Herkese selamlar, DV2023'ün ilk mülakat deneyimini yazmak sanırım bana nasip oldu. 5 Ekim 2022 sabah 09:15'te girdiğimiz mülakatımız olumlu sonuçlandı ve vizemiz onaylandı.
20 Eylül Unganlar
09.20 randevumuz için 5 dakika önceden dördüncü kattaki ofise girdik. sıraya girdik ama beklemememize gerek kalmadan ismimiz okundu. confirmation page, covid aşı belgesi ve pasaport istendi. ben bebekliğimden kalma aşı kartımı da verdim. eşimden e-nabız aşı bilgilerinin pdf’ini mail atmasını istediler. fotoğrafımız çekildi ve 5. kattaki düzen laboratuvarına çıktık. ilk etapta ikimiz için 95 dolar ödemeyi kredi kartıyla yaptık. 5 dakika sonra kan almak için önce eşimi, sonra beni sırayla çağırdılar. daha sonrasında pasaportlarımızla birlikte üçüncü kata indik. burada da 15 dk bekledikten sonra ciğer tomografisi çekildi. daha sonra tekrar dördüncü kata çıkıp doktor muayenesi için beklemeye başladık. yaklaşık yarım saat bekledikten sonra önce beni çağırdılar. ben içerideyken eşimi de çağırmışlar. ikimize de doktor hanım denk gelmiş. herkese sorulan klasik sorular ve dörder aşıyla muayenemizi tamamladık. ikimiz için 620 dolar ödedik. totalde 715 dolar tuttu yani. ertesi gün için 15.00-17.00 arasında gelin dediler. Ertesi gün gidip sonuçlarımızı aldık ve sorunsuzca İstanbul'a döndük.
5 Ekim Mülakat
4 Ekim günü tekrar Ankara'ya gelmek üzere saat 09.15'te trene bindik. Öğleden sonra 14.10 gibi trenden indik ve otelimize giriş yaptık. Daha sonrasında bizimle aynı gün mülakatı olan Yunus Emre kardeşimle buluşup kahve içtik. İnsan en sevdiklerine bile anlatırken bu heyecanı layıkıyla paylaşamıyormuş Yunus Emre ile buluşunca anladım ben bunu. Biriyle aynı hisleri paylaşıp, hakkında konuşmak heyecanımızı ikiye katladı. Ona da buradan selam olsun. Daha sonra sabah konsolosluk önünde buluşmak üzere ayrıldık. Biz otelimize geri döndük. 5 Ekim saat 08.00'da otelden taksiye bindik. Normalde 12 dakika gösteriyordu lakin sabah trafiğine yakalandık ve yaklaşık 35 dakika falan sürdü yol. Önceki deneyimlerde bahsedildiği şekilde konsolosluk karşısında bulunan eczaneye emanet bırakmaya gittik ama almadı çantalarımızı. Tam panik yapmak üzereyken camında "Emanet Alınır" yazısı bulunan arabayı gördük. Çanta başı 50 lira ücret ödeyerek bırakabiliyorsunuz emanetlerinizi. Bizim 2 sırt çantası bir de omuz çantamız vardı. 100 lira ödedik totalde. Konsolosluğa yöneldiğimizde saat 09.00'a geliyordu. Kapıdan pasaportlarımızı verip uzattıkları yara bandımsı şeyle avuç içimizden sürüntü verdik. Daha sonra içeri yöneldik. Biraz kalabalıktı. Ödeme sırasında yaklaşık bir saat bekledikten sonra kişi başı 330 dolar ödeyip belgeleri teslim etmek için sıra beklemeye başladık. Yaklaşık 10 dakika sonra sıra numaramız yandı ve Türkçesi zayıf olan hanımefendiye, onun belirttiği sırayla belgeleri verdik. "Mülakatınızı ingilizce yapacaksınız di mi?" diye sordu. Hayır Türkçe şeklinde cevapladım ve yerimize geri döndük. Takribi 10 dakika sonra 11 numaralı banko için yandı numaramız. Gözlüklü, genç Amerikalı beyefendi önce yemin edip daha sonra parmak izlerimizi aldı.
B: Ben, G: Görevli beyefendi, E: Eşim
G: Burada verdiğiniz her bilginin doğru olduğuna yemin eder misiniz?
B: Ederiz
E: Yemin ederiz.
G: Daha önce Amerika'ya gittiniz mi?
B: Hayır.
G: Yurtdışında yaşadınız mı peki?
B: Hayır.
G: Turistik amaçlı çıktınız?
B: Evet.
G: Burada ne iş yapıyordunuz?
B: Televizyon sektöründe kurgucu olarak çalışıyorum.
G: (eşime döndü) Siz?
E: Pasta şefiyim ben.
Soru aralarında sık sık ekrana bakıyordu. Tekrar bana döndü;
G: (Eşimi göstererek) Nasıl pastaları güzel di mi?
B: Çok iyi!
Karşılıklı gülümsedik ve sorularına devam etti.
G: Güzel, orada akrabanız var mı?
B: Hayır akrabamız yok ama tanıdığımız var.
G: Nereye gitmeyi planlıyorsunuz?
B: Massachusetts.
G: Neden orası?
B: Tanıdıklarımız orada yaşıyor çünkü.
G: Güzel.
Ekrandan gözünü alıp belgelerimize yöneldi ve dosya kağıdı olanlara kaşe bastı.
G: Kar seviyor musunuz?
B: Severiz evet
G: Massachusets karlı oluyor çok.
B - E: :))
G: Bir sorun gözükmüyor, vizenizi onaylıyorum, pasaportlarınızı birkaç gün sonra alabilirsiniz, bol şans
B - E: Çok teşekkürler, kolay gelsin.
Diplomalar, evlilik cüzdanı ve banka dökümanlarını geri aldık. Belgeleri alıp bankolara sırtımı döndüğüm anda Yunus Emre'nin gülen yüzüyle karşılaştım Bizden sonraki numara onundu ve onun da görüşmesini yapıp çıkmasını bekledik. Vizelerimizi sıkıntısız almanın vermiş olduğu mutlulukla hemen 2 dakika mesafede olan Starbucks'ta oturduk biraz. Mülakatla ilgili söyleyebileceğim tek şey çok basit olduğuydu. Kafamızda kuruyoruz, oynuyoruz. Şu olursa böyle olur, acaba bu sorun olur mu falan diye ama gerçekten hiç gerek yok.
Şimdi de hislerimden bahsedicem. Bundan birkaç ay önce şu yaşadıklarımı biri anlatsa muhtemelen gülerdim. Bu gerçekten tarifi olmayan bir his. En azından benim için öyle. Başta sevgili eşime buradan teşekkür ediyorum. Her ne kadar inkar etse de bence onun şansıyla kazandık çekilişi. Daha sonrasında Uğur Bey'e karşılıksız destekleri için çok teşekkürler. Ve tabi ki forum ve telegram grubundaki diğer herkes.. Desteği geçen herkese çok teşekkürler. Umuyorum ki isteyen herkes sorunsuz vizesine kavuşur.