"Dolarımız mı var, endişeye ne gerek?" şeklinde düşüncesizce ifadeler kullananları duyunca/işitince çıldırmamak mümkün değil. İki nedenden dolayı: 1-Yükselen dolar değil, değer kaybeden Türk Lirası ve dolayısıyla Türk ekonomisi. 2-Genel anlamda uluslararası ekonomi; uluslararası ticaret ve uluslararası finans "dolar" endeksli sürdürülmekte ve bundan dolayı Türkiye gibi üretim odaklı olmayıp "tüketim merkezli uluslar/birimler/devletler" ithalatı ihracattan daha fazla gerçekleştirir. Bu neye yol açar? Dış ticaret açığına; ithalat(dış-alım) kaleminin ihracat(dış-satım) kaleminden fazla olması durumu. Peki, dış ticaret açığını kapatmak için ne gerekir? Para. Para nereden elde edilir? Vergilerden(ÖTV, KDV, gümrük vergileri ve diğer vergi kalemleri) ve cezalardan. Vergiyi ve cezayı T.C. devleti sınırları dahilinde kim öder ve bu meblağ nerede toplanır? Millet öder ve kamu hazinesinde toplanır. O halde dış ticaret açığı devlet hazinesindeki meblağla ödenir. Devlet hazinesinin büyük bir kısmı milletin vergileriyle meydana geliyorsa o halde devletin dış ticaret açığını ödeyebilmesi için üç seçenek/tercih hakkı belirir: 1-Vergi kalemlerini arttırmak, 2-T.C. Merkez Bankası'ndaki kurtarıcı sermayeyi kullanmak, 3-IMF(Uluslararası Para Fonu), WB(Dünya Bankası), FED(Birleşik Devletler Merkez Bankası)-ve benzeri daha fazla kuruluş, grup ismi verilebilir-gibi yapılardan kısa vadeli ve yüksek faizli krediler almak.
Her üçüde felakettir ve iktisat biliminde "acı fatura" şeklinde tarif edilir... İki numarayı dikkate alsak, pandeminin piyasaları ne hale getirdiği ortada, Türk milletinin, ki bende onun bir ferdi olarak belirtiyorum, bu en azından benim görebildiğim ve bizzat deneyimlerime dayanmaktadır, durumu hiç iç açıcı değil. Dolayısıyla vergileri arttırmak ya da farklı alanlarda çeşitli kanun hükmünde kararnamelerle ceza kalemleri oluşturmanın sonucu ne olacaktır? Üstüne bir de enerji bağımlısı bir ülke olduğunuzu dikkate alırsanız her şeyin farkına varmanız an meselesidir. Fabrikalar, işletmeler, buralardan elde edilen çıktı/ürünler ve ek olarak tarım ekonomisinin ürünleri ve akla gelebilecek her türlü iktisadi faaliyet enerjiyle gerçekleşir. Malların taşınmasından, tarladaki mahsülün sürülmesine, biçilmesine, evinde kaynayan tencerenden sofrana gelen gıdaya kadar, kış ayında içine girdiğin sıcak suyuna, aldığın duşune değin, hijyeninden tüketimine; her şey enerjiyle bağlantılı... Kaldı ki bu sadece meselenin bir tek koludur. Daha da derinlere inersek, daha da eşersek çok daha çetrefilli ama anlaşılabilecek nice detayla karşılarız fakat en basitini algılamakla işe başlamalı... Çıldırmamak elde değil arkadaşlar. Meselelere biraz ciddiyetle, eleştirel olarak, sorgulayarak, bilmiyorsak araştırarak, bilene sorarak ilerlesek bunlar bizi bulmaz/başımızı ağrıtmaz idi fakat bu sayılanların tersi sosyolojinin(toplumsalın) büyükçe bir kesiminde hakim olduğundan maalesef tekerrür ederek gerçekleşmektedir. Üzülüyorum, ifadelerime bir politik bilimci olarak politika katmamaya gayret ederek sosyolojik ve iktisadi yani sosyo-ekonomik bakarak yazdığımı da belirteyim. Son olarak, felaket senaryoları yazmak bizleri o felaketler olmadan gerekeni yapmaya iter. Bu yüzden felaketler üretenlere kızmayın, karalamayın, etiketlerle bu kişileri düşman nesnesi kılmayınız. Eğer bunu yapıyorsanız biliniz ki düşmana hizmet etmektesiniz. Ulusunu seven; öğrendiklerini nesnel-bilimsel bir üslupla ve verilerle/delillerle aktaran, anlatandır, olguları bu ikrarla yorumlayandır. Yazı epey uzun oldu, içim dolduğundandır, yanlış-eksik bir şey yazmışsam bildiriniz, silebilirim.
Yalnız-gezen
@Yalnız-gezen
Yalnız-gezen tarafından gönderilen en iyi iletiler
-
RE: Dolar Çıldırdı
-
RE: T.C. Pasaport Türleri ve Pasaport Başvurusu
@ayvalik10 Eyvallah, işlemlerimi tamamladım, dediğiniz gibiydi her şey. Tekrar ilginize, yanıtlarınıza ve sabrınıza teşekkür ederim, sağlıcakla kalınız. Zaten mesele ne giyindiğiniz değil, bu bir ''kura'' yani talih meselesi fakat insan biraz pipirikleniyor, heyecanlanıyor ve bu durum olmadık şeyleri üretmenize neden oluyor. Her şeyin hayırlısını dilerim.
-
Henüz yapılmamış askerlik ve Green Card çekiliş başvurusu
Merhaba, Temmuz 2020 senesinde üniversiteden mezun oldum. 2020'nin Aralık ayında askerlik tecilimi gerçekleştirdim. Askerlik tecil belgesinde 2022'nin Temmuz ayına kadar tecilli gözükmekteyim. Bu bağlamda 2021 Ekim-Kasım Yeşil Kart başvurusunda bulunacağım, diyelim ki(bir olasılık) bu çekilişin talihlisi ben oldum, bu durumda Yeşil Kart görüşmesi Temmuz'dan sonra, mesela Ekim 2022 olsun, askerlik durumum ne olacak? Askerliğim buna bir engel çıkartır mı? Malumunuz diyelim ki Mayıs 2022'deki kazananlar açıklandığında belki bu durum-pandemininde etkisiyle, şu an ileriyi göremiyorum, neler olabileceğini kestiremiyorum; daha iyi de olabilir daha kötü de olabilir ki, daha kötü olması daha iyi olmasından daha olası gibi duruyor-Ekim ayına ve belki 2023'e kadar Amerikan konsolosluğuna gidememekle sonuçlanabilir... Çekilişi kazanmış olsak bile sıra numaramız gelmemişse nasıl vizemizi alıp gidebilir ki?
-
İngilizce dil eğitimi alırken çalışabileceğimiz ülke/ulus
Hem dil eğitimi alırken hem de geçimimizi sağlamak için yasal olarak çalışabileceğimiz ülke/ülkeler var mı? Lisans, yüksek lisans veya sertifika programını kastetmemekteyim; sadece dil eğitimi alacağız ve diğer yandan çalışıp geçimimizi sağlayacağız...bu ise 'yasal/legal' olacak... Dil, genel bir ifade; İngilizceyi kastetmekteyim.
-
RE: T.C. Pasaport Türleri ve Pasaport Başvurusu
@ayvalik10 @Mayki @İsveçCadısı Yanıtlarınız, bilgilendirmeniz için teşekkür ederim, sağlıcakla kalınız.
-
RE: Henüz yapılmamış askerlik ve Green Card çekiliş başvurusu
Şu olabilir mi? Mayıs'taki açıklamalar sonucu çekilişin talihlisi oldum, görüşmeler yapılmadı, çünkü sıra numarası vs. var...elbette Temmuz 2022'deki askerlik tecilimin de yaklaşmakta...bu durumda Haziran 2022'de Amerika'daki bir dil okuluna kayıt olsam, askerlik tecilimi yaptırsam...neticede dil okuluna kayıt olmak askerlik tecili için yeterlidir, diye biliyorum-yanılıyorsam düzeltin lütfen. Şunu da belirteyim, çok da önemli bir şey değil, paşa paşa gider askerliğimi de yaparım fakat benim derdim ''kazanma'' durumuma/ihtimaline/senaryosuna göre bir tedbir almaktır. Yanıtınız, ilginiz için de tekrar teşekkürler.
-
RE: İngilizce dil eğitimi alırken çalışabileceğimiz ülke/ulus
@vartorian Anladım. Ben sadece konut meselesinde şu habere dayanmaktayım ve bazı, dediğim gibi, Youtube videolarına: https://haber.sol.org.tr/haber/dil-okullari-irlandada-buyuk-bir-krize-donusuyor-ogrenciler-neden-sokakta-uyumak-zorunda
Yalnız-gezen tarafından gönderilen son iletiler
-
RE: İngilizce dil eğitimi alırken çalışabileceğimiz ülke/ulus
@vartorian Anladım. Ben sadece konut meselesinde şu habere dayanmaktayım ve bazı, dediğim gibi, Youtube videolarına: https://haber.sol.org.tr/haber/dil-okullari-irlandada-buyuk-bir-krize-donusuyor-ogrenciler-neden-sokakta-uyumak-zorunda
-
RE: İngilizce dil eğitimi alırken çalışabileceğimiz ülke/ulus
@vartorian Konut/barınma sorunu olduğu (1),* çalışma izninin ülkeye giriş yaptıktan ve gerekli başvuruları yaptıktan en az 2 veya 3 ay sonra 'yasal çalışma izni' çıktığı (2)** yaptığım internet*** araştırmalarından elde ettiğim iki kötü husustur. Elbette, (1) ve (2) numara olarak belirttiğim ifadelerin ''doğrulanması'' gerekmektedir.
*Yüksek konut fiyatlarının bulunduğu + birden çok kişiyle (7-8 kadar) kalındığı + evlerin verilen paraya/ödemeye göre çok kötü durumda olduğu.
(2)**O zamana kadar cepten harcama yapacaksın ya da 'kaçak' çalışacaksın ki yakalandığında bunun riski bulunmaktadır. Yakalanmam, bana bir şey olmaz, ne olacak ki düşüncesiyle hareket edersin ve talihsizlik gelir seni bulur!
***Youtube videoları, Ekşi Sözlük, çeşitli forumlar ve orada yaşayan bazı tanıdıkların ifadeleri ile Sol Haber'deki bir köşe yazası. -
İngilizce dil eğitimi alırken çalışabileceğimiz ülke/ulus
Hem dil eğitimi alırken hem de geçimimizi sağlamak için yasal olarak çalışabileceğimiz ülke/ülkeler var mı? Lisans, yüksek lisans veya sertifika programını kastetmemekteyim; sadece dil eğitimi alacağız ve diğer yandan çalışıp geçimimizi sağlayacağız...bu ise 'yasal/legal' olacak... Dil, genel bir ifade; İngilizceyi kastetmekteyim.
-
RE: Avrupa Birliği ülkelerinden birinde iken Green Card çıkması halinde
@Stiff @ayvalik10 Yanıtınız için müteşekkirim. Dil okulu öğrencisi olarak gideceğim, 8 ay ya da daha uzun bir süre kadar kalacağım için ''uzun süreli vize'' kapasıma girmektedir. Kısacası 'D vizesi' kategorisindeyim. Bu arada Temmuz 2022'de askerlik tecilim bitmektedir. Dil öğrencisi olacağım için askerliği tecil ettirebilirim, diye biliyorum ama yanılabilirim; bunun içinde beni aydınlatırsanız sevinirim.
-
Avrupa Birliği ülkelerinden birinde iken Green Card çıkması halinde
Merhaba, Mayıs ayı gibi yurt dışına çıkmayı planlıyorum. 2021'de Green Card başvurusunda bulunmuştum. Merak ettiğim şu: Avrupa'da iken Green Card çıkarsa (bir ihtimal olarak) bulunduğum AB ülkesinde ya da ''ülkerinde'' Green Card için gereken işlemleri yürütebilir miyim? Kısacası Türkiye Cumhuriyeti'nde başvurdum, AB ülkelerinde ya da Kuzey Amerika'da kart talihlisi olursam işlemlerimi gerçekleştirebilir miyim?
-
RE: Dolar Çıldırdı
"Dolarımız mı var, endişeye ne gerek?" şeklinde düşüncesizce ifadeler kullananları duyunca/işitince çıldırmamak mümkün değil. İki nedenden dolayı: 1-Yükselen dolar değil, değer kaybeden Türk Lirası ve dolayısıyla Türk ekonomisi. 2-Genel anlamda uluslararası ekonomi; uluslararası ticaret ve uluslararası finans "dolar" endeksli sürdürülmekte ve bundan dolayı Türkiye gibi üretim odaklı olmayıp "tüketim merkezli uluslar/birimler/devletler" ithalatı ihracattan daha fazla gerçekleştirir. Bu neye yol açar? Dış ticaret açığına; ithalat(dış-alım) kaleminin ihracat(dış-satım) kaleminden fazla olması durumu. Peki, dış ticaret açığını kapatmak için ne gerekir? Para. Para nereden elde edilir? Vergilerden(ÖTV, KDV, gümrük vergileri ve diğer vergi kalemleri) ve cezalardan. Vergiyi ve cezayı T.C. devleti sınırları dahilinde kim öder ve bu meblağ nerede toplanır? Millet öder ve kamu hazinesinde toplanır. O halde dış ticaret açığı devlet hazinesindeki meblağla ödenir. Devlet hazinesinin büyük bir kısmı milletin vergileriyle meydana geliyorsa o halde devletin dış ticaret açığını ödeyebilmesi için üç seçenek/tercih hakkı belirir: 1-Vergi kalemlerini arttırmak, 2-T.C. Merkez Bankası'ndaki kurtarıcı sermayeyi kullanmak, 3-IMF(Uluslararası Para Fonu), WB(Dünya Bankası), FED(Birleşik Devletler Merkez Bankası)-ve benzeri daha fazla kuruluş, grup ismi verilebilir-gibi yapılardan kısa vadeli ve yüksek faizli krediler almak.
Her üçüde felakettir ve iktisat biliminde "acı fatura" şeklinde tarif edilir... İki numarayı dikkate alsak, pandeminin piyasaları ne hale getirdiği ortada, Türk milletinin, ki bende onun bir ferdi olarak belirtiyorum, bu en azından benim görebildiğim ve bizzat deneyimlerime dayanmaktadır, durumu hiç iç açıcı değil. Dolayısıyla vergileri arttırmak ya da farklı alanlarda çeşitli kanun hükmünde kararnamelerle ceza kalemleri oluşturmanın sonucu ne olacaktır? Üstüne bir de enerji bağımlısı bir ülke olduğunuzu dikkate alırsanız her şeyin farkına varmanız an meselesidir. Fabrikalar, işletmeler, buralardan elde edilen çıktı/ürünler ve ek olarak tarım ekonomisinin ürünleri ve akla gelebilecek her türlü iktisadi faaliyet enerjiyle gerçekleşir. Malların taşınmasından, tarladaki mahsülün sürülmesine, biçilmesine, evinde kaynayan tencerenden sofrana gelen gıdaya kadar, kış ayında içine girdiğin sıcak suyuna, aldığın duşune değin, hijyeninden tüketimine; her şey enerjiyle bağlantılı... Kaldı ki bu sadece meselenin bir tek koludur. Daha da derinlere inersek, daha da eşersek çok daha çetrefilli ama anlaşılabilecek nice detayla karşılarız fakat en basitini algılamakla işe başlamalı... Çıldırmamak elde değil arkadaşlar. Meselelere biraz ciddiyetle, eleştirel olarak, sorgulayarak, bilmiyorsak araştırarak, bilene sorarak ilerlesek bunlar bizi bulmaz/başımızı ağrıtmaz idi fakat bu sayılanların tersi sosyolojinin(toplumsalın) büyükçe bir kesiminde hakim olduğundan maalesef tekerrür ederek gerçekleşmektedir. Üzülüyorum, ifadelerime bir politik bilimci olarak politika katmamaya gayret ederek sosyolojik ve iktisadi yani sosyo-ekonomik bakarak yazdığımı da belirteyim. Son olarak, felaket senaryoları yazmak bizleri o felaketler olmadan gerekeni yapmaya iter. Bu yüzden felaketler üretenlere kızmayın, karalamayın, etiketlerle bu kişileri düşman nesnesi kılmayınız. Eğer bunu yapıyorsanız biliniz ki düşmana hizmet etmektesiniz. Ulusunu seven; öğrendiklerini nesnel-bilimsel bir üslupla ve verilerle/delillerle aktaran, anlatandır, olguları bu ikrarla yorumlayandır. Yazı epey uzun oldu, içim dolduğundandır, yanlış-eksik bir şey yazmışsam bildiriniz, silebilirim. -
RE: Avrupa'da üniversite okuyan birisinin ailesine GC çıkarsa ne olur ?
Anlaşıldı, yanıtnız için teşekkür ederim.
-
RE: Avrupa'da üniversite okuyan birisinin ailesine GC çıkarsa ne olur ?
Geri kalandan kast ettiğiniz, birtakım evrakların tedariki midir ve bunlar internet üzerinden mi iletilmektedir? O halde istenilecek evraklara internet üzerinden erişebilmekte miyiz? Ya erişemezsek, ya istenilenler e-devlet üzerinden edinemeyeceğimiz belgelerse...böyle bir şey mümkün mü? Farkındayım, çok fazla soru işareti oldu fakat bir eyleme girişmeden evvel yataylı-dikeyli meseleyi ele almaya çalışmaktayım çünkü yapacağım şeyin uzun süreli bir geri dönüşü olmayacak gibi...yapmadan evvel bir şeyleri kesinleştirmek gerekir kanaatindeyim.
-
RE: Avrupa'da üniversite okuyan birisinin ailesine GC çıkarsa ne olur ?
Avrupa Birliği üyesi herhangi bir ülkede dil eğitimi alırken, yüksek lisans veya sertifika programı gerçekleştirirken Türkiye'de başvurusunu gerçekleştirdiğimiz Yeşil Kart'ın talihlisi olduğumuz durumda, bulunduğumuz lokasyondan/konumdan/coğrafyadan vize işlemlerini sürdürebilir miyiz yoksa başvuruyu gerçekleştirdiğimiz Türkiye'ye geri mi dönmemiz gerekir? KISACASI, Türkiye'de başvurduğumuz Yeşil Kart'ı kazanmamız halinde işlemleri Avrupa'dan devam ettirebilir miyiz?
-
RE: Henüz yapılmamış askerlik ve Green Card çekiliş başvurusu
@izm Lisans mezunuyum, lisansa denk ya da ondan az bir programa başvurmak askerliği tecil ettirme hakkı vermez. Lisanstan yukarı "yüksek lisans" veya "doktora" yaparsanız 1.5 sene kadar askerlik tecil edilebilir, bu ise 35 yaşına kadar mümkün. Velhasıl sizin bahsettiğiniz benim durumum için mümkün değil.