Merhaba Arkadaşlar,
Bizde İstanbul - New York(JFK) tecrübemizi paylaşmak istedik.(2 kişi)
27 Şubat Cumartesi günü saat 08:35 uçağına binmek için İstanbul Havaalanında yolculuğumuz başladı. Öncelikle covid’den dolayı sıkı önlemler vardı. Havaalanına girişimizi yaptıktan sonra check in sırasına girdik. Gözen pasaport ve uçak biletlerimizi kontrol etti, CBP ile görüşerek onay aldılar ve dv vizelerinin yasağının kalktığını ve her DV numaralarının CBP’ye sorulmasını söylerken duydum. Sonra check in yaptık,pcr testine baktılar ve büyük boy valizlerimizin hepsi 26 kilo olmasına rağmen sorun etmeden check in işlemimizi bitirdik.
Sonraki adım pasaport kontrol, sıra gelince vezneye ilerledik ve bankodaki polis arkadaş harç pulu konusunda “hiç bir şekilde göçmen vizelerinin muafiyeti olmadığını ve bu paranın kesinlikle ödenmesi gerektiğini söyleyerek diretti.” Ben resmi cumhurbaşkanlığı sitesindeki yazıyı göstermeme rağmen kaba bir şekilde diretmeye devam etti ve bende yetkili kişiyle görüşmek istediğimi söyledim. Beni amir masasına yönlendirdi, gidip konuştum. Şunu söylerek “kesinlikle ödenmesi gerekiyor diyen arkadaşa gidip bu bileti göster( uçak biletinin üzerine görüldü damgası vurdu)” diyerek onayı verdi. Aynı vezneye gidip baya uzun şekilde birşeyler bulmaya çalıştı ama hiç bir açık bulamadı ve sonunda pes edip o da onayı verdi
Sonrasında uçuş için uçuş kapısına doğru ilerledik.
Neredeyse 10:30 saatlik JFK uçuşundan sonra sarı zarfları teslim etmek için sıraya girdik. Sıra bize gelince CBP pasaport ve sarı zarflarımızı aldı. İlk sorduğu soru” neden bu kadar geç geldiniz “ bizde cevap olarak çünkü başkanlık yasağı vardı dedik. İkinci sorusu Türkiye’de ne iş yapıyorsun, elektrik teknisyeniyim. Üçüncü sorusu üzerinizde kaç dolar var, 10 bin dolar. Dördüncü sorusu yanınızda hiç yemek var mı, bizde kuru yiyecekler vardı ama hayır dedik.
Beşinci soru ise hangi ülkenin vatandaşısınız.
Sorulardan sonra bizi başka bir CBP aldı ve özel bir banka veznesi gibi olan bir alana götürdüler. Valizlemizi girişte kenara koyup oturmamızı söyledi. Sonrasında isim olarak seslendiler ve vezneye gittik. İlk sorusu kâğıttaki adresiniz doğrumu, evet doğru NJ. İkinci sorusu üzerinizde kaç dolar var, 10 bin dolar. Burdaki işlemimizde bitti sonrasında başka bir CBP pasaportlarımızı alarak kaç valiziniz var dedi, 4 valiz dedik. Valizlerinizi aldıktan sonra bir yeri göstererek gelip pasaportlarınızı oradan alın dedi. Valizlerimizi aldık, gösterdiği bankoya doğru ilerledik. Bankoda başka bir CBP yine farklı sorular sordu. Üzerinizde ne kadar dolar var, 10bin dolar ve ısrarla tam mı diye belirtti. Bize bir form doldurtup bazı yerlere imza attırdı. Ve nihayet pasaportları uzatarak bütün işlemlerimizi bitirmiş olduk. Çıkış kapısına doğru ilerleyip çıkışımızı yaptık.
Uçağa binmeden önce maksimum 3 gün öncesinden PCR tesi yapılması gerekiyor. Biz İstanbul Mecidiyeköy'de bulunan düzen laboratuvarını tercih ettik. Sabah saat 08:20'de testimizi olduk ve aynı gün saat 14:10'da sonucumuzu mail yoluyla ingilizce olarak aldık. Ayrıca enabız'dan ingilizce ve türkçe olacak şekilde de çıktı aldık.
Düzen laboratuvarı saat 09:00'a kadar verilen PCR testi sonucunu aynı gün saat 18:00'a kadar vermektedir. Ücreti 250TL kişi başı.
Bu yaşadıklarımızın hepsini basit bir ingilizce temeliyle hallettik.
Diğer arkadaşlara tecrübelerimizi aktarmak istedik, umarım yazdıklarımız gelecek olan arkadaşlara yardımcı olur. Şimdiden herkese bol şanslar.