Bazen eskilere bakarım, eski fotoğraflar, eski insanlar, eski zamanlar.

Her bakışımda 2000'lere ait olmadığımı düşünürüm.

Türkiye'mizin şu günlerine bakarken insanların kalitesini, medeni bir toplumu, mutlu ve nitelikli insanları görüyorum.

O sıcaklık içimi ısıtıyor, hayallere dalıyorum, kendimi o yıllardaymış gibi 10 dakika bile olsa mutlu hissediyorum.

Sonra gözlerimi açıyorum, pencereden dışarıya bakmama, yada sokağa çıkmama gerek kalmadan sadece gözlerimi açıyorum ve ne bu medeni toplumun nede o birlik ve beraberliğin kalmadığını kalbimde hissediyorum.

15-16 li yaşlarımda füturistik fikirlerim, bilimin zaman makinasını mümkün kılacağına inanırdım. O yıllarda bile şu zamanlara gitmeyi hayal ederdim. İnsan büyüdükçe, yaş aldıkça hiçbir şeyin bir daha asla geri gelmeyeceğini anlıyor...

Sizi, hiç yaşayamadığımız ama var olduğunu bildiğimiz o eski güzel günlerle bırakıyorum.

Yıl 1930'lar İstanbul'da bir taksici. Evet taksici...

Yıl 1930'lar... Taksim - İstiklal caddesinde kadınlarımız...

İstanbul Darülfünunu (İstanbul Teknik Üniversitesi)

Baş öğretmenimiz, Mustafa Kemal Atatürk'ün Ankara tren garı önünde çekilmiş bir fotoğrafı..

20 Ekim 1935, Nüfus memurumuz mesai başında.

Beni en çok etkileyen fotoğraflardan birisi de aşağıdakidir... Sizce aşağıda ki fotoğrafta nasıl bir etkinlik izleniyor dersiniz ? Opera ? Hayır... Burası Taksim stadı, yıl 1930'lar ve medeni ulusumuz bir futbol maçı izliyor...

Bu fotoğrafların hiçbirisi, o yıllarda "INSTAGRAMA" atılmak için çekilmemişti... Düşünsenize, belki de bu fotoğrafları sadece bir kaç kişi görecekti ve poz vermelerine bile gerek yoktu. Doğal, mutlu, birlikte ve güzel yıllara...

Medeniyet... Dini inançlar "siyasallaştırılmamış..."

Akıllı tahtaları yoktu ama akılları vardı.

Galata köprüsü.

Harbiye.

Hala forumda utanmadan "çıktı ama eşim gitmem diyor"lardan tutta "çıktı ama gidesim yok" lara kadar... Arkadaşım o zaman başvurmayacaksınız. Kimsenin de hakkına girmeyeceksiniz. Sizin gibiler yüzünden gitmek istiyoruz bu ülkeden zaten ama hiçbi aşamada yakamızı bırakmayacaksınız belli. Gerçekten gitmek istemeyip sizin gibiler yüzünden bütün hayalleri yitip giden insanlar var.

Yine bir GC sürecinin daha sonuna geldik. Yine gözler kazanıp da "ds-260 formunu nerden bulurum?" diyenleri, kazanıp da "eşimle kazandık amma aşı şartı varmış, aşı karşıtıyız, gitmeyecez" diyenleri, "casenumber diye bi numara varmış ne işe yarıyo lo?" diyenleri, "abd kızları bekleyin beni, ben geliyom!" diyenleri gördük...

Hey gidi kader sen nelere kadirsin Aslında Dvlottery süreci tamamen Türkiye'nin özeti.
Ülke neyse sonuç da (kısmen) o.

Ne mutlu ki 8. başvurusunda çıkan bir aile gördüm. Tek tesellim onlar oldu. Hak edenin ve gerçekten gitmek isteyen ve kazanan herkes için çok mutluyum. Fakat gram hak etmediğini düşündüğüm ve zaten gitmeyecek / gidemeyecek / sırf keyfinden başvurup da kazanan %80 lik bir kesim var. Ağzıma çok ağır sözler geliyor, söyledim varsayın.

Kişisel planım 1 yıl daha beklememek ve Turist vizesiyle gitmek olacak. Zaten yamyamlar arasında bizim gibilerin kazanması çok düşük bir ihtimaldi, en yüksek bu yıl şans vardı ama bu yılda olmadıysa artık olmaz. Artık beklemenin alemi yok gibi.

Kaybedenler Kulübü olarak fikirlerinizi, şu an ki ruh halinizi paylaşırsanız sevinirim. Ben böyleyim. Siz nasılsınız?

Bu yıl da benim gibi GC hayallerine veda etmiş herkese tüm yeşilkart forum ailesine selamlar. Mesajları okudukça çok üzülüyorum, herkes için çok üzülüyorum. Benden büyüklere, küçüklere, yaşıtlarıma çok üzülüyorum.

Bununla birlikte 5. kez kazanamamış birisi olarak greencard sürecimi artık B1/B2 Turist vizesi ile daha hızlı, daha sonuç odaklı ve daha az şans faktörü olan bir sürece çevirme kararı aldım. Tabi ki ABD hakkında birçok şeyi öğrendiğim forum ailemle de yaşayacağım tüm süreci adım adım paylaşmak istiyorum.

Bu konuyu adımlar attıkça sürekli olarak güncel tutup neler yaşadığımı tarih tarih, adım adım paylaşmak istiyorum.

Umarım başarabilirim.

Gitmeyi çok isteyip greencard bekleyen, fakat kaybettiği her yıl daha da üzülen herkese alternatif, birebir yaşanmış, canlı bir yol haritası olmasını isterim.

Gittiğim de yaşadığım bu süreci tarihlerle birlikte bu konuya bakıp hatırlamak isterim. Zaten buradan kurtulduğum da gelmek isteyen herkes için elimden gelen desteği vereceğim.
Kimse ümitsizliğe kapılıp hayallerine veda etmesin, hayata da küsmesin, isteyen herkes için bir yol var mutlaka.

Başaracağız.

NOT: Kimseyi ABD'ye bu yolla gitmek ve bir süre kaçak çalışmak gibi bir şeye teşvik etmek niyetinde olmadığımı belirtmek istiyorum. Bu kolay bir yol değil ve herkesin kendine göre bir planı var. Bu da benim planım, mutlaka yapın demek gibi bir niyetim yok. Sadece süreci paylaşmak ve yıllar sonra baktığımda neler yaşadığımı, nasıl kararlar alıp sonuçlarının neler olduğunu okumak istediğim bir yol haritası paylaşmak istiyorum.

(Öncelikle konuyu her yıl G.C başvuru ayında yani Ekim ve Kasım ayları arasında, eğer mümkün ise tüm yesilkartforum'lular olarak güncel tutmaya çalışırsak iyi olur gibime geliyor.)

GREENCARD KISACA NEDİR ?

"Yeşil Kart, Amerikan Hükümeti'nin 1990 yılınından beri göçmenlik vizesi DV Lottery adı altında her yıl bir defa yaptığı bir çekiliş ile, ABD vatandaşı olmayan yabancılara, eşlerine ve onların 21 yaş altı çocuklarına ömür boyu ABD'de yaşama, yerleşme ve çalışma hakkı sağlayan bir belgedir."

ÇEKİLİŞE BAŞVURMAK, ÇEKİLİŞİ KAZANMAK VE SONRASINDA MAĞDUR OLMAMAK İÇİN EN ÖNEMLİ GEREKLİLİKLER NELERDİR ?

1-) Konsolosluk görüşme tarihinde en az Lise diploması (ŞART)

2-) Orada ilk aylarda geçimin sağlanacağını garantileyecek belirli bir miktarda hazır para.

3-) Amerika'ya gitmek için "net kararın" tüm katılımcılar tarafından verilmiş olması.

4-) Tek kişi için net bir rakam olmamakla birlikte, geçimin sağlanabileceği bir miktar (gidilecek eyalet ile de doğru orantılı olmalı) eğer aile olarak gidilecekse, GC sahibi 15,000 dolar ve yanında gelecek her kişi için kişi başı 5,000 dolar, kabullendirici bir etkendir.

DİP NOTLAR: Değerli insanlar, bilinmesi gereken en önemli konu şu ki; eğer Amerika'da yaşamak, çalışmak için net bir karara henüz varmadı iseniz, önceden sizinle gelecek aile bireylerinizi (eş ve 21 yaşından küçük çocuklarınız) ikna etmediyseniz, "başvurayım nasıl olsa o zamana kadar hazırlanırım" diyorsanız, henüz Amerika'ya gitmek için hazır değilsinizdir.

EN AZ LİSE DİPLOMANIZ YOKSA, MESLEKİ YETERLİLİK ARAŞTIRMALARI (AKTİF ÇALIŞMA, DENEYİM, KANITLAYICI BELGELER)

Diyelim ki ilk okul mezunusunuz ve lise diplomanız bulunmuyor. Üzülmeyin, mesleki yeterliliğiniz eğer Amerika Birleşik Devletleri'nde aranan bir dalda ise ve mesleğinizde son 5 yıl içerisinde 2 yıl aktif olarak çalışmışsanız, bunu kanıtlayıcı belgelere, sertifikalara sahipseniz yine konsoloslukta mülakatı geçme şansınız vardır.

ŞAHSİ OLARAK (HENÜZ) HAZIR OLMADAN, GREENCARD'A BAŞVURURSAK NE OLUR ?

1-) Kazandığınızda ve yukarıdaki sebeplerle gidemediğiniz de psikolojik çöküntüye uğrayabilirsiniz.

2-) Bu şans (çıkma ihtimali) insana hayatı boyunca çok nadir (belki bir kez) tanınabiliyor, tekrarı olmayabilir.
Bu şansı gidemeyecekken kullanmak hatalıdır.

3-) Greencard çıksa dahi, (en az lise diplomanız yoksa) konsoloslukta eleneceksiniz.

4-) Kazanmış olduğunuz bir hakkı değerlendiremediğiniz için onu değerlendirebilecek olanların, hakkına girmiş olursunuz.

5-) Eğer çekilişi kazanırsanız, mülakat tarihinizden sonra ki 3-6 ay içerisinde ( sanırım sağlık muayenenize bağlı olarak) Amerika'ya giriş yapmanız gerekmektedir. Bu nedenle, "çekilişi kazanayım birara nasıl olsa giderim" şeklinde bir düşünce de, umutlarınızın suya düşmesine neden olacak.

"Yukarıdakilerin hepsini okudum, beni ilgilendiren bir durum yok" diyorsanız, devam edelim.

KİMLER BAŞVURMALI ?

"En az lise mezunuyum" yahut "konsolosluk görüşmesi esnasında diplomam elimde olacak" diyorsanız,

veya "Lise mezunu değilim, fakat son 5 yılda uzman olduğum bir meslekte çalıştım ve bunu kanıtlayıcı belgelere sahibim" diyorsanız,

"Bekarım, kararırımı kesin olarak verdim, ülkemden şuan için manevi bağlarımı kopardım, kazanırsam gideceğim "
diyorsanız,

"Evliyim, eşimle de konuştum, birlikte karar aldık, kazandığımız taktirde kesin olarak gideceğiz," diyorsanız,

"Konsolosluk görüşmesinden sonra ki 3-6 ay içerisinde (sağlık raporuna bağlı olarak) Türkiye'den ayrılıp, Amerika'ya giriş yapabilecek maddi / manevi güce sahibim" diyorsanız,

Welcome to DWLOTTERY !

EK:

Elbette ki "ben keyfi olarak başvuracağım, çıksa bile gitmeyeceğim, keyfimin kahyası mısınız?" Demek de bir seçenektir. Herkesin popisine kimse karışamaz. Yine de rica, minnet, nolursunuz, gitmeme ihtimaliniz yüksek ise nolursunuz başvurmayın.

Yukarıda okuduğunuz fakat anlamadığınız, sormak istediğiniz bir çok sorunun cevabı yesilkartforum içerisinde mevcut olup, bu konu altında da sorularınızı tekrar sorabilirsiniz.

Katkılarından dolayı teşekkürler: @Drywall @önder-çalışkan @Rhonster @FreeMen

Teşvik edici @FreeMen

Saygılarımla.

Fakat göçmen olarak gitmeyi beklediğimiz yıllar içinde çoktan turist olarak gidip, şuan yasallaşmış olabileceğinizi de düşünmek gerek. Bir hayali eli kolu bağlı beklemek ile o hayal için realist adımlar atmak arasında çok fark olduğunu düşünüyorum.

Biliyorsunuz hayatımız ortalama 70 yıl ve sonsuz yaşam hakkına sahip değiliz.

Bir şans faktörüne dayalı lotoya bel bağlamak ve hayatımın sonuna kadar beklemek mantık dışı. Şahsen ömrümün 32 yılını bura da geçirmiş birisi olarak daha fazla vakit kaybetmek istemiyorum. Turist vizesi ile gitmek ile göçmen olarak gitmek arasında ki tek farkı, ABD'ye girdikten sonra vize statüsü değişikliği yapmayanlar ve kaçağa düşenler için dezavantaj görüyorum.

ABD'ye kaçak olarak gitmiş, zaman içerisinde yasallaşmış ve şuan da 3 tane benzin istasyonu olan bir Türk'ü tanıyan birisi olarak bunu söylüyorum. İyi dilekleriniz için teşekkür ederim, elbette yazdıklarım size karşı bir söylem değil. Genel olarak bu düşünceye yakın herkes için vakit kaybetmemek ve bir şeyler yapmak adına söylemek istedim. Tekrar teşekkürler.

İnşallah hepimiz hayallerimize kavuşuruz arkadaşlar, bu foruma üye olduktan sonra benim gibi insanların var olduğunu ve bir arada olduğunu görmek gerçekten mutluluk verici.

Sosyal çevremi son yıllarda oldukça daralttım (belkide ayrılmaya psikolojik olarak hazırlıklı olma isteğiydi bu) ülke gündemi, toplumsal sorunlar derken tamamen Türkiye'den uzaklaştım (yanlış anlaşılmasın ülkemden değil de toplumdan uzaklaştım diyelim) fakat bu forumda her şeyi paylaşan ve birbirlerine destek olan, en ufak sorunda kavgaya dönüştürmeyen, medeni ve aydın insanlar olduğunu görmek beni çok mutlu etti.

Burada bulunan tüm güzel insanlara teşekkür ediyorum.

İçimden bu duygularımı sizlerle paylaşmak geldi.
Sizler de duygularınızı, geleceğe dair neler hissettiğinizi, şuan nasıl bir ruh halinde olduğunuzu paylaşırsanız çok sevinirim.

Hep birlikte güzel günlere, hayallerimize kavuşmamız dileğiyle. Saygı ve sevgiler.

@sinemyıldırım, içinde söyledi: DV2024 Sohbet Odası

Öncelikle herkese merhaba .Biraz yazacaklarım uzun olacak ama işin içinden aylardır çıkamadığım için biraz tavsiye almak amaçlı Buraya da yazmak istedim .Ben yıllardır ABD e gidip orada yaşamanın hayaliyle yanıp tutuşan ,Türkiye’de memurluk yapan sade bir vatandaşım .Bundan 4 yıl önce hayatıma bri adam girdi .Daha dorpusu sosyal medyadan tanıştık .Kendisi evlenmiş boşanmış 2 çocuk sahibi ABD vatandaşı bir Türk’tü .Çocuklar annelerinde kalıyor .Aramızda 11 yaş fark var .Herneyse ben bu kişiyle uzun zamanlar sadece telefon üzerinden görüştüm ve birbirimizi hiç görmedik .Ve tabi uzaktan olunca bir ara ilişkiye döndürmek istesek de olmadı .O ilişkinin içine bie türlü çekilemiyordum.Aradan yıllar geçti aramızdaki kontakt hiç bitmedi .Ben memur oldum çalışmaya başladım .içimdeki ABD gitme tutkusu hiç bitmedi .Bana geleyim evlenelim o zaman ABD e gelirisn hatta vatandaş olursun Harika bir hayatın olur vs dediğinde inanmadım da açıkçası o zamanlar .Daha sonra hayatıma başka bir adam girdi .Ona çok aşık oldum .Beni prensesler gibi seviyor şu an ve evlenmeyi istiyor benimle .Kendisinin maddi durumu orta üzeri ama bu içimdeki ABD aşkı yıllardır bitmiyor .Turist vizesine başvurdum ve red yedim .Red yedikten sonra tamam bitti artık buradaki hayatına yönel seni seven adamla güzel bir hayat kur diye düşünürken aynı kişi bana vizem çıkmadığı için Eylül ayında ABD den Türkiye’ye seni görmeye geleceğim evlen benimle diye teklifle geldi .Kafam öyle karışık ki size anlatamam .ABD hayallerimin ülkesi orada yaşama ve vatandaş olma fırsatım var .Ama bri yandan da burada aşık olduğum adam var .Biliyorum size garip gelecek belki aşıksan neden ABD aklında diyorsunuz ama öyle değil .Ülkenin şu anki gidişi Beni artık depresyona soktu .Ve yaptığım mesleği severek yapmıyorum .Burada kalırsam ömür boyu yapacağım belki de .Siz olsaydınız hayallerinizi mi seçerdiniz , sevdiğiniz adamı mı ?

Herkes fazla yapıcı ve minnoş yaklaşmış konuya fakat ben öyle yapmayacağım. Bana kalırsa ne ABD'de yaşayan ve tam 4 yıldır "belki burdan kurtulurum" diyerek görüştüğünüz ama aslında sevmediğiniz adamı, ne de tüm bunlardan habersiz size aşık olduğunu söylediğiniz ve ne gariptir ki ABD uğruna sorguladığınız ilişkide ki adamı hak etmiyorsunuz her ikisini de yapsanız ortada bir sevgi/aşk ve bazı insani şeyler yok. Herhangi birini seçin sizin için farketmez gibi. Başarılar.

@quadriceps, içinde söyledi: DV2021 Dertlesme ve Destek Odasi

Bana cikmadi.. Cikmayip duygusal anlamda sikinti yasayanlari da okudum. O kadar oda kurulmus bunu da ben kurayim dedim. Benim kafama takilan ve disardan mudahale edebilip isin kaderini etkileyebilecegim tek sey resimdi ve kafamda hep soru isareti kaldi, kalacak. Bunun asil nedeni aslinda cikmamis olmasini mantikli bir sebebe baglamak istegi ayni zamanda cikmasini gerektirecek mantikli sebeplerimin has noot been selected yazisi ile bir anda cope atilmis olmasi yani asil sebep bunun bir kura oldugunu unutmus olmam. Saglik olsun beni en cok teselli eden sey daha da hazirlikli olacak olmam yani size de sunu sormak istiyorum hem maddi hem de manevi olarak eger cikmis olsaydi yuzde kac hazirdiniz ki ya da yuzde kac hazir olunabilir. Sikmayin yani caninizi.

Valla hocam sana, bana, bize çıkmaması çok çok normal. Sadece yeşilkartforum'da bile en az 5 kişiden şunu duydum "kazandım ama ilkokul mezunuyum gidemeyeceğim", "kazandım ama eşim istemiyor gitmeyeceğiz", kazandım ama bla bla bla... Çıkmaz tabi sana. Gider bunlara çıkar, çünkü hakkını yiyorlar. Benim burada alacak 1 günlük nefesim yok. En tepeyi de gördüm zamanında, en dibi de. Ve 3 yıldır bunun için çaba gösteriyorum. Sonra geliyor birileri kazandık ama gitmeyeceğiz diyor. Tekrar başvurmayacağım kesinlikle. Bu ülkede heryerde adaletsizlik olduğu gibi, tamamen şansa dayalı bi sistemi bile adaletsizlikle ortadan kaldırıyor milletimiz. Gerekirse kaçak gideceğim veya ne gerekiyorsa öyle. Tekrar başvurmam.

Rica etsem forumda vakti olan herkesten yorum rica ediyorum.

Türkiye'de yaşayacak daha fazla gücüm kalmadı.
Hukukun ve yasaların iyi bir seviyede olduğu, ayrıca kutuplaşmaların olmadığı ve yaşıyor olduğumu hissedebileceğim (GC,dışında eğer Amerika olmazsa ki sıfır inancım var) alternatif bir ülke var mıdır?

Çok araştırdım bilgiler de edindim. Sadece sizlerden fikir almak ve danışmak istedim.

Öyle çok bir param da yok.
Sadece başlangıç için bir miktar param var. Evli değilim. Yaşım 30.

Eğer bir yerlere gidemezsem daha fazla yaşayamayacağımı hissediyorum.
Yargılayanlar olacaktır. Ancak kimsenin ne yaşadığını kimse bilemez. Eminim beni anlayanlar da çıkacaktır.

Yorum yapanlara şimdiden teşekkürler.

@fxu Çok teşekkürler, sağ olun. Haklısınız, bizde de problem kesinlikle var. Ben de böyle düşündüm aslında ABD'de bir şirketin aynı zamanda partner yapımcısıyız. Bu olasılıklar geri dönüş yapmayacağımı desteklemiş olabilir diye düşündüm.

@tufank Çok teşekkür ederim, kesinlikle haklısınız. Abd süreci olumsuz olduğuna göre şimdi bu yaz için balkan turu yapmayı planlıyorum, önümüzdeki yıl tekrar başvururum diye düşünüyorum. İyi dilekleriniz için tekrar teşekkür ederim.

Mülakat Sonucum - Vize Reddi

4 Haziran 2024 - Ankara Konsolosluğunda 8:30 randevum için hazırdım. İlk andan itibaren içim oldukça rahat ve güler yüzlü olsam da konsolosluk çalışanlarının insanlara kibar davranmadığını söyleyebilirim. (Türk çalışanlar dahil) Belki de ilk konsolosluk maceramdandır bilinmez, orada kendimi rencide hissettim. Çünkü herkesin bir hayali ve umutları vardı ve karşılaştıkları muamele hiç de insani/medeni gelmedi.

İnsanlara "Baban ne iş yapıyor?", "baban kaç para maaş alıyor?" "gibi sorular sorulduğunu duydum. "Anne ve babam ayrı şu şu sebeple" gibi yanıtlar duydum. Zaten herkes her şeyi duyuyor.

Tüm giriş ve kontrol işlemlerinden ve parmak izimi de verdikten sonra bir görevli yanıma geldi ve beni özellikle bir vezneye götürdü. Tüm vezneler doluydu benim ki dahil. Normalde parmak izinden sonra insanlar vize görüşme sırasının en arkasına geçiyor ve sırası geldiğinde boş vezneye yönlendiriliyordu. Fakat benim böyle olmadı. İlk görüşmem olduğundan sebep sorgulamam yada bir şeylerin yanlış gittiğini anlamam pek mümkün değildi. Görevli beni özellikle ortadaki vezneye götürdü ve "Bu hanımefendiden sonra siz görüşebilirsiniz" dedi. Önümdeki kız wat öğrencisiydi diye tahmin ediyorum, İngilizce mülakata katılmıştı. Vize görevlisi sarışın, Türkçesi normalin biraz altında 30'lu yaşlarda bir bey. Bu arada arkamda sırada bekleyen insanlar doğal olarak bana tuhaf tuhaf baktılar çünkü görevli beni sıranın arkasına değil en önüne, hatta vezneye götürdü direkt. Hakkımda "Torpilli bu" filan diye düşünmüş olmalı insanlar... Sebebini anlayamadım, belki de vize alıp alamayacağımız, konsolosluğa gitmeden önce zaten bellidir. Bilmiyorum.

Görüşme alanı o kadar küçük ki; tüm sıralar birbirine karışmış durumda ve içeride ufak çaplı kısmi bir kaos var. Konsolosluk çalışanlarının çocukları filan koşturuyor içeride. Herkes herkesi ve her şeyi duyuyor/görüyor. Zaten dip dibeyiz. Diğer veznelerde daha önce hiç yurtdışına çıkmamış insanların vize alabildiğine, çok kez yurtdışına çıkmış insanların vize alamadığına şahit oldum. Fakat izlenimlerime göre 5/1 oranında vize veriliyordu.

Önümdeki hanımefendi de bir wat öğrencisi olarak red aldı ve sıra bana geldi. Görevli çok sertti ve görüşmem sadece 15 saniye sürdü. (Abartısız sadece 15 saniye)

-Amerikaya neden gitmek istiyorsunuz?
+Turistik amaçlı

Daha önce yurt dışına çıktınız mı?
+Hayır umarım ilk olacak

-Ne iş yapıyorsunuz?
+Yazılım şirketim var, yazılım ve oyun alanında projeler geliştiriyoruz.

Üzgünüz, vize talebiniz reddedildi. Dedi ve pasaport ile birlikte o malum 214(b) maddeli kağıdı verdi.

214(b) maddesini bilmeyenler için; "Sizi Türkiye'ye bağlayan ve ülkenize geri döneceğinize dair yeterince kanıt sunamadınız"

İşte problem tam da buradan başlıyor. Sizden bir kanıt istenmiyor, istenmediğinde doğal olarak zorla kanıt sunamıyorsunuz "bakın bunlar belgelerim, alın size kanıtlar" diye bir şansınız yok. O halde 214(b) maddesinde yer alan "Sizi Türkiye'ye bağlayan ve ülkenize geri döneceğinize dair yeterince kanıt sunamadınız" ibaresi ne kadar gerçekçi ve kanuni bilmiyorum.

Kısacası red aldım ama red aldığım için değil, içeride yaşanan tuhaflıklar için biraz üzgünüm. İnsanları o şekilde görmek beni biraz rencide etti.

Ütopik bir örnekle ortamı açıklamam gerekirse; Kraliyet ailesi var camın arka tarafında, ön tarafta ise köleler (bizler) yer alıyor. Köleler olarak elpençe divan, bize müsade edildiği kadar kendimizi açıklama imkanımız var. Kraliyeti ikna etmelisiniz (eğer şans verilirse tabi). Ortam bu şekilde. Görevlilerin yüzünde "bir köle daha geldi" gibi tiksinç bir tavır var.. Bunu hissediyorsunuz. Zaten yalnızca vezneye yaklaşırken yüzünüze 1 kez göz ucu ile bakılıyor, sonrası ekrana bakılıyor ve yazılar yazılıyor.

Biraz komik, çokça hüzün içeren bir ortam.

@tufank Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkürler, şimdi içim rahatladı.

@tufank, içinde söyledi: (B1/B2) Ziyaretçi Vizeleri: İŞ, TURİZM, TIBBİ TEDAVİ

@stardium vize alma sebebiniz sadece bu etkinlik ise ve onay aldığınızda artık çok geç olacaksa seyahat planınızı tekrar oluşturmanızı tavsiye ederim. Eğer her sene gerçekleşen bir etkinlik ise bunu kaçırdığınızı ama seneye tekrar katılmak istediğinizi de söyleyebilirsiniz. Burada önemli olan vizeyi alma / kullanım amacınızı ve ülkeye geri döneceğinizi görevliye doğru bir şekilde anlatabilmek.

Anladım, çok teşekkürler. Peki yeni bir ds-160 doldurmalı mıyım, çünkü ds-160 ta belirtilen ve mülakattan 1 gün sonra abd girişi gözüken tarih haliyle imkansız hale geliyor. Bunu yeni bir ds-160 ile düzeltmeli miyim yoksa konsoloslukta görevliye bunu belirtmem yeterli olur mu acaba.

@crazycells, içinde söyledi: (B1/B2) Ziyaretçi Vizeleri: İŞ, TURİZM, TIBBİ TEDAVİ

@stardium maalesef bu sekilde basliklara izin vermiyoruz, o nedenle actiginiz basligi ilgili konuyla birlestirdim. B1/B2 vizesini alma amaciniz tamamen turistik mi? Yoksa 6 Haziran'da gerceklesecek cok specifik bir etkinlik icin mi ABD'ye gideceksiniz?

Evet, her yıl düzenlenen oyun yapımcılarının katıldığı bir etkinlik için kış ortasında başvuru yapmıştım, randevu tarihini daha erken alırım diye düşünmüştüm. Fakat en erken 5 hazirana çekebildim. Böylelikle, gidiş tarihimden 1 gün öncesi vize görüşme tarihi oldu ne yazık ki. Sizce ne yapmalıyım. Eğer bu durum vize alma sürecimde bir dezavantaj yaratacak olursa, etkinlikten vazgeçip ileri tarihler belirtsem, bu sefer de ds-160'da bir tutarsızlık olacak... Bu sebeple kafam çok karıştı.

Merhabalar Sayın @Revolter;

Konuyu açmış olduğum forum kategorisi: Ziyaretçi ve Turist Vizeleri (B1/B2 ve C) burasıdır.

Bu foruma tıkladığımızda, içeriğinde yer alan diğer konulardan birkaçı şöyledir:

-DS-160 Formuna girilen eyalet-şehir harici başka eyalet-şehirden havalimanında giriş yapılabilir mi ?
-C1/D Vizemi kullanarak Amerika'da 20-25 günlük bir seyahat yapabilir miyim?
-Başka ülkeden B1/B2 alabilir miyiz?
-DS160 formunu mülakattan önce güncellemek mümkün mü?

Gördüğünüz üzere bu başlıklar ile benim açmış olduğum konu, aynı forum kategorisi içerisinde yer almaktadır. Ancak, yukarıdaki hiçbir başlıkta (benim ki dahil) herhangi bir admin/moderatör uyarısı görmemekteyim. Hatta sn @crazycells bu sorulara yanıt vermiş ve forum kültüründe yer aldığı üzere bu başlıklara yanıt yazarak insanlara yardımcı olmuş. Görünen o ki yanlış bir durum yok öyle değil mi? @Revolter

Ayrıca, bahsi geçen başlıklarda her nedense sizin burada göstermiş olduğunuz duyarlılığı görmemekte ve herhangi bir uyarı mesajınıza rastlamamaktayım.

Problem nedir?

Ek olarak, daha konuyu açtığım andan itibaren siz @Revolter ve @hsn-kartal , 4 yıldır içerisinde bulunduğum ve temel kültürü bir yardımlaşma forumu olan, konumu tamamen saptırdınız. İnsanlar şuanda burada tamamen alakasız ve kendilerini hiç alakadar etmeyen, gereksiz bir tartışma izliyorlar.

Buna sebep olduğunuz için gerekenin yapılacağına inancım tam.

Şahıs bana özel sohbetten real de görüşelim burası sanal dünya burada yazarsın tabi filan diyor bilginize @crazycells

@hsn-kartal, içinde söyledi: Merak ettiğim bir soru

@stardium siz neden bunun için ayrıca bir başlık açma ihtiyacı duydunuz? Mevcut B1- B2 sayfasına yazmanız daha uygun olurdu

Zaten öyle yaptım. Gördüğünüz gibi konu "Ziyaretçi ve Turist Vizeleri (B1/B2 ve C)" forumu içerisinde yer alıyor. Sorumla ve konuyla alakasız ileti göndermezseniz sevinirim.

Merhaba sevgili Yeşilkart forum ailesi,

5 Haziran'da B1-B2 vize görüşmem var. Ve DS-160 formumda ABD'ye giriş tarihim 6-Haziran, yani ds-160'a göre görüşmeden 1 gün sonrası abd'ye gidiyorum. Bildiğiniz üzere; başvuruyu tamamlamadan önce konsolosluk görüşme tarihini alamıyor/bilemiyorsunuz. Haliyle başvuru yaptığımda bana bu tarihi vereceğini bilmiyordum. Daha önce görüşme alabilirim diye düşündüm. Abd'ye giriş yapacağım tarihten 1 gün öncesine görüşme tarihi verdi. Sizce vize görüşmesinde bu bir dezavantaj olacak mı? Vize görevlisi şunu der mi sizce "bugün görüşmeye geliyor, yarın abd uçağına mı biniyor" gibi bir tutarsızlık/dezavantaj olur mu sizce?

Yada görüşme esnasında bunu belirtme fırsatım olacak mı? (sanmıyorum ama )

Tecrübeli arkadaşlar bilgilendirebilirse çok mutlu olurum.
Teşekkürler.

Edit: @Revolter konuya (-) verme sebebiniz nedir?