana son 3 aydan önce kullanıyordun yani şeklinde beni şaşırtan bir soru sordu ve hayır dedim. Hayatımda hiç kullanmadığımı söyledim. Tamam dedi, daha sonra tansiyonumu ölçmesi için sedyeye oturdum. Sedyeye oturduğumda tansiyonumu ölçtü ve ne iş yaptığım, nerede okuduğum gibi basit sorular sorarken sağ kolumdan iki tane aşı yaptı. Aşıyı hissetmedim bile ama kolum kanadı. Bu sırada üniversite son sınıf öğrencisi olduğumu söylediğimde, tam zamanında çıkmış sana dedi. Bütün işlemler bittiğinde üzerimi giyindim ve tekrar beklemeye başladım. İsmim söylendiğinde 340 dolar ödeme istendi. 340 doların bir kısmını dolar, bir kısmını kredi kartı olarak ödedim ve hiçbir problem olmadı. Ufak tefek belgeler imzaladım ve ertesi gün 3 ile 5 arasında gelmem gerektiğini söylediler. Muayene benim için böyle geçti. Ertesi gün saat 3.10'da gittiğimde hızlı bir şekilde pasaportumu verdim ve hemen dosyamı teslim ettiler. O kadar çok sevinmiştim ki sıkıntı çıkmadığına. Forumdan okuduğumda bazıları balgam testine kaldığı için süreç uzuyordu ve ben süreci daha fazla uzatmak istemiyordum. Bu şekilde sağlık raporum için verilen sarı zarfı alıp saklamaya başladım.
Mülakat günü(13 Mart 2024):
Mülakat gerçekten kolay, sakın korkmayın sadece birkaç soru. Umarım hepiniz en kolay, en basit şekilde geçeceksiniz, tüm temennim bu yönde!
Ulus yakınlarında uygun fiyatlı bir otel bulmuştum ve hemen rezervasyon yaptım mülakat tarihimden 2 gün öncesine. 2 gün otelde kaldıktan ve Ankara'yı gezdikten sonra 13 Mart 2024 saat sabah 7 gibi annemle birlikte ABD Ankara Konsolosluğu'nun önündeydik. Büyük gün gelmişti... Benim için belli olacaktı hayatımın gidişatı. Önce sıraya girdim fakat çok sıra vardı ve ben arka taraflarda olduğum için sesleri duyamıyordum. Konsolosluğun önünde görevli memur saatleri okuyormuş, ve ben ilk giren 2 kişiden biriydim. Saat sabah 7.45'te ben konsolosluğa girmek için çağrıldım. Pasaportumu görevli memurun çekmeceye koy dediği yere koydum ve beklemeye başladım. Daha sonra güvenlik kısmından geçmek için adımı okuduklarında içeriye girdim. Üzerimde gerekli evraklar dışında hiçbir şey yoktu, onları anneme vermiştim. Kemeri ve gerekli dosyaları bir kap aracılığıyla x-ray cihazına bıraktım ve dedektörden geçtim. Daha sonrasında hemen toparlanarak konsolosluktan içeriye girdim. İçeriye girdiğimde benden önce birisinin olduğunu gördüm ve o dosyalarını teslim ederken ben de sırada bekliyordum. Daha sonra ona bir numara verdiler ve ben dosyalarımı teslim etmek için verdim. Benden pasaportumu istediler ve arkasına bir kâğıt yapıştırdılar. Ben bunun hakkında deneyimliydim, bir sene önce geldiğimde de aynı kâğıttan yapıştırmışlardı; fakat bu sefer DV için yapıştırdılar Daha sonrasında bana aynı numaradan iki adet biri büyük ve biri küçük kâğıt şekilde verdi. Sıra numaramın yanmasını bekledim. Sıra numaram yandığında hemen ilgili bankoya gittim. Türk olduğunu düşündüğüm genç bir beyefendi vardı ve bana evli olup olmadığımı sordu. Olmadığımı söyledim. Daha sonra gerekli dosyaları(askerlik belgesi, diploma, nüfus kayıt örneği, adli sicil kaydı vb.) istedi. Hepsini verdim ve bu kısmın daha önceki deneyimlerden de okuduğum kadarıyla sadece belge toplama aşaması olduğunu, mülakat olmadığını anladım. Bu aşamada ben adres değiştirmek istediğimi söyledim ve A4 kağıdına çıktı aldığım yeni adresi verdim. Daha sonra UNGANLAR'dan aldığım ve bu beyefendiye verdiğim zarfı açtı beyefendi ve tüm dosyalarımı pasaportumla birleştirdi. En son işim bittiği sırada bana ödeme yapıp yapmadığımı sordu ve ben yapmadığımı söyledim. Başka bir banko söyledi ve numaramın yanacağını söyledi ama burada ben bir şey fark ettim; beyefendi benim banka belgelerimi almamıştı. Ödeme yapacağım kısma içeriden koşarak gelerek sizin bir banka kaydınız var mıydı diye sordu ve tabii ki dedim. Ödeme yapacağım bankodan banka belgelerimi o beyefendiye uzattım. Daha sonra onları da dosyama ekledi. Ödeme yapmak için diğer beyefendiyi bekledim ve o geldiğinde 330 dolar nakit olarak çıkardım ve ona verdim. Para sayma makinesine koydu ve bir sorun olmadığını söyledi. Daha sonra beklememi ve ismimle çağrılacağımı söylediğinde anladım ki artık mülakata girecektim ve sakin kalmaya çalıştım. Günün ilk vizesini alacak kişi olduğum için biraz stresliydim, çünkü benden önce sıradaki beyefendi sanırım parasını kredi kartıyla ödemeye çalıştı ve sistem izin vermeyince dışarı çıktı. Dolayısıyla ilk mülakat ve ilk vize işi bana kalmıştı Hafif Amerika aksanlı bir sesle ismim okundu ve çağrıldım. Hemen gerekli bankoya gittim ve bana çok nazik, güler yüzlü ve gözlüklü bir hanımefendi denk gelmişti. O an içimi rahatlattı. Bana davranışı çok kibar ve nazikti. Bana günaydın dediğinde tüm stresim yerini sakinliğe bıraktı. Dosyalarım elindeydi ve görüyordum. Bu arada ilk belgelerimi alan beyefendiye Türkçe yapmak istediğimi söylediğim için konsolosun yanında bir tercüman hanımefendi de vardı. Konsolos bana belirli sorular soracaktı ve ben de onları cevaplayacaktım. Konsolos, öncelikle benden sağ elimi kaldırıp yemin etmemi söyledi, daha sonra parmak izlerimi aldıktan sonra daha önce evlenip evlenmediğimi, en son nereden mezunu olduğumu, birikimim olup olmadığını sordu. Hepsine kısa ve öz cevaplar verdim. Benim asıl kuşkulandığım konu daha önce mahkeme kararıyla soyadımı değiştirmem oldu. Bunun mahkeme kayıtlarını aldım mahkemeden mühürlü ve imzalı şekilde, yeminli tercümana tercüme ettirdim; ama bunları sormadı bile. Zaten nüfus kayıt örneğimde gözüküyordu bu ama bir sorun yaşamadım. Konsolos daha fazla soru sormadı.
Congratulations! Bir hafta sonra PTT. O an o kadar duygulandım ki. Tam bir sene önce, bir sene önce aynı yerde o kadar üzülmüştüm ki! Elime bir fiş verdi ama ben heyecandan ne yapacağımı bilemiyorum, o derece. Ödeme yaptığıma dairmiş o fiş sonradan anladım. Konsolosluktan çıkarken yürünen o yolda gözlerim yaşardı. Şaka yapmıyorum, gerçekten yaşardı.
18.03.2024 bugün PTT'den gelen kargo elime ulaştı ve vizemi aldım.
Umarım gelecekte yeşil kart kazananlar için açıklayıcı ve detaylı bir yazı olmuştur. Biraz geç yazdım kusura bakmayın, bilgisayar erişimim yoktu ve telefondan bu kadar detaylı yazamazdım.
Cümlelerimi bitirirken, şu anda içimden geçen şeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Hayatta bazen bazı şeylere çok üzülüyoruz, tam da benim örneğimde gördüğünüz gibi. Ben o gün iyi ki üzülmüşüm, o gün iyi ki alamamışım o vizeyi. Bugün bir göçmen vizem var. Şu anda bu satırları duygu dolu bir şekilde yazıyorum, buna inanın.
Şu anda tek temennim, hepinizin vizeyi başarılı bir şekilde pasaportlarınıza bastırması! Ben güveniyorum, siz yapacaksınız, yapmalısınız. Denemekten vazgeçmemelisiniz. Çocukluktan beri en büyük hayalimdi, ben şu anda 23 yaşındayım ve hayalimin çok büyük bir kısmı gerçekleşti. Bu süreçte bana yardımcı olan başta YeşilKartForum ailesine, değerli üyelerine, editörlerine ve yöneticilerine en içten sevgilerimle büyük bir sevinçle selamlarımı ve sevgilerimi iletiyorum.
Umuyorum ki hepiniz alacaksınız, size güveniyorum. Asla denemekten vazgeçmeyin, hepinize sevgiler diliyorum.
Edit: sevgilimle çok uzun süre önce ayrıldık, aklımda böyle bir anı kaldığı için yazmak istedim o kısmı.