Merhaba,
Mülakata girmeden önce buradaki tecrübe paylaşımlarından epeyce istifade ettik. O yüzden biz de sıcağı sıcağına kendi tecrübemizi paylaşmak istedik.
Öncelikle durumu özetleyeyim. Benim turist vizem var. Eşim için de 2 hafta önce başvurmuştuk, bugün girdi mülakata. Özel sektörde düşük gelirli bir işi var. 35 yaşında, iki çocuğumuz var.
Öncesinde gerek buradaki diyaloglardan gerekse YouTube deneyimlerinden sorulabilecek bütün sorulara eşimi çalıştırdım. Gerçek mülakat 1 dk sürmüş ama benim eşime yaptığım son mülakat 30 dk sürmüştü, o derece ayrıntılı çalıştık. O yüzden gelen tüm sorulara teklemeden, ııılamadan, düşünmeden seri ama kısa olmayan; doyurucu, ayrıntılı ama çerçeve dışına taşmayan cevaplar verebilmiş. Bana aktardığı bilgilere göre görüşme şöyle gerçekleşmiş.
Görevli: Merhaba, niçin başvurdunuz?
Eşim: Eşim ve çocuklarla, güzel bir tatil yapmak yapmak istiyoruz şu şehirde.
G: Ne kadar sürecek tatiliniz?
E: Çocukların okulları var, aksamasın diye 20 Ocak 3 Şubat arasındaki dönem arası tatilinde 2 hafta olarak planladık.
G: Eşiniz ve çocukların vizesi var mı?
E: Eşimin var, çocuklara ise eşim kendi hesabı üzerinden posta yoluyla başvurdu, onların süreci de devam ediyor.
G: Bu (yeşil) pasaportu nasıl aldınız?
E: Eşim öğretim üyesi, onun üzerinden benim ve çocukların da yeşil pasaportu var.
G: Daha önce yurt dışına çıktınız mı?
E: Evet. En son şu ülkeye gitmiştim 2 yıl önce. Dilerseniz geçmiş pasaportlarımı vereyim? (En güvendiğimiz kısım buydu. Çünkü 7 adet eski pasaportta çoğu Avrupa ülkeleri olmak üzere 20'den fazla ülkeye giriş çıkış vardı. DS formunda son 5 yılı sorduğu için yalnızca 1 ülke yazmıştık. Ama "Ne elimdeki pasaportlara baktı ne de diğer ülkeleri saymama müsaade etti." dedi.)
G: Gerek yok. (Bir süre sessizlik...) Vizenizi onaylıyorum, iyi tatiller...
Eşim, beklerken dinlediği kişilerden yarısından fazlasının ret aldığını ve kendisinin bile onların reddedileceğini çok kolay tahmin ettiğini söyledi. İnsanlar muhtemelen hiç hazırlık yapmadan geliyorlar. Benim oldukça detaylı çalışmadan çıkardığım sonuçlar şunlar:
*Kesinlikle sıkı bir çalışma, prova (role playing) gerekiyor.
*DS forma girilen bilgiler üzerinden kendi temel ve oradan türeyecek yan sorularınıza hazırlanmanız gerekiyor. Bu sebeple kesinlikle formları kendinizin doldurmanızı öneririm.
*Gerçekten her şeyiyle kusursuz ve makul bir tatil planı koymak lazım.
*Kendimce bulduğum bir taktiği sizinle de paylaşayım: Aynı cevapta birden fazla bilgi vermek...
Süre zaten çok kısıtlı, söylemek isteyeceğiniz, hazırlandığınız ve sonucu olumlu kılacak pek çok şey varken onları söyleyemeden ret alabilirsiniz. Bu duruma düşmek istemiyorsanız soru sorulmadan görevlinin merak ettiği, işine yarayacağı, sorduğu sorunun çerçevesi dışına çıkmadan üç beş bilgiyi bir arada onlara vermek bence çok işe yarayacaktır. Ne demek istediğimi anlamak için eşimln ilk iki soruya verdiği cevapları tekrar okuyunuz.
*Aksi durum illaki vardır ama yeşil pasaportun da görevliyi oldukça ikna ettiğini düşünüyorum. Uzun süreli devlet çalışanına verilen bu pasaport, aynı zamanda sahibi olduğu kişinin kolay kolay iltica vs etmeyeceğinin de göstergesi oluyor. Memurluk yapıp bu pasaportu almaya yakın olanların önce yeşillerini cebine koyup onsan sonra vizeye başvurmasını öneriyorum.
*Yurtdışı tecrübesi... gerçekten olmadığında şansınızı inanılmaz düşüren bir etken. Tayland, Sırbistan, Azerbaycan vb gibi vizesiz veya kapıda vizeyle girilen ülkelere gitmiş olmanız da bence güven skorunuzu pek yükseltmiyor. Pasaportta mutlaka bir/birkaç Avrupa ülkesi veya İngiltere/Kanada kaşesi olacak ki ABD yetkilileri de nispeten zor alınan bu vizelere sahip olmuş, kaçıp göçmeden bu ülkelere gitmiş gelmiş olan size güvenebilsin.
Umarım birilerine yararı dokunur yukarıdaki yazının.
Not: Ben de sizlerden yardım isteyeyim. Aiste otomatik ptt şubesini seçmiştik. Ev adresi falan girmedik ayrıca. Öğrendim ki doğrudan o şubeden almamız gerekiyormuş. Ankara'da değiliz. Pasaportu şu saatten sonra eve yönlendirmenin hiç mi yolu yok?