Hayat bazen insana istediğinden fazlasını verebiliyor...
3 kafadar arkadaşın bu döviz kurunda gelişmiş ülkeleri gezemeyeceğiz bari vizesiz ülkeleri gezelim görelim diye pasaport çıkarırken aramızdan birinin "Bu pasaportlarla neden greencarda başvurmuyoruz ?"sorusuyla başladı süreç. O zamana kadar greencarda başvurabileceğimizi bile bilmiyordum. Hiç umudum olmasa da kendimi ite ite doldurdum formu. Malum pandemi işsizlik ve geçim sıkıntısı derken, hayata dair umutlarımı genç yaşımda yitirmişken 8 Mayısa geldik. Yine 3 kafadar sonuçlara bakalım dedik. İnternet sitesi çöktüğü için sadece bir arkadaşımız kontrol edebildi. Biraz da geyik yaparak mesajlaşıyorduk. En son sonucu kontrol edilme sırası bana geldi ve arkadaşım oha çıkmış diye bir mesaj attı. Şakayı bırak hehehehe derken belgeyi attı. O anda kısa süreli bir şok geçirdim ve omuzlarımdan yük kalkmış gibi hissettim. Çünkü işlemlerin oldukça basit ve hızlı yapılabilir olduğunu sanıyordum hehehehehe.(Gençlik cehaleti işte). Gel gelelim araştırdık bulduk yeşilkart forumu. ( Ki çok şey borçluyum bu foruma). Forumu okudum ve telagram grubuna girdim. Olayların bu kadar toz pembe olmadığını anladım. Grupta sık sık bunun sabır ve azim işi olduğunu defalarca söyledi adminler. Formu çok uzatmadan 12 Mayıs'ta yolladım. (Tabi defalarca kontrol ettim). Başladık serüvene. Sabah ve akşam olmak üzere günde 2 kere kontrol ediyordum grubu. Binlerce mesaj, dünya bir terim derken biraz daha kavrayabildim süreci. Derken bir gün evrak talebi geldi. Evrakları yolladım onayı da aldım. İlk başta onayalanlara mülakat verilecek gibi duruyordu ve eyvah dedim ben son sınıf öğrencisiydim ve okulumun bitmesine daha çok vardı. Dünya bir çaba vardı, bitirmeden gitmek istemiyordum. Derkeen tak KCC bir karar aldı ve mülakat öncesi evrak talebi olmayacağını söyledi. Bu durum biraz süreci uzatsa da işime yaradı.
Gel gelelim aylar mevsimler geçti. Artık okulun bitmesine az kaldı ve ben kariyer planlaması yapmalıydım ama önümü göremiyordum. Geleceğimin belirsizliği düşündürüyordu durmadan. Arkadaşlarla buluşmaya giderken mülakat maili geldi. Tabi ben hopluyorum ve yine ufak bir şok. Hemen hazırlıklara başladım.
Mülakat mailini aldıktan sonra yine yeşilkart forum sağolsun ais kaydımı yaptım. Unganlardan randevu almaya çalıştım ama 30 gün öncesine kadar veriliyormuş. Mülakattan en az 2 hafta önce almak en mantıklısı çünkü covid testi pozitif çıkabilir ve karantinan bittikten sonra yine gidebilirsin. Benim sınavlarım olduğu için gidemedim. Biraz risk olsa da aşılarım tam bir şey olmaz herhalde diyip mülakattan 3 gün öncesine aldım. Sağlık randevumun bir gün öncesi Ankara'ya geldim. Bir tanıdıkta kaldım. Metro + otobüsle gittim. Biraz erken gelmiştim fotoğrafı da çektireyim dedim. Yakınlarda Luca adlı fotoğrafçı buldum. Amerika için çektireceğimi söyleyince gerekli formatta çıkarttı. 4 fotoğrafa 50₺ ödedim 10 dakikada çıktı sanırım. Sonra randevu için 4.kata çıktım. Soldaki ev kapısına benzeyen kapının zilini çaldım. Girince ufaktan bir şaşırdım çünkü yabancı nüfusun bu kadar fazla olmasını beklemiyordum. Gerekli belgeleri verdim ( aşı kartı, pcr test sonucu, konfirmasyon sayfası). Fotoğraf çekimi için çağırdılar ve aşı kartımın olmadığını ben de bulamadığımı söyledim. Bir kağıtla alt kattaki laboratuvara indim. Kan, idrar ve röntgen için 117.5 dolar ödedim. Üst kata geri çıktım 1 saat sonra geri gel fiziksel muayene olacaksın dediler. O süre içinde biraz gezdim, Oradan konsolosluğun nerede olduğunu öğrenmek için telefonun yardımıyla gittim. Farklı kapıları vardı acaba hangisi derken kaktüs kafenin karşısındaki olduğu geldi aklıma. Bir hata yapıp üst taraftan dönüş vardır diyip arka tarafından tekrar unganlara dönmeye çalıştım. Farklı konsolosluklar bitişik olduğu için dünya bir yol yürüdüm. En sonunda yarı bitkin geldim kliniğe. Hemen içeri aldılar boy kilo ölçümü yapıldı. Sadece iç çamaşırım ve çoraplarım kalacak şekilde önlüğü giydim. Handan hanım geldi ve muayene etmeye başladı. Klasik soruları sordu.
-Kaç yaşındasın
+22
- Aa ne şanslıymışsın öğrenci misin
+Evet mimarlık son sınıf öğrencisiyim
- Ne zaman bitiyor okul
- 20 gün sonra mezuniyetim var
- Aa ne güzel hem bitirip hem de Amerika'ya gideceksin ve işin orada çok prestijli.
- Giderim inşallah
- Gidersin gidersin kendini kasma
Bu sözü biraz garip gelmişti açıkçası. Acaba nasıl emin olabiliyor diye düşünmedim değil
- Şu anda düşünmüyorum hayat ne gösterir bilemem
- Mutlaka bu şansı da gözden geçir gözünün önünden orada ne iş yapacaksın
- Restoranlarda çalışacam, zaten babam da ünlü bir restoran olan bla bla da şef.
- Aa biliyorum orayı oranın şefinin oğlu olmana rağmen fitsin
Her neyse bu ufak geyik bitti alkol sigara kullanıyor musun, kendine veya başkasına zarar verme eğilimin var mı gibi klasik sorular sordu yok dedim.
- Alkollü araç kullandın mi
- Ehliyeti 2 ay önce alabildim onun dışında araç kullanmadım
- Hayır
Bu soruyu neden sorduğunu pek anlamadım sanırım yaşım küçük olduğu için sordu.
- Her şey tamam aşı yapacağım şimdi
Diyip 4 tane aşı yaptı.
Sonrasında yolun açık olsun diyip beni danışmaya kadar geçirdi
Yolda +hiç mi aşı kartın yoktu
- Annem saklamamış dedim
Danışma toplam ücretin 310 dolar olduğunu söylediler bir tık moralim bozuldu çünkü bu kadar tutacağını sanmıyordum. TL olarak karttan çekeceğimi biraz müsade isteyip hesaptan dolar bozduracağımı söyledim. Sağolsunlar beklediler, geri geldim.
- Ödeme yapmak için hazır mısınız
- Kur daha fazla artmadan yapayım hehe
Gülümseyip arka odadaki post cihazından ödememi yaptım.
Testler ve muayene bana toplamda 427.5 dolara mal oldu. Biraz fazla geldi ama yapacak bir şey yok, kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez.
2 Haziran günü saat 9.30 da olan mülakatıma metro ve 20 dakikalık yürümeyle geldim. Saat 8.50 da kaktüs kafeye girip biraz soluklanıp saat 9.15 te mülakat için sıraya girdim. Covid testini doldurdum. İçeri girdim pasaportumun arkasına bir etiket yapıştırıldı ve sıra numarası verildi. İçerisi hiç beklediğim gibi değildi. Mülakatı her iki tarafın da masada oturup daha uzun sürecek bir şey olarak düşünmüştüm. Bir tarafta ayakta mülakat oluyor bir tarafta insanlar televizyon izliyordu. Sonrasında sıra numaramın yandığı vezneye gittim. 330 doları ödedim ve sıra numara kağıdımı da istediler. Sonrasında yine bir bekleyiş. Yine numaram yandı. Bu sefer evrakları ( sağlık kontrolü zarfı, 2 adet fotoğraf, lise diplomam ve fotokopisi, adli sicil belgesi , nüfus kaydı ve öğrenci olduğuma dair e devletten aldığım belge) transkriptlerimin de olduğunu isterlerse vereceğimi söyledim gerek yok dediler. Biraz şaşırdım önceki deneyimlerde istediklerini okumuştum. Sonrasında yine içeriye girdim. 2 adet Türk'ün arasına oturdum. Önde mühendis bir abi ve eşi vardı. Onlar önce mülakata girdiler onaylandı ve şans dilediler. Sonrasında sol tarafıma Ohioya gitmek isteyen bir arkadaş geldi. Arka tarafımdaki arkadaş da Las Vegasa gitmek istiyordu. Biraz muhabbet edince hepimizin 22 yaşında ve ilk seferinde kazandığını farkettik. Bunun yanında CN da birbirine oldukça yakındı. Acaba bu bir tesadüf mü diye tartışıyorken Las Vegasa gitmek isteyen arkadaşın numarası yandı ve o da kazandı şans diledi ve 2 kişi kaldık. Sonrasında sol yanımdaki arkadaşın numarası yandı ve o da geçti. Biraz bekleyince bana geldi ve ben de diğer Türk arkadaşlar gibi sarışın hanımefendiyle yaptım mülakatı. Türkçe konuştuk. Yemin ettim ve parmak izim alındı.
- Mimarlık öğrencisiyim bu sene son yılım
Beğenir gibi bir işaret yaptı
- İngilizce konuşabiliyor musun
+Tebrikler vizeni onaylıyorum 3 ile 5 iş günü içinde pasaportunu kargoya vereceğiz.
Teşekkür edip biraz su içip döndüm. Ne iş yapacağımı ve paranın kaynağını sormadı.
Benden önceki arkadaşlara ne iş yapacaklarını sorduklarını duyar gibi oldum. Oldukça kısa sürdü veee omuzlarımdan yük kalktı. Acaba mülakat gelecek mi sağlık kontrolünde sorun olacak mı mülakatı geçebilecek miyim endişelerinin hepsi üzerimden kalktı. Artık kariyer planımı yapabiliyor olmanın huzuruyla Ankara'dan ayrılıyorum.
Öncelikle adminlere ve gruptaki her arkadaşa sonsuz teşekkürler. Oldukça sıkışık bir dönemde çıkmıştı GC. Herhangi danışma şirketine verebilecek param yoktu. Bu hizmetin ücretsiz ve kaliteli olması mükemmel. Gruptaki her kişiye sabırla ve güzelce cevap verilmesini sanırım çoğu danışma şirketinde bulamayız. Adminlerin hepsinin yolunun ve bahtınız açık olmasını diliyorum. Mülakatı geçen, geçemeyen; alan, alamayan her arkadaş için daha mutlu ve huzurlu olabilecekleri olaylar yaşanmasını temenni ediyorum. Kalın sağlıcakla...
İleride bu yazıyı forumdan okuyup, vay be ne günler yaşamışız ama iyi ki de yaptım diyebilmek dileğiyle...