@crazycells hocam aslında aşçı değil unlu mamuller ustasıyım ama yine de teşekkürler
Mr-Hakan tarafından gönderilen iletiler
-
RE: DV2020 Sonuç Odası
-
RE: DV2020 Sonuç Odası
Benim green card çıktı arkadaşlar case number ise 2020EU00006XXX umarım çıkmayan her forum üyesine 2021 de çıkar
-
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
@sinem-akçam hocam yanlışınız var evet geyik türlerinin bir kısmı otoburdur. Lakin türlerin büyük çoğunluğu hepçil olarak beslenirler. Sizin bahsettiğiniz "zombi geyikler" aslında 50 yoldan fazla zamandır dünyada biliniyorlar . Bu bahsedilen "zombi" hastalığı temelde tıpkı deli dana hastalığı gibi prionik hastalıklardan biri . Sadece medyanın "başlık atma " yarışında kazanan başlık ondan dolayı tüm dünya bu şekilde duydu ki CDC nin resmi isimlendirmesi "Chronic wasting disease CWD" ( kronik zayıflatıcı hastalık) olarak isimlendiriliyor. Popüler kültürün "zombi" tanımına uymuyor. Çünkü nasıl ki bir insanin genetik bir hastalık sonucu hastalandiktan sonra aşırı terlemesi veyahut kilo kaybetmesi veyahut hastalıktan dolayı tüm gücünün tükenmesi gibi belirtiler gorulebiliyorsa temelde "zombi geyik " hastalığı aslında hasta düşmüş normal bir insanın gösterebileceği "dikkat kaybı , kilo kaybı , bağışıklık sisteminin zayıflaması vb" bulguları gösteriyorlar. Temelde bu hastalığın prionik sonuçlar dışında herhangi bir etkisinin olmadığı ve insanlara henüz geçmediğini biliyoruz , bundan dolayı şu an için herhangi bir tehlike bulunmamasına rağmen mümkün mertebe hastalıklı hayvanlar dan uzak durmak gerekiyor.
-
tulumba tatlısı tarifi
Ülkemizin dörtbir yanında yapılan ve çok sevilen bir tatlı olan tulumbanın tarifini paylaşacağım.
Gereken malzemeler
Hamuru için
2,5 su bardağı un (yada 250 gr. )
3 yumurta
Yarım paket yada 125 gram tereyağı
Yarım çay kaşığı tuz
3 yemek karışı irmik
1 yemek kaşığı şeker
1 yemek kaşığı nişasta
3 su bardağı (300 ml.) suŞerbeti için
4 su bardağı su
4.5 su bardağı şeker
çeyrek limonun suyu (veyahut 1 yemek kaşığı limon suyu )Kızartmak için
2 litre yağYapılışı
Şerbetin hazırlanışı
Şeker su ve limon suyunuzu bir tencereye alıp kaynatın kaynamaya başladıktan sonra kısık ateşte karıştırarak pişirmeye devam edin .
Kıvamı Şerbet kıvamına gelince altını kapatıp ılıyana kadar kendi kendine soğumasını bekleyin . Ardından dolaba alıp iyice soğumasını sağlayın ve ardından hamuru yapmaya geçin .Hamurun hazırlanışı
Yeterli büyüklükte bir tencereye su tereyağı şeker ve tuzunumu ekleyip altını açın . Karışımınız kaynamaya yakın bir yere gelince ununuzu ekleyip kaynayıncaya kadar topak kalmayacak şekilde karıştırıyoruz.(çok güçlü bir mikseriniz yok ise kaşıkla karıştırın )
Bütün malzemeleri iyice karıştırdığınıza emin olun ve toplamda 2 - 3 dakikayı geçmeyecek şekilde kaynatıp ocaktan alıp soğutmaya bırakın.
Soğuyan harcınızın içine yumurtaları sırayla ekleyip hamurunuza iyice yedirene kadar karıştırın ( tek tek yapmazsanız zorlanabilirsiniz.) ardından irmiği ve nişastayı ekleyip tekrar karıştırıyoruz .Pişirme süreci
Derin ve geniş bin tencerenin içine yağımızı koyuyoruz.
Bu arada sıkma torbalarına torbanın büyüklüğüne bağlı olarak rahat çalışabileceğimiz miktarda hamur koyup ucuna da tulumba tatlısının şekline en çok benzeyen başlığı takıyoruz.
Yağımızın altını açıp sıkma torbamızdan tercimize göre parçalar sıkıyoruz ve bu parçaları bıçak veyahut spatula tarzı bir kesici ile hızlı ve yumuşak bir şekilde kesip yağın içine düşürüyoruz.
İlk attığınız anda yağın dibine çöken hamurunuz pişince kendiliğinden yağın üstüne çıkıyor . yağın üstüne çıkan tulumbalarımızı kevgirle süzgeç benzeri bir malzemenin üzerine alıp 1 dakika kadar yağının süzülmesini bekliyoruz.
Yağı süzülen tatlılarımızı hiç soğutmadan şerbetin içine atıp 30 saniye kadar bekletiyoruz ve ardından şerbetin içinden çıkarıp servis tabağımıza alıp afiyet ile yiyoruz.Hatırlatmalar
Endüstriyel tarifi değildir . endüstriyel tarifin evcilleştirilmiş halidir.
Yapacağınız miktar çoğalacaksa şerbetinizi parçalara bölmeniz serbetin ışısını düşük tutacaktır , bu da tatlınızın yumuşak olmasını engelleyecek ve daha çıtır olmasını sağlayacaktır.
sıkma torbasının temsili resmi aşağıdadır -
RE: Ds260 formu adresler, hakkında...
Hocam diğer adreslerinize gerek yok ds260 formunda belirttiğiniz adresler yeterli olacaktır. Bildiğim kadarı ile 2006 dan sonra ki adresler emniyet veritabanlarında kayıtlı bir dilekçe yazarak ellerinde sizin kaldığınız adresler ile ilgili belge talebinde bulunabilirsiniz
-
RE: ABD İş Alanları (Deneyimli- Deneyimsiz)
@MehmetA hocam büyük ihtimalle aynı prosedürler vardır. Çok farklı değildir .
-
RE: ABD İş Alanları (Deneyimli- Deneyimsiz)
@mehmeta hocam ben biraz araştırdım , tecrübeniz var ise belge falan istemiyorlar en azından texas eyaleti için sadece basit birkaç sorunun olduğu texas yasalarıyla alakalı 100 sorudan oluşan ve minimum 20 doğru ile geçebildiğiniz bir sınav var . O da turkiyeden pek farksız değil ornek vermek gerekirse 4 luk kablo ile tek bogattan en fazla kaç paylaşım yapılır gibi .
-
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
@tanti yine beraber atış yapalım ama ben o etten vazgeçmem.
10 sene öncesine kadar evimden geyik eti eksik olmazdı hocam.
Kimi keçi sever kimi dana kimi koyun kimi kuzu . Aklıselim yaşa geldiğimden beri 1 vejeteryanı en az 20 de koyun keçi kuzu eti kokuyor , geyik de güzel olmaz diyen insanı geyik etine alıştırdım.Ben küçükbaş hayranların tercih edildiği bir yerden olduğum için olabilir ama benim favori etim geyik etinden sonra kuzu eti ki bana aralarındaki farkı anlat derseniz aynı şekilde ayni gün pişmiş ayni miktarda tuz yağ kullanılmış etlerde geyik eti 10 puan alıp mükemmel iken kuzu eti 1 puan alıp çamur gibi kalır diyebilirim ancak
-
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
@calibraturbo hocam siz hic kendinize redneck demeyin bence bende bilinçsiz silahlanmaya ,bilinçsiz avlanmaya karşıyım . Tıpkı sizin dediğiniz gibi turkiyede yabani teke avlamak yasal olarak yasak ama ki bu çok büyük bir ama orman müdürlüklerinden bu izni har(a)ç ödeyerek alabiliyorsunuz . 15 20 bin lira verin 1 haftalık izin versinler vurdun vurdun vuramadın paran da gitti avda gitti . Ha ama ankarada milletvekili dayin var ; ne belge ne evrak hiçbirşeye ihtiyacın yok vur gitsin . Hatta istersen insan vur kıymetin var ise o bile serbest
Willys ler var turkiye de lakin şasesi çürük veya kaportası pas içinde araçlara 50 bin istiyorlar ki daha motor ve sanziman ister -
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
@sinem-akçam hocam emin olun dediğiniz şeylerin hiçbirini özellikle yavrulu hayvan vurmayı hiç ama hiçbir avcı yapmaz . Kendine avcı diyen ve bilinçli olarak avlanan her şahıs zaten yasaların izin verdiği ve izin verilen miktarda avlar . Evet geyik turkiye de nesli korunan hayvanlar listesinde lakin amerikaya avrupaya gelişmiş ülkelerin(doğal geyik popülasyonu olan ) hepsinde geyiklerin gayet rahat yaşadıklarını görebilirsiniz . Hatta bazı yerlerde iyice araştırırsanız özellikle amerikanin kuzey bölgelerinde geyiklerin çiftlik hayvanlarına saldırıp yediklerini öğrenebilirsiniz ki bu da ne kadar yuksek bir popülasyon olduğunun göstergesidir benim kanımca. Keza yine yasalara uyarak avlanmak şahsım adına yasal hakkım olan heryerde avlanmak isterim . Sizin dediginiz gibi hayvanı vurduktan sonra öyle arkamı dönüp gitmem hayvandan "işime yarayabilecek" kısımları alır işime yaramayacak kısımları da daima gömerek oradan uzaklasirim. Zaten sadece öldürmekten keyif alan kişi avcı değil katildir. Avcılık ise sadece öldürmek değildir. Avınıza göre hareket etmeyi bilmeli , avların nerelerde olabileceğini öğrenmeyi , nerde ne tür av hayvanlarının olduğunu öğrenmeyi gerektiğinde doğal yollardan yaralanmış genç hayvanları sırtlayıp 10 15 kilometre taşıyıp tedavi ettirebilmeyi gerektirir . Sizin dediğiniz gibi eğer sadece şartlar gerektiğinde avcılık yapılıyor olsa idi şu an büyük ihtimalle amerika kıtasında daha az geyik olurdu . Unutmayın yasa koyucu güçler daima hesap yaparak o sene kaç hayvanın doğduğunu kaçının sağ kalabileceğini kaçının vurulursa soylarıyla ilgili herhangi bir tehlike oluşturmayacağını hesaplıyorlar. Bir eyalette bazı bölgeler ava tamamen kapalı iken ayni eyalette başka bir belgesinde aynı av hayvanı için kişi başı 3er 4 er limit getirilmiş olabilir . Umarım avcıların nesli tükenmekte olan hayvanları avlamadığını anlatabilmişimdir
-
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
@tanti hocam kısaca özetlemem gerekir ise
1 ben köyde doğdum 5 yaşına kadar şehir görmedim ondan sonraki tüm hayatım boyunca da her sene en az 3 4 ay köyde kaldım.
2 hayvanlarımız vardı . Bi misafir gelir , evde yemek için et kalmazdı tutup ya bir koyun ya bir keçi ya da kuzu keserdik. Şahsen ilk hayvanımı 13 yaşında kestim .
3 Malum köylüyüm ya hayvanları kestikten sonra direkt yiyemiyorduk . Önce bir derisini yüzmek içinde yenilebilecek organları çıkarıp yenilemeyecekleri ayırmak . Yüzdüğümüz deriyi de çerçi gelince çerçiye satmak veyahut büyüklerimiz onu kullanarak montlar yaparlardı bize . Bundan dolayı deriyi yüzerim dedim.Eğer benim bilmediğim insanı daha az yoran veya tiksindiren bir yönteminiz var ise anlatın ki geyiği avlayınca o şekilde temizleyip etini alayım. Ha unutmadan derisi de lazım o deriden koltuk yapıp üstüne oturacağım . Unutmadan boynuzlar da lâzım olacak bıçaklar için güzel sap malzemesi olur .
Benim gömeceğim dediğim kısımlar da sadece bağırsak ve işkembesi olacak onun dışında hic bir parçasının boşa gitmeyeceğine emin olabilirsiniz . Normalde o bağırsak ve mide de boşa gitmez lakin temizliği aşırı zor özellikle geyik gibi hayvanlar da -
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
@calibraturbo düşünün hocam sizin dediginiz gibi tuhaf bir durum değil ama ülkemizde av ve avcılığın yanlış veyahut eksik anlatilmasindan dolayı herkes av yapanlara cani yaptıkları avlara da katliam gözüyle bakıyor .
Truck + silah merağının amerikada gelişmiş olduğunu biliyorum . Lakin turkiyeden 1960 model bir willys almaya kalksam 50 bin lira , buna performans geliştirmesi yapılmamış stock bir v8 motor ve uygun stock bir 4x4 Şanzıman satın almak sadece 100 bin lirayı geçecektir. Yanına bahsettiğim tüfeği turkiyede en son 4 sene önce biri 8000 dolardan sattı ki o da kaba hesap 40 bin yapar bahsettiğim dürbün de 20 bin lira civarında . Hadi bunların yanına basit bir ruhsat , av karnesi ve geyik avlamak için izin belgesi ekleyelim bunlarda en az 30 bin . Neredeyse çeyrek milyon yapar . Turkiyede 250 k birime bunları yapabiliyorken istediğim tüm geliştirmeleri de dahil olmak üzere aynı araca 50 k birim veririm tüfeğin fiyatı güncel olarak 900 birim civarinda dürbün de en son 1600 dilar civarındaydı. Av için kullanilan pulların tanesi de 20 30 dolar arası değişiyor hadi ben katliam yapacağım ya 500 dolara da av pulu aldım .Yani toplamda 53k birim e tüfeğimi avımı aracımı herşeyimi halledeceğim ve bir sonra ki avda tek giderim av pulu olacak o da maksimum vurabileceğim geyik sayısı olan 2 ile çarparsak 60 dolar olacak
-
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
@tanti hocam nazım bunu mu kastetti yoksa başka birşeyi mi'nin bizim şu anki bir konumuz ile alakası olduğunu sanmıyorum. Yazdığınız diğer hususta ise dünyayı güzelleştirme işine gelince eğer dünya ben geyik avlamadığım zaman güzelleşecek ise kabulum lâkin sadece amerika da günlük yapilan av sayısı 1 milyon u geçiyor . Sizin dediğinize göre amerika çoktan berbat bir yer oldu gelin vazgeçin siz gitmeyin amerikaya çünkü orda her türlü silah alımı buna tabanca tüfek yivli tüfek ve carabinalar da dahil yasalara uyan kişiler için çok kolay hatta amerika dünyada bireysel silahlanmanın en fazla olduğu ülke konumunda . İşin komedisi bir tarafa bir geyiğin daha doğrusu amerika kıtasında bulunan geyik türlerinin ortalama 10 - 15 yıl yaşadıklarını benim hayalimde ise 10 -12 yaşında bir geyiği vurmak istediğimi belirtmişim ki bu da hayatının sonuna yaklaşmış olduğunu zaten büyük ihtimalle 1 2 sene içinde öleceğini belirtir . Kalkıp 5 6 yaşında hayvanı sırf eti bir tik daha yumuşak olacak diye vuracağımı söylemiş olsaydım dediklerinizi kabul ederdim. Lakin ne asla daha ergen - genç devrelerinde olan herhangi bir hayvan avlamadım. Umarım ne anlatmak istediğimi anlamışsınızdır
-
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
@Sinem-Akçam hocam insanoğlu olarak hem etçil hem otçul olarak besleniyoruz umarım daha önce yediğiniz etlerin gökten indiğine inandırmışlardır sizi. Çünkü sizin dediğiniz gibi canlılar diye avlamayacaksak yada toplamayacaksak insanoğlu ne ile beslenecek .
Keza yukardaki tezime karşıt tez olarak aklınıza ilk gelecek şey ya yediğimiz canlılar bunlar için yetiştiriliyor veyahut yemek içinse satın alın olacaktır. Buna da cevabım ; bir besici kendi beslediği hayvanı yiyemez mi yada bir çiftçi tarlasında yetiştirdiği domatesi alıp yiyemez mi sonuçta bunlarda bilimsel olarak canlılar. Ha eğer bildiğiniz ve benim bilmediğim bir gelişmeden haberdar iseniz cansız bitki veyahut cansız hayvan gibi sözüm söz evimde av amacıyla kullandığım 4 tüfeğimi de hidrolik pres içinde ezip sizlere videosunu atacağım . Büyük ihtimalle turkiyede en azından bir kaç gün de olsa köylerde geçirmişsinizdir. Köylüler domuzu öldürür ne etini ne derisini kullanmaz olduğu yerde bırakır birşey olmaz der. Sizin dediğiniz şeyde tam buna çıkıyor . Tabiri caizse işime yaramayacak hayvanı vurmam bitkiyi koparmam kendime veyahut aileme bir faydası var ise eğer yasalarda izin veriyorsa hiç çekinmeden tereddüt etmeden öldürürüm . Eğer bilime inanıyor iseniz insanların avcı toplayıcılıktan yerleşik hayata geçmeleri tüm insanoğlu hayatında bir günün son 5 dakikası gibidir. Yok eğer ademden geldik ben bilime inanmam diyorsanız . O zaman da Adem de oğulları Habil ile Kabil de avcılık yaptılar. Sizin tanımınıza göre canlı öldürdüler hatta ve hatta hiç de insancıl olmayan şeyler yaptılar ki herhalde boyle birşey söyleyip inancınıza ters düşmemişsinizdir. Diye düşünüyorum. Lütfen yazdıklarımı yanlış anlamayın bu benim için bir fikir tartışmasıdır amacım kesinlikle sizleri kırmak incitmek değildir. Çünkü basının yanlış yönlendirmesi , ailelerin ve eğitim sisteminin yetersizliği özellikle turkiyede olmak şartı ile dünyanın dörtbir yaninda avcılığı canilik ile barbarlık ile hatta ve hatta öldürmekten zevk almak ile karıştırıyorlar. Size tavsiyem babanız eşiniz kardeşiniz dostunuz gibi kişilerden yardim alarak tecrübeli bir avcı ile balık avına gidin ve yakaladığınız ilk balığı yakalarken ki hislerinizi yazınız . Ondan sonra isterseniz balığı tekrar suya da bırakabilirsiniz . Sonuçta balığın canını almamış olacaksınız -
RE: Pastacılık ve ekmekçilik stajı,yardım!
@aliarmgn ali hocam dediginiz tamamen doğru büyük ihtimalle gerekli özelliklere sahip un ve yağ bulunamadığı için o şekilde ithal malzeme kullanıyorlardır yada tamamen imaj olması için "fransız 'patisserie' ürünlerini fransız malzemelerden üretiyoruz " tarzında bir imaj yaratmaya çalışıp Bu şekilde reklam yapmaya çalışıyor da olabilirler.
Benim gözümde aynı özelliklere ve aynı kaliteye sahip iki ürün arasında emin olun menşei nden dolayı hiçbir fark görmem ve ticari anlamda ; sürdürülebilir kalite , lojistik ve ekonomik acıdan uygun olanı seçerim . Umarım anlatabilmişimdir -
RE: Amerika Hayallerimizde neler var? Nasıl bir yaşam hayal ediyoruz? Sınır yok yazın yeter.
Cumayı cumartesiye bağlayan gece saat 3 sularında 1960 model willys şasesine oturtulmuş v8 motorlu aracımın arkasına remington 700 tüfeğimi ve competition 15-55x52 .125MOA tüfek dürbününü , koyup 2 4 gün yetecek kadar temel gıda maddesi ile beraber en yakın avlak alana gidip pusuya yatıp şöyle 10 12 yaşlarında 80 90 cm boynuz açıklığına sahip bir geyiği vurup olduğu yerde sadece derisini yüzüp iç organlarını çıkardıktan sonra pazar günü öğlen olmadan evime geldikten ve en samimi 1 - 2 arkadaşımı türk mangalı için evime davet ettikten sonra öğlen 3 gibi mangala başlayıp mangalı pişirirken yanında rakımı açıp hem kendimin hem arkadaşlarımın çocuklarının oyun oynaması olabilir mesela
-
RE: Pastacılık ve ekmekçilik stajı,yardım!
@onurr hocam ilgilenmiyorlar demeyin çünkü amerikada beyaz ekmekten ve kepekli ekmekten sonra en çok satılan ekmek turu fransız baget i büyük ihtimalle yaşadığınız bölge de fransız ürünlerine rağbet olmadığı için bulamıyorsunuzdur . Yoksa kendi imkânlarınla yaptığım araştırmalar kişisel görüşmeler vb. araştırma şekillerinden yola çıkarak bunları söyleyebiliyorum. Bu tarz bilgileri ufak işletmelerden almak her ne kadar zor olsa bile büyük çaplı işletmelerin müşteri deneyim hatlarına veya mail adreslerine yazarsanız şirket sırrı veya ticarî sır sayılabilecek her türlü hususta size bilgi verirler .
-
RE: Pastacılık ve ekmekçilik stajı,yardım!
@aliarmgn hocam pek canınızı sıkmayın malesef çoğu unlu mamuller sektöründe isletme sahibi az kazandığını yada zarar ettiğini söyler . Büyük ihtimalle @onurr hocam da bundan dolayı o tarz birşey söylemiştir . Malum türkiye de henüz fransız mutfağına ait tatlı ve ekmeklere alışık değil . Bundan dolayı böyle bir yorumda bulunmuş olabilir . Unlu mamuller işi için 4 şube de yıllık 1.5 m birim kâr az bile denebilir . Hele ki birde üretiminiz kaliteli final üründe kaliteyi baz alarak üretebiliyorsanız ciddi anlamda kazancınız az olmuştur . Aynı şartlarda özel bir mutfağa yönelmemiş olmak kaydı ile turkiyede 3m 3.5 m birim kâr edilebildiğini gözlerimle şahit oldum . Ülkemizde ki alım gücü probleminide göz önüne alırsanız . Cidden az kâr ettiklerini söyleyebilirim. Aynı durum turkiyede olsa işletme sahipleri zarar ettiklerini bile söylerler
-
RE: Pastacılık ve ekmekçilik stajı,yardım!
@tagudar tabi ki hocam burada bulunan çoğu kişinin amacı zaten bilmediği konuları öğrenmek bildiği konularda da insanlara yardımcı olmak. İstediğiniz zaman merak ettiğiniz şeyi sorabilirsiniz.
-
RE: Pastacılık ve ekmekçilik stajı,yardım!
@tagudar hocam ölümsüz meslekler olduğuna inanan birisi olarak söylüyorum eğer kendinizi geliştirir iseniz emin olun dünyanın dörtbir yanında iş bulabilirsiniz . Emin olun sertifika , diploma tarzı şeylerden çok bu mesleklerde bilgi birikimi ve tecrübe daha önemli benden işi öğrenip yurtdışında çalışan 3 çırağım oldu şu an 3 ünden ikisi avrupa ülkelerinde biri de kanada da kendi iş yerine sahip lakin forumdan diğer arkadaşların da yazdığı gibi şunu belirtmekte fayda var özellikle amerika da sertifika veya diplomaların verildiği kuruluşların "etiket 'i " olmazsa pek bir artısı olabileceğini söyleyemem. İşin kısası 4 - 5 sene uğraşmanıza kesinlikle değecektir. Lakin önemli olan kendinizi geliştirmektir. Kendinizi geliştirmeyeceğinizi işinizde ustalık-uzmanlık seviyesine geleceğinizi düşünüyorsanız yapın aksi takdirde yapmayın ve unutmayın amerika da her ne kadar bakery kültürü bizdeki ekmekcilik ve pastacılık işine denk gelirse de unutmayın ki taze ekmek ve pasta daima artı olmuştur bunun için geceleri iş başı yapmak , aşırı ayakta durmak gibi en basit sorunları da düşünerek hareket edin . Her ne kadar uzaktan kolay gibi görünse de fırıncılık (bakery i için daha iyi bir turkce tanım düşünemedim) kolay bir meslek dalı değildir . Daima gelişime açık olmak ve kullanılan makinelerden tutun kullandığınız malzemeleri iyi tanımanız gerektiğinde aniden değişen malzemenizin kalitesinin , su tutma gücünün , içindeki glüten oranını anlayabilecek şekilde durmayan şekilde kendinizi geliştirmeniz gerektiğini unutmayın . Şahsen kendi adıma konuşmak gerekirse genelde ayda bir olacak şekilde google akademi den özellikle ekmeklik ve pastalık buğday ile ilgili çıkan makalelerin çoğunu okuyorum . Eğer bu tarz araştırmalar da yapıp ayrıca tabiri caizse piyasanın nabzını tutabilecek ve gerektiğinde içinde bulunduğunuz kültürün yapısına uygun nasıl urun üretebilirim nasıl yeni çeşit unlu mamuller geliştirebilirim diye düşünecekseniz emin olun çok güzel paralar kazanabilir kariyerinizde ilerleyebilirsiniz