Üyelik oluşturma ve foruma giriş konusunda sorun yaşayan üyelerimiz [email protected] adresine email gönderebilirler!

  • ..mart ayinin son gunu benim yas gunumdur,havalar iyi ise hatunu alip tatile giderim, bu yilda oyle yaptim 100 km uzaklilktaki bir tatil beldesinde daire kiraladim,daha evvel ayni binada kalmistim, yaz sezonu bitince daire gunluk kiralarida azaliyor,azaliyor derken geceligi 150 dolardan asagi olmuyor.
    .......the entance kasabasina gittik, ogle saatlerinde agentadan anahtari aldim,
    .....daire kapilari surme kapi ,disinda sineklik teli olan kapi var ayni zamanda guvenli kapi, kapiyi surdum kapi elimde kaldi, yani rayindan cikti, kaldirdim yerine taktim,,,, bir daha dustu,neyse yine yerine takip ellemedim, ertesi gunu agentaya bildirdim, banyonun isigi yanmiyor sahibi otomatik calisan kucuk bir seyyar lamba koymus prize takilan cinsinden,gecen geldigimizde daire iyiydi, biraz daha durduk bu sefer kara fatma yavrulari hamam bocekleri her yerde dolasiyor,biraz spray SIKTIK.
    .....bir gun sonra carsiya dogru yururken telefonum caldi, reklamci diye cevap vermedim, biraz yurudum ne olur ne olmaz diye numarayi aradim, ariyan ustaymis kapiyi yapmaya geliyormus, agentadan anahtar al eve gir dedim, eve girmesine luzum yok, neyse adam kapinin altindaki tekerlekleri degistirmis kapi iyi oldu....
    ......arasira hamam bocekleri icin spray yapmaya devam ettik bir iki tup harcadik..

    ... 8 gecelik tatil, etraf biraz sakin daha guzel oluyor, bol bol yuruyus yapiyoruz, sadece bir gun yagmur yagdi onun disinda ,gunler iyi gecti, dairenin balkonu var, karsimiz deniz,onumuzde asfalt var karsisi deniz,yalniz deniz biraz asagida kaliyor 30-40 basamak inmek lazim,plaj var,erken saatlerde surfculer geliyorlar, denizde dalga yakalamaya ugrasiyorlar......tatiller ne kadar uzun olsalarda bir gun biterler benim 8 gecelik tatilde bitiverdi, 9,30 da anahtar teslim etmemiz lazim,diger zamanlarda 9.00 da terkederiz bu defa hatun erken cikalim dedi,. arabami dairenin karsisina yola cektim yan yan cizilmis park yerleri var, esyalari tasiyorum, fazla bir sey yok,buzluguda arabanin arka kismina yerlestirdim, kapagi indirmek uzereydim yanima orta yasli bir hatun geldi- gunaydin, gunaydin, nasilsin, ben iyiyim sen nasilsin, bende iyiyim,,, eeee bir dakikan varmi, vaaarrrr...... 6 nisan persembe gunundeyiz, 7 nisan cuma gunu good friday.....yani hristiyanlarin tatili cumaya iyi cuma derler, pazar gunu icinde easter derler, turkcede paskalya bayrami filan diye gecer...tatil gunlerinde bir gun evvelden trafik cezalari iki misli olur, hem para cezasi hemde ehliyet puanlari...

    ..velhasil.kadin isa peygamberden bahsetmeye basladi jesus derler, dua filan ediyor,sonunda jesus seni korusun dedi, amin senide korusun dedim kadin gulerek ayrildi gitti, bak iste bu iyi -dua ile yola cikacagiz,,,,, dairenin kapisini kilitlemek uzereydim,bir sey kaldimi kalmadimi diye bir daha goz atayim dedim,iki oda var odalari dolastim,birine esyalarimi koymustum yerde kucuk bir sey parliyor,elime aldim allah allah , 30 yildir boynumdan cikarmadigim altin icinde nazar boncugu, zincir boynumda ama nazar boncugu hali ustunde,zincirinden nasil kurtuldu cikti aklim almadi, neyse boynuma taktim boncugu, hmmmm kadinin duasi kabul oldu dedim.

    .....agentanin kapisinda anahtar atilmak icin, bir yarik var , ordan anahtarlari iceri biraktim ciktik yola,freeway a cikmak icin iki yol gidiyor,her zaman kullandigimdan gideyim deyip o yola girdim 14 km lik yol ama uzerinde cok cok gobekler ve trafik isiklari var,daha evvel bir arkadasim yari yolda orimbah yoluna girersen o gobeklerin yarisni kesmis olursun demisti, orimbah sapagina geldim ve yoldan ciktim, eh bombos kaymak gibi yol,bir kac daikka icinde orimbah denen bolgeye geldim , geldim ama onumde trafik SIKISTI kagni arabasi gibi yol almaya basladik .......tren istasyonu var, yaninda yol ayriliyor, ben tabela ariyorum freeway a gider diye, ama bir sey goremedim, yarim saatden fazla buralarda oyalandik, yollarda tamirat yapiyorlar,tek bant dur kalk dur kalk.....yol acildi ben yola devam ama budefa nerden ana yola cikacagim hic tabela yok, bir kac kucuk kasaba gectim, tam bir saat 10 dakika sonra baska bir bolgeden ana yola ciktim, yarim saatlik yol birsaat 10 dakika oldu...

    ....hmmmm bu defa kadinin duasi kotu isledi dedim.....neyse freewayde limit 110 km bastik 110 u sydneyin kenarina geldik, normal bir yol var, birde tunel var,tunel 10 dolar filan, ya vaktim bol tuneli bos ver deyip normal yolda devam etmeye basladim,,,, sabahleyin 8,30 ile 9,30 arasi okul saatleridir,boyle okul onunden gecersek surat 40 km olacak eger kamera varsa 41 km yapsak cezayi yeriz,....pennathills roadda ilerliyorum saat 9,18 okul onune geldim suratim dusuk, hatun hey sari isik yaniyor dedi,okulun kapisinin yanina trafik isiklari koymuslar,ah vah deyip sari isikda gectik, acaba suratim ne kadardi 40 in uzerindemiydi,,aldi beni bir telas cezalar iki misli, yalnis yaptiysam en azindan 1000 dolar ceza gelir 5-6 puanimda gider......iki hafta heyecanla postaciyi bekledim, net uzerinden ehliyet kismima baktim,,,,,ucuncu hafta rahatladim ceza gelseydi simdiye kadar gelirdi dedim, ceza gelseydi bir iki saniyelik dikkatsizligi 1000 dolarla odiyecektim,

    ......dun aksam biraderimle konusuyordum,boyle trafik cezalarindan bahsediyordum,,,,,, damadinin yegeni ingilizce ogrenmeye geldi, araba filan aldi, kirmizi isikta gecmis kamera yakalamis 600 dolar ceza gelmis, turistin baska bir arkadasi bir kac ay evvel oda ingilizce ogrenmek icin geliyor, bir iki hafta evvel oda disable yere park etmis onada 600 dolar ceza gelmis, bir cok marketlerde belli yerlerde araba parklari vardir cizgi cizgi ayrilmistir, 3 -4 tanede yer de ozurlu vatandaslar icindir, disable parki denir, boyle yere parkeden kisinin arabasinin on caminda resimli disable karti vardir, bu kart gozukmezse polis veya rangerler hemen cezayi basarlar,


  • ......australyada omur hizla gelip geciyor,1998 yilinda gurbette 24 uncu yilimizi doldurduk.,bu arada birayi sarabi sigarayi cok sevdik,sigaranin paketi 7 dolar oldu,haftalik 50 dolarim sigaraya gidiyor,hatunun rahatsizligi dolayisiyla ev icinde sigara icmiyorum, arabada iciyorum, tabi coluk cocuk arabaya binince baba arabanin ici kokuyor diyorlar.,, eve geliyorum hava soguk hatun odanin camlarini aciyor,elbiselerine sinen koku bogazimi tikiyor nefes alamiyorum diyor.
    .........hmmmmmm oylemi oyle arabamla eve dogru gelirken sigarami ve cakmagimi camdan firlatip attim, lanet olsun sana sigara bundan sonra seni asla kullanmiyacagim dedim,daha evvelde bir kac defa denemistim ama yinede sigaraya yenilmistim,cunku 30 yildir dudaklarimdan eksik olmuyor...

    ..eve gelince hatuna mujde verdim hadi gozun aydin sigarayi biraktim dedim,15 dakika sonra canim sigara icmek istiyor,markete gidip bir paket alip almamak arasinda savas veriyorum.,bir hafta filan tutunsuz gecti,,,,,bir yil evvel babam vefat etmisti,is yerimde senelik izinimde 4 haftalik birikmis, o halde yalnizca turkliyeye ziyarete gitmeye karar verdim, kizim turkiyede malezya hava yollarinda calisiyor, tek faydasi iyi koltuk ayarlamak,auburn bolgesinde bir arap seyahat agentasi vardi gidip bilet ayarladim,, bir yerde duymustum sigara birakanlar icin nikotinli sakizlar varmis,buldum 3-4 paket aldim,canim sigara isteyince bir tane atip cigniyorum bir iki dakika sonra sakiz saman gibi oluyor,

    ........1998 yili avrupanin yaz aylarinda 4 uncu defa olarak turkiyeye gidiyorum,malezya hava yollari ile gidiyorum kizim ayarlamis 3 lu koltukda orta bos,yani rahat rahat seyahat .....kualalumpur sonra dubai iki stopdan sonra turkiyede olduk,hava alanindan kizimla kuzeni aldilar,iste gurbette gecen 24 yildan sonra 4 uncu defa memleketimde oldum, daha evvelde bahsetmistim her gidisimizde sudan cikmis baliga donuyoruz,...
    ...ataturk hava alninda indik, pasaport kuyrugune girdik,bir standa yonlendirildik,pos biyikli bir gumruk memuru var, gunaydin deyip turk nufus kagidi ve australya pasaportunu verdim,pasaporta bakti bana bakti yazdi cizdi, pasaporta bir giris damgasi vurdu, ama ne damga o kadar kuvvetli vurduki koca kulube sallandi, allahin magarasi, yani al bu pasaportuda bir yerine gibi demek istedi.

    ......arasira vatanda olmak guzel oluyor,ama yurt disina alisinca hep temkinli oluyorum,cunku eksik olan bir seyler var,anam yalniz yasiyor,mecburi anamin evine geldik,anamda sag olsun gec seksenli yaslarda, ama sagligi iyi hafizasi iyi.tabiki 60 yillik kocasini kaybetmek cok uzmus,,babam anama cok cektirmisti,fiziki ve manevi iskenceler yapmisti,anam hepsini unutmus bir 10 yil daha yasasaydi 10 yil daha bakardim diyor.

    .....kucuk dairede ana ogul sohbet ediyoruz,ah oglum diyor, baban her gun saat 10,00 da turk kahvesi icermis,vefat etmis aradan zaman gercmis her gun saat 10.00 da kapi zili calmaya baslamis, oglum babanin ruhu geliyor kapi zilini caliyor diyo,yok be ana olmaz oyle sey cocuklardir diyorum,neyse bir hocaya gitmis, hmmm sen kahve yap saat 10,00 da bir kac kisiye dagit demis hoca, anamda oyle yapmis,ondan sonra kapi zili calinmasi durmus,

    .....oturdugumuz ev iki katli asagida iki dukkan arasinda ust katin demir kapisi var,anam kapiyi acmadan kimse iceri giremez birde ablam var onda anahtar var, o bile gelirken anama haber veriyor,yani ust kata kimse kolay kolay cikamaz, yan dairede de kiraci var,onlarda gunduz calisiyorlar.kahvemi yudumlarken daire kapisi tak tak diye bir kac sefer calindi,nerdeyse yerimizden ziplayacaktik kucuk daire, kapi bir bucuk metre otemde,allah allah deyip kapiyi actim kimse yok,merdivenlerden asagi dogru baktim ana kapi kapali,,,anamin birden rengi degisti, iste bak oglum, babanin ruhu senin icin geldi dedi...boyle seylere asla inanmam ama birden bende acayip sarsildim,tak tak tak daire kapisi vuruluyor aciyorum kimse yok, yandaki dairede kimse yok, asagidaki kapi kilitli,,iste o gundur bu gundur o kapi vurulmasina bir anlam vermis degilim,aklimdanda cikmaz,batil seylere inanmam.,,,bu konuyu is yerimde bir yabanci arkadasla konusuyordum.mekadonyali, bizdede cenaze ciktiktan sonra olen kisinin ruhu geri gelmesin diye papaz gelir hem okurmus hemde bir su gibi bir sey serpermis, hmmmmm hristiyanlardada boyle bir sey varmis diye dusundum.....

    ...bunlari yazarken basima kulakligimi taktim ve tarkanin ahu veda albumunu dinliyorum ve nostalji oluyorum.......hatunun ailesini ziyaret ettim abisinin damadi var, galatasarayli oldugumu bilirler, kadikoyde bir liseden mezun olmus eniste kulubun lokaline gidelim fener gs maci var buyuk tv den izleriz dedi, okay dedik,mac gunu gittik bir masa rezervesyon yapmis, galiba dort kisiydik,,baska ailelerde var bira sarap iciyorlar,kimileri fenerli kimileri cim bomlu,,,, bir iki bira Ictik maci izledik,sonunda galatasaray bir sifir yenildi,fener taraftarlari lokali terkederkende , fincani tasadan oyarla cim bom a da boyle yerine elleriyle sak sak yaparak ciktilar....

    .....baska bir gun trenden indim eve gidecegim kenarda ayakkabi boyacisi var, 24 yildir hic ayakkabi boyamadim,adam gel abey ayakkabini boyayim dedi boyaci benden yasli,eh hadi turkliyede bir ayakkabi boyatalim dedik adam boyamaya basladim ya agabey bu ayakkabi turkiye ayakkabisi degil, sen nerde yasiyorsun diyo, turkiye ayakkabisi ustam dedim, adam agabey ben 25 yildir ayakkabi boyarim,hangi ayakkabinin turk ayakkabisi oldugunu bilirim dedi, takma kafana deyip bahsisyle boya parasini odedim,,adamlar ayagimizdaki ayakkabiya kadar biliyorlar,..

    ......evin karsisinda bir market var arasia turk birasi aliyorum,tabi siselere deposit aliyorlar,gunduz saatleri , iki kucuk ortaboy bira sise aldim markete gidecegim, asagidaki kiraciya selam vereyim dedim, adam dukkaninda masasinda oturuyor bende siseleri ayagimin kenarina koyup dukkan sahibiyle sohbet etmeye basladim, galiba bir 10 dakika kadar ayak ustui sohbet ettik, eh gidip birasmi alim dedim, ayaklarimin dibine baktim benim iki sise ayaklanip ucmus,hangi velet el cabukluguyla ayagimin yaninda duram siseleri goturmus.gulermisin aglarmisin.

    ........bir gun minubuse bindim eve donecegim minibus kalabalik on koltuklardan birinde bir kadin oturuyor, yaninda kucuk bir kiz var, agustos sicagi kadinin her tarafi kapali,bir gozleri gozukuyor, ellerinde dahi eldiven var,eh bu kadarida muslumanligin fazlasi diye dusundum, o zamanlar paralar cok sifirli,bozuk paralari tanimakda zorluk cekiyorum gozler zaten bozuk,minubuse para verecegim paralar elden ele sofere ulasir, para cikarirken elimden bir madeni para yere dustu,asagi baktim goremedim,kac para oldugunuda bilmiyorum,neyse parayi verdim, inecegim yere geldim iniyorum,geriye goz attim baktim o her tarafi kapali kadin ayagini kaldirip altindan benim dusurdugum parayi aldi,icimden allah belani versin dedim,para umurumda degil ama kadinin yaptigi.

    ..oyle boyle 4 hafta turkiyede gecirdim,australyadan bir komsumuz vardi,yasli dul bayan,,,30 seneden beri ilk defa turkiyeye gitmis, aile dostumuz,tesaduf ayni ucakta geri donuyoruz, check-in yaptik, ucaga biniyoruz,hostes biletlerimize bakip sizin koltuklariniz bu tarafta deyip bizi ucagin on tarafina aldi,oooooohhhhhh, birinci sinif yer,kizim bize koltuk cikip VIP bolumune gondertmis, kocaman koltuklar 10 dakikada bir hostesler gelip ikramlar yapiyorlar,hayatimda ilk defa bu kadar bir rahat yolculuk yaptik,komsumuzla hem sohbet ettik, kadin bizim sayemizde birinci sinif yolculuk yapti, malezyaya kadar cok rahat geldik,hostesler hic ikrami eksik etmediler,
    .malezyadan sydneye normal koltukla geldik, hani attan inip esege binmis gibi olduk.

    19 saatlik yolculuktan sonra sydneye geldik, disarda bizleri almaya gelenler bekliyorlar,valizleri bekliyoruz,benim valiz cikti komsumunki yok,valizi geldide birde karton kutu varmis onu bekliyoruz,malum hava alani araba parki parali,bekle bekle neyse bir gorevli elinde karton kutu ile geldi,teslim etti, bu nedir ,avizeymis,ustune kirilacak esya yazmislar,,,,,,

    ..iste 24 yil sonra 4 uncu defa turkiyeye gidip geldik,tatilmi ziyaretmi hasret gidermekmi kendimde bilemiyorum,tabi her gittigimizde aileden bir iki yaslinin aramizdan ayrildiklarini ogreniyoruz,gurbetin aci tarafi budur,yakinlardan biri vefat eder ya haberimiz olur yada olmaz,erken haberimiz olsa cenazeye yetismne imkanimiz olmaz.
    kalin saglicakla.


  • @sir-altan Abi ellerine saglik, her seferinde buyuk bir keyifle yazdiklarini okuyorum! 🙂

    Ailene selamlar, saygilar...


  • turkiye anilarina devam ediyorum...

    .....babaaaa ben evleniyorum.........

    ......australyada 26 inci yilimiza girdik,hayat su gibi akip gidiyor,belediyede calisiyorum.kucuk mustakil evimi satiliga cikardim bu arada kendime daha buyuk bir ev buldum,eski eve alici cikti,bende yeni eve gecici kopru loans alarak tasindim.ev muamelelerini avukatlar yapar alan satan hic bir seye karismaz,,,,,,evimi alan arap kokenli kisiler bir turlu muameleyi bitirmiyorlar......

    ....geldik ocak ayinda, turkiyedeki kizim telefon ediyor ,babaaaa ben evleniyorum ,, musaade ediyormusun......hatunun bayan yegeni bir is yerinde calisiyor,yanindaki kiz arkadasiyla sohbet ediyorlar bizim yegen, benim bir ablam var australyadan geldi cok iyi kiz diyor, diger kiz da bizim komsu abimiz var oda cok iyi delikanli diyor,iki kiz hadi oyleyse bunlara bir copcatanlik yapalim deyip telefon numaralarini veriyorlar, kader kismet boyle basliyor......turkiyede dugun yapacaklar orda ocak subat aylari kis kiyamet,biz 25 yildir agir kis icinde yasamadik, kar yagisini hic gormedik,,,,,,,,,hiiimmmmm iste o zaman dugunu martin sonuna dogru ayarlayin ki bizde biraz daha ilik havada gelelim dedik.......kirada bir dairemiz vardi kiraciyi cikartip cikardik onlara verdik dayayip doseyin ve oturun dedik....

    .....sattigim evin muamelesi bir turlu bitmiyor, alici arap devamli kaciyor,hic bir avukat para kredi garantisdini gormeden muamele yapmaz, avukatida kandirmis olabilirler.
    ..........turkiyede kizim hava yollarinda calisiyor, bize evleniyoruz diye mektup gonderdi bu mektupla ordaki hava yollarina gidiniz bilet isteyiniz dedi. sehir icindeki hava yollari ana ofisine gittik,michael denen sahisla gorustuk,,,,, himmm kiziniz bizim personelimiz,vergisi dahil size yari fiatina bilet verebilirim dedi ve verdi, cok tesekkur ettik, yari fiata gidis donus biletlerimizi aldik,kendi durumumuza gore gidis donus icin iki hafta ayarladik, eh ev alirken cebimizdeki parayi hep harcadik yani cok paramiz kalmadi......yine malezya ve dubai uzerinden turkiyeye mart ayinin son haftalarinda gittik,galiba malezyada dugun cicegi aldik. 25 yilda besinci sefer olarak turkiye topraklarina ayagimiz degdi diyelim......

    ........mart ayi havalar biraz serin, dunurler geldiler resmen kizmizi istediler, gerci daha evvel buyuk kayinbiraderden istemisler,evde imam nikahi kiyildi, her sey yildirim hiziyla gidiyor,dunurlere yemege gittik, o zaman hala cok sifirli paralar var,ama benim cuzdan bos gibi......dunurlerim ve biz giyindik kusandik, bostancida bir fofografciya gittik, ailece resim cektirdik,resimciye poz vermekde bir iskence gibi, abi biraz basini saga cek abi kasini duzelt abi biraz normal gorun....

    ........nikah ve dugun ayni gun.nikah kadikoy evlendirme dairesinde,dugun maltepede sahil kenarinda bir lokanta gibi yahut genis bir restaurant diyelim......yakisikli olduk, kadikoy evlendirme dairesine gittik, her kosede bir gelin ve damat var, her 10 dakikada bir nikah kiyiliyor,bir nikahin misafirleri yerlerinden kalkmadan digerleri geliyor,,, iki hatun nikah sahidi oldular yazdigim gibi 5-10 dakika icine nikah kiyildi, 10-15 dakika sonra nikah cuzdanlari verildi,,,,,gelin damat bir duvar kenarina geldiler,dugune gelmeyecek olan dostlar hediyeleri taktilar,,,,biraz ileri yururken biri yanima gelsi baba bahsisimizi gorelim dedi, sen kimsin, baba ben fotografciyim, resimleri biz cektik,iyi uzun yillar bahsis nedir bilmezim bir bes lira verdim.....

    .......modern dugun olacak, bazi kimselere davetiye vermisler,ammmaaa her gelen yemek icmek parasini cebinden odeyecek kisi basi 30 bin tele filan o zamanki dolar kuruna gore 8 australya dolari filan..biraz muzik biraz dans galiba 100 kisi kadar dost akraba vardi,,,,,benim rahmetil kayin peder o yillarda bunamis gibiydi,bankada bir hayli parasi birikmis ama kac yildir hic el surulmemis, biraz daha durursa hazineye kalacakmis, banka aileye haber vermis,parayi cekip paylasmislar bizim payimizida kizimiza vermisler.kizim ,baba merak etme para var uzulme dedi durumua anlatti ve bir kac bin lira verdi bin lira o zaman milyarla konusuluyor yani bir kac milyar diyelim
    ......ah ne yapacahim vah ne yapacagim derken cuzdanimiz para ile doldu,yasamin surpirizlerinden biri iste.......masamiz sekiz kisilikdi, bir kisi davetlilerden para topluyor,hatun hadi adam bizim masanin parasinida sen ode dedi, kasila kasila sekiz kisinin parasini odedim.....

    .......dugunun sabahinda kizim ve damat daha evvelden ayarlamislar balayi icin galiba hollandaya gittiler,yani dugun gecesinden sonra bir yil daha gormedik.ortanca kayinbirader ile zelzeleden bahsediyorduk,hadi yarin sabah gelip sizi alayim biraz dolasalim dedi, bir gun sonra esiyle geldi atladik arabasina izmit golcuk uzerinden zelzeleden yikilan evleri apartmanlari gorduk, bursaya dogru gittik,hadiiii bursanin icinden uludaga ciktik,telefirik duragi bir gun evvel buyuk firtina olmus elektrik telleri filan kopmus,yerde bir metre kar var,kosede bir otel,sahibi palabiyilki arnavut tipli bir adam,,,,,,, eeee napiyoruz,napicaz karda mangal yapacagiz,oturduk ayazda tahta masalara adamlar et yiyecek getirdiler karin icinde mangal yaptik, et yedik ben bir iki bira ictim,resimler cektim.......australyaya gelince is yerinde ofisde calisan b ir bayan vardi karda mangal yakarken resimleri gosterdim kadin ya siz delimisiniz karda barbekumu olur diye garip garip bakti........gece karanliginda istanbula donduk, zelzeleden yikilmis evleri apartmanlari gorunce cok sarsildim diyebilirim, bazi bolgelere gecici karavan gibi evler yapmislar.

    .......iki hafta yildirim gibi gecti sayilir,vedalasabildiklerimizle vedalasip dustuk yola ve vatanimiza geri geldik.....evi alacak olan araplar bir turlu gelmiyhorlar,6 haftada is bitmezse kontrati iptal etme hakkimiz var,nerdeyse 3 ay olacak,avukatima gidip bu kontrati iptal et dedim, adamlar 10,000 dolar deposit vermislerdi,neyse araplarin avukatina bilgi verip kontrati iptalettigimizi soyledik,iki gun sonra agentayla anlasip evi yeniden satias cikardik ve satilik tabelasini on bahceye caktik,bir gun sonra iki ev otedeki komsu geldi o da hristiyan arap, ya ben bu evi almak istiyordum ama gec kaldim, simdi satiliga cikti hemen anlasalim dedi,210.000 bine anlastik hemen, agentaya git depositini koy dedim,,,,,5-6 hafta sonra evi devrettik,evden gelen parayi bankaya odeyince benimde sirtimdan buyuk bir yuk kalkti ve rahatladim..iste boylece 2000 yilinda kayinpeder olduk....

    ....kalin saglicakla ,cabuk cabuk yaziyorum,ilgi duyup okuyanlara tesekkurler...


  • ......australyanin bassehri canberra dir.burda her yil futbol soccer turnuvasi duzenlenir,haziran sonu ve temmuzun ilk haftasinda okullar tatil oldugu icin bu tarihe denk getirilir,canberra sydneyden 300 km uzakliktadir biraz ic bolgede kaldigi icin bu mevsimde oralari bayagi soguk olur.futbol turnuvasi 9 ile 16 yas arasindaki cocuklar icindir kiz takimlari gelir erkek takimlari gelir....

    ....benim 11 yasindaki erkek torunda bir takimda futbol oynuyor, gayet resmi takim,grupta 19 tane oyuncu var,bazi haftalar uzak sehirlere gidip mac yapiyorlar,bu yilin baslarinda gece training yaparken hocalari bu yil kanga kupasina gitmeyi dusunuyoruz, isteyen varmi diye soruyor, 19 tane el havaya kalkiyor,futbol turnuvasinin adi kanga cup.turnuva bir hafta surecek pazartesi baslayip cuma gunu bitecek, eh bizim torunda el kaldirinca babasinin yapacagi bir sey yok,her kes gidiyor benim oglum eksik kalmasin diyor,,,oglum avukat bir japon firmasina calisiyor, haftada iki gun evden calisiyor bir hafta izin isteyince,.sefi bir hafta evden calismasina musaade etmis,

    ....maca gitmek iyide otellerin geceligi 200 dolara yakindir, bu turnuva baslayinca otellerde yer bulmakda zor olur, orda sabahlari sicaklik 4 derece.......bu gun internetten biraz kanga cup diye baktim.....masallah yurt disindan ve diger eyaletlerden 300 takim gelmis,1000 mac oynanacakmis, maclar sabah 8,30 da basliyor.,300 takim oyuncu ve aileleri ile birlikte bir hayli kalabalik olur ve canberra sehrine iki hafta icinde buyuk gelir birakirlar.


  • ....australyanin sydney sehjrinden selamlar,,,,mevsim kis,sabahlari havalar bir hayli serin bizim buralar sabahin erken saatinde 2 derece olmus.gunduzleri 15 derecenin ustunde oluyor,bizim bolge 4 ile 20 derece arasinda seyrederken, northern territory, darwin civarlarinda 20 ile 30 derece arasinda oluyor,tabi arada 5 bin km mesafe var.

    ..biraz daha turkiye tatillerinden yazmak istiyorum,, 2000 yilinda gittigim zaman anam annkaradaki ablamin yaninda kaliyordu, 3 tane bacim var her biri 6 sar ay anama bakiyorlarmis, tabi anamda onlara maddi yardimda bulunuyor, gercek olarak bir bakici bulunsa anam rahat rahat kendi dairesinde yasar,ama inatci ve titiz kadin oldugu icin yaninda yabanci kimseyi istemiyordu.

    ....eh gelmisken anami da gorup oyle australyaya doneyim deyip ankaraya gece treninden bilet aldim, pendik garindan trene binecegim,istasyon kaldigim eve yakin,gece saat 10.00 dan sonra hep beraber yuruyerek istasyona gidiyoruz birden yer sarsilmaya basladi, kucuk bir zelzele oluyor.biraz panik olduk, neyse lokal trenle pendik garina gittim, galiba gece yarisi tiren gelecek,bindik trene fazla yolcu yok, biraz uyudum filan sabah leyin ankarada olduk hava biraz serin, tern gardan uzakta durdu, herkes inip gara raylar arasindan yurudu, bir gariptir memleketimin hali.,neyse bir taksi tutup ablamin evine gittik, butun gun anamla sohbet ettik, cabucak aksam oluverdi, ,yakin bir yerde direkte zil varmis, basinca taksi geliyormus, vedalastik ayrildik , zili buldum bastim biraz sonra gara goturecek taksi geldi,malum tren yine gece yarisi kalkiyor,,,,,,,,
    ......garda tren hazir bekliyor,biletime gore vagonu buldum,koltugu buldum, eeee koltukda baska bir vatandas oturuyor, afedersiniz bu koltuk benim dedim ,yok kardesim yalnisiniz var bu koltuk benim diyor adam, neyse telas etmeden disari ciktim gorevliyi bulup, benim koltugumda baska birisi var yardimci olurmusunuz dedim ,beraber vagona girdik, gorevli koltukta oturan vatandasin biletini istedi va bakti, efendim sizin koltugunuz bir ondeki vagonda yalnis vagondasiniz dedi,, hmmm adam ikimizdende ozur dileyerek kalkti.
    ..hareket saati yaklasinca etrafimizdaki koltukar doldu, genc ve yasli insanlar var, sohbet basladi, bir zat oh oh ne iyi sohbet ede ede yolculuk edecegiz dedi, ama yarim saat sonra herkes horlamaya basladi..

    ......2001 bir yili, is yerinde calisiyorum basima muthis bir agri geldi hep is yeri stresinden,leading hand durumundayim adama yarin siz bu isi yapacaksiniz diyorum, aksam cikista adam baskasina altan yarin bu isi bana verdi bende yarin ise gelimyecegim diyor,ozel islerde adamin gozunun yasina bakmazlar ama bizmki belediye isi, kuvvetli sendika var, adamlarla ugrasmak zor,,,bas agrisi cogalinca en iyisi ben biraz daha tatil yaparsam belki daha iyi olurum diye dusunup yalniz basima turkiyeye gitmeye karar verdim,pazarciligi temizlik isini bitirdigim icin gozum arkada kalacak bir durum yok.

    ..yine malezya hava yollarindan bilet ayarladik ve solugu turkiyede aldik, bu 4 veya 5 haftalik tatil, bu defa kizimin ve damadimin yaninda kalacagim ve stress atacagim,
    ....geldik dinlendik,yakinlari gorduk, ama ne hikmetse basima gelen agri beynimin bir kosesinde bekliyor en ufak bir seyde hemen ortaya cikyor,.......malum otobuslerle turlar yapiliyor, eh bende bu turlardan birine katilirsam hem biraz yer gorurum hemde dinlenirim diye dusundum, kizim ege akdeniz turu ayarladi, galiba asya veya akasya tur sirketindendi..ege taraflarinda izmir haricinde bir yer gormemistim, bir sefer ayvalikda bulunmustum.
    ..gece yarisi goz tepeden otobuse bindik evli bekar 20-25 kadar yolcu vardi,bir zaman sonra herkes birer birer one gelip kendini tanittilar, ben luzum gormedim.bir abi ve kiz kardesde australyadan gelip tura katilmislar, rehber 25 yaslarinda delikanli, 2 tanede sofer var.

    ...tura basladik ama benim yedigim ictigim seyler yine bana zarar vermeye basladilar, havasimidir suyumudur bir turlu anliyamadim yani gaz, ishal.....grupta bir kac tane genc kiz var, bir kac tane bekar delikanli var bir kac evli aile var, orta yaslarda bir bayan ve annesi var baska yasli bir bayan var,,, eeeee tur rehberimiz yolcularla pek ilgilenmeyip genc kizlarla ilgilenmeye baslayinca ortalikda karismaya basladi, galiba tur efesden basladi, bodruma gittik, marmarisa gittik bir plajda cok alman turist vardi bir kosede alman kadinlarin hepsi topless denize giriyorlar,.....meshur caretta kaplumbagalarinin oldugu plaja gittik , ordada bir cok yabanci bayan turist belden yukarisi ciplak denize giriyorlar gunesleniyorlar,herkes eylenirken bende tuvalet ariyordum, ne sans varmis bende,,,,,,,demre de santa claus turbesine gittik, bizim rehber hep kizlara ilgi gosterince tatsizlik iyice bas gosterdi kimi kadinlar agliyorlar, bir iki bayan turu terketti,nerdeyse rehberi dovecekler,,,,,,,....bodrumda gece barlar sokagina goturulduk, bir bara girdik,ilk icki bedava, tabi biz yaslilar gurubu bir muddet sonra ayrildik gencler sabaha kadar eylendiler, bir grup olarak barlar sokaginda yuruyus yapiyoruz her barda canli muzik var gunbur gumbur ses....

    ..devami gelecek.


  • ....demre denen yerde saint nikolas turbesini ziyaret ettik,efsaneye gore bir gece italyan korsanlar oraya gelmisler sandalla kiyiya cikip mezardaki azizin kemiklerini alip italyaya goturmusler, yani lahitin ici dolumudur bos mudur kimse bilmiyor, o bolgeye gelen hristiyanlarda bu turbeyi ziyaret ediyorlar.kasabanin icindeyiz ogle saatleri yemek zamani, bizim rehber hava cok sicak bu sicakta buralarda yemek yenmez isterseniz sizi agaclik icinde yuksek bir yerde balik lokantasina gotureyim orda ogle yemegimizi yiyelim dedi, herkes kabul etti, malum tur soferlerinin ve rehberlerinin anlasmis olduklari yerler ve dinlenme tesisleri vardir,buralara turistleri getirince kendileride bedava yemek yerler,bizde yuksek bir arazide bulunan restoranta gitik herkes balik ismarladi, kendim bir kucuk bira ictim yemek yemedim.....

    .....genc kizlardan biri henuz 16 yasinda caylak rehberimizde bu kiza cok alaka gosteriyor,gencler ve digerleri kardesim kizlari birak bizle mesgul diyorlar, bir yerde marmaris veya bodrumda sirketin sorumlusunu cagirip rehberi sikayet ettiler, rehberde abi istanbula gidene kadar beni isden atma diye yalvardi,bir iki kisi daha turdan ayrildi,,,,bodrumdayken gencler gece klubunde eyleniyorlar tabi saat 12, den sonra fiatlar iki misli, 6-7 kisi bizde cafe gibi bir yere oturduk,hadi size dondurma ismarliyayim dedim ve herkese dondurma ismarladim, bir ana kiz var kiz olan bekar ama orta yasin uzerinde hic evlenmemis ogretmen hanim, oda bana bozuk atti, herkesin butcesi belli niye dondurma ismarliyorsun kardesim gibi, sanki para onun cebinden cikiyormus

    .....bir otelde kaliyoruz asagi kafe gibi, kucuk bir bira soyledim geldi ictim, recepsiyona gittim oda hesabina yazariz dediler, baska birisi gelip yanimda oturan vatandasdan bira parasi istemis grupdan adam oda vermis,,,,bira getirenin otelle alakasi yokmus neyse vatandasa bira parasi verdik once yok ya almam ,bira parasi cay parasi arasaydk milyoner olurduk gibi laf etti almanci,yinede zar zor bira parasini verdim.....

    ..pamukkalede yukardayiz millet mayosunu giyip beyaz sularin icine giriyor gercekten bir doga harikasi,bir yabanci kadinin kamerasinda pili bitmis, kucuk bir bufe var oraya gidip pil sordu, bufedeki adam 12 dolar dedi, kadinin yuzu burustu, almadi tabi,bende yuh olsun tam dag basina gelmisiz dedim kendi kendime...

    ....bodrum,marmaris pamukkale fethiye bolgelerinde bulunduk 9-10 gunluk tur olmali,antalyada sehir icinde bir otelde kaldik, gece yalniz basima biraz carsiyi dolastim,bir gecemi iki gecemi kaldik bilmiyorum, odada mini bar vardi,otelden ayrilirken, recepsiyondaki hatun efendim mini bardan iki bira icmissiniz odiyecekmisiniz diye sordu, yok kardesim ne birasi yahu bira filan icmedim,uyanik otel caisanlarindan biri icmis olmali, odemedim tabi.

    ..fethiyede cok sapa bir yerde ki bir otele goturulduk sahibi sanki oteli bir gun once acmis,yuksek bir kac katli otel degil,odalar filan tahtadan, adamlar yeni cila cekmisler,her taraf cila kokuyor,burdada bir gece mi iki gece,mi kaldik bilemiyorum. iki sofere cay ismarlamistim,kendimde bir bardak cay icmistim,,,,burdada otelden ayriliyoruz, herkese ayri ayri fatura cikariyorlar, bana geldi efendim siz hamburger ismarlamissiniz,yani yemege dahil olmiyan seyler, yok kardesim hamburger filan ismarlamadim.cok kucuk bir cakim vardi ayni kartal gagasi gibi,ustunede oglumun ismini yazdirmistim,bu otelde odadan onu caldilar,para calsalardi o kadar uzulmezdim, cok nadir bulunan kucucuk cep cakisiydi......istanbula donmeden grubun yarisi turdan ayrildilar,tatsizlik var,kimse memnun degil,zaten bir muddet sonra bu tur sirketi iflas etmis.bir ara soferlere birer paket sigara almistim....

    .fethiye taraflarinda bir deniz kenarina gitmistik giderken yol kenarinda pazar vardi,carsi icine vasita birakmiyorlardi, otobusler ve diger vasitalar bir park yerinde duruyor,tramvay veya traktor romorku gib s ozel yapilmis va sitalarla yolculari carsiya indiriyorlar.tarihi bir yer ama isimi aklima gelmiyor, carsilari dolastik, cebimde cok az turk parasi kaldi carsida iki tane doviz burosu var, birine gittim,nerdeyse normal fiatin yarisina doviz bozuyor, almadim digerine gittim oda ayn i sey, her iki buroda ayni sahislarinmis,yani isine gelirse gibi,,,carsinin sonuna dogru bir gurup yuruyoruz, birden bir yagmur bir firtina basladi herkes bir sacak altina dukkan icine kacti,,bende siginacak yer ararken arkamdan koca bir agac dali dustu,yani yarim metre mesafe ile yaralanmaktan kurtuldum...bir veya iki tekne geziside yaptik.
    ....8-10 gunluk bir tur yaptik, stress atalim derken daha cok stress olduk. otobus istanbula yaklasiyor, birisi sofer ve rehberler icin bahsis topliyalim dedi, cogu memnun olmadigi icin bahsis vermediler.yine sabahin erken saatinde istanbulda olduk,telefon ettim damast gelip aldi.istanbulluyuz ama caylak istanbullu olmusuz.

    ..kizim ve kocasi is yerlerinden bir kac gunluk izin almislar, bu arada kucuk kizimda australyadan geldi,,,,,haydi karadeniz sahiline gidiyoruz,izmit uzerinden karadeniz kiyisina ciktik, kucuk bir otelde iki oda ayarlamislar, fena degil sabah kahvaltidan sonra deniz kenarina gidiyoruz aksdam uzeri geri donuyoruz,karadenizde yuzuyoruz, oralarda meshur korsan kayaliklari var ,gorduk, kenarlarinda yuzduk. adamlar 4-5 metre yukseklikden denize atliyorlar, her yil yuzuyorum ama boyle yuksekten atladigim yok,,, cocuklarda kamera var, ben simdi karsiya gecip dalis yapacagim dedim, ancak 3 metrelik yuksekte bir yer buldum ve baliklama suya atladim..
    ........bahsettigim yer kerpe olacak.otel ile plaj arasinda biraz mesafe var yani otomobille gidilecek,,,,otelde calisan bir delikanli var sabah kalkiyorum adam gorev basinda aksam gec saatte geliyoruz delikanli yine calisiyor, yasli bir patronu var ikide bir evladim sunu yap evladim buraya bak diye delikanliya emir veriyor,bir ara genci kenara cektim ya arkadasim sen gunde kac saat calisiyorsun diye sordum, amca bizim saatimiz yok, ben talebeyim sezonluk anlastik,sezon bitiene kadar gece gunduz calisacagim dedi.

    ..plaja giden yol dar,muhitte cok orman kesip yerlesim yeri acmislar, bir metre uzunlugundaki agac kutulerinden yolun bir tarafina bariyer gibi duvar yapmislar yani bir tarafta kacacak yer yok,bir gun yine plaja gidiyoruz, bu dar yolda karsidan iki araba geliyor biri taksi digeri ozel arac allahina kapismislar kafa kafaya yolu kaplamislar,damat cabuk farketti yavasladi,takside yavaslayip diger aracin arkasina gecti,kafa kafaya yuzde yuz bir olumden kurtulduk,sag tarafimizda kacak hic bir yer yok,damat durdu digerleride durdu damat geri geri gelip ya arkadasim siz ne yapiyorsunuz adam oldurmeye mi yola ciktiniz dedi,arabadan 3-4 tane genc erkek cikti hem suclular hem gucluler bize bayagi kafa tuttular,yani gelde girisme,kizlarim araya girdi aman bulasmiyalim basimiz belaya girecek filan arabamiza yuruduk, arkadan adamlarin parmaklarid a kalkti,yani silah olsa al kafalarina SIK,boyle manyaklar yuzunden her gun bir kac kisi ya trafik kazasindan oluyor, yada trafik tartismasindan oluyorlar.

    ..bir kac gun guzel tatil gecirdik sayilir.evde kimse yok, kadikoyun meshur sali pazari vardir,eh bir goreyim dedim atladim minibuse gittim.pazara girdim,oh babam oh pazarcilar bagirip duruyorlar,kimisi mal satmak icin bagiriyor, kimisi musterisiyla pazarlik etmek icin bagiriyor,kafam bir anda sisti gurultuye alisik degilim,aman aman bundan boyle pazara filan gitmem dedim.
    .......tatil cabucak bitti, kizim damadim hava alanina getirip yolcu ettil;er,bir turkiye tatili daha bitti...2007 yilina kadar turkiye tatili yok. kalin saglicakla


  • ..nisan ayi baslarinda 7-8 gunluk tatil yapmistim,uzun zamandir ayni bolgeye gidiyorum, kiraladigim daire denize sifir, insanlar karsi kaldirimdan yuruyus yapiyorlar, kimileri sabah yurur kimileri aksam uzeri, hafta sonlari kasabaya ziyaretciler gelir yuruyus yapanlar biraz daha cok olur.
    .....balkonda oturuyorum karsida bayan yuruyor kucuk bir bebek arabasi itekliyor, allah allah, bebek bu kadar kucukmu diyoruum, aksam uzeri yasli bir zat yine bir bebek arabasi itekliyor yine allah allah bu adamda torununu gezdiriyor diye dusunuyorum.....baska bir gun yuruyerek dairemize gidiyoruz, karsidan yine kucuk bir bebek arabasi itekliyen bayan geliyor,cocuk arabasina bir goz atiyorum , heh heh he bebek yerine kucucuk bir kopek yatiyor..vay be diyorum kendi kendime bu ulkenin kopekleri bile cok sansli hayvanlarmis.
    ......kedinin kopegin sevildigi bir ulkedir, sokaklarda basi bos kedi bulunur ama sahipsiz basi bos kopek bulunmaz,her kopek belediyeye kayitl ve chiplidir.,bol bol veterinerler vardir.


  • 2007 yili turkiye tatili.

    ..32 yil australyada calistim,askerlikden evveli ve sonrasi ile calisma hayatim 40 yili buldu belki gecti,5-6 yil geceleri 12 saat calistim mesaileri hesaba katarsak calisma yillari cok daha uzar,turkiyede insanlar 20 yil calisip emekli oluyorlardi, 40 yil calisma deyince garip garip bakiyorlar,bir cok avrupa devleti emeklilik yasini 67 ye yukseltti,emekli olmak isyeyen sahislar 40 yildan daha fazla calisacaklar.

    .....40 yil calistim diyelim yasda 60 i buldu bu kadar calisma yeter deyip 2006 nin sonunda isimi biraktim, ve issizlige gittim, biraz kosturmaya basladilar,yani is aratiyorlar,
    .uzun zamandir hatunla beraber turkiye tatili yapmamistik,oyleyse 2007 yilinda gidip uzunca Bir tatil yapalim diye dusunduk.2006 da bilet ayarlamaya basladik, erken alinan biletlerde bir hayli indirim oluyor bizde 8 ay evvelinden malezya hava yollarindan gidis donus bilet aldik parasini odedik......turkiyeye inis gunumuz 2 mayis 2007....damadima rica ettim turkiyede babanla bir gorus yapabilirse bizi hava alanindan alsin dedim, sag olsun dunurum gelip hava alanindan aldi,trafikde dur kalk, dur kalk, ataturk hava alanindan cevizliye 2 saat de geldik...

    .......anamin dairesi var ama muhiti pek sevmiyuorum biraz da carsilara uzakta,hatun ablamda kallacagiz demisti,mecburen baldiz hanimin evine gittik,esi vefat etmisti bir kiziyla yasiyor,yerlestik dinlendik,,,,2001 bir yilinda geldigimde bol bol ishal olmustum bu defa bir kac paket ishal hapi getirdim, neyse bu defa,fazla rahatsizlanmadim.
    ....australyadayken turkiyen tatili programi yapmistim 3 ay kalacagiz hep istanbulda evde oturmak olmaz tabi....eh turkiyeye gelirken evde ne kadar altin cinsinden bir seyler varsa attik valize,zaman icinde hatun bir suru bilezik almis...2 mayisda istanbula indik dunurum iyiki bu gun geldiniz dun gelseydiniz hava alanindan disari cikamazdiniz bir mayis dolayisiyla tum yollar trafige kapatyilmis bir cok vapur ve tren seferleri iptal edilmis.

    .......tatilin ilk ayagi.. urgup ghoreme oldu, daha evvel hilaye gibi yazip arsivime koymustum, simdi bnuraya aktaracagim hemde kendim okuyup nostalji olacagim.

    …….Kapadokya’ya dogru.
    Hep resimlerden veya dokumanter televizyon filimlerinden gorurdum Kapadokyayi.., Peri bacalarini ve magara gibi yamaclara oyulmus kiliselerini cok merak ederdim..Resimlerden veya tv,den gormek baska oluyor, birde oralara gidip, dolasip inceleyip insanin kendi gozleriyle gormesi ve tarihleri hakkinda bilgi almasi tabiki cok cok degisik bir sey oluyor..
    ……Turkiyeye tatile giderken kendime gore bir program hazirlamistim,suraya giderim buraya giderim diye, birde ne varki haritayi elimize alip baktigimiz zaman gidecegimiz yer gercekten cok uzakmis gibi gozukuyor,ama gitmek gormek, ogrenmek isteyen kisiler icin bu yollar o kadar uzun gelmiyor tabi.
    …..Evet Kapodokya gezisinide yapmis oldugum programin icine soktuk ve turkiyedeki ilk gezim Kapadokya ,ya oldu, havalar isinmadan gittik geldik, yaz aylarinda oralari 40 derecenin uzerine cikarmis diye duymustum.Sansimiz varmis hava cok guzeldi, sadece bir gun onbes dakika kadar sagnak yagmura yakalandik..
    ……Persembe gecesi saat 12.00 Ets, tur otobusu Kadikoy evlendirme dairesi otoparkindan hareket etti, $ehirden siyrildiktan sonra rehberimiz once kendini sonra kaptani ve transport gorevlisini takdim etti, yine hepsine kuvvetli bir alkis verdik, biraz sonra kutu icinde yiyecek ve icecek verildi,gece karanligi icinde yola devam ettik.Bolu Gokdemir tesislerinde ilk 45 dakikalik molamizi verdik, sonra yine yola devam. Ettik. Ankarayi icinden gectik hatta bir yerde iki bayan yolcu alindi, bundan sonraki molamiz, Aksarayda Orhan agacli tesislerinde oldu, kimileri sabah kahvaltisi ettiler,…Kahvaltidan sonra gezimiz basladi. Ilk durak bir krater golu olan Narlikuyu krater golune gittik, sabahin erken saatinde bir hayli ayazdi, ceketlerimizi giymeye mecbur olduk, burda resim cektik kayit yaptik…Selcuklardan gunumuze kalmis olan Agzikarahan kervansarayi,daha sonra tepesidelik han ile Alayhani,nida panaromik olarak gordukten sonra…..….Burdan Hititler zamanindan kalma derin kuyu sehrine girdik, topragin altinda adeta oyma bir saray, tam yedi kat, don don asagiya dogru iniyorsun, icinde ambarlar, ahirlar, su kuyusu bile var, bazi kemer kapilari cok alcak egilmeden gecilmiyor, icersi guzel havalandirildigi icin temiz hava var astimlilar icin filan bir tehlike yok. Her odada rehberimiz bir seyler anlatiyor. Kuyunun derinligi dahil tam 55 metreye kadar iniliyor, yani topragi kaza kaza dusmanlardan korunmak icin bir sehir yapmislar, akil kari is degil yani..

    ……Burdan sonra otele yerlesiyoruz, odalarimizi buluyoruz, verilen serbest zamandan sonra tekrar otobusumuze biniyoruz, Bir yerde oglen yemegi yedikten sonra sehiri kus bakisi gormek icin Uchisar kalesine cikiyoruz, resimler cekiyoruz, kimileri hediyelik esyalar aliyorlar, pazarlik yapmasini bilmezseniz, kazi kazi kaziklan olunuyor,.daha sonra kus saraylari ile meshur guvercinlik vadisini ve uclu birlesik ve tek peri bacalari ile meshur olan pasabag mevkisini geziyoruz, tabiki gezi olurda alisveris olmazmi, Onyx atolyelerinde tasin tarihcesi ile ilgili bilgiler aliyoruz, yesil islenmis taslar ve gumus esyalar satiliyor, tabiki kapidan iceri girince caylar ve drinkler hemen ocaktan oluyor, bir gumus alyans sordum, 55 ytl dedi, almadim, geri donunce istanbulda aynisini 20 ytl.ye aldim.Burdan Dervent,e hareket ediyoruz, Kayalarin ve peri bacalarinin hayvan seklinde erozyana ugradigi bolgeyi goruyoruz, gercekten peri bacalari bir doga harikasi milyonlarca yilda bu hale gelmisler,,Burda birinci gunumuz bitiyor, otele geliyoruz, banyomuzu aldiktan sonra asagiya yemege iniyoruz, Otelin adi Perissia cok guzel bir otel, bu otelde kalmak icinde adam basi her gece icinde extra 50 ser ytl verdik..
    ……..
    …….Yeni bir gun basliyor, Sabah kahvaltisindan sonra uc guzeller peri bacasini goruyoruz,,, 40 kapi 4 makam felsefesi ile egitim veren dergahlarin en buyugu olan Haci Bektas veli dergahini gezmeye basliyoruz, ilk olarak ana kapidan girerek ucler cesmesinin onunde duruyoruz, resim cekiyoruz, rehberimiz anlatiyor, sonra ikinci kapidan gecerek Nadar avlusuna giriyoruz, burda aslanli cesmeyi gordukten sonra yemekhane ve meydan evini geziyoruz, icerde bir cok resimler cekip, kayit yapiyorum..Burda isimiz bittikten sonra bir tepeye cikiyoruz, burda delikli kaya var, bir tarafindan kucuk bir kapidan iceri giriliyor, tavandaki kucuk bir delikten yuzunuz kayanin icine baker vaziyette bu delikten kendinizi disari cikariyorsunuz,. Efsanaya gore birisi buraya cile doldurmaya girmis sonra yumrugunu magara tabiri kayanin tavanina indirmis delik acmis ve ordan cikmis, bir cok kisiler ayni seyi yaptilar fotograflarini cektim, ama ben kendim cesaret edemedim. Tepedede bir ozanin heykeli var kim oldugunu hatirliyamiyorum
    ….Tekrar Kapadokya bolgesine donuyoruz, bu sefer bir hali imalathanesine ugruyoruz, caylar kahveler ikram ediyorlar, sonra atolyeye giriyoruz, burda bir kac bayan hali dokuyor, onlari goruyoruz..Ipek kozolarinin nasil islendigini gosteriyorlar ve bizi show odasina davet ediyorlar, duvar kenarlarindaki siralara oturuyoruz, basliyorlar halilari ayaklarimizin altina sermeye. Ipek halilar yun halilar yuzlerce haliyi aciyorlar….Burdan sonra oglen yemegi yiyoruz,, sonra goreme acik hava muzesine hareket ediyoruz, ilk olarak St basil. St Barbara Elmali yilanli yemekhane, carkli tokali kiliselerini geziyoruz, kayalarin icine oyulmus kiliseler,tepelerinde peri bacalari var,buralardan ayrildiktan sonra saraplariyla meshur Turasan sarap mahzenlerini geziyoruz sarap tatmak test yapmak bedava,yan tarafta asmali konak var disardan birk ac fotograf cekiyorum, videoya kayit yapiyorum, maalesef o dvd de bozuk cikti yarim saatlik cekimlerim bosa gitti…Boylece bir aksam daha oluyor. Aksam semah gosterisi ve danslar varmis adam basi 25 ytl semah gosterisini kacirmak istemiyorum parasini oduyorum, birk ac saat sonra bizimkinin eli ayagi kesiliyor, rica edip parami geri aliyorum, en cok gormek istedigim seyi,de boylece kaciriyorum…..Bu arada bir yerde porselen atolyesine gidiyoruz.burdada once ikram sonra atolye gosterisi ve show odalari…. kizil irmagin kenarlarindan geciyoruz, kirmizi bir toprak cikariyorlar, tugla kiremit yapiliyormus, etrafta cok tugla harmanlari var..

    ..Yine sabah oldu yine otobusumuzdeyiz,Hasan dagina dogru yol aliyoruz, kizil manastiri gorerek ihlara vadisine geliyoruz, toplam uzunlugu 12 kilometre olan Melendiz cayinin yillar icinde asindirdigi bu vadide bulunan kiliseleri geziyoruz, hemen hemen 400 basamak kadar merdiven inip dere kenarindaki patika yollardan kiliseleri geziyoruz, cok guzel bir vadi inerken iyi oluyor ama geri yukari cikarken 4oo basamak da insanin nefesini kesiyor yani.,burdan selimiye koyundeki muhtesem peri bacalarini gordukten sonra geriye donusumuz basliyor. Aksaraya hareket ediyoruz burda oglen yemegi yiyoruz, daha sonra $erefli Koc Hisarda tuz golunde bir mola veriyoruz, gol uzerinde bir hayli yuruyoruz, kocaman bir gol, bir kac resim cekiyorum. Tuvalete girecegiz, adam kapilarina turnike koymus, once veriyorsun parayi sonra turnike aciliyor, ve yapiyorsun isi. Valla turkiyede tuvaletlere bir servet verdik sayilir, 50 kurus ile bir lira arasi degisiyor,….Aksamin gec saatlerinde Kadikoyde oluyoruz bu gezide boyle bitiyor.
    Peri bacalari gercekten bir doga harikasi seyler, daglari ormanlari nehirleri her yerde gorebilirsiniz ama bu peri bacalarini dunyadaki hic bir ulkede goremezsiniz…Gittim gordum pisman olmadim memnun oldum, sevindim,… Bu doga harikasi yerleri gormek insallah bir gun sizlerede nasip olmasini diliyorum.

    Okuyanlara tesekkurler.
    Sir.altan
    Mayis.2007


  • @sir-altan Pazar kahvesi eşliğinde anılarınızı okumak çok keyifliydi, elinize emeğinize sağlık


  • ..1 august sali sabahi, dun aksam ozi kizlar kanada takimini yenip 16 ya kaldilar iyi haber.japon kizlari ispanyol kizlarini dagittilar 4-0...kis mevsimi dun ogleden sonra hava sicakligi 23 dereceydi....

    .....2007 turkiye tatiline devam edelim,hayat kisa ve yillar cabucak gelip geciyor,zamanimizi degerlendirmemiz lazim sonraya biraktigimiz seyler icin hep gec oluyor.....bu defa yine malezya hava yollari ile turkiyeye gitmeye karar verdik, ucagimiz sydneyden havalanip brisbane sehrine indi,transit salona gectik gece gec saat, cebimden okuma gozlugumu cikardim cercevesi kiriliverdi bendede panik basladi,gozluksuz okumam ve yazmam cok zor. icerde bir gazete bayisi var girdim baktim o numarali gozluklerden satiyorlar 3-5 dolarlik gozlugu galiba 12 veya 15 dolara aldik.

    ..sydney hava alanina cocuklarim getirmisti icerde biraz duty free shoplara baktim, simdiye dek hep filmli kameralar kullandik devir degisiyor, digital kameralar cikti,kucuk bir olympus camera beyendim kartiyla filan 300 dolarin uzerinde, dubai hava alanindaki duty free shoplari biraz daha ucuz, ordan alirim dedim, gumrukten gectik ic salonda yine duty free shoplari var cogu kapanmak uzere, baktim ayni kamera burdada var fiati 330 dolar aldim baktim, karti kac mg diye sordum adam galiba anlamadi hadi senin icin 315 dolar olsun dedi. galiba 7 mg pixelli kamera olacak uzak icin teleskopik lensi var. boylece ilk digital kamerami almis oldum...

    .......oyle boyle uzun yolculuktan sonra turkiyeye indik baldiz hanimin evine yerlestik,eh gozluk lazim.austrlyada kimse gozluk tamir etmez, cercevemi kirildi yenisi al... baldiz hanim kartalda bir gozluk tamircisi var dedi. atladik minubuse ve kartala gittik eski istasyonun karsisinda han icinde bir dukkana goturduk gozlugu tamirci galiba 12 liraya yaparim dedi, iki saat sonda gelin dedi, adam cerceveyi kaynatmis boyamis tamir oldugu bile belli olmuyor.....

    ......australyada bir yoldan karsiya gececeksek once mutlaka sagimiza bakariz cunku vasitalar sag tarafimizdan gelirler, eh gozlukcuden ciktik ben hatun, baldiz caddede yuruyoruz, karsiya gececegim sag tarafima baktim, gelen vasita yok sol tarafta sanki otobus gidiyor, kaldirima ayagimi attim otobusde aci aci kornasina basti,bir adim daha atsam otobusun altinda kalacagim,iste turkiyede yoldan karsiya gecerken sol tarafimiza bakacakmisiz onuda ogrendik sayilir.....

    ...turkiyede ikinci gezimiz karadeniz bolgesine turla gitmek oldu, daha evvel yazmisdim, simdi arsivimden alip buraya Aktaracagim yaslilik iste bazi harf ve kelime hatalari oluyor onun icinde ozur dilerim.

    Istanbuldan ciktim yola Karadeniz.


    …………..Karadenizde dedelerim tarafindan kan bagim var.Simdiye kadar dedelerimin memleketini gormek kismet olmamisti,icimde cok merak vardi, gerci egitici programlarda goruyorduk ama, insanin kendi gozuyle gormesi tabiki daha baska olacakti.Bu tatilimde elime bir firsat gecti ve esimle beraber ETS. Tur ile 10 gunluk bir Karadeniz turuna ciktik.

    …………….Cuma aksami saaat 12.oo de Kadikoy evlendirme dairesi oto parkindan hareket ettik, bir kac dakika sonra rehberimiz Bulent kendini, kaptani ve yardimcisini takdim etti, herkes icin kuvvetli bir alkis verdik.Biraz sonra karton kutular icinde sandovic ve drink verildi, daha sonra Adapazari ve Bolu arasinda ilk mola verildi 45 dakikalik moladan sonra yola devam ,bir cok kisiler uyudular,sabah gun isinlari sacilirken yine Osmancik civarlarinda bir yerde ikinci mola verildi, burda herkes kendi cebinden sabah kahvaltisini etti.camdan bakiyordum her taraf yemyesildi, sularla doldurulmus tarlalarda ekilmis bir seyler vardi cok resimlerini cektim, sonradan bunlarin celtik olduklarini ogrendim..otobusumuzde 34 yolcu vardi,daha henuz kimse kimseyi tanimiyordu, ilk duragimiz Samsun oldu, buyuk bir parkin icinde olan Ataturk anitina gittik,orda bir hayli resim cektik,yakinlardaki dukkanlari dolastiktan sonra otobusumuze binerek,Biraz otede ve deniz kenarinda olan Ataturkun samsuna gittigi Bandirma vapuruna geldik, gemi, orijinalin kopyasiymis, burda-da bir cok cekimler yaptim, her taraf civil civil ve yemyesildi….Buyuk bir talihsizlik olarak kameramdaki dvd bozuk cikti Samsunda ve Sumena manastirinda cekim yapmis oldugum kayitlar cope gitti, dvd,yi kurtarmak icin cok ugrastim ama kurtaramadim.20 dakikalik cekim heba oldu.

    ………...Samsundan sonra yolumuza devam ettik, amazon kadinlarinin yurdu Carsamba ,Terme Unye Fatsa Persembe uzerinden Orduya hareket ettik bu arada onunde amazon okcusu olan bir dinlenme tesislerinde ogle yemegi yedik Rehberimiz Bulent amazon kadin savascilari hakkinda cok bilgi Verdi, iyi ok atmak icin de sol goguslerini aldirirlarmis,,Bolamanda haznedaroglu koskunu ziyaret ettik,,yason burnu ve kilise gezisinden sonra Orduya vardik. 475 m yukseklikteki Boz tepeye cikip orduyu seyrettik, Findik reyonuna ugrayip findik aldik.,gece konaklamak icin deniz kenarinde bulununan baliktasi oteline yerlestik, dus aldiktan sonra asagi inip aksam yemegimizi yedik ve odamiza cekildik.
    ……Sabah otobusumuz hareket edince rehberimiz oturdugumuz yerde egzerzis yaptirdi findik toplayip digerlerine attik.bundan sonra tur,a katilanlar bir bir en ondeki mikrofona gelip kendilerini tanitmaya basladilar.Grubumuz gercekten burokrat ve ekabirler grubuydu,cok iyi insanlardilar ama hic bir zaman resmiyeti elden birakmiyan kisilerdi, 10 gunluk seyahat boyunca hep hanfendi,beyefendi diye bir birlerimize hitap ettik..
    …Ordudan ayrildiktan sonra yine sahil yolundan Trabzona hareket ettik, burda Ataturk koskune ciktik.ama nasil daracik bir yoldan koskoca otobusle ciktigimizi gelinde bana sorun, kosku gezdik icerde resim cektirmediler disarda resimler cektik, sonra ayasofya gezisi yaptik tepelerden Trabzonu seyrettik.sehirde serbest gezinti yaptik,bir yerlerde ogle yemegi yedik galiba Nihat usta olacak guzel bir kofteciydi, gumusculer magazasina girdik, oralarda bir yerde Sumena otelinde kaldik,….. Garibime gitti karadeniz !!, daglarin eteklerine konulmus sehirler. Findik bahceleri, cay bahceleri, yamaclardaki evler, her dort eve bir cami, hemde tepelere kurulmus cogu 3 serefeli camiler. yemyesil tepeler asagilarda azginca akan nehirler. Daracik yoldan otobusle Sumela manastirina cikiyorduk, yolumuzun sag tarafinda azgin nehir akiyor,sol tarafimiz dim dik kayalik yamaclar, iste tam o sirada onumuze buyuk bir koyun surusu cikti dort tane coban onlari yaylalara goturuyorlarmis, koyunlarin kacacaklari bir yer yok, sagimiz azgin nehir solumuz sarp yamac.bir muddet kagni arabasi gibi koyunlarin arkasindan gittik, yol biraz genisliyene kadar suru onumuzde gitti, biraz bosluk olunca cobanlar butun Gayretlerini sarfederek suruyu yolun kenarina cektiler.
    ….Trabzondan ayrildiktan sonra icerlere dogru hareket ettik,Macka gumushane ve Bayburt uzerinden Erzuruma geldik, kimi yerler yemyesillik, kimi yerler boz kir yada hic bir bitki yetismeyen tepeler,.Gumushaneye gelmeden bir yerde karaca magarasi varmis, programda olmamasina ragmen kaptanimiz yolu degistirip magara yoluna sapti 5 veya 6 km.lik bir dag yoluna girdik, daracik ve cok virajli bir yol virajlarda eksi arti hic tolerans yok, yani manevra yapma sansi yok. selavat getire getire magaraya geldik,,,,Alanyadaki damlatasi magarasi gibi bir sey ama cok guzel tavandan sarkan kirecli maddeler sanki sacaklardan sarkan buzlar gibi ama bunlarin rengi bal renginde ne yazikki burdada resim cektirmediler…Erzuruma gelmeden evvel zigana gecit tuneli onunde durduk otobusden inip cay ictik, hatira resimleri cektik ..Aksam karanliginda Erzuruma vardik sehir girisinde Polis control yapiyordu, otobusumuzu de durdurdu, sofere nerden geliyorsun dedi, soferde Trabzondan dedi, Sonra merakli memur otobusde kimler var diye sordu, sofer yine rahatlikla misafirler var dedi,Merakli polis ya oylemi hadi devam edin deyip yolu acti, bende az daha gulmekten yerlere yatacaktim yani,

    ..Erzurumun disinda palan doken daginin eteklerinde Polat renaisses oteline yerlestik, 5 yildizli sahane bir otel bizim odamizda 6,ci katta filandi,palan doken dagina bakiyordu..karsi tepelerde kar vardi,asagida kayakcilari tepelere tasiyan telefrik vardi otel odamdan biraz resim cektim birazda kayit yaptim.Sabah kahvaltisindan sonra sehire indik, ince minare,eski kongre binasi 3 kumbetler, oltu carsinini ve gorulecek tarihi yerleri gordukten sonra meshur cag kebabcisina girip ogle yemeginde cag kebabi yedik, gercekten tadi damagimda kaldi, Birkac Erzurum evini de ziyaret ettik.
    …..,Hayatimda ilk defa bu kadar bol cocuklu bir sehire girdigimi zannediyorum masallah cocuk kayniyor sekiz on yaslarindalar,daha ufaklarida var ama hepside cin gibi, cok akilli cocuklar bilmedikleri yok gibi, bakkaldan seker alip bir coklarina verdim bazilarinla resim cektim.
    ……Erzurum ziyareti bitince yine yola koyulduk,. Kackar daglari uzerinden Rizeye dogru ilerlemeye basladik.Ispirde mola verdik kuru fasulyesi cok meshurmus bende bir kilo aldim, Istanbula gelince pisirdik, Erzurumdan uzaklastikca yukselmeye basladik, karsilarda tepelerinde kar olan daglar goruyorduk,gordukce resim cektim videoya aldim sahane manzaralardi.bir cok yaylalardan gectik, , biz ilerledikce gordugumuz karlar daha cok siklasip bize yaklasiyordu yada biz onlara yaklasiyorduk,sanki kervan gecmez kus ucmaz yollarda gibiydik. 2800 mete yukseklikteki ovit gecidinde duruyoruz otobusun transport gorevlisi cay yapiyor disari cikiyoruz etrafta durmus kar va ama Karin yuksekligi bir metreden fazla, disari cikmadan ceketlerimizi giyiyoruz, bazi gencler kar topu oynuyorlar bir iki tanesi yol kenarindaki Karin ustune yatiyor, Karin yuksekligi en az 1. metre sanki 3 gun icinde dort mevsim yasiyoruz,, caylarimizi bitirdikten sonra otobusumuze binip yolumuza devam ediyoruz, kaptanimiz Eyup kaptan Trabzonlu ve cok usta sofor..bu arada yolumuz uzerinde Hamsi koy diye bir yerde duruyoruz sutlaci cok meshurmus sutlac yiyoruz,Yaninda kahve var bir turk kahvesi iciyorum,Yolun kenarina siyah beyaz renklerde iki tane inek heykeli koymusler, aralarinda,da bir timsah var,Avustralya aklima geliyor,timsahlari bol olan bir ulkedir. sonra Rizenin ikiz dere ‘ sine variyoruz,. Dere kenarinda iki katli otele yerlesiyoruz, galiba Genesis oteli olacak sakin ve kalabaliktan uzakta bir yerde. Odalarimizda kaloriferler yaniyor, dus aldiktan sonra yemege iniyoruz, burda butun masalari birlestirmisler, dort bes masa birlesmis her kes karsi karsiya oturuyor. Yemek yerken dj canli muzik caliyor, yemek bitince gruptan sesi guzel yasli bir bayan mikrofonu alip sarkilar soyluyor soyledigi sarkilarla bizleri yillarin gerisine goturuyor, hep beraber tempo tutup agzimizlada bayana eslik ediyoruz,….
    Isleri bitten garson, ahci,kapici gorevli piste geliyorlar ve horon tepmeye basliyorlar,ne kadar hizli bir oyun hepsi ter icinde kalmalarina ragmen bikmadan usanmadan oynuyorlar, bizlerden bir kac kiside aralarina katiliyor ama ayak uyduramiyorlar, sonra muzik degisiyor, kurtlarini dokmek isteyen cikiyor piste,hele iki tane guzel ve genc kiz kardesimiz bir dokturuyorlar, bir dokturuyorlar vucutlarinda oynatmadik yerleri kalmiyor.kultur turlari biraz yorucu geciyor,biz odamiza cikiyoruz.…
    ……..Rizedeyiz… iste esas heyecan burda basliyor,cunku yaylalara cikiyoruz,cay fabrikasini gezdik bazi kimseler satis magazasindan cay aldilar, sonra kumas magazasini gezdik ordanda bir cok kisiler hediyelik aldilar,Camlihemsinde dere kenarindaki dere restorantta ogle yemegi icin gidiyoruz,kapida kucuk bir cocuk gayda calarak bizi karsiliyor,yerlesip karnimizi doyuruyor ve caylarimizi iciyoruz. Restorant tam derenin ustune kurulmus gibi altimizdan saril saril dere geciyor, bembeyaz kopuklu bir dere , yemekten sonra restorant gorevlileri ortaya gelip horon tepmeye basliyorlar kucuk delikanli yine gaydasiyla onlari costuruyor

    …..Yemekten sonra zil kalesine dogru yola cikiyoruz,munibuslere bindik, yollarda tamirat var, yollar cok dar,bir taraf derin ucurum diger taraf sarp yamac, sanki tepemizden kayalar asagiya duseceklermis gibi geliyor. Yol ancak bir arabalik, karsimiza bir kamyon cikti bir birine tos vuracak koclar gibi karsi karsiya geldik 3 munubus yavas yavas geri gittiler dag yollarinin da kendine gore kanunu varmis.daracik bir yerde aynalar birbirine carparcasina milim milik ilerleyip her iki tarafda gecti, yillardir araba kullanirim sehirlerde gezdigim kadar dag baslarinda da gezdim ama hayatimda ilk defa bu yayla yolunda korktum, neyse zar zor, zil kaleye geliyoruz, tam tepede nasil ve nicin bu kadar yuksek kus konmaz kervan gecmez yerde kale kurulduguna akil erdiremiyorum, rehberimiz kalenin tarihini anlatiyor, kaleye gelmeden evvel de venediklerden kalma tek kemerli kopruleri goruyoruz, kale ziyareti bitiyor, bir grup tamam diyorlar biz buraya gelene kadar yeterince korktuk, biz daha yukari cikmayacagiz diyorlar, bizim hatunun da kalbi var, gel istersen bizde donelim diyorum, yok hayir diyor buraya kadar geldik, burdan ileriye de gidecegiz diyor, ondan sonra esimin ismini bayan cesuryurek olarak degistirdim….Bir munubus dolusu insan geriye gidiyor yemek yedigimiz restoranda bizim donmemizi bekliyecekler. Yola devam ediyoruz, biraz sonra yol duzeliyor, hey be otoban diyoruz, geriye donenleri kiniyoruz,biraz sonra oyle bir yollara giriyoruzki hep bayir yukari ve virajli hemde toprak,herkesin sesi solugu kesilmis sekilde bir cogu da geldigine pisman oluyor. Bir tarafimiz dag diger tarafimiz ucurum asagida azgin nehir akiyor. Biraz ilerde yol genisliyor yol calisanlari var, rehber inip soruyor, ilersi nasil diyor. Karadeniz sivesiyle cevap veriyor adam yol eyudur gidin bir sey olursa biz burdayiz diyor. Oralarda bir sey olursa bir kaza olur, kaza da ucuruma yuvarlanmak demektir. Kan ter icinde yolumuza devam ediyoruz, toprak yola yukardan kar sulari akiyor,araba patenaj yaparsa felaket ama usta sofor,ustalikla arabayi kaydirmadan sudan geciriyor,heyecanli bir yolculuktan sonra yaylaya cikiyoruz,Meshur Ayder yaylasiymis, yayla evleri var ama kimseler yok o sirada yagmurda basliyor, zaten kara denizde senenin 300 gunu yagmur yagarmis.kucuk cami gibi bir sey var kenarlarina siginiyoruz, yagmur altinda arabalara binip geri donuse basliyoruz, yine heyecanli ve nefes kesici bir yolculuktan sonra dere kenarindaki restoranta geliyoruz, bazilari yukari gelmedikleri icin asagidakileri kiskandirip yukarinin cok guzel oldugunu yollarin cok duzgun oldugunu soyluyorlar,bazilarida iyiki gelmediniz diyor, asagida kalanlarda bol bol horon seyretmisler.,,, Hep beraber otobusumuze binip yakindaki otelimize gidiyoruz.

    ……Rizede dedeman otelinde iki gece kaliyoruz, canli muzik var yemekten sonra esimle dans ediyoruz,arada bir kadeh de raki iciyorum,,,,Rizeden Hopaya gidiyoruz, borcka uzerinden Artvin’e dogru yol aliyoruz, yollar bozuk ve cok virajli baraj ve yol calismalari var yollar gercekten cok virajli done done yukari yukseliyoruz, zirvede cankurtaran gecidinde durup fotograf molasi veriyoruz, tekrar yola koyuluyoruz, duz yol olsa bir kac saatlik yol ama virajli oldugu icin cok uzun suruyor…Artvin,e geliyoruz, sehir disinde munubuslere biniyoruz, done done bizleri sehirin tepesindeki milli parka cikariyor cok guzel bir yer burda parkda gezinti yapiyoruz, cay iciyoruz, boga guresleri yapilan kucuk arenanin fotgraflarini cekiyoruz, kamerelar devamli el degistiriyor, her kes digerine resim cektiriyor, Artvin carsisina iniyoruz dagin yamaclarina kurulmus kucuk bir sehir. iki saat serbest zaman veriyorlar, hem geziyoruz, hem ogle yemegi yiyoruz, daglarin yamaclarina kurulmus bir sehir, dimdik bir ana caddesi var, fakat insanlarini cok sevdim sicak kanlilar ve yabani gormus gibi bakmiyorlar.Artvinden tekrar Hopaya dogru yola cikiyoruz, sikici bir yolculuk oluyor, coruh nehri kenarinda saatlerce gidiyoruz, avrupanin en hizli akan ikinci nehriymis bir cok tunnel ve koprulerden geciyoruz,artik tunellerin ve koprulerin isimleride degismis, viyaduk diyorlar.…..Hopaya geldikten sonra kaptanimiz direksiyonunu batum’a dogru ceviriyor ve kendimizi sarp sinir kapisinin onunde buluyoruz, hatira resimleri cekiyoruz, cektiriyoruz,iki sinir kapisinin onu plaj, denizde yuzen insan farkina varmadan bir metre ileriye gitse gurcustana gecebilir. Zaten kiyidan biraz acikta bir samandira baglanmis burdan otesi gurcustan oldugunu isaret ediyor..sarp kapisinida gordukten sonra rizedeki dedeman oteline geliyoruz, boylece Rize macerasi burda bitiyor

    .
    …..Sabahleyin otobusumuze binip Giresuna dogru yola cikiyoruz, yol uzerinde ki surmenede durup meshur bicakci dukkanlarini ziyaret ediyoruz,bir caki beyeniyorum 35 milyon diyor dukkan sahibi, amerikadan smith Weston cakisi getirtsem yari fiyatina olur, baska bir kucuk cakiyi 8 milyona aliyorum sirf hatira olsun diye, cakiyi acmak icinde ya kerpeten yada pense lazim. Giresuna geliyoruz. Giresun kalesi ve topal osman anitini ziyaret ediyoruz.Giresundan evvel uzun gole gidiyoruz, ogle yemeginden sonra uc munubusle yaylaya cikiyoruz, buradada heyecanli bir yayla yolculugu oluyor…..Hava kararirken eski yol uzerinde kalan otelimize gidiyoruz,

    ………..Giresunda sabahleyin otobusumuze binip Sinop’a dogru yola cikiyoruz, eski karadeniz yolu cok dar ve cok virajli yeni yol acildigindan artik bu yolu kullananlar cok az,yorucu bir yolculuktan sonra sinop’a variyoruz, Sinopu geziyoruz, cok guzel bir yer eski mahkumlardan olup simdi kapanmis olan hapisheneyi gezdiren adamla konusuyorum ama hapishaneyi ziyaret etmiyorum, kalenin ustune cikip resim cekiyorum, gumruk iskelesinde yuruyus yapiyoruz,deniz kenarinda bir bardak bira iciyorum. Buranin insanlarida artvin dekiler gibi temiz ve kibar insanlar hayran oldugum sehirlerden biride burasi oluyor. Bir coklari meshur sinop mantisini yiyorlar, ben kofteyi tercih ediyorum, cokca-da model gemi satan dukkanlar var, icerden ve disardan gemilerin resimlerini cekiyorum bir tanede hatira olsun diye aliyorum

    ………..Sinoptan yola cikip Kastamonuya geliyoruz, burda kisa bir gezintiden sonra ilgaz daglarinda bir yerdeki otelimize gece karanliginda variyoruz, bunglov sitilinde bir otel yuksekte ve orman icinde .yakinlari kayak merkeziymis havada bir hayli soguk. .. sabah erken kalkip ormanda esimle bir yuruyus yapiyoruz, Otelin onunde kagni arabasiyla cepheye cephane tasiyan bir kadin heykeli var.ismi $erife baci, galiba ayni heykel Kastamonuda,da var. saatimiz gelince yine otobusumuze binip Safranboluya dogru yola cikiyoruz, bir muddet sonra Safranboluda oluyoruz, once hidir tepesine cikip sehire yukardan bakiyoruz, vaktimiz cok, meshur safranbolu lokumcusuna giriyoruz, lokumun nasil yapildigina dair slayt gosteriyorlar. Ben bol bol Safranbolu evlerinin resimlerini cekiyorum, ne yazikki bu dvd kasetide bozuk cikti cektigim resimler havaya gitti Safranboluya gelmeden evvel cok eski ve tarihi. Bir yoruk koyunde ogle yemegi yiyiyoruz, menu gozleme ve ayran, ustune kahvemizide iciyoruz. ……Safranbolu son duragimiz, burdan sonra Istanbula dogru yola cikiyoruz, Karabuk demir celik isletmelerinin yanindan gecip ana yola cikiyoruz ve kaymak gibi yol basliyor. Gece saat 21.00 de filan Istanbulda oluyoruz ve karadeniz turuda boyle bitiyor, aslinda yazacaklarimin yarisini bile yazamadim, onlarida tatli hatiralar olark kendime sakliyacagim, , zaman zaman dvd.lerimi cikarip seyredecegim….. Karadenizde biraz kan bagim var, dedelerimin memleketini gormek istemistim gittim gordum,bir fikrim oldu,en azindan karadeniz denince nasil bir yer oldugunu ogrendim bir gun sizlerinde imkanlariniz olursa mutlaka bir karadeniz turuna katilin ve sizde gorun…..Aslinda karadeniz ile kan bagim var darken hata yapmis oldugumu anliyorum, ben Turkum benim vatanim Turkiye, Turkiyenin her karis topraginda kan bagim var,Elime firsat gectikce durumlar musait oldukca butun yurdumu bastan asagiya gezmek isterim.
    ..Saygilarimla,
    Sir…Altan tarafindan yazilmistir.
    Merak edip okuyanlara cok tesekkurler.

    ...efendim gezi gurubumuzda birde yasli dis profesoru vardi,bir cesit tedavi sistemini turkiyeye o getirmis,arasira sohbet ediyoruz, adam anlatiyor, bir konferans icin australyaya gitmis, tabi gumrukte biraz SIKISTIRMISLAR esyalarini aramislar adam cok kizmis, yahu ben profesorum konferansa katilmak icin geldim diyorum ama gumruk memurlarinin umurunda bile degil diyor irkciliktan filan bahsediyor,.iste bir yerde turk pasaporunun degersizligi. 2019 yilinda turkiyeden donerken doha da ucak saatini bekliyoruz yan kanapede bir kari koca var baktim ellerinde turk pasaportu, selamlastik tanistik,ogullari okumak icin australyaya gelmis sonra burda evlenmis, iste anne ve babada ikinci sefer 6 ayligina ziyarete geliyorlar, ingilizceleri yok boarding zone usulu oluyor, ayni zone icindeyiz, ucaga binmelerine yardim ettim, sydneyde indik pasaport sirasinda yine karsilastik, adam yardimci olurmusunuz dedi, onumdeler gumruk memuru onlari cagirdi bende yanlarinda gidip bunlarin ingilizceleri yok yardimci olmak istiyorum dedim, memur okay dedi, hangi sehirden geliyorsunuz, ilk defami geliyorsunuz diye iki soru sordu ve pasaporta damgayi basti..belki adamina hore muamele yapiyorlardir.

    ....karadeniz gurubumuzda yine bir zat var ekonomist midir, akamemisyenmidir anliyamadim bir kac ulke gezmis, sohbet ediyoruz, bir yil kadar evvel amerikada bir ucak hava alanina inis yapacak onde tekeri var teker yuvasindan cikiyor ama yan duruyor yani ucagin burnu gibi duz olmuyor,eh ucak yakiti bitene kadar hava dolasti ve sonra indi neyse yamuk tekerle indi bir sey olmadi,ben bunu anlatiyordum, bizim akademisyende benim hanim amerikadan gelirken ucagin tekerleri yerde kaldi diyor,etrafta bir suru tahsilli adam var akademisyene bakiyorlar, daha sonra dis profesoru peki ucak nasil indi diyor , bizimkide rahatca indi iste diyor,her halde insanlari enayi yerine koymak istiyor,, istanbula yaklasiyoruz yine bizim akademisyen iste bu kavsakda arabamiz 4 takla atti ama kimsenin burnu kanamadan kurtulduk diyo...
    ..kalin saglicakla okuyanlara tesekkurler.


  • ...bizim eve yakin bir alis veris merkezi var,fena degil bir iki super market var kasap manav eczane firin yani ihtiyac olacak seyler icin yeterli....bir gun plazadan cikiyorum kapi onune geldim, yanda bir market trolisi var ici dolu yaninda biri 7-8 yaslarinde digeri daha kucuk iki erkek cocuk var,yanlarina kadin geldi analari olacak,basladi cocuklara turkce bagirmaya, ulan serefsiz diyor, ulan bilmem neyin oglu,galiba cocuklara trolinin yanindan ayrilmayin diye tenbih etmis,tipi yozgat kirsehir taraflarini andiriyordu,kucuk cocuga serefsiz diye bagiran anne cok tuhafima gitti...

    ..baska bir gun yine plazada kapiya dogru yuruyorum,buraya gelenler her tipden insanlardir araplar vietnamlilar chinliler hindistanlilar,onumde yine bir kadin ve yaninda kucuk cocukla yuruyor,kadin cocugun elini tutmus, sakin elimi birakma oglum yoksa seni cingeneler kacirir diyor. gelde gulmekten yerlere yatma australyada cingeneler filan.


  • ....australya da bayanlar dunya kupasi devam ediyor,amerika takimi penaltilarda elendi, guzel dengeli mac olmustu,buyuk sanssizlik, ingiltere takimida penaltilarla kazandilar yani ceyrek finale gittiler ilk 3 penalti direk disari gitti.,australya kizlar takimi ceyrek final icin danimarka takimi ile oynadi ve 2-0 galip geldiler her yer bayram yerine dondu,75,800 seyirci gelmis.....cumartesi gunu yine oynayacaklar rakip ya fransa ya da morocco olacak.


  • 2007 yili turkiye tatiline devam, asagidaki konuyu arsivimden copyalayip aktariyorum harf hatalari icin ozur dilerim

    Akdenize .Haydeeee !!!
    …….Kapadokya ve karadeniz turundan sonra programimda ege ve akdenizi de gormek vardi..Diger iki turu ETS tur ile yapmistim, Akdeniz turu icin yine Ets,ye gittim, ege akdeniz turunun iki hafta sonra basliyacagini soylediler, biraz uzuldum Vakit nakit’dir deyip baska yerlere bakmaya basladim….Ana caddede Hey tur tabelasi gozume carpti oraya girdim, Ilk turlarinin bu hafta basliyacagini soylediler, cok sevindim ve iki kisilik reservasyon yapip ucretini odedim….

    …….Bir kac gun bekledikten sonra Cuma gecesi saat 23.00 de Kadikoy evlendirme dairesi oto parkinda otobusumuze bindik….Sezonun ilk turu oldugu icin 23 kisilik bir grup vardi, cogunlugu bayanlardi.Hareketimizden biraz sonra Rehberlerimiz Zehra ve Numan(nisanliymislar) kendilerini ve kaptanimiz mehmet kaptani tanitip iyi yolculuklar dilediler, kirkbes dakika sonra gebze civarlarinda ki feribot iskelesine geldik ve yalovaya gectik, yine kutular icinde yiyecek ve icecekler verildi. Hatira olarak birer tanede kucuk seyahat omuz cantasi verildi…..Bir kac saatlik yolculuktan sonra Ayraniyla meshur susurluktaki bir dinlenme tesislerinde ilk molamizi verdik, 45 dakika sonra tekrar yola devam ettik--.karadeniz gezimde etraf yemyesildi bir cok dereler irmaklar vardi, bu taraflarda sadece susuz dere yataklarini gordum, sabahin erken saatlerinde izmirin yanindan gectikten sonra yine yol kenarindaki bir dinlenme tesislerinde ikinci molamizi verdik, kahvalti ettik, yine yola ciktik, bir kac kilometre otede selcuk ve efes harabeleri varmis, programda olmadigi icin efes,e giremedik, tepedeki meryam ana evine ciktik, biraz dinlendik evi gezdik,Cesmelerinden sular ictik, bir cok yabancilar orda haci oluyorlardi, Ev icinde resim cektirtmedikleri icin hatira olarak disardan bir kac resim cektik,

    ……Meryam ana evinden sonra kaptanimiz daglara dogru direksiyorn kirdi, virajli yollardan bir hayli tirmandiktan sonra cok eski bir yunan koyu olan sirinceye geldik,Burda ,evvelden yunanlilar yasarmis, istiklal harbinden sonra yunanistana goc etmisler, yunan mimari tarzi evler, yalniz evlerin bir ozelligi var, her evde balkon olmasina ragmen diger evin balkonu gorunmuyor, oyle dusunmusler, yani bir aile balkonda oturup cayini icerken obur evlerin balkonlarindan kimse onlari gormuyor. Biraz evlere baktik, sirincenin ayri bir ozelligide sarap cenneti olmasi, butun dukkanlar hediyelik esya ve sarap satiyorlar, gruptan bazilari sarap aldilar.Koye girince insan gayri ihtiyari sanki eski zamana geri gitmis gibi oluyor.

    ………. Eski yunan koyu sirinceden ayrildiktan sonra kus adasina variyoruz, gercekten cok guzel bir yer, biraz carsilari geziyoruz, sahilde yuruyus yapiyoruz adanin ucunda eski bir kale var, kapisina kadar gidiyoruz, kapisi kilitli oldugu icin iceri giremiyoruz,,yuklu bir programimiz oldugu icin kisa moladan sonra yolumuza devam ediyoruz, dunyanin ucuncu ve turkiyenin en buyuk tapinagi olan didyma apollon tapinagina geliyoruz, tapinagi ziyaretten evvel tam karsisindaki lokantada yemek yiyoruz, sonra tapinaga giriyoruz, erkek rehberimiz uni mezunu arkelog, tapinak hakkinda bir hayli bilgi veriyor, binlerce sene evvel o taslari nasil oyup isledikleri bir hayli insani dusunduruyor..tapinaktan sonra yolumuza devam ediyoruz didim den gectikten sonra bafa golu kenarinda mola veriyoruz gol kenarindaki kahvede isteyenler bir seyler iciyor, resimler cekiyoruz,,hava kararirken bodruma giriyoruz, bir kac sokak dolastiktan sonra otelden biri arabasiyla gelip bize rehberlik yapiyor ve guler resort’a yerlesiyoruz,Bodrumun gumbet semtinde bir yer, banyomuzu aldiktan sonra aksam yemegini yiyoruz, butun sokaklar bayir ve evler beyaz boyali hepsi bir birine benziyorlar, otelde her sey dahil icki kahve cay bedava, balkondan bakinca asagilari rengarenk civil civil saat ne kadar gec olsada hayat devam ediyor…..Carsiya cikiyoruz, biraz dolasiyoruz, sonra yolumuzu kaybediyoruz, bu sokak miydi o sokakmiydi diye sokaklara girip cikiyoruz, ,, otelin ismi aklimda oldugu icin bir esnafa soruyorum oda tarif ediyor ve otelimize geri donuyoruz.

    …..Sabahleyin tekne turu var ama ne yazikki cok yagmur yagiyor, tur iptal ediliyor, ben minubusle bodruma iniyorum, hava aciliyor, bodrum carsisini dolasiyoruz.her taraf turist dolu. Esnaf ayni esnaf isine gelirse diye ,turistlerde cok para var oldugunu dusunup istedigi fiati soyluyorlar, dukkanlar en pahali marka gozluklerle dolu, bizim buralarda pahali gozlukleri camekan icinde kilitli tutarlar tr.dede sokakta satiyorlar. Ray ban gozlugu bakiyorum hosuma gidiyor, fiatini soruyorum 25 ytl. Diyor, bendekiler 200 dolar, sonra bakiyorum gozluklerin hepsi sahte, 20 ytl.ye bir tane aliyorum, bir suru gunes gozlugum var ama is olsun diye,original gozluklerde marka sag camda benim aldigimda sol camda, yani gozlukten anliyan hemen fake oldugunu bilir.Bodrum kalesine cikiyoruz, dolasmak bir hayli uzun suruyor, cok ingiliz var bir kacinla biraz sohbet ediyorum,kalenin bir cok yerlerinden resimler cekip kayitlar yapiyorum, bem beyaz bir bodrum, catilarda kiremit yok hep duz cati.Bodrumun icini ve kalesini gezdikten sonra otelimize donuyoruz, aksam uzeri tekrar yakindaki carsiya cikiyoruz, sicak oldugu icin disarlarda fazla insan yok esas nes,esi geceleyin oluyor.Otelin havuzunda yuzuyorum, acik bufe iki bardak bira iciyorum bazi ingilizlerle arkadas oluyorum 20 kisilik bir grup gelip otele yerlesmisler,ingiltere fiatlarina gore her sey dahil turkiye onlar icin cok ucuz,beles cennet, ickileri beles buluncada sarhos olana kadar iciyorlar, raki,yada fena alismislar.

    ……….Sabah kahvaltisindan sonra yine yola dusuyoruz, rotamiz marmaris. Gokova’ya dogru hareket ediyoruz, azmak cayi uzerinde tekne turu yapiyoruz, kendimizi akvaryumun uzerindeymis gibi hissediyoruz, gidis donus 45 dakika suruyor, burdan sonra marmarise geliyoruz, kisa bir sehir turu yaptiktan sonra icmeler iskelesinde tekneye biniyoruz, bir cok yerlerde kiyiya yanasip denize girdikten sonra gec saatlerde fethiyedeki otelimize geliyoruz,
    ……..Masmavi akdeniz sularinda yuzmek cok zevkli oluyor,Bir yerlerde nerede oldugunu hatirliyamiyorum asiklar yolu var bir cok eski filimlerde vardir, orda durup yuruyus yapiyoruz, bekar olanlar agaclara sarilip dilek tutuyorlar. Kimisi ince kimiside kalin agaclara sariliyorlar.
    ………….Fethiyedeyiz, sabah kahvaltisindan sonra dalyana hareket ediyoruz, burdan teknelere biniyoruz, bir ara teknemiz duruyor karsi tepelerde bulunan kral mezarlari icin rehberimiz konferans veriyor, bizde resimler cekiyoruz, sonra teknemiz hareket ediyor ve caretta kaplumbagalarinin yumurta birakma yeri olan iztuzu plajina geliyoruz, kumlar cok sicak ciplak ayakla yurumek imkansiz, kumlar uzerine tahtadan yurume yolu yapmislar, burda denize giriyoruz, kaplumbagalar rahatsiz olmasin diye cok tedbir almislar, geceleri isik bile yaktirmiyorlarmis normal su bile getirtmemisler, tuzlu su ile dus aliyoruz. Geriye donup bir yerde oglen yemegi yiyoruz, burda meshur kukurtlu camur banyolari var ama bizim fazla vaktimiz yok, burdaki molamiz bitince gocek uzerinden olu denize gidiyoruz gercekten cok guzel bir yer bir tarafi deniz bir tarafi yuksek dag, dagdan parasutle atliyanlar cok, onlari seyrediyoruz,,,,hava kararirken otelimize donuyoruz,bu otelde cok guzel ve temiz bir otel her sey dahil icki bedava saat 21,den sonra disko basliyor isteyenler cikip kendini dagitiyorlar, burdada bir hayli ingiliz turist var…..bir tanesi bir sey soyledi bende cevap verdim biraz konustuk, yahu bu turkler acayip adamlar hemen hemen herkes biraz ingilizce biliyor dedi, gercekten turistik bolge oldugu icin garsonlar otelciler esnaf cat pat ingilizce konusuyorlar…..

    …….Grubumuz cok guzel herkes birbirine kaynasti guzel bir dostluk basladi, bu gun mavi yolculuk var, fethiye limanindan buyuk bir tekneye biniyoruz, ayni turun diger 40 kisilik bir grubuda bize katiliyor ya,da biz onlara katiliyoruz, ust guvertede gencler muzikle dans edip oynuyorlar, turun adi 12 adalar turu bir cok yerlerde durup denize giriyoruz, bazi yerlerde karaya yanasiyoruz bazi yerlerde acikta denize giriyoruz,yas 61… ama deniz sevgisi beni daha baska yapiyor, kendimi genc gibi hissediyorum, genclerle beraber teknenin en ustunden atliyorum, ogle yemegimizi teknede yiyoruz, cok guzel ve nes’eli bir gun geciyor, otelimize dondukten sonra aksam yemegimizi yiyoruz, ve tekrar otobusumuze binip sahile gidiyoruz ayni tekne bizi bekliyor, 65 kisilik grup mehtap turuna cikiyoruz, teknede 3 tane calgici var, biraz caliyorlar, sonra sira sira dolasip istek aliyorlar, bende bir 5 lik sikistirip bir parca caldiriyorum, istekler bitince oyun havalari caliyorlar, daracik koridorda millet oynuyor, biz sekiz kisilik bir grup hem bira iciyoruz, hemde calinan parcalara eslik ediyoruz, sanki icimizde buyuk bir depresyon varmis gibi bazen gozlerimiz yasariyor…..Kemanci cok eski bir parca caliyor, bir bayan sarkiyi soyluyor, soylenmesi cok zor bir sarki kadin kendini parcaliyarak soyluyor, her baslangictan once derin bir nefes cekiyor cigerlerine,tekne sahilden biraz acikta demirli, vakit o kadar cabuk geciyorki, kemanci yine yanimiza yaklasiyor, ve oyle derttli bir parca caliyorki bir ucunda Ebru bir ucunda ben baslarimiz kemancinin omuzuna dayali dinliyoruz duygulaniyoruz ve gozyaslarimizi bosandiriyoruz.,hic bitmesin dedigimiz bu guzel mehtap geziside bitiyor otobusumuze binip sarkilar turkuler soyliye soyliye otelimize geliyoruz.
    …..Kaptanimiz ikinci gunde bir kaide koydu verilen zaman icinde kim otobuse gec binerse hazirlanmis bir kutuya en azindan bir ytl ceza parasi atiyor, af yok Fethiyedeki otelimizden bir gece gezisine otobusle gidiyoruz yerin ismi hayalet koy, burasida cok eski bir yunanli koyuymus, gitmisler, sadece evlerin duvar iskletleri kalmis, bazi evlere isiklar koymuslar, bir kac cay bahcesi var bir tanesine oturup cay kahve iciyoruz,yunan muzigi dinliyoruz,karanliklar icinde az isiklandirilmis evler gercekten hayalet evleri gibi gozukuyor. parasini kaptanimiz ceza paralarindan oduyor, 33 ytl filan toplanmis,.Sabah kahvaltisindan sonra fethiyeyi terkediyoruz, sahil yolundan gidiyoruz, programda sakli kent var onu goruyoruz, dinlenip cay iciyoruz, bir coklari sakli kent icinde yuruyus yapiyorlar, kas, ve kalkanda kucuk mololar verdikten sonra daracik ve kotu yollardan gecip kekova’ya geliyoruz, burda tekneye biniyoruz, ogle yemegi teknede, burasi batik kent eski tarihi bir sehir sular altinda kalmis, bir kismida karada. Bazi yerlerde durup yuzuyoruz, tam yemek yerken teknenin sag tarafindan bir kiz iceri giriyor, korsan gibi basina ortu takmis, komando gibi bir sey, merhaba nasilsiniz deyip resim cekiyor, allah allah, her halde tur reklami icindir diye dusunuyorum, arkamizdada kucuk bir sandal bizi takip ediyor, meraklaniyorum ,kiz her kesin resmini cektikten sonra bir islik caliyor, kucuk sandal tekneye yanasiyor ve kiz icine atliyor suratle uzaklasiyorlar.,tekne turu bitince karaya cikiyoruz, otobusumuzun yanindaki bir panoda her kesin resimleri var tanesi ya bir yada 2 ytl, tekneye atliyan kiz cekmis ve tab etmisler. Orda kendi resmimizi gorunce mecburi aliyoruz,..Hava karariyor ve bizde antalyanin lara plajindan otedeki bir yerde otelimize geliyoruz, yorgunluk var, yemek yeyip uykuya daliyoruz.

    …..…Tatildeyiz ama gunler cok cabuk geciyor. Bu gun de cok hizli bir gun olacak, sideye gidiyoruz ototbusumuz parka park ediyor, burdan traktorlerin cektigi romorklara binip side carsisinin basina gidiyoruz, yuruyerek asagilara iniyoruz tarihi kalintilari goruyoruz, carsiyi geziyoruz, burdada bir apollon tapinagi var sadece sutunlari kalmis, burdan ayrildiktan sonra manavgat selalesine gidiyoruz, cok guzel bir yer, bol bol resim cekiyoruz, cektiriyoruz,……Done done alanya kalesine cikiyoruz, cok yukseklerde kurulmus bir kale bir kosesinden esirleri, cezalandirdiklari insanlari asagiya atarlarmis, gelen turistlerde tas atiyorlar tas kiyidaki kayalara carpmadan denize duserse seviniyorlar, bende bir iki kucuk tas firlattim ve denize dustu. kaleyi geziyoruz,,,, asagilarda damla tas magarasi var icine giriyoruz, harika bir yer,burda resim cekmek serbest.otobus alanya kalesine tirmanirken insanin ici urperiyor, hele kale burc kapisina geliyoruz, ustu yarimyuvarlak arch, daracik bir kapi otobus yavas yavas kapidan suzulup iceri giriyor, kaptana iyi bir alkis veriyoruz, antalyadan alanyaya giderken cok plajlar var cogunlugu dolu.,ne yazikki boyle guzel yerler turistik anlamdan cikip yerlesim merkezleri oluyor, dev gibi binalar buralari olduruyor,…Toros daglarindan gelen dim cayina ogle yemegi icin gidiyoruz, cok guzel bir yer dere kenarlari restorant dolu, bir tanesine oturuyoruz divan usulu yerde minderler uzerine oturup yemek yiyoruz,unutamiyacagim bir ogle yemegi oluyor, grubumuz ayni yedi kisiyiz, bu gun de boyle bitiyor, gruptan bir kac kisi kaldigimiz otelden sikayetci oldular, rehberimiz sefine telefon edip oteli degistirme musaadesi aldi, aksam karanliginda otele gidip esylarimizi aldik ve baska 5 yildizli bir otele gittik, bes yildizi yerin dibine batsin, aksam yemegini yedik dinlenecegiz. Mubarek hava alanindan kalkan her ucak buyuk gurultuyle otelin ustunden geciyor gel de uyu uyuyabilirsen, zar zor bir kac saat uyudum sabaha karsi saat 4,de kapim calindi, hayirdir deyip kapiyi actim, bir almanmiydi fransizmiydi pek anliyamadim bir seyler soyleyip obur kapiya gitti, galiba erken saatlerde hava alanina gideceklerdi arkadaslarini uyandiriyordu, yalnislikla benim kapiyada tikladi, tiklama degil sanki cekicle vurdu….

    …….. Bu gun turun son gunu otelden saat 11,00 ayrildik biraz dinlendik yani, ondan sonra koprulu kanyona dogru yola ciktik toroslarin eteklerinde virajli yollardan koprulu kalyona geldik, burasi rafting yeri. Once oturup karnimizi doyurduk,yaf benim yasindaki adamin rafting de isi ne ?, denizden korkmam rafting de yaparim dedim bir kac genc hanim korkuyorlardi biraz moral verdik velhasil turdaki herkes rafting yapmaya razi oldu, basimiza migferleri gogsumuzede can yeleklerini taktik ve girdik nehire, 13 klometrelik bir yol 3 saat suruyormus, 8.er kisilik gruplar halinde 3 boat’ a bindik kimi yerlerde heyecanlandik kucuk selalerden atladik kopuklu sulardan gectik, kimi yerde durduk yuzduk kimi yerde kenara cekip mola verdik, videocu kayit yapip resim cekti, heyecanli bir rafting den sonra karaya ciktik dus aldik uzerimizi degistik caylar ictik cekilen filmi seyrettik, kimileri 25 ytl.ye Cd aldilar benim cimriligim tuttu 20 yap alayim dedi adam inat etti bende almadim bir kac resim aldim,… Burdan ayrilip son gorecegimiz yer olan kursunlu selalesine gittik, hava kararmak uzereydi alaca karanlikta selaleye indik, Gercekten harika bir selale ,resimler cektik ve isparta Egridir golu kenarindan istanbula dogru yola ciktik,bu arada kaptan ve rehberlerimiz icin bahsis topladik ve verdik cok memnun oldular. iki moladan sonra sabahin erken saatlerinde kadikoy evlendirme dairesi onunde durduk, karsiya gececek yolcular otobusden inip bizlerle vedalastilar.her seyi severimde vedalasmaya gelince icime bir huzun coker, hayatta bir sefer gordugumuz belki bir daha asla gorusemiyecegimiz genc ve yasli insanlarla sarilip kucaklastik,ne zaman birisine sarilip vedalassam gozlerime yaslar dolar bogazima bir uzum tanesi takilir. Bu seferde boyle oldu, bu turdan uc guzel dostluk arkadaslik dogdu,zaman zaman msn,de gorusuyoruz, olmez sag kalirsak 2009 yazinda hep beraber gap turuna gitmeyi planliyoruz………Iste boyle 10 gunduz 9 gece 7 gece otellerde gecen bir turda boyle bitti. Geriye tatli hatiralari kaldi,….Zaman zaman benide koynunuza alin ey hatiralar sarkisini mirildaniyorum.

    Okuyanlara cok tesekkurler.
    Sir.Altan. turkiye gezilerinden.


  • gezinin baslarinda 45 yaslarinda bir zat ile tanistik yaninda ,evlenecegi bayan var, ebru diye kilolu bir hanim var oda kiz arkadasiyla gelmis galiba ismi tugba olacak,birde uzun boylu bulent bey diye bekar bir arkadas var,,,,45 lik zat ingiltere, leicesterde yasiyormus, esi ingilizmis bosanmislar,eh firsat buldukca turkiyeye gelip yeni es ariyormus,bir cok hatunlar onu beyenmemisler bir coklarinida kendi beyenmemis sonunda ipek hanimla kafalari uyusmus ve beraberce tatile cikmislar,..iyi gurup olduk.

    .....bir dere kenarindaki resturantta ogle yemegi yiyoruz, epey yedik ictik firinda ozel pide gibi ekmekler yapiliyor, bir kac tane onlardan yedik, yedi kisiyiz, hesap dedik,garson hesap getirdi 65 lira, ben parayi odedim, digerleri paylasim yapip bana oduyorlar,, biraz tuhaf oldum, kadir bey hayrola abi yedi kisiye paylasinca kisi basi bu kadar oluyor dedi,yok be arkadasim 7 kisiye 65 lira cok az, garsonlar yalnis hesap yapmis olmalilar dedim,garsonlarin umurlarinda degilki,,,kilolu ebru hanim iyi fal bakiyor bir kac sefer kahve falimiza bakti.

    ..gurupta 3 bayan ve bir erkek var , adam emekli ogretmen veya mudurmus, bayanlarin bazilari ogretmenmis, masallah arka koltuklari kapladilar,,eh tanisma zamani geldi, herkes mikrofona gelip kendini tanityiyor,bana sira gelince dilim biraz pelteklesti, egitimci adamda hemencecik( ifade kabiliyeti efendim )diye lafi yapistirdi,disarda yabanci icerde almanci usulu.

    ...antalyadami yoksa fethiedemiyiz hatirlamiyorum,otobus yerinden hareket etti,yandan gecen kucuk tente kasali bir kamyonda otobusun aynasina carpti,bizim sofer mehmet bey otobusden firladigi gibi diger soferin bogazina sarildi,otobusdekiler hemen bizim sofere yapistilar, ayna biraz egilmis baska bir sey yok.....sofer bey yaz turlarindan anlatiyor, efendim bir seferinde o turdan bu tura bu turdan o tura kosturmus ve tam alti ay eve gelmemis, bir gece eve gelmis kapiyi acin diye sesleniyormus, karisi bile kocasinin sesini unutmus kimsin sen diye seslenmis,,, isine gelirse degilmi.

    ..sakli kent denen yerdeyiz, bazi kimseler icerlere dogru yuruyorlar iki vadi arasinda dere akiyor,bende pacalari sivayip karsiya geceyim dedim,yani suyun icine karpuz birak iki dakika sonra buz gibi olur,tam suyun ortasinda bir kac kiz var suya bakip duruyorlar, allah allah dedim , bir tanesi gunes gozlugunu dusurmus onu ariyorlarmis, o buz gibi su icinde ayajklari donmustur, dere akiyor gozlugu alip goturmustur......denizde tekneden atlamistim ama en yuksek yerinden degil, ayni sirketin diger gurubu var 45 kisi kadar, bir otele karargah kurmuslar gunduzleri gezip gece ayni otele geliyorlar, cok neseli bir guruptu, sarkilar turkuler,sicak kanli insanlar,.....iki gurup bir teknede birlestik, galiba teknede ogle yemegi ve bol bol yuzme,...eh kendine guvenen teknenin en ustune cikip atliyor, bizim sofer mehmet kaptanda turistmis gibi tepeden atliyor tekneye cikip yine atliyor,islak ayakla hizli giderken dustu ayagini incitti, diger gurupta doktor varmis hemen geldi,tekneden soguk icecek kutulari alip kaptanin ayagina koydular,neyse diger gurupta bir sofer daha varmis otobusu otelimize o getirdi, ertesi gunde kaptan araba kullanacak duruma geldi.....

    .....bodrumda bir otele yerlestik aksam yemegi yiyoruz, canim bira istedi, garson geciyordu bir bardak bira getitirmisiniz dedim,efendim hersey dahil oldugu icin gidip birayi kendiniz aliniz dedi,eh ilk defa hersey serbest yedik ictik...otelde bir hayli ingiliz turist var,ust katta taraca varmis, dus aldiktan sonra ciktim ohoooo ingilizler yayilmislar,bufe var icki istiyorlar kahve istiyorlar,
    ...
    ....fethiyede turun anlasmasi oldugu bir otelin kapisina geldik geceliyecegiz kapilar kapali in cin top oynuyor, adamlar sezonu acmamislar, neyse baska bir otele goturulduk,guzel bahceli bir otel, burdada bir suru ingiliz var, garsonun adin i john koymuslar jon raki pilis,,,mubarekler raki icmeye alismislar,gec saate kadar iciyorlar.

    .....turkiyede en guzel tatil yaptigim yil 2007 yili oldu tabi herseyin bir bedeli vardir,para olursa,tatillerde guzel oluyor.bir cok vatandasda kredi kartlariyla tatile cikiyorlar.


  • Ikinci Baharin Ikincileri

    ………….Buyuk araba parkinin icindeyim, valizlerimi bir kenara koydum,bizi Akdeniz Ege turuna goturecek otobusu bekliyorum,bir cift var bakiyorum orta yaslarin uzerindeler. Adamda,ayak bileklerinin yukarsindan basliyan son yillarin modasi pantolon var,kargo cepli, dikkatli bakiyorum saclari kir, yasinin ellilere yakin oldugunu tahmin ediyorum ..Yaninda bir Bayan var,devamli bir birlerine sariliyorlar, cok samimi havalari var….Bayan da sort giymis,yeni genc asiklar gibi bir birlerine kur yapiyorlar,dolasiyorlar, konusuyorlar.bol bol birbirlerine sariliyorlar..Insanlari elestirmek, on yargiyla karar vermek adetim olmadigi icin bir sey diyemiyorum….
    ………….Tur otobusumuz geldi biniyoruz,sezonun ilk turu sadece 26 kisiyiz.Kir sacli adam ve yanindaki Bayan karsimdaki koltukta oturuyorlar, hafifce selamlasiyoruz, gece yarisindayiz uyumaya calisiyoruz, adam sirtindaki esortman ustunu cikarip Bayanin ustune ortuyor,esortman ustunun arkasinda bir yazi var England yaziyor, him diyorum, bunlarda benim gibi gurbetci galiba,ama bu sefer kendime yenilip cok havalilar diyorum…
    …………Sabahin er saatinde Efes Selcukda oluyoruz, yol kenarindaki bir dinlenme tesislerinde sabah kahvaltimizi yapiyoruz,gruptaki insanlara dikkat ediyorum,henuz kimse kimseyi tanimiyor,Meryem ana evinden turumuz basliyor,gulerek ordan burdan konusuyoruz…grubun cogunlugu bayan…..Kir sacli adam ve yanindaki Bayana bakiyorum, fikir yurutmeye calisiyorum ama cozemiyorum, adeta okullu asiklar gibiler,..bunlar uzun yillar evli insanlar olamazlar diye dusunuyorum….Gun cabuk geciyor bu arada grup icinde ciddiyetler azalip samimiyetler cogaliyor, kaynasmalar basliyor,sohbetler derinlesiyor,….Ikinci gunumuzde erkenden yola cikiyoruz,Rehberimizin istegi uzerine herkes mikrofona gelip kendini tanitiyor,Sira bana gelince ben kendimi tanitiyorum, bu arada cim bomlu oldugumu soyluyorum ve iyi bir alkis aliyorum.Sira karsi koltukta outran adama geliyor, mikrofona geliyor…..Adini soyadini soyluyor Ingilterede oturdugunu turkiyeye cok sik sik gelip gittigini anlatiyor,koltukta outran Bayani isaret edip beraber seyahat ettiklerin anlatiyor.Sonra Bayan geliyor mikrofana oda Istanbulda oturdugunu soyluyor cok fazala anlatmadan ayriliyor. Iki degisik soyadi dikkatimi cekiyor…Boylece. Kadri ve Inci hanimi tanimis oluyorum…….Turumuz kultur ve eylence oldugu icin vakit cok cabuk geciyor,soyle oturup guzel guzel lafliyamiyoruz, geziyoruz, yiyoruz, yuzuyoruz,yedi kisilik bir grup olduk, ama kimselere ozel hayatlarindan soramiyorum,sabah kahvaltilarinda, aksam yemeklerinde herkes degisik saatlerde asagiya indigi icin bir masaya oturmak sansimiz az oluyor. Gunler ilerledikce kaynasma daha cok oluyor….Uzun bir yola gidiyoruz,rehberimiz bir oyun buluyor, genc bir arkadasi basbakan yapacagiz,bizde ona sorular soracagiz diyor, basbakan otobusden asagiya iniyor, bu arada rehberimiz bize diyorki, basbakan tuvalette oturuyor, sizde ona sorular soracaksiniz, biz gulmekten yere yatiyoruz. Basbakan iceri gelip koltuguna oturuyor.ama kendisini basbakanlik kotugunda oturuyor zannediyor,bizde onun tualetde oturdugunu biliyoruz, sorular soruyoruz, oda guzel guzel cevap veriyor, kimi zaman gulmekten kendimizden geciyoruz…..
    ……..Bir ara Kadri beyi kenara sikistirip sizi bir turlu cozemedim arkadasim diyorum, biz nisanliyiz abi diyor,allah mesut etsin diyorum ve fazla derinlere inmiyorum,bazen Ingiltereden bazende Australyadan bahsediyoruz.millet birbirine kaynasti ama gunler cok cabuk gelip geciyor,yollarda fikralar anlatiyoruz sesi guzel olanlar sarki soyluyorlar…….Kadri bey ve bir kac arkadasa E-Mail adresimi veriyorum,burda tam dost olamadik ama dostlugumuz sanalda devam etsin diyorum……Bir ruya gibi tur bitiyor,yine Kadikoy evlendirme dairesi onunde duruyoruz,burda inecekler iniyor,biz dahil, Pazar sabahi, uyumiyanlar asagiya inip ayrilanlarla vedalasiyorlar,vedalasmak hep beni yaralar ama kacamiyorum, insanina gore tokalasiyoruz, sariliyoruz ve ayriliyoruz,..Kadir ve inci karsiya gececekler onlarda inip bizimle kucaklasiyorlar, goruselim abi diyor, tabi gorusecegiz diyorum….Temmuzun sonunda evimde olacagim o zaman ara beni diyorum…..Tatiller guzeldirler ama ne kadar uzun olsalarda yine kisadirlar.Bizimde turkiye tatilimiz bitiyor,bir daha kac sene sonra geri donecegimizi bilemeden turkiyeden ayrilip vatana donuyoruz…..

    …..Iki hafta sonra msn de 4 yeni adres olusuyor, 3 u turdan tanidigim insanlar,Biri kir sacli arkadasim Kadir bey……Firsat buldukca konusmaya basliyoruz, turda konusamadigimiz seyleri burda konusuyoruz…Yavas yavas anlatiyor kendini.her konusmamizda biraz daha aciliyor…Genc yaslarda Ingiltereye gitmis orda kalmis,sonra cok guzel ve anlayisli bir Ingiliz bayanla evlenmis, iki kizlari olmus, bir baska konusmamizda Biz turkuz abi, eslerimizden cok seyler bekliyoruz, adeta hizmetci gibi bizlere hizmet etmelerini istiyoruz, bende ingiliz esimden hep boyle seyler bekledim cok hatalar yaptim,esim her seferinde beni affetti ama ben ders almasini ogrenemedim.cok iyi bir kadin olmasina ragmen bir gun yeter dedi ve ayrildi…..Benim pismanligim para etmedi oda son defa affetmedi demisti..
    ……Zaman zaman gorusmelerimize devam ettik…..Ingiliz esinden ayrildiktan sonra bir muddet evlenmeyi dusunmemis sonrada bekar hayatin cekilmiyecegini anlayip kendine yeni bir es aramaya baslamis, ikinci esini Turkiyeden secmeye karar vermis,…. yeni bir es bulmak gercekten zormus,bir cok sakincalari oluyormus.,kendi Turkiyeden uzakta yasiyormus, Yeni bir Es aradigini arkadaslarina dostlarina soylemis ,karsisina bir kac kisi cikmis ama hic biri kendine uyacak tarzda degilmis,..Bir arkadasi Turkiyedeki bir arkadaslik sitesini tavsiye etmis, oraya kayit olmus,resmini koymus kisa bir frofilini yazmis,Yavas yavas es arayan bayanlarla tanismaya baslamis,tanistikcada Turkiyeyi komsu kapisi yapip bir kac haftada bir gelmeye ve tanistigi bayanlarla gorusmeye gitmis.sehir sehir Turkiyeyi dolasmaya baslamis, tanistigi kadinlar hep degisik sehirlerde oturuyorlarmis.Bir cok kadinlari o beyenmemis, yine bir cok kadinlarda onu beyenmemisler, bazilarinin,coluk cocuk ayak baglari varmis, bazi kadinlarda daha ilk bastan bir suru sartlar ileri suruyorlarmis,,,,,Bir senesi boyle Ingiltere ve Turkiyedeki sehirler arasinda mekik dokumakla gecmis,nerdeyse umutlarini kaybetmek uzereymis….Varlikliymis Kadri bey ama tanistigi hic bir kadina ben $uyum ben buyum bu kadar malim mulkum var diye bahsetmemis,basit bir emekli olarak tanitmis kendini..

    ………Bir gun yine bir msn mesaji almis, bu sefer karsisina Inci hanim cikmis,bir muddet yazismislar, sonra telefonla gorusmeye baslamislar, Inci hanim istanbulda oturuyormus, kocasindan ayrilmis ayak bagi olmiyan ozgur bir kadinmis,Bir muddet sonra yuz yuze tanismaya karar vermisler…. Atlamis ucaga Kadri bey gelmis istanbula..Inci hanim kendisini hava alaninda karsilamis,sakin bir café’ye gidip saatlerce konusmuslar,Kadri bey bir kac gunlugune gelmisken iki haftaya yakin istanbulda kalmis, her gun bulusmuslar. Saatlerce konusmuslar. Parada pulda gozu yokmus Inci hanimin.. kendisini sevecek anliyacak ,ayni zamanda kendide sevebilecegi bir es ariyormus…
    ………Kaynasmislar birbirlerine,o gunlerden sonra birbirlerinden ayrilmaz parca haline gelmisler.Kadir beyin bir ayagi Istanbulda bir ayagida londra,da olmus, tesaduf buya benim tura ciktigim gunlerdede onlarda ayni tura katilmislar……Bu senenin baslarindaydi E-mailime Kadir beyden bir davetiye geldi Nikah davetiyesi. Nikah gunu 14 subatdi yani sevgililer gunu,benide davet ediyorlardi,dunyanin bir ucundan gidemezdim tabi, mesaj adip kendilerini tebrik edip kutladim, allah mesut etsin dedim…..Bir muddet sonra Inci hanimi da ingiltereye aldiracakti vize islemlerini bekliyordu, bir gun yine sohbet ediyorduk, Abi , allah gonlume gore bana bir es gonderdi.mutlulugumu sevincimi kelimelerle ifade edemiyorum dedi……Iste onlar birbirlerinin ikinci baharlarinin ikincileri oldular..

    Sir.altan tarafindan yazilmistir
    Okuyanlara tesekkurler.
    2.temmuz.2008


  • .....tatil yapmak cok guzel bir sey ama tatil yapmanin iki gerekeni vardir birincisi zaman ikincisi maddi imkan..2006 yilinda isimi birakinca issizlige yazildik,issizlik parasi oduyorlar ayni zamanda is aratiyorlar,.is bulma kurumuna forum doldurdum ben ve esim 3 ay yurt disina cikiyoruz,paramizi kesebilirsiniz diye,yurt disina ciktygimiz gunde issizlik odenegini kestiler, 3 ay hic bir gelir olmadan turkiyede cebimizden yedik,hatun zamani gelince lazim olur diye bir hayli altin bilezik yuzuk kolye toplamis,bizde SIKISTIKCA sattik ve yedik. disardan dovizle gelenler icin turkiye ucuz gorunuyor, evet belki ucuz ama her gun bir kac yuz lira gidiyor....

    ....eh gelmisken bir bogaz turu yapalim dedik. cevizli sahil yoluundan iki katli ozel otobuslar geciyor, ordan kadikoy iskelesine kadar kisi basi iki lira,bu gune gore altin devir sayilir. atalardan otobuse bindik ve kadikoyde indik, bogaz turu nerden diye sorduk, bu gemiye binin tur gemisi eminonunden kalkiyor denildi bindik vapura karsiya gectik, emin onunde baska vapura bindik, kac lira tur ucreti odedim hatirlamiyorum ama cok para degildi,tur vapuru yavas yavas ikinci bogaz koprusunun altina kadar gitti ve ordan geri dondu,omrumde ilk defa bogazin bir cok yerlerini gormus oldum, gercekten sahane manzara, bir hayli resimler cektim,,vapurun ust katinda okul cocuklari varmis, birden tekne durdu, kaptan asagidakiler yukari diye bagirdi, gemi calisanlari tabi, kostular, bir cocugu deniz tutmus istifra ediyormus,bizde bir sey var diye bayagi heyecanlandik.

    ......eskiden istanbula gittigimde bir cok yerleri gezerdim ama sakinlige alisan bir insan icin cok kalabalik ve gurultulu oluyor,kolay kolay sehir iclerine gitmek istemiyoruz, hele misir carsisi veya kapali carsiya girerseniz koyun surusu gibi iteklene iteklene gidersiniz, bir kac defa kadikoye indik biraz magazalari dolastik,

    .......hatun ablasiyla bir yere gitti daha dogrusu ben onlkari carsida biraktim pazar var, eh bende pazardan bir seyler alir evde yerim dedim,bir yerden helva aldim, pazarci uzum satiyor, tamam hemserim bir kilo uzum ver, adama gosteriyorum bu salkimi koy o salkimi koy,kesekagidi icinde aldik bir kilo uzumu geldik eve uzumu tabaga koyuyorum yikayacagim, eh be kagitta salkim uzum diye bir sey yok, uyanik pazarci el cabukluguyla kesekaginidi degistirmis salkimdan dokulmus uzumleri baska bir kese kagidi icinde bana vermis, el cabuklugu marifet.

    ...antalya taraflarindayiz fethiye olabilir, bizim evde bir suru kucuk kucuk biblo kaplumbagalar var, eh ordada kaplumbagalar gorduk tasdan yapilmis,hatun bir tane beyendi, etme hatun evde bunlarin cok iyisi var filan yok yok alalim dedi. adam kaplumbagayi sararken kulagini kirdi, dur bakalim hemserim onu verme baska bir tane ver, adam degistirdi,yenisini kagida sardi, istanbula eve geldik kaplumbagaya bakiyorum kulagi kirik kaplumbaga, bu adamda el cabuklugu marifet kulagi kirilmis kaplumbagayi yine bize yutturmus, orasi turkiye bir yerde acmazsan gozunu acarlar gozunu.


  • ..evet australyada bir omur gecti ve hala geciyor, bende simdi turkiye anilarimi yaziyorum,,,, halen 2007 yili turkiye tatilindeyim,vay be aradan tam 16 yil gecmis, o zaman turkiyede 3 ay kalacagimizi ogrenen bir akraba yahu 3 ay tatil yapilirmi,kolay kolay vakit gecmez demisti..

    .......hatunun aile tarafinda gencler hep galatasaraylidirlar, bir besiktasli birde fenerli var, aileye gelen damat veya gelinde cim bomlu olur.,gencler diyorum ama artik genc filan kalmadi genc torunlar var......buyuk kayin biraderin damadi eniste yakinda fb, gs derbi maci var alisami yen stadinda, gitmek istermisin diye sorunca havalara uctum,ben damadin kayinbiraderi bir tanimadigim arkadas 4 kisiyiz,,,,, arabayla karsiya gectik, oralarda stada yakin bir yerde damadin bir arkadasi varmis,araba icin dukkan onunde bir yer ayarlamislar,damat arabayi park etti birer cay ictik,,, eee bozuk paralari birakin cakmak,birakin telefonu, birakin anahtarlari birakin,uzerimizde boyle ne varsa damadin arkadasina teslim ettik.,,hatunun yegeni eniste cuzdanini arka cebinden al ve on cebine koy, farkina varmadan gotururler dedi,,,,

    .....,buyuk derbi maci fenerbahce ve galatasaray..... yavas yavas stada dogru yuruyoruz, biraz ilerde cok kalabalik bir gurup var, allah allah bunlar ne bekliyorlar diyorum,biraz daha yuruduk kalabaligin onlerinde tam bir polis ordusu,polisin karsi tarafinda 1500 kisilik fb taraftarlari bayraklari flamalari bekliyorlar, gs taraftarlarida polis biraksa gidip fenerlileri parcaliyacaklar,hey yuce tanrim ne gunlere gelmisiz diyorum,zaten bir muddet sonra klupler anlasarak rakip takim seyircisi almadilar,aliyorlar tabi amanormal seyirci gibi bayraksiz formasiz stada girecekler,...

    ,,gencler azggin azgin stada gidiyorlar,yan baksan sanki adam dovecekler,.. giris kapisinda kuyruga girdik, on gogus cebimde okuma gozlugum var pantolon cebinde cuzdan uzerimde baska bir sey yok,, siradayken polis ust aramasi yapiyor,bana yasli bir polis denk geldi, bir sey yok sadece gozluk dedim, gec gec biz adam sarrafi olduk adami gozunden anlariz diye biraz hava atti..binanin altindayiz biletlerle turnikeden gececegiz, turnikenin basinda bir sivil polismidir komsermidir var bir suru adam getirmis biletsiz biletsiz adamlari turnikeden geciriyor, gorevli yapma abi benim basimi derde solacaksin diyor polisin hic umurunda degil belki 30 kisiyi bedavadan stada soktu.......sonra dusundum derbi bilet fiatlari cok pahali, bu polis iceri soktugu adamlardan 20 ser lira alsa koseyi doner.babasinin hayrina iceri adam sokmuyordur.

    .......eh zar zor girdik stada, bir adam var yer gosteriyor damat biletleri verdi, adamcagiz ooo abi o taraf pek iyi degil ben sizi daha iyi yere gotureyim dedi, tiribunun tam ortasina getirdi burasi sizin abi dedi damatda bir 10 luk toka etti,ya diyorum bulundugumuz yerin biletli sahipleri gelse ne olacak, neyse kimse bir sey sormadi.....

    .......turkuler sarkilar istiklal marsi ve mac basladi, aradan biraz zaman gecti bizim bulundugumuz turbunden sahaya siseler atilmaya basladi plastiksu siseleri siseye benzemiyor ucaklarda verirler oyle bir sey, hakeme firlatiyorlar, oyunculara firlatiyorlar,beraber gelmis oldugumuz arkadas cikip gitti, biz uc kisi kaldik, ultra aslanlar idareyi protosto ediyorlar futbolcularimi protosta ediyorlar velhasil iyi rezalet cikardilar,,,, gunun sonundada 1-0 yenildik...


  • ...2007 turkiye tatilimde bir hayli uzadi galiba,bu hafta icinde bu tatili bitirecegim.
    ....tatilin 4 uncu gezisi kuzey ege turu oldu, .....tur sirketi ararken yine karsima, akdeniz turuna gitmis oldugum hey tur firmasi cikti,ofilerine gittik hafta sonu turlari varmis bu defa 3 kisilik tur ayarladik,hatunun ablasinida yanimiza aldik,tura katilan tek kisi olunca fiat yari misli daha artiyor. otobuse binme yeri kadikoy evlendirme dairesi oto parki, tabi zaman yine gece yarisi,bir iki saat evvel gittik, bu parka cok tur otobusleri geliyor yolcularini alip gidiyorlar,..otobusun rehberi geldi genc bir delikanli, ama otobus bir turlu gelmiyor,yahu buralarda tuvalet yokmu, kocaman park ama tuvalet yok, birisine sordum, yolun karsisinda borekci simitci gibi bir dukkan, icinde tuvalet varmis ama tuvaleti kullanmak icinde dukkandan bir sey almak lazimmis,neyse gittik, dukkan sahibi okay deyip tuvaleti gosterdi, cikisdada galiba bir iki simit veya puaca aldim,turk isi oldu...

    ......tura katilacak turist sayisi 24 kisi oldu ama otobus hala meydanda yok,megerse baska bir turdan gelip bizim tura gidecekmis,otobus yorgun ,sofer yorgun, bir iki saat gecikmeyle otobus geldi, bindik,uyudukmu uyumadikmi bilemiyorum, galiba bir yerde kisa bir mola verildi, ve sabahin erken saatinde ayvalik kasabasinda olduk, direk otele gittik once kahvalti sonra odalarimiz gosterildi,bir kac saat sonra yine otobuse dolduk, dogru sehir icine, koca bir tekne bizi bekliyormus,bindik tekneye ama bir turlu hareket etmiyor, baska yolcularda varmis,ogle saatine yakin tekne kalkti, bir yerde tekne icinde yemek verildi, kucucuk balik,kilciksiz hamsi gib bir sey,yedikce yiyecegimiz geliyor.....bir yerde karaya ciktik yuzenler yuzdu,biraz deniz sefasi yaptik, ondan sonra tekne bizi cunta adasina cikardi, ismi ada ama karayla bagli,,,,,,burda etrafi dolastik,gorulecek pek tarihi bir sey yok.....daha sonra otobus geldi binip otelimize geri geldik, aksam yemegi var, otelin bahcesi bir hayli kalabalik,diger tur guruplari var, renkli bir oteldi,.

    ......ertesi gun izmire yakin yerlere gittik dikili,bazi yerlerde plajda denize girdik,bir sandalyede bir adam oturuyor,ustu elbiseli neymis cankurtaranmis bogulan olursa kurtaracak,denizden ciktik dus lazim kucuk kulube var,dus alacaksan parali. foca yeni foca ,altinoluk denen kasabaya geldik,1986 yilinda burda bacimin dairesinde kalmistik, ohooo birde baktim dag bayir ev apartman olmus,,,,,,kaz daglarinda safari yapacagiz,bir iki cip geldi bindik, ciplerin biri yolda bozuldu, baska arac getirdiler, bir yerde kahve gibi bir yerde bir kac saat bekledik, cay kahve ictik ve nihayet kaz daglarina ciktik,, gol gibi bir yer varmis isteyenler yuzmek icin gittiler, biz bir kac kisi oturduk sohbet ettik, adamin biri makarna pisirdi galiba koftede vardi ogle yemegi yedik, ogle yemegimi aksam yemegimi bende bilemedim.bedava cay var ama cok koyu bir cay bende bir kac bardak ictim,yuzmeye gidenler geri geldiler, kafilenin cogu genc ve evli bayanlar kimileri kocalarini birakip gelmisler......donus yolunda bir zeytinyagci dukkanina ugradik isteyenler zeytinyag ve sabun mamulleri aldilar.....

    ..kafilede 15-16 yaslarinda bir kiz var annesi ve teyzesiyle gelmis,muzik talebesiymis, guzel guzel sarkilar turkuler soyledi....aradan uzun zaman gectigi icin her seyi iyi hatirliyamiyorum......bir gun yine otobuse bindik deniz kenarindaki bir iskeleye gittik burdan arabali vapurua binip bozcaadaya gittik, guzel bir yer adanin arka ucunda bir plaj var isteyen yuzdu,deniz benim pek hosuma gitmedi yuzmedim, tepe bir yerde lokanta var bizde burda cepten ogle yemegi yedik turkiyeye gidince iskender kebabini cok severim galiba burdada iskender yedik......vakit geldi vapuru kacirirsak burda sabahlariz deyip yine otobusle merkeze geldik, otobus arabali vapur sirasina girdi, milletde restorantta karinlarini doyurdular.,bizde bir ki cay kahve ictik.

    .. aksam saatlerinde otelde olduk, efendim eylenceli yer bar turku bariymis sonra cikacagiz isteyen gelebilir dediler,, eh hadi bakalim nasil bir yer deyip bizde guruba katildik, benim hatunun ablasi haci....sehir merkezine geldik kordon boyunda biraz yuruyus yaptik, bar acilmis hadi bakalim dogru bara, megerse ickili bir yermis, oturduk masalara.....bira istedim garson tamam abi servis yapalim dedi, soyulmus dogranmis bir havuc bir iki fistik, bir bardak bira,,,muzik basladi gencler ortaya cikip dokturmeye basladilar,hesap 23 lira kazi kazi kaziklan, eh otel uzakta herkes burda bizde mecburen sonuna kadar masamizda oturduk......

    .......diger gun pilimizi pirtimizi toplayip dolduk otobuse, bir kac tarihi yer gorduk isimlerini hatirlamiyorum, meshur truva troy atinin oldugu yere geldik tarihi harabeleri gorduk,burda o yeni pervaneli elektrik ureten ruzgar tribunleri vardi.....meshur truva atinida gorduk hatun ile ablasi icine girdiler ........tur neseli geciyor,,,,,,burdan canakkaleye dogru gidiyoruz, geri donus basladi otobusumuz arabali vapur iskelesinde siraya girdi, geminin kalkmasina cok zaman var,,,, askerligim bu canakkalede gecmisti bir hayli nostalji oldum sayilir, yakinda bir lokanta gorduk,hadi oglen yemegini burda yiyelim dedik,yine iskender tabi..geminin kalkma saati yaklasti digerleri otobusle gemiye gitmisler bizde yuruyerek gittik kapidaki gorevli adam bilet sordu tur oobusunun yolcusuyuz dedik gectik..... son cekilen troy filmi icin yapilan tahta ati canakkale belediyesine hediye etmisler, at sahilde bir yerde ama pek zamanimiz olmadigi icin gidip goremedik....

    ......arabali vapuru ile canakkaleden uzaklasiyoruz, ecebatami yoksa geliboluyami indik hatirlamiyorum,gemi sahilden uzaklasirken sahile bakiyorum bir kosede deniz hastanesi var 17 ay askerligim orda gecmisti,aradan 40 yil gecmis, yani zaman su gibi akip gecmis,hastaneyi uzakdan gorunce bir hayli duygulandim,bina ayni bina hic degisiklik yapilmamis........turun son ziyaret edecegi yer canakkale sehitlikleri,otobusumuz oraya gitti, bizde sehitlikleri ziyaret ettik eski siperler filan,duz mezarlar var baslarinda mermer tas, uzerinde isim ve yas yazili,genc genc cocuklar canakkale savasinda sehit olmuslar, hepimizin gozleri doldu,duygulandik kimimiz agladi,,sonradan ogrendigime gore,mezarlarin ici bosmus sembolik olarak yapilmislar.......

    ........burdada ziyaret saatimiz sona erdi bindik otobuse ver elini istanbul, tekirdag sehrinde durduk saat gece 9,00 u geciyor,eh karni ac olanlar yemek yiyecekler, tabi turcularin anlasmis oldugu yerler var,galiba bizde bir seyler yedik..tekrar yola.otobus avrupa yakasinda durdu,hemen baska bir tura karadeniz turuna gidecekmis,kanunsuz memleket sofer hic dinlenmeden baska tura devam edecek, konusurken duydum ya bir kac saatligine bir sofer ayarlariz diyor adam,bir sofer bulacaklar bir iki saat kullanacak ondan sonra normal sofer yola devam edecek,.daha evvel basima gelmisti tura cikarken iki soferle yola cikiyorlar, ilk durakta soferlerin biri kayboluyor,yani adam kandiriyorlar.......avrupa yakasindan bizi bir minibus aldi ve kadikoy evlendirme dairesi parkina getirdi,ordanda normal minibuse binip evimize kadar geldik..benim icin gayet guzel bir kulturu turu oldu.


  • .. sene 2007 hala turkiyedeyim...
    ..eh dort tane tur yaptik hepsi iyi gecti,turkiyede calisip yasadigimiz zamanlarda gidip gorme imkanimiz olmadigi yerleri gorduk, vatanimin cografyasi uzerine cok bilgilerim oldu...eh en kucuk kayinbirader ve hanimi erdegin ocaklar koyunde pansiyon yapmislardi, orasi icin sezon biraz erken kucuk yenge ,eniste abla hadi gelin birazda erdekte pansiyonda kalin dedi,,, istanbul kalabaligindan kurtulmak icin iyi firsat,kucuk yenge, kizi ve biz gidecegiz, yakinlarda bir yerde erdege giden otobus firmasinin acentasi varmis,bayan yegen gidip 4 kisilik bilet aldi, aksam saatlerinde maltepeden servis minmubusune bindik ve otobusun kalkacagi otogara gittik, otobus gece gec saatte kalkiyormus,

    ...koltuklarda ayarlama yapmislar ana kiz bir koltuga benim hatunda baska bir hanimla baska bir koltuga yerlesti, benim yanimada 15 -16 yaslarinda bir cocuk oturdu,gece yarisindan sonra yola ciktik.yanimdaki cocuk devamli kafasini bana yasliyor ben itiyorum o yasliyor, arka koltukda babasi varmis, ozur dilerim oglum ozurlu dedi, eh idare ederiz dedik, ben biraz kestirdim,otobus hostesi buskuvit filan vermis arkamdaki adam benim icinde almis....

    .. sabahin erken saatinde erdek kasabasinda olduk ordan minubuse binip ocaklar koyune vardik, 21 yil sonra buralara gelmek bir daha kismet oldu.kayinbirader bize bir oda verdi,yemek icmek beraber,pansiyon henuz bos, tabi mutfak masraflarina ortak olduk para vermedim ama yiyecek bir seyler aldim, 7 gun orda kaldik, ege turlarinda kulaclarim acilmisti burdada bol bol yuzdum, ama akdenizin tadi yok tabi,

    ..yine baska bir otobus firmasiyla istanbula donduk,hatunun yegenlerinden biri yeni bir eve tasiniyor her kesi davet etmis,herkes yiyecek bir seyler alip gelmis,hemen hemen butun yegenleri bir arada gorduk,aileye yeni katilanlarla tanistik..2001 yilinda turkiyeden ayrilirken, ortanca kayinbiraderim, bacanagim ve kayin pedrimi son gorusum olmustu..
    ..eh sayili gunler cabuk geciyor ve bizim donus gunumuz geldi, bu arada kucuk kizimda australyadan gelip bize surpriz yapmisti,, hatunun yegeninin calistigi firmanin uber gibi servisi varmis, bizim icin bir vasita ayarlamis, volkwagen minubus iki kisiyle gelip bizi aldi,kac para oldugunu bilmiyorum ama tahmini olarak yegen icin biraz para biraktim......ve geldik ataturk hava alanina,iceri girmeden kizimla kuzenide geldiler, mac donalds var bir seyler yiyelim dedik, uzerimizde azicik turk parasi var, bir hamburger almaya bile yetmiyor,kazi kazi kazikla cinsinden,,,,, valizleri verdik pasaport kontrolundan gecip iceri girdik, ucagin boarding yapmasini bekliyoruz, ucak gelmis ama biraz gecikecek, biraz gecikecek kac saat gecikecek be arkadasim, malezya hava yollari,yolcu cok, herkes gitsin bufeden sandovic ve icecek alsin dediler, ucak bir turlu yolcu almiyor, sinirler gergin kimi benim cantalarimi verin arkadas ben baska ucakla gidecegim diyor.....
    ...sonunda ucakta ariza varmis bir parca gelmesi lazimmis,yani bu gun gidemiyecegiz, hadi bakalim tekrar turk devletine giris yaptik, sirketin ayarlamis oldugu iki otobusle deniz kenarinda polatin oteline goturulduk,,, aksam yemegi yedik 4x4 luk otel,telgraflar calismis ucagin kalkmadigi bazi akrabalara ulasmis, hatunun teyzesinin esi aradi gelelim alalim filan,,,,, ertesi sabah kahvalti yaptik, ogle yemegi yedik,saat 14,00 de otobusler geldi hadi yine hava alani tekrar turlkiyeden cikis yaptik ve saatinde ucak kalkti, daha evvelki tarifeye gore koltuk yerlerimiz degismis biraz hirin gurun oldu...... malezyada baska ucaga transfer olduk burdada degisik koltuklara oturduk,neyse sag salim australyaya geldik, kurkcu dukkani diyeyim,sicak atmosferden kis mevsimine geldik,insan birden bire biraz yadirgiyor.

    ..turkiyede 3 ay guzel bir tatil yaptik bol bol altin bozdurup paralarini yedik,her sey guzel ama masrafli tabi, simdi yil 2023 ayni tatilleri ayni turlari yapmak istesem belki 5 misli daha fazla para harcamamiz lazim.....2007 yilinda turkiye donusumde, ortanca enistemi annemi ve hatunun teyzesinin kocasini son gorusum oldu,yaprak dokumu gibi genci ihtiyari bir bir gittiler hepsine allah rahmet eylesin.


Benzer Başlıklar

Forum kurallarına uymayan veya forum düzenine aykırı davranan üyeler uyarılmadan forumdan çıkarılabilirler. Özellikle gereksiz yeni başlık oluşturacakların dikkatine!

69
Çevrimiçi

40.8k
Kullanıcı

4.4k
Konu

425.3k
İleti


| | | |

Powered by NodeBB | Copyright © 2023 Yesilkart Forum