Dün konuyu saptıran iletiler yazmak durumunda kalmıştım ve bundan rahatsızlık duymuştum. Konu daha faydalı olacak şekilde ilerlemiş, o yüzden yazmak istediklerimi tek bir iletide toplayacağım, kimseyi gereksiz yere oyalamamak adına. Başlığa dair az bilgi içerecek muhtemelen, isteyen hızlıca geçebilir de.
Sayın @Semihmete . Dün size cevap yazmak için yaklaşık 1 saatimi harcadığımı sanıyorum. Amacım hiçbir zaman hoşuma gitmeyen bir ileti gördüm girip cevap yazayım sonra çıkayım olmadı. Ben yazdıklarınıza karşı argümanlarımı sundum. Varsa sizin de argümanınız siz de yazın. Ortaya bir laf atıp sonra hiçbir şey olmamış gibi devam ediyorsunuz. Bunu her zaman yapıyorsunuz. Birçok başlık altında yapıyorsunuz. Şuraya bir şey yazayım üş beş kişi debelensin dursun diye kasıtlı yaptığınız kanısındayım. Yoksa o kadar açıklamaya, laf anlatmaya rağmen insan yazdıklarına biraz dikkat ederdi. Kimsenin vaktini çalamazsınız. İletilerinizi ve tavrınızı benzettiğim @sinem isimli kullanıcının neden forumdan uzaklaştırıldığına bakarsanız sebeplerden biri de boş yere insanların bir sürü vaktini almasıydı. Ben açıklamalarımın hiçbirini sizi dışlamak ya da ötekileştirmek için yapmadım ama sizin tavrınız çözümün bir parçası değil.
Sayın @Rhonster siz de güldürdünüz ben de o dönem aynı kişinin bir video altındaki yorumuna denk gelmiştim. Refleksim kaçıp uzaklaşmak şeklindeydi. Türkiye'den gitmeyi isteme sebeplerinin mikro örneği gibi. Sınavınızda da başarılar dilerim, umarım istediğiniz gibi olur.
Sayın @aysegul teşekkür ederim. Evde anne babaya bulaştırmayayım diye epey dikkat ediyorum. Maske, kedi gibi minimum alanda konuşlanma ve tek kullanımlık, otobüs düğmesine basma kağıtlarıyla her gün bir operasyon olarak geçiyor. Her gün git gel eldiven dayanmıyor, maske de öyle. Bez maskeyle yarışı götürüyorum. İş yerinde de şu an İngilizce ve Almancayla işi devam ettiriyorum. Portekizceye henüz rastlamadım ama olabilir de
Sayın @Muhtaradana teşekkür ederim.
Sayın @ibrahimasar bahsettiğiniz kişilerle ilgili ben de kendi içimde benzer tespitler yapıyorum aslında. Özel hayatlarında veya sosyal hayatlarında belki de zaten hor görülmüş ve dışlanmış olabilirler. Ben de tam bu noktada o kişi için ne yapabilirim, benim görüşüme göre uyum sağlayamadığı bir ortamda nasıl destek olabilirim kaygısıyla yazıyorum. Ukalalıktan uzak olduğumu düşünerek ve buna çabalayarak o bir kişiyi nasıl kazanabiliriz diye uğraşmaya çalışıyorum. Ama her iki her iki yaklaşımın da kendine göre geçerli sebepleri var. Biri doğru biri yanlış diyemiyorum o yüzden.
İşimle ilgili iyi dileklerini belirten arkadaşlara tekrar teşekkür ederim. Okurken aynı şekilde düşünen ve iyi dileklerini beğenileriyle ifade eden tüm arkadaşlara da teşekkür ederim. Güzel bir haber olarak paylaşmak istemiştim.
Çekilişe bu yıl üçüncü kez başvuruyorum. İlk iki yılki sonuçların etkisiyle bir şeye bu kadar umut bağlamak çok saçma kanaatine vardım ve bu yıl aynı heves ve heyecanla beklemiyorum. Salgın döneminde evde kalmanın da etkisiyle hiçbir şey vazgeçilmez değilmiş diye düşünmeye başladım. Umarım bekleyen herkesin gönlüne göre olur