Üyelik oluşturma ve foruma giriş konusunda sorun yaşayan üyelerimiz [email protected] adresine email gönderebilirler!

Avustralya'da bir ömür böyle geçti...

  • ⭐⭐⭐

    @sir-altan, içinde söyledi: Avustralya'da bir omur boyle gecti

    @caglaror, içinde söyledi: Avustralya'da bir omur boyle gecti

    @JessePinkman Aynen foto lutfen.....

    ..birader resim yukleme seklini halen cozebilmis degilim,basladimmi bir seferde pes pese 10 resim yuklemem lazim.

    https://streamable.com/n5npqa

  • ⭐⭐

    ....dunyada milyonlarca insan stress kurbanidir, stress cok kotu bir seydir,gelincede kolay kolay gitmez,stress vucudun bir cok organlarini etkiler......belediyede calistigim yillarda isimden dolayi stress e girmistim,basimin tepesi yanmaya baslamisti,ne sebebden yandigini cok zaman sonra anlamistim,,, 2009 yilinin sonlarinda benim hatunda kan sulandirici hap kullanmaya baslayinca bir anda halsizlesmis dermani kalmamis gibi olmustu,kavgasiz gurultusuz bir hayat geciriyoruz,bir anda kadinin hastalanmasida bilinc alti olarak benide stress e sokmustu,, ayak bas parmaklarim yanmaya baslamisti,allah allah bu da nesi, bazi insanlarda hastalikdan dolayi ayak parmaklarinda bir seyler olur,bende kendi kendime acaba seker hastasi filanmiyim diye huylanmaya baslamistim.

    ...nortshore hastanesinde ameliyatci doktoru gorduk sag olsun adam hemen ameliyat gunu verdi,sanki bana da bir mucize oldu, ayak basparmaklarimin yanmalarida bir anda gecti gitti.bu gunlerde bile zaman zaman arasira cok nadir bir ayak bas parmagim yanar,allah allah kafam neye takildi,cozemedigimiz ne var diye dusunurum,australyadan cok turkiyede aile icinde olan bazi seylere kafamiz takilir....

    .....northshore hastanesinde hatuna kalp ameliyati yapacaklar ve calismiyan bir kapaga madeni bir kapak takacaklar, diger bir hucredede problem varmis orayada bilemedigim bir parca takmislar,arasira hatuna bionic women diye takilirim,,emekli oldugumuz icin cebimizden bir kurus para cikmadi.ameliyattan bir gun evvel kendi uzman kalp doktorumuz ayni hastanede bazi gunler calisiyormus, hatuna angiogram yapti.....bir gun sonrada hatun ilk sirada ameliyata gidecek,,,,sabahleyin galiba bir kac hap verdiler sedatif gibi bir sey olabilir,ameliyata giden sahislar heyecanlanirlar kadinlar bilhassa aglarlar, masallah bizimki cok sakin,ameliyathaneye goturecek hemsire gelene kadar coluk cocuk hatunun basinda durduk, sonra erkek hemsire geldi hadi gidiyoruz dedi,bizde ameliyat hanenin kapisina kadar yuruduk, yerde kirmizi bir cizgi var onu gecmek yasakmis, o cizgiye gelince kendimi bayilacak gibi hissettim..gorevliler 4 saat filan arayip sormayin dediler.

    .....kucuk kizim bir arkadasiyla hastanenin kantininde kaldi, oglumla bende manly diye bir bolge var sahane plaji vardir arabasiyla oraya gittik biraz carsisini gezdik turistik bir yer ahim sahim bir carsi yok, hediyelik esyalar satan dukkanlar var restaurantlar var.bir iki saat buralarda oyalandik, daha sonra deniz kenarinda bir kac yere gittik,sydney limani icinde cok korfezler vardir cok guzeldirler.......

    ....ameliyatlarin icinde kalp ve beyin ameliyatlari en tehlikeli olanlardir,doktorlardan binlerce defa allah razi olsun diyorum,tabi makineleri icad edenleri ihmal etmemek lazim tibbi makineler aletler sayesinde binlerce can kurtariliyor.....ogleden sonra hastaneye geri donduk,hastaniz amelyathaneden cikti ama bir iki saat daha goremezsiniz yogun bakimda dediler, o kismin kendi yogun bakimi varmis ameliyattan cikan hastayi alip makinelere bagliyorlar basinda bir hemsire oturuyor dakika dakika kayit yapiyor... daha sonra hemsire hastanizi gorebilirsiniz dedi ,zaten bir bekleme salonu yapmislar hemsire telefondan konusuyor,iki iki kucuk yogun bakima gittik,hatun yatakda oturur vaziyette hortumlar kablolar bagli tabi uyutuluyor,resim makinem yanimdaydi resim cekebilirmiyim dedim hemsire olmaz cok elektronik aletler var dedi.
    .hatun sag salim ameliyattan cikti,ben ve cocuklarda rahatladik,kendim trenle eve dondum... aileden biri boyle buyuk bir ameliyat gecirirse is yerleri hastanin yakinlarina ucretli olarak 10 gun izin veriyormus, oglum ve kizim bu sistemden faydalanip 10 ar gun izin almislar.

  • ⭐⭐

    .....bir cok seyleri duyariz ama kulagimizin bir kosesinden girip digerinden cikar,yani pek aldiris etmeyiz,o nedir yahu nasil bir seydir filan.cok kiside kalp hastaligi vardir,nesi var deriz kalbi var derler,ya da kalbinde pil var derler,bir cok kimsede he ya onun kalbinde pil varmis der, gercekte kalpte pil olmaz pacemaker isimli pille takilan bir cihaz baglaniyor.hen hangi bir sey kendi basimiza veya yakinimizin basina gelirse o zaman ciddiye alip arastiririz.internet yokken hep ona buna sorardik, ama internet cikti you tube burda her istedigimiz seyi ogrenebiliyoruz....13-14 yil evvel biraderimde karin agrisi sikayeti vardi- kolonoscopy yapacagiz demisler iste ilk defa duymus oldugum bir seydi.....

    ..benim hatuna da madeni kalp kapakcigi takacagiz denilince bende internetten arastirmaya basladim, ameliyat sahnesini bile gosteriyor,,,,,,iste yasadikca bir seyler basimiza geldikce tecrubemiz de artiyor,,,,,hatun kalp ameliyati oldu ikinci gun iki hastaya bir hemsire biraktilar,hastane biraz uzakta once otobuse binip yakindaki bir tren istasyonuna gidiyorum sonra tren sonra biraz yuruyus, hastane ziyaretcileri pek uzmuyordu, yemek saati haricinde her zaman hastamizi gorduk, galiba 4 uncu gun hatunu kaldirip yuruttuler ekzersiz yaptirdilar,banyo filan,ameliyattan 7 gun sonra taburcu ettiler.

    .... o bolumun kucuk bir oturma salonu var, ziyaretciler oturuyor yuruyebilen hastalar gelip oturabiliyorlar,,,bende koltuklardan biirnde oturuyorum yakinima bir hasta yaklasti, oda ameliyat olmus, merhaba nasilsin filan, bende gecmis olsun dedim, adam ben seni biliyorum taniyorum dedi,biraz orta dogu tipli adam,allah allah sehirin diger bogesindeyiz,hmm nerden taniyorsun dedim, flemington pazarindan dedi....

    ...baska bir gun yine ayni yerde oturuyorum iki kadin bir yasli adam 3 tane orta yasli adam gelip oturdular,sivil savunmami sosyal gorevlimidir, iki kisi biraz itfayiciye benziyordu, yasli adam 71 yasinda sanki ya eski asker ya da emekli yuksek rutbeli polis sefi gibi,miting yapiyorlar, bir bayanin telefonu caldi, yasli adam kadina diklendi kapat o telefonu, bir daha duymak istemyorum diye sert cikisti, allah allah diyorum tam diktator, adam yine birine diklenip benim yasim 71 hepiniz bana hurmet edeceksiniz diyor, bunca yildir bu ulkedeyim bu tip konusan birini ilk defa gordum,yasli adam benim dedigim dedik demek istiyor digerlerine kiziyor, itfaiyeci gibi tahmin ettigim adamlardan biri yeter be deyip ihtiyarin uzerine yurudu, digerleri zorla tuttular,sonra hepsi cekip gitti.....

    .....ameliyattan 7 gun sonra hatun eve geldi, ameliyat yapan doktor 4 hafta sonra beni gorun dedi, gittik birde hediye cuzden verdim,her sey guzel bir yil sonra yine gorusuruz dedi,ilk bir kac hafta 2 haftada bir kan alinip kan inceligi kalinligi incelendi.....yakinda bir hastane var galiba 6 hafta sonra ekzerzis icin oraya gidin diye mektup verdiler, gittik bir gun sadece yiyecek ve iceceklerden bahsettiler, ikinci defa ekzerzis salonuna gittik,belli ekzerzisler yapilacak,hatun ben burayi istemiyorum dedi, evde kendi kendimiz bir seyler yapariz,8 hafta sonra mutfakda is yapmaya basladi 3 ay sonra filan normallesmeye basladi,ameliyattan sonra 3 ay cok dikkatli olmak lazimmis,,eskiden ameliyatlar yapilirdi dikisler olur ameliyat yerine pansuman filan yapilir, dikisler alinir,kalp ameliyatinda kaburgalari kesiyorlar, sonrada bir sistemle yine bir birine bagliyorlar,hepsinden allah razi olsun.hatunun ameliyatindan sonra ne dikis problemi oldu ne de pansuman,6-7 santimlik bir kesik izi kaldi.

    .....2010 yili tamamen evde gecti, tatil yapmadik, o yilki kamp son kampimiz oldu ondan sonra kampa filanda gitmedik, garajimda iki tane cadir ve diger gerecler oyle yatarlar.....hatunun kalbine toplam olarak 3 santime yakin diameterbir parca dikildi,,,,her halde kendimde cok hassaslastim bir yerde hatun iki defa hapsirsa hemen ne oluyor diye kosarim,yani boyle bir kalp hastasiyla yasamaninda psikolojik etkisi cok oluyor,kimi insanlar gamsizdirlar dunya yansa umurlarinda olmaz.....

  • ⭐⭐⭐⭐⭐

    @FreeWoRLD elinize saglik sayin @FreeWoRLD

  • ⭐⭐

    @crazycells, içinde söyledi: Avustralya'da bir omur boyle gecti

    @FreeWoRLD elinize saglik sayin @FreeWoRLD

    kings 070.jpg

  • ⭐⭐

    bu,gunlerde kisitlamalar var malum hic bir seyin tadi tuzu yok

    resim yukleme denemesi yaptim,okay,ammavelakin benim yukleyecegim resimlerin boyutlari yuksek buyuk oldugu icin forum yuklemiyor...

    .....bu gun biraz eskilerden yazmak istiyorum, ahmet isimli aile dostum vardi,birde ablasi var biraz uzak muhitte oturur, ahmetin babasi vefat etmis,ablasi ahmetin esini arayip ahmete soyle diyor galiba turkiyeden mektup gelmis mektubu ver diyor, ahmetin bayilma huyu varmis,esi durumu bana anlatti, abi nasil soyliyecegiz korkuyorum dedi,iyi bir gun caya geliriz ben yavasca anlatirim derim.....gittik oturduk caylari yudumlarken esi mektubu getirip kocasina verdi,henuz ben agzimi acmamistim,ahmet mektubu okuyor,esi de bayilirmi diye bakiyor, ahmet neee babam mi olmus dedi,biraz duruldu filan,mektup biraz eski tabi bu sefer esine soylenip niye daha evvel bildirmedin diye biraz sitem etti.,bayilma filan olmadan atlattik isi bas sagligi diledik..

    ......Ankaranin bir kazasindan yine iki tanidigimiz var gidip geliriz,bir hanimin adi per.. diyeyim per in babasi vefat etmis,kocasi ve cocuklari soylemiyor, ayni sokakta oturan hemserileri nez hanim var onada gidip, geliriz. nez haniminda annesi vefat etmis ama onada soylememisler, isin garip tarafi, per hanim nez hanimin annesinin vefat ettigini biliyor, nez hanimda per hanimin babasinin vefat ettigini biliyor,her ikiside kendi anne ve babalarinin vefat ettigini bilmiyorlar,,,,arkadaslar arasinda konusuyoruz, ne yapacagiz nasil soyliyecegiz filan,,,,,bir gun per hanim diger bir aile dostunu alip nez hanimlara oturmaya gidiyor bu arada basin sag olsun,annen vefat etmis diyecek, oturuyorlar caylar sohbet filan, per hanim yerinden kalkip nez, hanima gidiyor ve kardesim basin sag olsun annen vefat etmis diyor,kadin soke oluyor,oturuyor asagi,biraz sonra nez hanim kendini toplayinca per hanimin yanina gidip seninde basin sag olsun kardesim seninde baban vefat etmis diyor..ikisi bir birlerine sarilip agliyorlar,iste gurbet hikayelerinden biri....

    ... bu gunlerde yapacak bir seyler yok, 10 yil evvel canon marka guzel bir kamera almistim, 2 tanede kucuk kameram var,canon ile nereye gitsem normal resim cekerim,aslinda makinenin cok ozellikleri var,normal auto focus disinda,makinenin programiyla oynayip degisik degisik resimler cekilir,benimde bu gunlerde canim SIKILDIKCA you tube den kamerayi kullanma videolari izliyorum,ondan sonra kamerami omuzuma asip yuruyus yapip resimler cekiyorum, evden fazla uzaklasamiyacagim icinde hep ayni yerlerin resimlerini cekiyorum,gercekten kamera cok marifetliymis,her seye ozenti lazimdir,bir zamanlar video edit uzerinde calismak istemistim SIKILDIM vaz gectim,bir insanin hobisi olmasi iyidir.


  • @sir-altan Abi, haberlere gore, Australia da asilanma orani oldukca dusuk, 15% civarlarinda. Kisitlamalar asilanma orani 70% olmadan kalmayacak diye sizin hukumet aciklama yapmis.

  • ⭐⭐

    .....australyada asilanma orani her gun daha cok yukseliyor,devlet islerinde ve muhim islerde calisanlara pfzier asisi yapiliyor , diger normal vatandaslara astrazenece gibi bir asi,,,,maalesef her olayda insanlar bazi insanlar conspiracy yaratiyorlar,you tube de yuzlerce asi hakkinda ve covid hakkinda uretilmis teoriler var,o kadar cok sacma seyler yaziliyorki, bazi insanlarda bu yazilanlara inanip asi olmuyorlar.belki cok kisa bir zaman icinde tum okul cocuklari bile asi olacak.asi olmadinsa buraya gelme durumuda olabilir...hukumet o kadar masraf edip insanlarini iyiligi nicin calisiyor.

  • ⭐⭐

    ...sali gunu yuruyus yapiyorum bir yerde spor sahalari var ekseri ordan gecerim, bir kosede test cadiri var,bende siraya girdim,telefondan forum doldurdum test yaptilar eve dondum, ogle yemeginden sonra telefonuma mesaj geldi,eve yakin plaza var, icinde woolworths diye super market var,gecen hafta persembe gunu 12 ila 1,30 saatleri arasinda orda bulunduysaniz acil test olunuz diyor,, evet o gun o markete girip ekmek almistim ama saatini hatirlamiyorum,icime kurt dustu, sabahmi gittim ogleden sonra mi gittim bir kac saat endise icinde gecti.,hatun iyi hatirladi ben seni ALDI ye gondermistim ekmek bulamayinca diger markete gitmisin sabah saatleriydi dedi,biraz icim rahatladi yine kusku var, mevsim kis sabahlari biraz nezleli gibi uyaniyorum sonra geciyor.....carsamba sabahi cep telefonuma baktim test yapilan yerden mesaj gelmis negatif diyor,vallahi cok rahatladim,,bu virus gorunmez bir sey,gorunmiyen dusman,belki ilerde grip gibi kalacak ve bizler her yil covit-19 asisi olacagiz diye dusunuyorum.

  • ⭐⭐

    ....2010 yili hatuna dadilik yapmakla gecti diyebilirim, bir yil evvel kocaman ekranli digital br tv almistik, promosyon olarak az bir ucret karsiligi birde lap top veriyorlardi ikisinide aldik, lap topu tv ye bagladik,internet var, ondan sonra hatuna dizi sitelerinden turk dizileri aramaya basladik,turk kanallarinida bagladim,oyle boyle derken hatunu dizici yaptim,hala gunde bir kac dizi bolumu izler...eskiden dizi calip dizi yayinliyan siteler vardi, dizi izlerken virus filan gelirdi, dizi kesilirdi,neyse onlardan kurtulduk,yinede dizi yayinladiklari icin sag olsunlar,,muzik album yayinliyanlarda coktu,bir hayli muzik indirip cok cok mp3 yapmistim...

    ..2010 yilinin sonuna dogrun turkiyeden mesaj aldik, hatunun ablasi ve kizi, kucuk yengesi ve 2 kizi birde erkek kucuk delikanli subat ayinin sonlarina dogru bizi ziyarete geleceklermis, cok cok sevindik, 36 yil sonra akrabalarimiz australyaya geliyor. evde bir telas bir hazirlik basladi,her yer temizlenir bazi seyler degisir, sanki ingiltere kralicesi geliyor....misafirlerin gelecekleri gun bir bayan yegen sabahleyin geldi, kendisi hostes baska ucakla gelmis stand-bye ile her ucaga binebiliyorlar, sabah birini aldik, aksam uzeride diger 6 kisi geliyor iki araba gittik, normalde ucak indikten sonra en fazla bir saatte disari cikilir, bekle bekle agac olduk,biri turkiye fasulyesi getirmis digeri baska bir sey,velhasil biraz problem cikmis, bazi gida maddelerini gormemisler...

    ..gec saatte eve geldik, ev buyuk herkese yatacak yer cok, bir gun misafirlerimi dinlendirdim, bu arada kizimda izin almis, iki araba sehir icinde gorulecek yerleri gosterdik, mavi daglara gittik , sehirdeki buyk hayvanat bahcesine gittik,iki hanim yegenin izinleri azmis bir hafta sonra geri donduler,evli bayan 30 gun sonra cocuguyla geri dondu onada 30 gunluk vize vermisler, abla ve yengeyede 38 gunluk vize vermisler......38 gunun 37 gununde hic durmadan gezdik. hatunda bir hayli yoruldu, neyseki misafirler ev islerini ustlendiler yemek pisirme filan.....

    ..bu gun nereye gidiyoruz--lubnana,yakinda bir alis veris merkezi var tum bolge arap kokenlidir hadi oraya,,,,,,, yine bir gun hadi sizi vietnama gotureyim dedim, acayip acayip baktilar, iki kisi abla ve yenge digerleri donmustu,,,, 5-6 km uzaklikda cabramatta diye bir bolge var, oraya gittik, carsidaki dukkanlarda ingilizce tabela gormek zordur, hepsi vietnam dilinde,,,,bu bolgeye yakin hosteller vardir, vietnamdan gelen gocmenler hostellerden ayrildiktan sonra cabramatta bolgesine yerlesmisler, getto diyelim, manavi kasabi bakkali emlakcisi, hep vietnamli, carsiyi dolastik bir kac resim cektik, bir manav onunden gecerken kucuk yenge bir meyva gordu bu nedir eniste dedi, valla bende bilmiyorum ilk defa goruyorum dedim, vietnam meyvasi olmali,yende bir tane aldi, kestik birer dilim yedik,ama ne yedik bilmiyorum.... etraf kokuyor, yenge gidelim burdan kendimi astimli gibi hissediyorum dedi, atladik arabaya, bizim eve yakin bir yerde kocaman bir agacli park var, icinden dere gecer ,golet var, oraya goturdum agaclar arasina temiz havayi cigerlerine cektiler,kendim pek koku hissetmemistim ama misafirler hissetmisler...

    ..bankstown diye bir alis veris merkezi var, eski plaza diye carsi cadde var, burdada hep vietnam dukkanlari lokantalari cafe leri var bir gun hatunla dolasiyordum, askida guzel bir pantolon gordu,hosuna gitti, hadi git dene dedim, gitti galiba pantolonu denedi ve birakip disari cikti, cok kokuyor bir daha boyle shoplara girmem dedi..bazi insanlarin yedikleri seylerdenmidir uzerlerinde koku olur,ben hindistanlilarla calistim ofis islerinde calisanlar cok temiz ve iyi giyinirler, fakat yanlarina yaklasinca bir koku hissedilir,,,meshur cari veya curi kari olabilir bir yiyecekleri vardir,onsuz gunleri gecmez belki o kokuyordur.

    ..38 gun sonra galiba emirates hava yollari olacak gecde saat 22.00 de filan havalanacak aksam saatlerinde hava alanina gittik,abla ve yengeyi yolcu ettik,vizenizi uzatmak icin ugrasirim biraz daha kalin dedim ama kalmadilar, bilemiyorum vizelerini uzatirlarmi-uzatmazlarmi,simdi bulari yazarken geriye bakiyorum aradan 10 yil gecmis zaman su gibi akip gidiyor, hayatimizin yasamimizin kiymetini bilmek lazim....

    ..2010 yili sakin sessiz gecmisti tatile filan gidememistik 2011 de bir gezi yapalim diye dusundum,ucakla bir yere gitmek, asya ulkeleri var amerika var,bilemiyorum asya ulkelerinde sahane tatil yerleri var, taylanda sahane bir kac plaj var,australyalilar indenozyanin bali adasina giderler fiji vardir,ben amerikaya gitmeyi dusundum ve 2011 yilinin basinda planlar yapmaya basladim.

  • ⭐⭐

    ....2005 yilinda kiz dedesi olduk, ilk torun, 2010 yilinin sonlarina dogruda erkek delikanli dedesi olduk torun sayisi 2 oldu bir yildan biraz fazla gecince ikinci erkek torun dunyaya geldi, 3torunla idare ediyoruz iste ilk torun ogrenci ehliyetini aldi anasindan babasindan soferlik dersleri aliyor,yakinda ehliyet alir..

    2011 yilinda bir yurt disi seyahati dusunmustuk,amerika olsun dedik, daha evvel internetten calisan bir hanim seyahat agentaligi yapiyor ogluma bir program hazirlamisti,hadi bakalim bu hatun bizede bir program hazirlasin diye dusunduk,biz isteyecegiz oda organize edip fiat verecek, bir kac gun sonra turizimci hanim telefon edip fiat verdi fena degil,birde internetten kendimiz bakalim dedik,ucak gunlerini otel gunlerini ayarlayip yazdik cizdik kendimize gore fiat cikardik,turizimci hanimin fiatindan 1000 dolar daha asagi oldu,1000 dolar az para degil,cocuklariminda yardimiyla seyahat isini kendimiz organize ettik,15 gunluk amerika gezisi, 2011 yilinin mayis ayinin ilk haftasinda yola ciktik, ilk durak san francisco, hava alanina safo derler..

    ....14 saatlik uzun yolculuktan sonra safo ya indik sabah erken saat devamli ucaklar geliyor, gumruk pasaport kismi cok kalabalikti hemen hemen bir saate yakin bekledik zannediyorum,problemsiz gumrukten ciktik yiyecek olarak buskuvit kuru badem, cikolata vardi, karantina formunda belirtmistim,valizimizi aldik kapiya yururken aranacagimizi zannediyordum bir gumruk memuru elimdeki karta bakti ve o tarafdan dedi,gosterdigi tarafa yuruduk aha sokaga ciktik.....terminaller arasi kucuk trenler var,bindikmi binmedikmi hatirlamiyorum,sehire gidecek istasyona geldik,tren biletleri makinelerde,hic kullanmamistim neyse bir gorevli vardi yardimci oldu iki tane 8 dolarlik bilet aldik ve trene bindik,cam kenarinda inecegimiz istasyonu kacirmiyalim diye devamli gozum istasyon tabelalarinda oldu,galiba powel istasyonunda indik, san francisco sehir merkezi,istasyonun ustunde magazalar var zannediyorum,bir iki sorduktan sonra post street uzerindeki otele geldik, carsiya yuruyerek 7-8 dakikalik mesafede,kendimizi tanittik 200 dolar deposit aldilar, biri asansorle yukari odamiza kadar cikardi cebimde 7 dolar bozuk para vardi tip olarak verdim, california ya hos geldiniz dedi...
    ..san francisco acayip bir yer ana caddede inanilmaz trafik var,sabah saatinde kanal kapaklarindan istim yukseliyor. tramvaylar trolibusler, cable car,her kosede isisiz gucsuz aylaklar evsizler var,,,,,galiba market street olacak uzun bir cadde buyuk magazalar bu cadde uzerinde ara sokaklardada cok magazalar var,ucuz gordugumuz seyleri aldik,san francisco nun meshur deniz kenari fisherman warf denen bolgesi var,restorantlar tekne turlari filan hep burda renkli ve hareketli bir yer..

    ..cable car denen vasitaya binip deniz kenarina indik, dolastik,bir gun sonra yine gelip alcatraz muze hapishane adasina tur yaptik,mubarek hava cok ruzgarliydi belki o bolge cok ruzgar aliyordu, gemiyle giderken resimler cekemedim.sehir merkezinden deniz kenarina inerken tum caddeler inisli yokuslu, uzaktan denizden bakinca sahane gorunuyor.... 5 gun kadar san francis co da kaldik, bir arap turist turkiyeye gelmis,geri donerken ya haci turkiyeyi nasil buldun diye sormuslar, arap turiste, turkiye cok guzel amma velakin demis, san francisco da cok guzel sehir, ama sehir merkezinde ve deniz kenarinda issiz gucsuz adamlar cok para isteyenler cok.

  • ⭐⭐

    ....sydneyde nikon marka camera beyenmistim,amerikada ucuz diye duydum ayni modelden bir tane ogluma hediye alirim diye dusundum,fisherman wharf deniz kiyisina inince bir kac kamera satan dukkan gordum,,dukkan sahipleri hep misir kokenli, bu model kamera varmi diyorum var, kac para adam yari fiyat soyluyor,himm ucuzmus ya, iyi biraz dolasayim sonra gelirim, bir kac dukkan daha dolasiyorum hep ucuz fiat veriyorlar, adamlarin maksadi musteriyi iceri cekip aksesuar satmak,bir tanesi o00 sen turksun filan istanbulu cok severim kameranda guzelmis ama filtersiz olmaz filan 50 dolara bir filter satti...

    .....bir shop a gittim hani sen bu fiata verecektin dedim, adamin yuzu kizardi,kusura bakma o fiata satmam imkansiz dedi.kamera almak kafama takilmis, bir gun sonra filter satan dukkana gittim oda istedigim kamerayi ucuz soylemisti, kamera varmi var,tamam oyleyse sen hazirla ben atm den para cekip gelecegim, adam yalan soylemeye o kadar cok alismiski,bir iki atm den para cektim bir seferde 100 dolardan fazla vermiyor,neyse geri dukkana gittim, kamera hazirmi, kamerayi biliyorum sydneyde cok incelemistim,,, adam patronuna donup george o model kamerayi ismarlarmisin dedi, george a bakti ,george ismarliyor obur depodan yarin ogleden sonra gelir, o zaman gel diyor, icimden allah belami versin dedim, baska bir dukkana ugramistim sahibi chinliydi,adam dogru soyledi bu model kamerayi kimse 800 dolardan asagi satamaz, ucuz veririm diyenler yalan soyluyorlar dedi,uyandirdi beni ama uyanamadim,ertesi sabah erkenden hava alanina gidecegiz, cable car tramvay duragina yururken bir kamera shopu daha gordum, birde buraya bakayim dedim, kapida meksikali satici,icerde misirli sahibi, hatun arkamdan dikkat et de yalnis bir sey vermesinler dedi,
    ..kapidan girdik malum turk usulu yaglama ballama, bu tip kamera ariyorum sende varmi dedim,ne diyeyim kamera almadan gitmiyecegim kafama takilmis bellegim tutulmus sanki,him aa turkiyedenmisin istanbulu cok severim filan kamerayi gormuyorum,kac para 500 e yakin,parayi verdik,kucuk makbuz imzaladiksatis makbuzuna kameranin modelini yazmis ben olkumadim tabi..., saticisi kamerayi kutuya koyuyor, efendim 50 dolar daha vereceksin satis vergisi, onuda verdik, torba icinde kamerayi aldik tramvaya bindik otele geldik,sabah erken gidecegiz yemekten sonra valiz yerlestirecegiz,fazla yer kaplamasin diye yeni kamerayi kutusundan cikarip valizin icine camasirlarin arasina koyacagim,elima aldim, ahaa bu benim istedigim kamera degil, benimki 3100 modeldi verdigi 3000 ,modeli arkadaki ekran degisik,saat 21,00 i gecmis sabah 5,00 de trene gidecegiz,rengim mengim soldu,tabi kabahat benim goz gore gore kaziklandik, gerci kameranin degeri kadar para verdim ama istedigim kamera degildi, getirdik ogluma verdim,happy oldu, tabi kandirildigimi anlattim, alacagim kamerada arka ekrandan cekecegimiz seyi gorebiliyoruz, aldigim kamerada sadece tek gozle bakip resim cekecegiz,neyse oglum 9 yil filan kullandi,2 yil evvel dogum gunuydu,biraz para ben verdim biraz kendi katti, yuksek modellerden bir tane nikon aldik....baba eski kamerayi baldizima vermek istiyorum ne dersin dedi,benim kameralarim var sen bilirsin dedim.
    ..yolunuz san francisco ya duserde kamera shoplarina ugrarsaniz cok dikkatli olunuz,adamlarda acayip teknikler var yontemler var, bir shopda meksikalinindi,bir kamera cantasi gordum onu indirirmisin dedim,alicakmisin dedi, yok once bakacagim dedim, adam almiyacaksan beni niye mesgul ediyorsun dedi,indirmedi cantayi,bir sey satmak icin musterileri asagilama taktikleride var.

  • ⭐⭐

    .....san francisco da erkenden otelden ayrilip tren istasyonuna gittik, yine makineden iki bilet alip havaalanina gittik,alan icinde isleyen kucuk trene binip 3 nolu terminali bulduk, yolculuk hawaii....5 saatlik ucustan sonra hawaiide olduk, ucak cok kalabalikti yani bos koltuk yok gibiydi,ucakta bir karantina formu verdiler, doldurdum,hava alaninda alacaklar zannediyordum ama hostes hepsini geri topladi,sanfrancisco dan hawaii ye gidince daha degisik bir atmosferin icine giriliyor, san francis co gibi gurultu yok her taraf daha temiz,insanlar saygili, turizmciler hep yardimci oluyor---5-6 gun belki daha fazla hawaii de kaldik,ondan sonra geri donus los angeles sehrine,hava alanindan taksi ile otelimize gitmek daha ucuzmus,birisine shuttle yokmu dedim var bekle dedi, galiba telsizle haber verdi 15-20 dakika sonra shuttle geldi, minubus,bir iki yere yolcu birakti ve bizi otelimize goturdu......
    ..deniz kiyisinda 3 katli motel tipi yaygin bir otel,guzel havadar temiz,odaya bir buz dolabi istedik kucuk bir sey getirdiler, yakinda super market varmis gidip biraz yiyecek aldik.....bir gun disneyland a gittik diger bir gun sehir turu yaptik,kendi basimiza bir iki sefer venice beach ve santa monica ya gittik,bir haftamiz iyi gecti,tatil iste guzeldir ama cabuk gecer bizimkide cabucak gecti, ogle saatlerinde odamizi bosalttik,asagida bahce var havuz var oturacak yer var, saat 17,00 e kadar otelde kaldik ve lobiden hava alanina taksi cagirmalarini istedim 10 dakikaya kalmadan taksi geldi,15-16 dolara hava alanina goturdu...yine 14-15 saatlik bir ucak yolculugundan sonra sydney de olduk home sweet home,cocuklardan biri gelip hava alanindan aldilar.

    .....ekim ayinda okullar yilin son tatiline girerler 2 haftalikdir,tatile doymadik her halde, 6 yasindaki kiz torunuda yanimiza alip 900 km ye yakin uzakliktaki gold coast bolgesine gitmek icin yola ciktik araba kullanarak o kadar yolu kaldirabilirimiyim diye biraz dusundum,ilk etapta 550 km yol yapip deniz kenarinda sirin bir kucucuk kasabada karavan parkina yerlestik,dinlendik dus aldik hatun yemegini pisirdi,sabahleyin trafik uyanmadan yine yola ciktik,yorgun hissettigim yerde durup mola verdim, cumartesi gunuydu ogleden sonra gold coastta olduk, tom tom yok,haritaya baka baka apartmani bulduk, 20 kattan yuksek bir bina,galiba 17 inci katta 2 odali dayali doseli bir daireye yerlestik, yuksekten sehire bakmak iyi oluyor, 100 metre filan yuruyunce denize cikiliyor..10 yil evvel gunlugu 120 dolara fena degildi,gold coast denen yerde cok eylence parklari var coguna defalarca gittik, bizim kiz torun masallah erkek ayse,bir dakika bir yerde durmaz,pesinden kosmakdan kendimiz eylenemedik...

    ..8 gece burda kaldik sabahin dordunde yola ciktik, yollari bos buldugum yerlerde biraz gaza yuklendim surat limiti 100 km dir freeway lerde 110 olur. her 3 saatte bir mola verip aksam saatt 16,00 da filan evde olduk

  • ⭐⭐

    ...eylul ayinin ilk haftasinda arabamin hem sigortasi gelir hemde rego deriz,ruhsat yenileme,ruhsat icin once ehliyetli mekanikten pink slip alinir,yani araba iyidir muayeneden gecer, ondan sonrada her hangi bir sigortadan 3rd parti can yaralanma sakat kalma gibi durumlar icin sigorta yapilir,ondan sonra ruhsat yenilenir,ruhsat yenilemek icin kredi veya debit kart i varsa on-line yapilir.,green slip 3uncu parti sigorta arastirilip evden yapilir....green slip ve pink slip otomatikman simdi service diyoruz motor trafik ofisine gider.

    .gecen yil eylul basinda arabami sigorta yaptim, yilda 5 bin km yi gecmemek sartiyla sigorta ucuza geldi.odometer 23,091 km de idi.simdi 25,080 km de ilk defa araba kullandigimdan beri ilk defa bu kadar az km doldurmusum, malum virus dolayisiyla bir yerlere cikmadik gezmedik.bir yilda 2000 km,,,,bu bir yil da en az benzin almis oldugum sene olacak.
    ..sigorta yeni yenileme formu gonderdi e-,mail....eylul ayindan gelecek 2022 eylul ayina kadar km,nin 33,091 olacak diyor yine 5 bin km lik anlasma yapiyorum,ayni zamanda sigorta gecen bir yil icinde ne kadar km yaptigimi sormuyor,her seyler normale girerse her halde bu yil kullanmadigim km leri gelecek yil kullanabilirim...

    ..haziran temmuz ve austos aylari malum buralarda kis aylari,hava sicakligi 8 ile 25 derece arasinda degisiyor,bu yilda yine fazla bir yere cikmadik,iki sefer biraz kalin mont giydim onun haricinde ince ceketler,iki gundur ogle saatlerinde yuruyus yapiyorum uzun kollu bir gomlek ve uzerine cok kalin olmiyan yelek giyiyorum eve gelene kadar terliyorum, evet kis gecti sayilir 10 taneden fazla uzun kollu gomlegim var, ancak ikisini giyebildim......oglum evlenirken yeni takim elbise almistim, dugunden bir gun evvel evde resim cektirmek icin giydim birde dugun gunu ondan sonra 14 yildir takim elbise giymek kismet olmadi, evvelden biraz cevre vardi, dugunlere nisanlara davet edilirdik ve takim elbise giyerdik...australya bir takim elbise giyme ulkesi degil,bankalarda bazi memurlar giyerler, emlak saticilari giyerler.normal bolgelerde takim elbise giyeni gormek zordur, sehir icinde mahkeme binalari filan vardir o bolgelerde hakimler avukatlar filan takim elbiseyle dolasirlar.

  • ⭐⭐

    .corona virus cikti cikali hic huzurumuz kalmadi,tatil yapamiyoruz bir yere gidemiyoruz,dogru durust ailece bir araya gelemiyoruz.vel hasil hayat cok monotonlasti.
    ..benim garaj hardware store gibidir, nalburiyenin ingilizce adi hardware olur,cok cesitli aletlerim takimlarim vardir,demir icin tahta icin belki 1000 tane kadar civata somun pul vida hepsi bulunur.

    .sokaklara cok tahta atilir,bende rast gelirsem isime yarayani arabama atarim,gecen ay canim SIKILIYORDU,,, Bir tane teras sandalyesi yaptim, tabi 4x2 inch tahtalardan bir hayli agir oldu, yine canim SIKILDI, Eski bir oturma sirasi vardi bazi yerleri curuyor,onu cope attim yenisi yaptim,5-6 santime yakin tahta vidalarim bitmis 4-5 km uzakta bunning diye hardware store var,gidip bir seyler almaya cesaretim yok,gerci belediye sinirlari icinde her zaman gidebilirim.

    ....turkiyede yasasak emekli olarak, ahmetle mehmetle mustafayla filan konusup sohbet edip vakit geciririz,maalesef burda oyle imkan bulamiyoruz,camiye gitsem belki namazdan sonra biraz sohbet olur, turk kahvesi var,beni sarmiyor,yani aile disinda sohbet edecek kimseleri bulamiyorum,sokaktaki komsular gecerken bir selam verirler bir iki lak lak hadi bye.Turk olarak huyunu suyunu bilmedigimiz insanlarlada pek sohbet edemeyiz, malum turk olarak iki selam ve kelamdan sonra ya din konusulur ya da siyaset,hic sevmedigim seyler.

    .....you tube ye bakarim el aletlerini kullanacak aparatlar vardir diy do it yourself,bir cok ustalar atolyelerinde bu aparat veya aletleri yaparlar show yaparlar,ismini hatirlamadigim bir turk ustada var you tube de videolari var..bende you yube ye bakip kendimin kolayca yapabilecegim aparat ve aletleri yapmaya calisiyorum,yap boz yeniden yap filan eylence oluyor,bir tane ince metal bukme aparati yaptim, bir tane tel, demir bukme aparati yaptim, bir tane jigsaw cut stationu yaptim..
    angel grinder var onlarinda sabit durup kesme aparatlari var,bazilari ileri geri gidiyor,bazilarida sabit oldugu yerde demir veya tahta kesiyor.bir tane jigsaw aparati yapmak istiyorum

    ....mutfak dolaplari yuksekdedirler,hanimlar yetisemezler,onlar icinde stool veya step stool vardir yani basamak diyelim bazi shoplarda satarlar,bir tane mutfak icin hatuna yaptim cok yuksek degil, bir tanede biraz yuksegini iki basmak kendime yaptim odalardaki dolaplar biraz yuksek arasira lazim oluyor,,,you tube de basmaklar iceri cekilenleri var, bazilarida normal sandalye gibi ama acilinca bir kac basamakli merdiven gibi oluyor...basamaklari iceri cekilenden bir tane yapmak istiyorum, baktim garajimda dogru durust tahtada kalmamis, bir cok yerlerde tahta paletler var alin goturun diyorlar,tahtasi guzel bir iki palet bulursam alip getirecegim ve tahtalarini sokup bir seylerde kullanacagim.....
    bu gunlerde bir seyler yapmayinca vakit gecmiyor.kalin saglicakla.

  • ⭐⭐

    .....bir iki haftadir delta benide durdurdu gibi,hic bir seye elimi surmek istemiyorum,yani bir nevi bikkinlik yaratti diyebilirim..

    ......2011 yilini bitirdik ve 2012 ye geldik,turkiyede yasli anam var, bir bayan yegen yanina almis, birde bakici tutmuslar, yas 101 ama anamin kafasi hala yerinde,sirayla ablalarim anama bakiyorlar, bu defa bayan yegen ben bakacagim diye yanina almis,dogru durust telefon numarasini bilmiyorum bes alti aydir anamla konusmamistim,,,bir gun sabaha karsi bir ruya goruyorum,turkiyeye gitmisim anami goruyorum ben geldim ver elini opeyim diyorum,anam dur oglum iyiki geldin ben senin elini opeyim diyor, hayir ana olmaz oyle sey diyorum ve ruya kaybolup gidiyor,buranin gunduz saatlerinde turkiyeden mesaj geliyor buyukanne vefat etti diyorlar.gunlerdir gormus oldugum ruyanin etkisinden kurtulamadim,dusunuyorum dusunuyorumda anam olmeden evvel benle vedalasti diyorum.

    ....2012 avrupanin dunyanin yaz aylarina dogru yine bir amerika gezisi dusundum, havalar cok isinmadan amerika ve kanada programi yaptim galiba yine mayis ayinin ilk haftasiydi,cocuklarinda yardimiyla,otel odalari ayarladik ucak biletleri ayarladik.sabahmi yoksa aksammi yola ciktik hatirlamiyorum,14 saatlik yolculuktan sonra LAX a indik, sabahin erken saatleri 2 saat icinde baska bir ucaga binmemiz lazim,biraz pasaport kuyrugunda bekledik, bir gumruk memuruna aktarma yapacagim yardimci olurmusunuz dedim, hic yuz vermeden sirasni bekle dedi,,,pasaport memuru asyali biriydi, nerde kalacaksin dedi, kanadaya gidiyorum dedim, ne zaman gidiyorsun, bir saat sonra,heyecanli heyecanli pasaporttan gectik, gittik valizimizi bulduk,ordan ic hatlara valizi verdik,ucagimizin kalkacagi terminal kapisinda cok sira var,millet kuyruk olmus,iceri girenler arama taramadan geciyor,kapida bir meksikali gorevli kadin, bakiyorum gordugu meksikalilara koltuk cikiyor,sen gel sen gel gibi,bir amerikali patlayip seni sikayet edecegim dedi....

    ...el cantalarini gecirdik, kendimiz makineden geciyoruz ellerimi havaya kaldirip durdum, rontgen makinesi, adam o cebinde ne var dedi,uzerimde bir sey yok dedim, kislik gomlek giymistim onun cebinde elimi attim, kucuk bir plastik torba varmis,okul cocuklari icin sandavic filan konur,rontgen makinesinden kacilmiyor,neyse girdik terminale,ucagin gidecegi kapiyi buldum,... sirayla ucaga girdik, istikamet atlanta sehri ordan baska bir aktarma yapacagiz,koltugum cam kenarindaydi epey asagilari izledim,biz yukarda ucagin golgesi asagida gidiyor,sari toprak col gibi bir yerlerden gectik,grand kanyon olabilirmi olamazmi bilmiyorum....
    ..atlanta da indik baska bir ucaga binecegiz, elektrikli tabelaya bakiyorum ucus numarasina gore hangi kapidan kalkacak,tabelalari takip ede ede merdivenle bir alt salona indik, bom bos bir yer kimseler yok, bazi yerlerden kapilar aciliyor insanlar cikiyor,megerse kucuk tren isliyormus,kapiyi acip bizde perona girdik, hemen tren geldi atladik,birisi tekerlekli sandalyeli yolcu tasiyordu, bu numarali kapiya gidiyormu dedim, hayir ters istikametteyiz ama bir istasyon sonra tren geri donecek,asagi inmenize luzum yok dedi...
    .... neyse ucagin kalkacagi kapiyi bulduk,burda pek arama olmadi zannediyorum,saat farklari yuzunden kac saattir yollarda oldumuzu iyicene karistirdim,atlantadan kanada torontaya gidecek ucaga bindik,cok uzun bir yolculuk degildi ama gece saat 21,00 den sonra torontoda olduk, pasaporta girdik, genc bayan gumrukcuye rastgeldik, nesli sekilde giris yapti,ne kadar kalacaksiniz dedi, bir hafta dedim,cok az deyip iyi tatiller diledi,cantalarimiz aranmadan gumrukten ciktik,simdi sehir icine gitmemiz lazim, bir taksi vardi kaca goturursun diye sordum 60 dolar filan dedi,, ilerde shuttle ofisi var,oraya gittim shuttle varmi dedim var dediler iki kisi gidis donus 89,00 kanada dolari,nakit para almiyorlar, kredi kartimla odedim,minubusle sehir merkezine geldik, sofer burda inin, sizi baskasi otele goturecek dedi,haydeee,olurmu boyle sey yah filan neyse indik, bir siyahi sofer bekliyormus,onun arabasina bindik ve otelin onune getirdi,gece saat olmus 11,30 filan,recepsiyondaki gorevli bir forum doldurmami istedi,kendimi kalem tutamiyacak kadar yorgun hissettim,yazi mi yazdim yoksa kagidimi karaladim kendimde bilmiyorum.

    .canada torontoya hos geldik..otelimiz ara sokaktaydi, ucuz olarak onu bulmustuk 20 kattan yuksek bina,,odamiz sanki tek odali apartman dairesi gibi,icinde her sey var,en rahat ettigim otel odasida burasi olmustur.
    .....sabah olunca yiyecek bir seyler almamiz lazim,lobideki gorevliye super market sordum tarif etti,ana cadde uzeri, 10 dakka kadar yuruduk marketi bulduk,kahvaltilip bir seyler, oglen ve aksam icin pisirilmeden yenecek seyler aldik,odamizda yemek pisirmek icin her sey var,dayali doseli daire gibi.otelden30-40 metre sag tarafta ana cadde var asagi yurusek sehir merkezi gol kenarina gidiyor, yukari yurursek yine bir yigin shoplar ve alis veris merkezi var,sevdim toronto yu sokaklari temiz, insanlari saygili,gittigim her yerde cebime bolge haritasi koyarim,bu defa oylesine yola ciktik, bir alis veris merkezine yan kapidan girdik diger kapidan baska sokaga ciktik,dolas dolas ondan sonra otelimiz nerdeydi hangi caddeden gidecegiz,bir hayli bocaladim otelin sokagida aklimda kalmadi, neyse zar sora sora ana caddeyi bulduk otele geri donduk.
    ...diger gun sehir merkezine gittik gol kenari,kocaman bir tower kule var ona ciktik, torontoya tepeden baktik, resimler cektim,kulenin bir tarafinda restaurant var,onun icin sehirin bir bolgesini kuleden goremedim..toronto sehrini secmemin baslica sebebi niagara selalesini gormek icindi,yine lobideki gorevliye selale icin tur biliyormusun dedim, bakti evet var fiati bu kadar dedi, tamam o zaman yarin icin book yap dedim....
    ..ertesi sabah bir otobus bizi otelin kapisindan aldi, sofer sarikli indian sihh filan deniliyor, rehberde yasli indian,rehberle biraz sohbet ettik turk oldugumuzu anladi yada ben anlattim, galiba bizim basbakan kanadaya gitmis, adam teyyip dedi,,,, otobus bizi merkezine goturdu, ordanda yolcular geldi galiba 30 kisiden azdik,tesaduf bir kac ailede australyali varmis,ucretimiz odedik, plastik bir back pack verdiler kucuk bir cikolata birde muz

    ..yola koyulduk rehber arasira anlatti.selaleye yaklasirken bizi bir saraphaneye goturdu,bir iki sarap test yaptim, alici degilim tabi, hem saraphane hemde uzum bagi, sahibi alman kokenliymis.ondan sonra selalenin oldugu yere geldik, once otobusle bir tur yaptik,daha sonra ogle yemegi icin restauranta gidildi yemekler herkes kendi cebinden odiyecek biz girmedik,disarda bir seyler alip yedik bu arada selalaye yakin yere gidip resimler cektim......millet yemekten cikti, hadi binin otobuse,yine selalenin yakininda bir yere park ettik,esyalar otobusde kaldi,bir binaya geldik rehber herkese bilet verdi, asansore binip selale seviyesine indik, selalenin aktigi yer yuksek yani nehirin yan taraflari 40-50 metre yuksek belki daha fazladir,,, asagida tekneler var, her birimize isin bitince kaldir at cinsinden ince yagmurluk verdiler ve bindik tekneye,gemi turist dolu,nehirde ilerleyip selalerin dusus yerlerine yaklasti,iki yerden selale akiyor dakika da kac ton su akarmis,bir tanesi meshur olani ismi horseshoe yani at nali seklinde buna pek fazla yaklasilmiyor bazen sanki havadan yagmur yagiyor gibi oluyor,nehir icinde heyecanli selale turu oldu,kucuk kameram vardi resmimizi cek diye bir turiste verdim resim cekerken kamera islandi ,teleskopik gibi lensi vardi,yukardan yagmur gibi su geliyor islandi kamera ve cope gitti.
    arkasi gelir..

  • ⭐⭐

    .canadaya gitmek bir hayli uzun surdu,ama nihayetinde o kadar yola deger dedim,bazi seyler hayatta bir sefer nasip oluyor...
    .toronto temiz bir sehir,insanlari gordugum kadar saygili kisilier,sokaklar temiz, evsiz barksiz sokakta yatan gormek yok gibi,sakin bir gundu kahvaltimizi edip gol kenarina geldik,bir kosede iskele var kucuk vapur var,bir bilet gisesi acik, nereye gider bu tekne dedim gorevli kadin karsidaki adaya dedi,iyi o zaman iki tane gidis donus bileti ver dedim,ben 65 uzeri oldugum icin tenzilatli bilet verdi, hatuna tam bilet,iskeleden iceri girdik, kucuk bir arabali vapur var ilk o gidiyormus, bir iki araba ve bir iki yolcu var, arabalar resmi belediye arabasi gibi..... 15 yirmi dakika kadar gittik zannediyorum vapur iskeleye yanasti,3-4 tane iskele var galiba,indik her taraf bom bos ama yemyesil. allah allah nasil bir ada dir bu diye dusundum....adada yasiyan yokmus,yaz mevsimi acilirmis kis mevsimi kapanirmis,belediye park iscileri vardi bahce duzenlemesi yapiyorlardi,sakin sakin bir hayli yuruduk,bir yerde plaj var....

    .....adanin ici gercekten cok guzel, ama haziran ortalartinda filan aciliyormus,tabi gunluk yine gelenler oluyor,restaurantlar var, cocuklar icin luna park var, ciekler arasinda fiskiyeli havuz var,yani tertemiz bir yer doya doya temiz oksijeni cigerlere cek.,epey yuruduk bir iskeleye geldik , baska bir tekne geldi bazi yolcular indi bizde bindik, sehire yaklasirken cok resimler cektim.ana caddede biraz dolastik sonra otele donup dinlendik bir seyler atistirdik...farmers market gibi bir yer var oraya gittik,bir sey alacagimiz yok tabi.

    .....diger bir gunde eaton centre diye buyuk bir alis veris merkezi var oraya yuruduk, yeni yapilmis sahane bir alisveris merkezi,icerde her sey var epeyi dolastik,hep aklimda kalir,kucuk bir dukkanin onunden gecerken manken uzerinde bir motgomer gordum,iceri girip saticiya fiatini sordum,adam 700 dolardan filan bahsetti....
    ....sokaga ciktik, ya burda hic hardware shop yokmu, takim taklavat aletler gormek istiyorum, birine sordum tarif etti,gittik, beyaz esyalar var her turlu takimlar aletler filan, dolasirken hatun cam olcekli surahi gordu kalin cam sapli 3 parca,yari fiatina indirmisler, ille alalim bunlari dedi,daha gidecek gorecek cok yerimiz var kirilirlar filan, bir sey olmaz bir sey olmaz alalim dedi, aldik,,mubarek surahiler nereye gittiysek hep benim sirt cantamda tasindilar, sydneye donunce baktim birinin kenari birazcik kirilmis, cok ince bir torpu eye ile eyeleyip el kesmiyecek hale getirdim..

    ......niagara selalesindeyken bir hediyelik shop gormustum, daldik iceri,hoodlu hafif bir ceket beyendim uzerinde kanada armasi var,hatira olsun diye alalim dedim,ceketi giydim filan iyi fiati 50 dolarin uzerinde, bunu alalim dedim, kadin pasaportunuz verin dedi, megerse duty free shopmus, parasini oduyeceksiniz,yan pencereden paketi size verecegim ve ordan amerikaya gececeksiniz dedi.yanda araba girisi varmis, duty-free bir sey alininca amerikaya goturulecek.. nehir uzerinde buyuk bir kopru vardi,ismi aklimda kalmadi,kanada tarafinda kanada gumruk kapisi, amerika tarafinda amerikan gumrugu,duty-free den alinan seyler hemen amerikaya goturulmesi lazimmis, satici kadina ya iki gun sonra newyorka gidiyorum ver ceketi dedim, yok kanun boyle veremem dedi. iyi deyip ciktik, biraz otede baska bir hediyelik shop varmis ona girdim,bu sefer hood olmiyan onunde kanada yazan kirmizi renkli bir ceket aldim,gercekte 20 dolar bile etmezler ama boyle yerlerde pahaliya satiyorlar..

    ...bir iki sefer eaton alis veris merkezine gittik,yol uzerinde bir shop var drug store yaziyor bir nevi eczane, kapidan cikanlari goruyoruim ellerinde koca kagit torbalar filan, allah allah millet torba dolusu mu ilac aliyor diyorum kendi kendime,bir dahaki geciste eczaneye iyicene yaklastim ve iceri baktim,bir bolumu eczaneymis bir bolumude super market gibi....

    ....torontoda 6 gunumuz gecti sayilir zaten ilk gunu saymiyorum gun yollarda gecmisti.torontodan newyorka gidecegiz,bir kac saat evvelinde hava alaninda olduk, yine aktarmali minubusle gittik.check -in icin yalnis siraya girmisim, sonra farkina varip, diger check-in e gittik, memur sarikli bir hindistanli hem sariklidirlar hemde sakallidirlar, valizin bir iki pound fazla bir dahaki sefere biraz azalt dedi, ya bu valiz iki kisi icin dedim, 23 kilodan fazla kaldirmalari yasakmis..valizi verdik iceri girdik,pasaport kontrolu var,bir kapiya yonlendik, aha amerikan gumruk memuru,bir iki soru sordu,pasaportu okeyledi,merak ettim ayrilirken siz amerikan memurumusunuz yoksa kanada memurumusunuz diye sordum,military trasli memur U.S. america sir... dedi, allah allah amerikanin burda ne isi var diye dusundum.
    ..sonradan ogrendim kanadada, irlandada ve galiba abu dhabide clearence merkezleri var, amerikaya direk giris yapiliyor, amerikanin her hangi hava alanina inince pasaport ve gumruk islemleri olmuyor,bizde ogrenmis olduk....

  • ⭐⭐

    hawaii aksamlari..
    [img]https://i.imgur.com/ft2elar.jpg[/img]

  • ⭐⭐

    ....australyada her kosede bakkal kasap manav eczane bulunmaz,her binanin altina dukkan yapilmaz.bolgelerin carsilari vardir millet oraya gider bir cok carsilarda buyuk alis veris merkezleri vardir,bazi bolgelerde sadece ihtiyac karsilayacak shoplar ve gida marketleri bulunur..21 yildir ayni evde oturuyorum,ev ararken hic ummadigim bir muhitte karsima cikti beyendik ve aldik.
    ....burasi normal cadde uzerinde dukkanlari olan bir bolge degil.bolgenin adi bass hill...evimin 50 metrte otesinden high way gecer yani buyuk sehirler arasi yol adi hume hwy dir.yuruyerek ana yola cikarsam, sol tarafimda bes katli bir otel var, onun yaninda mac donald, onun yaninda benzin istasyonu,bir sonrada medical centr doktorlar eczane rontgen filan......sag tarafima bakarsam kosede shell benzin istasyonu,,biraz yurudukten sonra bir ara cadde ve kosede baska bir benzinci...
    ..iki degisik tarafta tren istasyonu var her ikiside 2 km kadar uzaktalar,tren kullanmak istersem ya arabamla gidip, park edip trene gidecegim ya da otobus kullanacagim.
    ..sehir tarafina gidersem 5-6 km otede bankstown diye bir merkez var,burda buyuk alis veris merkezi var,bir cok seyler bulunur,yine otobus veya arabamla gidersem 8-10 km uzakta parramatta diye buyuk bir merkez var burda da ihtiyac olan her sey bulunur..

    .sokaktan cikip ana caddeye yuruyup sola dogru gidersem 250 metre kadar uzakta bass hilll plaza var,ana caddeyi karsiya gecmem lazim, iki yerde trafik isiklari var,,bass hill plaza buyuk bir alis veris merkezi degil,shoplar genellikle yiyecek gida maddeleri uzerine bir iki elbise ,bir iki ucuz seyler satan, bir eczane bir kasap bir manav, K-MART.... Bir ayakkabici shopu. velhasil oturdugum muhitte gunluk ihtiyaclari karsilayacak shoplar var, hatun evden kovarsa otel kosede....
    .....plazaya gideriz yahut baska alis veris merkezlerine millet market arabalariyla markete girerler doldurup cikarlar...bu muhite geldikten sonra hic market arabasi kullanmadik,hatun her sabah kahvaltidan sonra cikar markete yurur, woolworth diye buyuk gida marketi var,daha evvelde fleming diye market vardi o kapandi,bir kac yil evvel ALDI marketi geldi,hatun kahvaltidan sonra yuruyus yapar markete gider,her iki markette cok dolasir,fiati uygun gordugu seyi alir ve eve gelir,gida yiyecek seyleri gunluk aliriz, agir bir sey Alinacaksa kendim gider alirim..

    .....bu plazada hic banka yok bir iki ATM var, iki haftada bir emekli maasimiz banka hesabimiza yatar,para cekmek lazimsa hadi degisiklik olsun diye bankanin subesi olan bolgelere de gittigimiz olur, en yakin banka subesi iki km otede chesterhill mahallesinde vardir...
    .....eh 20 yildir benim hatun plazadaki woolworth marketinin sanki haritasini cikarmis,iceri girdigi zaman neyin hangi aisle de oldugunu bilir yani eliyle koymus gibidir....iki aydir kapanma var yasaklar var, hatunun kronik hastaligi var,bu sebebdende pek sokaga cikmak istemiyor,her iki market haftada bir reklam kagidi cikarirlar, virusden evvel posta kutumuza atarlardi,simdi yapmiyorlar, bende arasira plazaya uzanip reklam kagidi alip hatuna getiririm, eeeee, hadi adam git bunu git sunu al,markete yurumek problem degil liste yapip giderim, woolworth shopuna girince,hangi malin hangi sirada oldugunu aramaya baslarim, gerci aisle baslarinda tabelalar vardir.
    ..ekmek raflarina giderim 20 cesit dilimli paketli ekmek var,benimki nerde,yumurta raflarina giderim 4-5 cesit yumurta var,hmmm hangisinden alacaktim yaaaaww.
    .....uzun yillar kendi basima alis veris yapmamistim, o islere hatun bakiyordu, bu lanet corona yuzunden,marketlere gidip bir seyler almaya basladim.bende hatun gibi buyuk markette hangi urunun hangi aislede oldugunu kafama yazmaya basladim.

    .....bu yilin baslarina dogru evimizi satip daha kucuk bir ev almayi dusunmustuk, bir iki ev gorduk,ama gunun sonunda,bu gun oturmakta oldugumuz ev civarlarinda kolayca her seye ulasabilecek durumda oldugumuzu anladik,en iyisi oturalim oturdugumuz yerde dedik... yeni ve guzel evler var ama carsilara uzaklar,araba kullanamiyacak duruma gelirsek,carsilara gitmek icin otobus kullanmamiz gerekecek...bass hill lubnanli araplarin cok oldugu bir yer,alistik gari,araplarin oldugu yerde pek evler soyulmaz,yani yabanci gelip ev soymaya cesaret edemez,bazi durumlarda araplar bir birlerini kursunlarlar.

  • ⭐⭐

    Gurbet Acidir.!!

    ..... Bir insanin baba ocagindan, dogup buyudugu topraklardan ayrilip, bir cok nedenlerle baska sehirlere veya baska ulkelere gitmesi,oralarda kendine yeni bir is bulmasi ya-da degisik bir yasama gecmesine vede oralara yerlesmesine gurbet denir.Bazi erkek veya bayanlarda evlenerek eslerinin sehirlerine gocerler onlar icinde bir nevi gurbetlik olur..
    ....Insanin dogup buyudugu yer, yurdun en ucra kosesinde bile olsa onun ana vatanidir,sevdigi topraklardir.Cumhuriyete gecisle beraber buyuk sehirlerimiz-de sanayilesmeye baslamistir, sanayilesen sehirlerin tasi topragi altin denilerek, anadolunun her kosesinden milyonlarca insanlar daha iyi yasam sartlari icin yasadiklari sehirleri, kasabalari, koylerini terkedip buyuk sehirlere goc etmislerdir..yuz yillardir gurbet uzerine siirler yazilmis, maniler soylenmis, sarkilar bestelenmis ve okunmustur, demekki gurbet bir seyler ifade eden bir kelimedir.
    .....Osmanli devirlerinde fetihler yapilmis, yeni ulkeler fethedilmis ve guzel yurdumuzdan binlerce aileler bu fethedilen yerlere goturulup yerlestirilmislerdir, yani ellerinde olmadan istemeyerek gurbetci olmuslardir.......Cumhuriyetimizin 40 inci yillarindan sonrada Bazi Avrupa devletleri ulkemizden is gucu istemislerdir, bir nevi kaba kuvvet gibi, boylece 1960 larda vatandaslarimiz ailelerine ve kendilerine daha iyi bir yasam saglamak icin bu avrupa devletlerine gidip ekonomik gurbetci olmuslardir..Iste bu yillardan sonra Gurbetci kelimesi daha da anlam kazanmis ve sik, sik konusulmaya baslanmistir
    ...Gurbete giden yani Avrupaya giden ilk kusak insani butun cefayi cekendir,Bu insan gurbetin ne oldugunu cok iyi bilir.Caresizdir, dil bilmiyordur, devamli yardima ihtiyaci vardir,bir cok problemlerinde arkadaslarindan yardim ister, tercuman ister, yasi ortalarin uzerindeyse yabanci dili ogrenmesi daha da zor olur. Velhasil aciyi ceken bu ilk kusak insanidir..
    .....Ilk kusak insani ve onlarin cocuklarinin cocuklari bu yabanci ulkede dogup buyudukleri ve o ulkenin kulturune ayak uydurabildikleri icin ,fazla zorluk cekmezler ve kendilerini cok fazla gurbetci olarak hissetmezler. Ana vatanlarini bilirler, arasira gidip tatil yaparlar,televizyonlardan gazetelerden neler olup bittigini ogrenirler. Bu kusak icin gurbet o kadar aci degildir
    ..
    ....Tabiki cok az da olsa kendi kulturunu unutup,tam tamina yasadigi ulkenin kulturune ayak uyduran her iki cinsten genclerde vardir,,of ve adetler, gelenekler, saygi gibi seyler demek istiyorum. Bazen toplumdan ve ailelerinden kopanlarida coktur...Kendilerine verilen imkanlari geri tepip, adam sende okusam ne olacak-ki,ben bu hayatimdan memnunum,bos veeerrr deyip bir baltaya sap olamayanlar gibi
    .....Yabanci bir ulkede yasiyorsak. Orda dogup buyuduysek dillerini kulturlerini paylasiyorsakda yinede gurbetcilerin uzerinde dinlerinden ve irklarindan dolayi manevi bir baski vardir...Mesela bir kisi bir hata yapar ve suc isler, sucun faturasi butun topluma kesilir..Bu manevi baskiyi azaltmak icinde gurbetteki genclerimizin tahsil yapip bir yere gelerek kulturleriyle baskiya karsi durmalaridir...Suc isleyip hapise dusen gurbetci gencin sesi cikmayabilir ama okumus tahsilli bir gurbetci genc gogsunu kabarta kabarta sesini yukseltebilir.

    .Sir.altan.. tarafindan yazilmistir
    ..Okuyanlara yuzlerce tesekkurler.


Benzer Başlıklar

Forum kurallarına uymayan veya forum düzenine aykırı davranan üyeler uyarılmadan forumdan çıkarılabilirler. Özellikle gereksiz yeni başlık oluşturacakların dikkatine!

99
Online

40.1k
Users

4.3k
Topics

420.0k
Posts


| | | |

Powered by NodeBB | Copyright © 2023 Yesilkart Forum