Merhabalar, mülakat deneyimi yazmak için pasaport teslimini beklemiştim bu sürecin son bulduğuna hala inanamıyorum çünkü. Bu forumdaki bütün adminlere, arkadaşlara, ve Uğur Beye teşekkürümü şimdiden etmek istiyorum. Gerçekten süreç hakkında o kadar çok bilgi ve deneyim var ki ayrıca bir kaç anahtar kelime ile de hepsine ulaşabiliyor olmak bence büyük lüks. Genelde sorulan her şey mutlaka daha önce sorulmuş oluyor zaten ekstrem durumlar hariç. Ben de bu foruma birazcık da olsa katkı yapıp detaylı bir şekilde yazmaya çalışıyor olacağım deneyimimi. Herkese iyi okumalar atlamak isteyen direkt mülakat deneyimi kısmına geçebilir.
Öncelikle benim gibi hayatının çok da yolunda gitmeyen artık ne yapacağını bilmeyen bütün problemlerin aynı anda sırtınıza bindiği bir dönemde greencard çıkması nasıl bir şey bilmiyorum ama ben kader diyorum. İlk kazandığımı öğrendikten sonra tabi ki sürecin herkes gibi öyle basit olmadığını hatta tam bir çin işkencesi olduğunu deneyimledim ve bu mental olarak özellikle benim için bayağı yıpratıcı oldu. Her şeyin üstüne Şubat depremini bizzat yaşayıp hayatımız kaosa dönmüşken o zamanlar greencard mülakatı beklediğimi bile unutmuştum ve Nisan ayı gibi herhalde bu iş yattı diye kendi kendime söylemeye başlamıştım. Mayıs ayında o beklenen mail geldi ve 21 temmuz mülakatı aldım. Öncelikle Unganlar deneyimi ve Mülakat deneyimi olarak anlatayım.
23 Haziran Unganlar Deneyimi
Ben neredeyse 1 ay erkene aldım randevuyu. Gece Adana'dan otobüse binip sabah 6 gibi Ankara'ya vardım Kızılay'a götüren servislere bindim ve haritadan Kuğulu Parkı açıp yürüdüm. 1 saat bi kafede oturup simit çay falan söyledim. Unganlara gittiğimde saat 9 civarıydı ama benim randevu 11'deydi. Hiç problem etmediler evrakları istediler
-Covid Aşı Kart ( 2 doz )
-Pasaport
- Case Number söyler misin dediler sesli bir şekilde söyledim.
Sonra ben ilk başta Doktor Hanıma muayene oldum ve daha sonra tahlilleri yapmaya gönderildim. Klasik soruları sordu Doktor, Ameliyat oldun mu, Alkollü araç kullandın mı, Kendine zarar vermek istedin mi vs. Randevuyu erkene almakla iyi etmişsin dedi son olarak. Daha sonra sekreterler beni tahlillere yönlendirdiler ve gerçekten oldukça kibarlar. Ödemelerin bir kısmını dolar olarak bir kısmını tl olarak yaptım ne kadar tuttu hatırlamıyorum ama 340 dolar civarına falan denk geldi sanırım. Her şey bittikten sonra Abimin adını verdim yarın benim yerime raporu alabilir mi dedim olur dediler. Aynı akşam Adana'ya geri döndüm.
21 Temnmuz Mülakat
Yine Perşembe gecesi Adana'dan otobüse bindim sabah 9:15 mülakatı için. Sabah 6 gibi orada olup sonra direkt mülakata giderim diye düşündüm aslında yaptığım riskliydi bunu gece otobüs 2 kere çevirmeye girince fark ettim Neyse sabah 6.30 gibi Ankara'ya vardım abimin yanına gidip sağlık raporumu aldım ve Elçiliğe doğru yola koyuldum. Elçiliğe varınca böyle bir kalabalık hayal etmiyordum gerçekten güneşin altında çok fazla beklemek zorunda kaldık diğer vize türlerine başvuracak gençlerle tanıştım forumdan bir kaç kişiyle tanıştım hepsine selamlar. Sıraya girdikten sonra pasaportları çekmeceye koyup güvenliğin adımızla çağırmasını bekledik zaten size her şeyi gösteriyorlar oldukça kibarlar . Meşhur uzun yolu yürüyüp içeri girdikten sonra pasaporta DV olduğu için bi etiket yapıştırdılar ve kağıt verip okumamızı istediler. Daha sonra ücret ödemek için sıraya girdik ve uzun süre bekledik. Ben direkt 330 dolar olarak ödedim, başka bi numara verip evrak vermek için beklememi söyledi görevli. Evrak vermeye gittiğimde benden istenilen evraklar ;
Pasaport
5x5 Fotoğraf 2 tane
Diploma ve fotokopisi ( Master diplomamı verdim)
Arşiv kayıtlı adli sicil
Banka dökümü çift imza ve imza sirküleri
Vukuatlı nüfus kayıt örneği
Askerlik belgesi
Ais kaydı, Ds 260 vs. başka bir şey istemedi. Başvuru yaptığım pasaportun süresi bitmişti onu vereyim mi dedim gerek yok dedi.
Diplomama bakıp İngilizce biliyorsun dedin evet dedim ben de. İngilizceyi işaretledi
Mülakat için diğer tarafa tekrardan gittim ve sıra numarasını beklemeye başladım herkesin mülakatını çok net bir şekilde görüp duyuyorsunuz bilmiyorum bu avantaj mı dezavantaj mı çünkü AP kalanlar da oldu onlara da başarılar diliyorum umarım en kısa sürede sonuçlanır. Neyse beklerken bana bi gerginlik çöktü birden beyinde senaryolar dönmeye başladı kendimi her türlü sonuca hazırladım ve hayırlısı artık dedim. Beklerken birden elektrikler kesildi sonra geri geldi ama ekranlarda numaralar gitti. Sarışın gözlüklü konsolos bey adımı Amerikan aksanıyla okumaya çalışınca uçtum birden yanına ve şu şekilde bir şeyler yaşadık ;
K: English is okay ?
B: Yes ( Tercüman gitti ben yes deyince)
K: You went to university ?
B: Yes my bachelor is economics and i have master degree.
K: Good, Where would you like to go ?
B: New York
K: Why ?
B: My brother lives in there.
K: Oh nice, What would you like to do ?
B: I'm planning to work in marketing and sales departments.
K: What do you do here ?
B: I work as a sales assistant.
K: Nice, and your brother will help you ( güldü)
B: Of course ( güldüm)
K: Have you ever lived in abroad ?
B: No, but I've been in Poland 4 months with Erasmus.
K: Okay, How much money you have ?
B: 14k Euro
K: I approve your visa 1 hafta ptt ( Türkçe söyledi)
Ben thank you dedim ve konsolosluktan öyle hızlı çıktım ki red yesem böyle koşmazdım herhalde.
26 temmuzda ptt'ye ulaştı pasaportum bugün 27 temmuz ve sabah sarı zarfı teslim aldım. Herkese çok teşekkür ediyorum ve başarılar diliyorum. Gerçekten çok yorucu bir süreçti hepimiz için hayırlısı. Umarım kalpten isteyen herkes vizesini alır. Tekrardan @gucarslan bey'e saygılarımı göndermek istiyorum böyle bir bilgi kaynağı için.