Yine bir Pazar gunu ve Ankara Anlasmasi/Self-Employed konusundaki literatur taramama devam ediyorum.
Bu konu basligindaki ilk mesajlarimin birinde 2016 yilinda Tesseltje de Lange isimli bir akademisyenin yaptigi detayli bir arastirmadan bahsetmistim. Su an o arastirmanin tam metnine ulastim ve Ingilizce'ye cevirerek incelemeye basladim. Sahsen neredeyse 3 yildir bu surecin icinde olmama ve neredeyse artik son donemece girmemize ragmen acikcasi okudugum her kaynakta yeni ve faydali bir bilgiyle daha karsilasip "'ahh, keske bunu bastan bilseydik" diye hayiflaniyorum. Umarim isin taa en basinda olup bu mesajlari okuyanlara en azindan bu sansi vermis olurum.
Simdi efendim, oncelikle biliyorsunuz Turk vatandaslarinin yaptigi basvurular Points System denilen degerlendirme kriterine tabi tutulmuyor. Bu bizim icin hem bir avantaj, hem de dezavantaj. Avantaji su: Turklerin yaptigi basvurularda RVO sadece Business Plana ve onu destekleyici kanitlara bakiyor. Puanlama sisteminde ise uc baslik var: 1 Kisisel Ozellikleriniz: Egitiminiz, hem calisan hem de girisimci olarak gecmis calisma deneyimleri ve kazanilan maasin seviyesi -ki en son aldiginiz maas senelik 12 bin EUR'dan fazla olmak zorunda-, Hollanda ile gecmis tecrubeleriniz -yani burada egitim aldiniz mi, Hollandaca biliyor musunuz, buarada musterileriniz, bagalantilariniz var mi- 2. Business Plan: Sundugunuz urun veya hizmetin ayristirici ozelligi yani unique selling point'i nedir, organizasyon yapiniz - yani limited sirket mi sahis sirketi mi vs- ve sirket tipi yapmak istediginiz ise uygun mu, bir de finansal tablolar -yani gecmiste bir is kurduysaniz orada veya simdi kuracaginiz sirkette bilanco ne kadar, kar-zarar durumu ne, likidite sorunu var mi 3. Added Value: Hollanda'nin cikarina hizmet edecek bir inovasyonunuz var mi, yeni isgucu yaratacak misiniz ve maddi olarak ne kadarlik bir yatirim yapacaksiniz?
Turklerin yaptigi basvurularda bu konular ayri ayri puanlanmiyor, sadece Business Plan ve destekleyici dokumanlara bakilarak bu sorularin cevaplari orada araniyor. O nedenle eger Business Planiniz zayif ise bastan sansiniz yok. Cunku bu sorularin hepsine net cevap verecek bir Plan hazirlamis olmaniz bekleniyor. Dezavantaji bu.
Avantaji ise, diger ulke vatandaslari diyelim ki ilk iki basliktan 30-40 puan arasi aldi. Ama Added Value basliginda 30 puan alti alirsa hemen eleniyor. Turklerin basvurularinda ise RVO gercek inovasyon (yani patent falan sahibi olma) sartini pek aramiyor. Turklerin basvuru dosyalarinda degerlendirmenin agirlik kazandigi sadece uc kriter var, onlar da soyle:
- Sirketiniz Hollanda'nin gercek bir ihtiyacini karsiliyor mu (yani burada birden fazla musteriye urun ve hizmetlerinizi satabilecek misiniz ve bu satislarinizla sirketinizin devam etmesi ve kendi geciminiz icin yeterli gelir elde edebilecek misiniz? "Birden fazla musteri" konusu cok kritik. Cunku bazi basvurularda mesela basvuru yapan kisi onceden maasli calistigi firmaya, ayrilip disaridan hizmet verecegini ve bundan yeterli gelir elde edilecegini yazmis. Ama reddediliyor. Cunku tek musteri buyuk bir risktir. Ya o musteriyi kaybederseniz ne yapacaksiniz? Bu basvurularin bir ret sebebi de, bazen danisikli dovus olarak calisanin isten ayrilip disaridan hizmet verecegim diyerek oturum izni almaya calismasi, yani bunun bir tezgah olduguna kanaat getiriyorlar.
Bunun disinda iki onemli nokta daha var: Birincisi urun veya hizmetinizin rakiplere gore ayristirici noktasini (USP; Unique Selling Point) cok iyi kanitlamaniz gerekiyor. Bakin bunu ustune basarak soyluyorum: Tesseltje Hanim'a gore, yazilim uygulamasi gelistiren ya da Hollanda'da iyi para getiren baska bir urun veya hizmet sunan, hatta bundan yuzbinlerce EUR halihazirda geliri olan girisimciler bile USP kriterinden gecersiz not aldigi icin elenmis!!! RVO mutlaka sizde kendinize ozgu bir ozellik ariyor. Bu, her zaman inovasyon anlamina gelmiyor. Rakiplerinize gore herhangi bir avatanjiniz olabilir. Ornegin, rakip 2 haftada teslimat yaparken siz bolge depolari kurarak ayni urunu 2 gunde teslim edecegim dersiniz, bu da bir USP olarak kabul ediliyor. Bu nokta cok cok onemliymis. O nedenle mutlaka Planinizda bundan bahsedin ve buna dair kanitlar koyun.
USP disinda, sirketin sundugu mali tablolar ya da gelecek tahminleri de onemli. Genellikle sirketin 1-2 yil icinde size asgari ucretin uzerinde bir maas odeyecek kadar kar etmesi bekleniyor. Fakat Turklerin yaptigi baska onemli bir hata, bu tahminleri cross check yapmadan yani "saglama" yapmadan plana koymak. Mesela ilk sene 10,000 urun satarim demissiniz. Bu rakama nasil vardiginizi gostermeniz gerekli. Ve butce tahmini yaparken olabilecek tum masraflari eklemelisiniz. Odemeniz gereken vergiler, almaniz gereken sertifika ve izinler, musteri ziyaretlerine giderken yapacaginiz yol masraflari, reklam butceniz... her sey ama her sey... Tabii bunlari kafadan atarak yazamazsiniz. Her biri icin kaynak gostermeniz ve hesaplama formulunuzu belirtmeniz gerekli. Tabii, son olarak da bu yapilan mali tablolar mutlaka Hollanda'da yetkili bir Muhasebeci veya Finansal danisman tarafindan onaylanmis olmali. Ben bir cok dosyada hesaplarin Turk muhasebecilere hazirlatildigini gordum, maalesef bu kabul edilmiyor.
Mali tablolar konusunda isinizi kolaylastiracak bir etmen var, o da yaptiginiz hesaplar sirketin ilk 1-2 sene kara gecemeyecegini veya likidite riskinizin olabilecegini gosterse bile kendi kisisel kaynaklarinizin bu riski yonetmeye yeterli olacagini kanitlarsaniz yine gecer not alabilirsiniz. Yani "evet, risklerim var, bunun farkindayim, bu yuzden Hollanda'ya gelirken beraberimde sirketime gerektiginde nakit olarak enjekte edilmek uzere 50,000 EUR fazladan para getirecegim/transfer edecegim ve bu paranin kaynagi da sudur" diyebilirsiniz. Kaynagin yasal olmasi ve kanitlanabiliyor olmasi sart. Evinizi satip sermaye yaptiysaniz noterdeki satis isleminin va banka transferinin dekonutunu falan eklemeniz gerekli. Hatta bunlar Ingilizce yeminli tercumeli olmali.
-
Turklerin karsilamasi gereken ikinci kriter: Kuracaginiz isin Hollanda'nin pazar ekonomisi ve rekabet ortami acisindan dengeleri bozmayacak turde olmasi gerekiyor. Kisacasi sakin ola Hollanda'da doygunluga ulasmis hatta "over-crowded" yani zaten cok fazla sayida sirket veya kisitarafindan sunulan urun ve hizmetleri konu alan bir basvuru yapmayin! Yapacaginiz isi daha once Turkiye'de yapiyor ve cok para kazaniyor olabilirsiniz ama Hollanda piyasasina gore degerlendirileceksiniz. Ozellikle gecmiste gelen Ankara Anlasmasi basvurularinin %80'i insaatcilik ve buna bagli is kollarinda yapilmis oldugu icin RVO ozellikle bu is koluna bir alerji gelistirmis. "Bina yapacagim, siva ustasiyim, insaat sirketim var, marangozluk atolyesi kuracagim, demir isi yapacagim, cimento uiretecegim" diyerek gelenleri RVO'ya bile birakmadan IND direkt kendisi eliyor. Benzer sekilde isgucu acigi olmayan sektorlerdeki basvurulari da eliyorlar. Ancak isgucu acigi her bolgede farkli olabiliyor. Bu nedenle eger belirli bir sehir veya bolgede is yapmayi planliyorlsaniz Business Plan'i yazmadan once KvK'nin websitesinden mutlaka bir Location Scan yapin. Bu Location Scan denilen ucretsiz online uygulama, harita uzerinden sectiginiz sehir veya bolgede sizinle ayni isi yapan kac tane daha firma oldugunu ve bunlarin buyukluklerini gosterir. Location Scan'i SBI Code yani Sektor Kodu secerek yapmalisiniz. Ve sayet Scan sonucunda diyelim ki siz Rotterdam'da bir Turk berberi acmayi planliyorsunuz, Scan'de bu bolgede zaten 20 tane berber oldugu goruluyor, o zaman yine ret alirsiniz. Ama mesela ayni Scan uygulamasini kullanip baska sehirlere bakabilirsiniz, mesela Groningen'de hic Turk Berber yoktur ama Turk nufusu vardir, yani musteri var ama rakip yok. Dukkanimi orada acacagim derseniz kabul alabilirsiniz. Bu da bizlerin pek dikkat etmedigi ama cok cok onemli bir puf noktasi.
-
Ucuncu ve son kriterimiz: Isgucu piyasasina olumsuz bir etkinizin olmayacagini kanitlamaniz gerekiyor. Yani az once soyledigim gibi rekabetin az olmasinin disinda, girmeyi planladiginiz sektorde isgucu aciginin da olmasi lazim. Insaat konulu basvurularin reddedilmesindeki en buyuk etken bu, zira Polonya ve Romanya'dan gelen isciler nedeniyle son yillarda bu sektorde insanlar is bulmakta zorlanmaya baslamislar. Cunku arz fazlasi var. O yuzden Turkler bastan kaybediyor.
Isgucu piyasasina dolayli olarak da olumsuz etkinizin olmamasi gerekiyor. Mesela siz bir "sanal ipotek danismani" uygulamasi yazdiniz, AI yani sanal zeka kulanarak. Ne kadar inovatif, degil mi? Kesin kabul alirim diye dusunuyorsunuz, Ama ret alabilirsiniz. Cunku bu uygulama yayginlasirsa bu isi yapan ipotek (mortgage) danismanlari islerini kaybedebilir. O yuzden eger bir uygulama yazacaksaniz "karar-destek" odakli bir uygulama yazin: Mesela yine sana zaka kullanarak ipotek basvurusu yapan kisilerin risk analizini cikartan bir uygulama yazin. "Bu uygulama mevcut Ipotek Danismanlarinin islerini kolaylastiracak, daha hizli degerlendirme yapip dogru kisilere kredi kullandirabilecekler" deyin. O zaman oturum izni alabilirsiniz.
Veya diyelim ki siz fiyat kirarak rekabet edeceksiniz. Ben arac tamiri yapiyorum. Hollanda'da ortalama bir tamirci saatte 40 EUR aliyorsa ve hizmetlerimi 25 EUR'dan verecegim dediginizde yine red alirsiniz, Cunku piyasayi dusuruyorsunuz, bu da su anda bu isten ekmek kazanan Hollanda isgucunu negatif etkiler.
Baska bir ornek: Ben normal semsiyelersen daha ufak boyuta katlanabilen bir semsiye uretecegim, Hollanda yagmurlu bir ulke bu nedenle cok is yaparim diye basvuru yaptiniz diyelim. Teoride dogru. Inovasyon da var. Ama... o da ne?? Siz semsiyeleri Cin'de uretip Hollanda'da ev-ofisinizden yani internetten satacaginizi soyluyorsunuz. Yani aslinda Hollanda'yi tamamen pazar olarak kullanip sut inegi misali sagacak, fakat buraya tek kurus yatirim yapmayacaksiniz, Ustelik yerli ureticileri de saf disi birakacaksiniz. Maalesef yine ret alirsiniz. Ancak soyle derseniz sansiniz olur: "Semsiyenin kumasini ve bazi metal kisimlarini yurtdisindan getirip diger Hollanda'dan temin edilebilecek bolumlerini burada yaptirip montajini da burada yapacagim. Bunun icin de bir uretim atolyesi kurup 4 kisi istihdam edecegim". O zaman oturum iznini alirsiniz.
Gordugunuz gibi, is planinda dogru duzenlemeler yaparak oturum alma sansinizi artirmaniz mumkun. Iste Turklerin avantaji bu. Bahsettigimiz bu 3 konuya dikkat ederseniz diger noktalar mesela universite/master egitiminizin olmamasi veya cok inovatif bir is yapmiyor olmanizin cok fazla onemli kalmiyor.
Bu arada iki tane daha onemli not:
-
2016 yilinda RVO'daki butun Self Employed basvurularini degerlendiren ekip 5 kisiymis. Bu uzmanlar Inovasyon yonetimi ve Finans alaninda bir egirim almis ve daha once bu alanlarda baska kurumlarda calismislar. Son 5 yilda basvuru sayisi arttigi icin ekip 2 katina cikarilmis bile olsa yine de max. 10 kisilik bir degerlendirme ekibinden bahsediyoruz diyebiliriz. Yani oyle yuzlerce kisinin calistigi buyuk bir departman degiller. (Bizim Case Manager da oyle soylemisti, hatta su an RVO'nun elinde inceledigi 5 dosya var dedigi icin ben bu sayinin artmayip hala 2016'daki o 5 kisinin degerlendirmeleri yaptigini dusunuyorum).
-
Sari etiket alip Hollanda icinden basvuru yapanlar sayet basvurulari 3 sene sonunda hala neticelendirilmediyse ozel bir haktan yararlanip oturum izni aliyorlar. Buna "3-year rule" deniyor. Hatta ilk hazirladigi dosyasina ret almis olan Turkler sirf maci uzatmalara goturme amaciyla defalarca yazili itiraz ve dava acma yoluna gidiyor, Tabii IND ve RVO o kadar yogun ki, her itiraz sonrasinda ikinci degerlendirme bir 3-5 ay daha uzuyor. Bu sekilde 4-5 defa itiraz dolambacina giren dosya 3 sene sonunda hala kesin karara baglanmamis oluyor ve Turk vatandasi da ulkede kalma hakki elde ediyor!!! Tabii IND artik bu duruma da uyanmis vaziyette, o nedene ozellikle 2015'ten sonra gelen dosyalarda eger basvuru Hollanda icinden yapilmissa ve Turk vatandasina aitse o dosyaya oncelik veriyorlar ki dosya hic bir zaman o 3 yillik sureyi tamamlayamadan ya kabul ya red alip sonuclandirilabilsin. Hollanda'dan yapilan basvurularin daha hizli sonuclandirilmasinin sebebi bu.