@ahsenaydgdu, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası
İlk okul eğitimi herşeyin temeli olduğu için çok çok daha önemli olduğunu düşünüyorum, çünkü ben kendimi ilk okul öğretmeni kurbanı olarak görüyorum, o yüzden cocuğumun orta okulu lisesi üniversitesi için temelini iyi atmam gerektiğine inanıyorum. Bnm öğretmenim ailesine göre öğrencileri ayırırdı maddi durummuş anne babanın sosyalliği okulla haşır neşiroluşu önemliydi anne baba öğretmense de çocukla ayrıca ilgilenirdi, bnm ailemin durumu ozamanlar İyi olmadığı için gariban denilecek bir durumdaydım hep göz ardı etti oysaki ilk okumayı yazmayı sökenlerden herşeye parmak kaldıran girişken bi tip olmama rağmen asla söz hakkı vermezdi. Benden başka parmak kaldıran bile olmasa geçer kendi anlatırdı yine bana o fırsatı tanımazdı. Beden dersimi bile 4 veriyodu sınıftaki en uzun boylulardan atletik sayılabilecek yüreklendirilmeyi teşvik edilmeyi bekleyen voleybol oynayan bir kız olmama rağmen
5 sene en arkada oturdum. Derse asla konsantre olamıyodum, kargasa olurdu kabak bana patlardı yani hoca bana takmış durumdaydı anneme sürekli psikolojisi bozuk diyomuş benim için ben sadece taktir görmek aferin almak yani insan yerine konmak istiyodum. Her gün sınıf sınıf farklı öğrenciler çıkar andımızı okuturdu 5 sene boyunca asla bana sıra gelmedi.. niye acaba
Kış aylarında önlüğü giyer montu çeker koşa koşa okula giderdim vay efendim senin yakan nerde diye unuttuğum için eşşek sudan gelinceye kadar tokat kulak çekme artık ağlamamak için kıpkırmızı olmuş surat dolu dolu gözlerle alaycı bakışlar altında en arka sırama giderdim kapanır ağlardım, sonra o çocuk okulu nasıl sevsin.. oğluyla kardeşim aynı sınıftaydı kardeşim oğluyla itişip kakıştı diye hadi bakalım gel buraya kulaklar dizlere inmiş çekile çekile.. sonra anneme anlatırdım ağlardım, sabret sabret idare et dediler durdular. Annem lise terk babamda öyle sessiz sakin gariban tipler yani. Hak aramak öğretmene karşı gelmek falan çok korkardı annem hep bana idare et sabret derdi, o yuzden belkide çok sabırsızım şuan.. taaki 5. Sınıfın ara karnesini aldım eve gittim beden 4 din 4 haadee babam busefer kudurdu, giyindi koşa koşa okula sonra öğretmene daha lafa bile girmeden 1-2 yumruk sen ne istiyosun kızımdan diye.. suan düşünüyorumda ne kadar ayıp ama onun yaptığıda çok ayıptı beni okumaya küstürdü resmen. Sonra 2. Dönem okul açıldı ben en önde pırıl pırıl yarım dönem okudum. Okul bitti herkes işine baktı ama bnm o rezalet temelli ilk okulum hala hatrımda, bazen yola görüyorum yakasına yapışıp benden çaldıklarınne olacak diyesim yüzüne tüküresim geliyo okadar öfkeliyim..
Ondandır ki okul puanları yüksek iyi bir yerde çocuğumu ilk okula yazdırmak istiyorum. İnsana insan olduğu için değer verilen bir yerde olmak istiyorum. Statu o bu şu para pulun kıymet görmediği bir yer.. çocuğumun arkasında olmak destek olmak en büyük hedefim.. Hem belki sınıf anneleri olurum pastalar börekler sınıfça ihya oluruz hergün bahçede piknikler why noot ️
Neden senin yazdığın her şeyde, ben de aynı yıllarıma dönüyorum?? Gerçek yazıyorsun da ondan. Benim de ilkokul anıları canlandı gözümde ama hiç olumsuz değil. Çok severdim okulumu ve öğretmenlerimi. 1. sınıfta Kadıköydeydik. Yaşlı ama çok sevecen bir öğretmenimiz vardı. Mücella Çiçek, Annem zannederdim. Öyle severdi bizi.. 2. sınıfta babam emekli olunca Darıcaya taşındık. ilk yıl Sevinç öğretmen vardı. o da iyiydi. 3. sınıfa geçince biz sonradan gelenleri bir sınıfa topladılar. Zaim Demirci nin öğrencileri olduk. Demokrat, halkçı, filmlerde gördüğümüz anadoluyu diyar diyar gezmiş bir öğretmendi. Kızı da bizim sınıftaydı. Eski hatıralarını anlatırken, kızını da sohbete katıp, ''hatırlarmısın, şurda şu vardı, hatırlarmısın filanca yerde iken şöyle bir şey olmuştu'' diye eski öykülerini anlatmasına bayılırdım. Kendisinden yediğim tek dayak, 6x9 u geç cevaplayınca, parmak ucuna cetvel olmuştu.. İlk okul bitip orta okula başka yere gittiğimde, bir sefer bizim okulu ziyarete gelmişti. Öğretmenler odasında görünce sarılıp elini öpmüştüm. İyi bir öğretmene denk geldim demek ki diye düşünüyorum. Fakat üzücü olan, 20 li yaşlarımda, aynı bölgelerde oturduğumuz için, kızı ile de karşılaşıyorduk, öğretmenimle de.. Bir sorun yaşadıklarını hissediyoordum. Bir kaç kez hocamı, eskihisar kalesinin dibinde şarapçılarla içerken, hırpani bir vaziyette gördüm. Göz göze geldik. Utanmasın diye tanıdığımı belli etmemeye çalıştım. Kızına da soramadım babanla annen ayrıldımı evde bir sorun mu var diye.. Bir şeyler olduğu kesin idi. Hayatın böyle idealist bir öğretmeni bu duruma düşürmesini kaldıramadım...