@kaanvercetti Ana dilin İngilizce olmadığı için, sağlıkla ilişkilendirilebilecek alanlar arasında en bahtsızı bu herhalde. Yine de, ne kadar çalıştığın, ne kadar tırmaladığınla doğru orantılı olarak, olmaz diye bir şey yok.
Doktora yapıyorsan, direkt akademisyen ol; kendini kurtar zaten. Olmadı, bir dergide / bir web sitesinde full-time editörlük yaparsın. Olmadı, yüksek lisans / doktora öğrencilerine (tezleri konusunda) part-time proof-reading yaparsın. Olmadı, bir TESOL sertifikası patlatır, yabancılara İngilizce öğretirsin. Dil okulunda benim dilbilim mezunu, TESOL sertifikalı Tunuslu hocam da oldu; Amerikalı olup, Karşılaştırmalı Edebiyat doktorası yapmış, ama alanında iş bulamamış hocam da oldu (Sonradan buldu. Akademisyen oldu. Dil okulundaki öğretmenliği de, öğretme tecrübesi olarak işine yaradı).
Yüksek lisansla OPT elde edilebilir. Lakin, sınırlı zamanda, alanında deneyim kazanmaya, iş bulmaya yetmeyebilir. Bence yüksek lisansa, doktoraya devam etme niyetini baştan belirterek başla. O şekilde, burs bulma ihtimalin de artar (Üniversiteler, akademisyen olarak yetiştirdikleri öğrenciyi daha ciddiye alıyorlar). Doktoraya devam ederken de, alanında iş bakmaya daha çok zamanın olur.
Madem bölümünün çok farklı dalları var (Biz o kadar detay bilemeyiz), onlar arasında yükselmekte olanı bul. O alandaki bütün makaleleri oku. Yüksek lisans / doktora / burs mülakatında, danışmanını hırsın, öngörün ve donanımınla etkile.
Bir de kardeşim, çok çok çok çalış. Öyle bir alanda kapılar başkasına açılmasın; sana açılsın istiyorsan, bütün rakiplerinden daha iyi olmak zorundasın.
Allah yolunu açık etsin...