Ben de bu konuda birkaç örnek vereyim. Daha önce üniversitedeyken 2006 ve 2007'de WAT ile iki yaz Amerikada kaldım.
- En çok dikkatimi çeken patron ya da director title'ındaki kişilerin sizi çalışan olarak değil takım oyuncusu ya da takım bireyi olarak görüyor olması. İlk yaz eğlence parkında çalışırken area director'lerinin ellerinde çöp kova ve süpürgelerle alanı kontrol ettiklerini biliyorum. Bundan daha iyi motivasyon olamaz sanırım.
- Benzin istasyonlarında benzini siz dolduruyorsunuz. Sadece bir kere New York'ta pompacı görmüştüm. Bir defasında benzin istasyonundan arkadaşımla 12li bira pack alacaktık. Yanlışlıkla düşürdük ve 1 tanesi kırıldı. Israrla bizim hatamız olduğunu ve ödemek istememizi söylememize rağmen yeni bir 12li pack verdiler ve diğerini çöpe attılar.
- Amerikada insanlar birbirlerine karşı inanılmaz saygılı. Selamlaşmak için tanımanıza gerek yok. Zaten ilk gittiğiniz zaman sizde bu kültürün içinde buluyorsunuz kendinizi.
- Aracınız yok ve yayasınız ve karşıdan karşıya geçmek istiyorsunuz. Yaya geçidi aramanıza gerek yok. Araçlar zaten sizi gördüğünde 10 metrede olsa duracaktır.