Merhaba, sürecimiz boyunca yardımlarını eksik etmeyen yöneticilere ve deneyimini paylaşan herkese çook teşekkür ederek ben de mülakat deneyimimi paylaşmak istiyorum.
3 Mart 10.45'te olan görüşmem için 9'da konsolosluğun önüne geldim. Kaktüs kafede mülakat saatimi bekledikten sonra eşyalarımı emanet olarak verip 10.30da sıraya geçtim. Covid formlarını girişte doldurup X-Ray'den geçtikten sonra ağır kapılarla bazı mücadeleler verip bekleme salonuna ulaştım. Konsolosluğun içi bir banka/vergi dairesi düzeni şeklinde. Tüm mülakatlar bekleme salonunda herkesin duyabileceği şekilde ayaküstü gerçekleşiyor. Sıra numaramın ilk yanışında 7 nolu bankoda parayı nakit ve tam olarak ödeyip tekrar yanmasını beklemeye başladım. İkinci yanışında 245 olan sıra numaram yerine 45 numarayı yaktılar... beni çağırmak istediklerini farkettim çünkü iki basamaklı hiçbir sıra yoktu ama emin olamadım. Kendi içimde gitsem mi kendi numaramı mı beklesem diye mücadele ederken benim numaram yandı ve hemen evraklar için 9 nolu bankoya geçerken yolda görevliyle karşılaştık '245 numarasınız değil mi? ben de sizi çağırmaya geliyordum arkadaş yanlış numarayı açmış' dedi....Bankoya gittim tatlı bir kadın vardı çok rahat hiç kasmadan belgeleri ve fotoğrafları istedi, sırasız hepsini aynı anda verdim. Evli misiniz çocuğunuz var mı gibi sorular sorup yerime geçebileceğimi söyledi. Tam yerime geçip oturacaktım ki numaram aynı bankodan tekrar yandı.....Yine mi numaratör bozuldu gitsem mi gitmesem mi belge mi eksik çıktı diye beynimle oynamalarından sonra tekrar evrak bankosuna gittim ve bana mülakatı ingilizce mi türkçe mi yapmak istersiniz diye sordu......İngilizce olsun, bunu mu soracaktınız eksik belge yok dimi dedim gülerek, yok evet unutmuşum dedi. Tekrar yerime geçip beklemeye başladım. Sanırım yarım saatlik bekleyişten sonra 3. kez mülakat için numaram yandı. Asyalı esmer bayana denk geldim. Merhabalaşma faslından sonra yemin edip parmak izi verdim. Parmak izini verirken sorulara başladı;
-Hiç tutuklandınız mı? Hayır
-Suç işlediniz mi? Hayır
-Evli misiniz? Hayır
-Öğrenci misiniz okuyor musunuz? (Bu soruları sorarken lise diplomama bakıyordu, 22 yaşındayım) Hayır geçtiğimiz temmuzda üniversiteden mezun oldum, belgelerin arasında diğer mezuniyet belgem var bakabilirsiniz dedim ve e-devlet mezuniyet belgemi bulup okay dedi.
-Ne okudunuz? Hukuk.
-Çalışıyor musunuz? Hayır çalışmıyorum zorunlu stajımı yapıyorum dedikten sonra panikle ama bırakıcam dedim. Bu dediğimden sonra bana bakıp nasıl yani çalışıyor musunuz evet ya da hayır deyin dedi sinirlenmiş gibi. Ben de çalışmıyorum, staj yapıyorum ücret almıyorum diyerek toplamaya çalıştım.
-Nasıl bir staj? Avukat olmak için, adliyede, dedim. hee tamam gibisinden ok dedi.
-Amerikada nereye gideceksiniz? Maryland, Germantown
-Orada tanıdık mı var? Kuzenim var.
-Amerikada ne iş yapacaksınız? Birkaç ay önce bazı avukatlarla contact kurmuştum, mülakattan sonra ulaşmamı söylediler öyle yapıcam. Onlarla olmazsa kuzenimle restaurantta çalışıcam.
Ben hafif bir panik halinde soruların gerisini beklerken faturayı ve diplomamı geri uzatıp, vizeniz onaylandı 3-5 iş günü içinde alabilirsiniz. Birkaç saniyelik algılama sürecinden sonra teşekkür edip çıktım. Uzun süre onaylandığımdan emin olamayıp pasaportumu geri vermedi sonuçta diyerek kendimi telkin edip vizemin onaylandığına inanmayı başardım.
Finansal durumla alakalı hiçbir soru sormadı, banka dökümüne baktığından bile emin değilim. Genelde bilgisayara yazıyordu. Hesabımda 14 bin 137 dolar göstermiştim.
Herkese tavsiyem sadece sorduğu sorulara kısa ve net cevaplar verin. Sormadığı bir şeyi asla söylemeyin. Zaten formalite şeklinde bir mülakat çok da umurlarında değil. Deneyimleri okurken hayal edilenden daha az korkutucu ve daha rahat bir ortam.
Darısı mülakat bekleyen herkesin başına