suradan devam edebilirsiniz:
https://yesilkartforum.com/forum/topic/329/abd-ye-gitmeden-once-ve-gittikten-sonra-yapilacaklar
@EzgiLera şimdiye kadar 4 gün New York ve New Jersey, 8 gün de Florida sürdü. Şimdi Houstondayız burada da 4 gün oldu. Cuma sabahı ayrılacağız.
@MySea takin genede, CA da okullarda maske zorunlulugu kalkti . Biz de market alisverisinde takmayi biraktik asag yukari 1 aydir bu sekilde geziyorduk. Oglan 2 gun once ateslendi, hapsirik ve bogaz agrisi, oksurme. Test pozitif cikti. Bizde negatf ama esim ve ben de grip gibi takiliyoruz, hafifi burun tikanikligi, biraz oksuruk, bogazda giciklanma. Hayatimi cok etkilemiyor ama bu halde olmamayi tercih ederdim. Dikkat edin 🙂 yataga dusurmeyen grip modeli 🙂
@crazycells YouTube da greencard ile ABD’ye giden biri.greencardı olan herkes 25bin dolara kadar dil okulu ücretini devlet karşılıyormuş doğru mu
@MySea iklimi görmezsek mükemmel eyaleti anlatmışsınız😃bilgiler için teşekkürler.
Kazanınca insanın aklına hep vesveseler geliyor maalesef ama ikilemde kalmam uuzn sürmedi kararı I her türlü abd doğrultusunda verdim fakat corana ve fiscal yıldan ötürü konsolosluğa çağrılamadan hakkım yandı vize alamadım
@Rainman rica ederim kolay gelsin
2017 yilinda sifir Nissan araba satin aldim. Galeriye esimle gitmistik ve tesadufen bir salesman secip islemleri halletmistik. Iyi bir pazarlik yapmistik ve manageri ile konusarak bize oldukca iyi indirimler falan ayarlamisti. Ismi Bob idi.
Neyse 2-3 hafta sonra Bob beni aradi ve size email ile bir survey gelecek. Orada herseye 10/10 tam not verirsen, bonus alacam dedi. Karsiliginda sana bir yemek ismarlarim veya deponu full doldurum dedi. Bende ok hallederim dedim.
Survey geldi ve hepsine 10/10 verdim doldurdum. Beni 1 hafta sonra yine aradi ve tesekkur etti, ne zaman istersen ugra sozumu tutayim dedi.
3-4 ay sonra yag degisimi icin ugradim. Beni gordu yanima geldi konustuk biraz ve haydi yemege gotureyim dedi. Gerek yok dostum, sen benim yerime aileni gotur yemege dedim. Cok memnun kaldi bu soyledigime. 🙂
Veee o zamandan beri Bob beni her dogum gunumde, her yilbasinda arayip kutlar. Bir istegin varsa, yerimi biliyorsun der. Ayrica diger zamanlarda da her 4-5 ayda bir beni arar, hatirimi sorar 😃 Bende her servise gidisimde kendisi oradaysa selamlasir, konusurum. Hatta telefon numarasini kaydettim, kanka gibi olduk yani 😛
Merhaba. Eşim ve 8 yaşındaki oğlum birlikte haziran sonu gibi New Jersey eyaletine yerleşmeyi planlıyoruz.
Öncelikle 2 sene boyunca Amerika'da tutunmak için bulabileceğimiz her işte çalışmak 2 senelik sürecin sonunda Türkiye'den fason üretim kendi markamı yaratıp kolonya çeşitliliği ile New Jersey pazarına giriş Müteakiben tüm ülke pazarına giriş 4 senenin sonunda AVM kiosk zincirini başlatmak 5 senenin sonunda geriye yaslanıp güney eyaletlerine taşınma:)Stres konusunda birsey diyemeyecegim ama calisma saati olarak yuksek saatler calismaniz gerekmekte. Hani o breaking badde kimya ogretmeni adam okul bitince araba yikamaciya girmesi durumu amerikanin gercegi. Ben ikinci isi ariyorum. Aksi halde aileden bagimsiz kendine ozel bir yasam insaa etmek zor olabilir.
New school arastirmasina gore amerikalilarin maaslari 1970 yilindan beri reel olarak artmiyor ve 1970 yilinda calisan bir amerikalidan daha fazla calisiyorlar. Almanya ise tam tersi yolda ilerleme gostermis. Ama amerika ya gelen amerikali olur ama almanyada dislanma ihtimalin var.
@ayvalik10 Genelde yazdığınızı gördüğüm her cümlede agresiflik görüyorum pek çok yerde denk geldim biraz sakin yaşamanızı tavsiye ederim ruhsal anlamda kendinizi çok yıpratırsınız bu sonrasında bedeninize de olumsuz sonuçlar çıkarabilir. Öncelikle 3000 dolara vize alması olası bir durum sonrasında cümlenin ne yazdığımı okudunuz mu? Anladınız mı? Anlayabildiniz mi? ''Verdiyse ne gibi şartlar sağladınız acaba?'' Burada 3000 dolara vize aldıysa bazı şartları yerine getirmiş olması gerektiğini ve bunların neler olduğunu sormuş bulunuyorum örneklendiricek olursam; Mülakat süresinde bireysel tercümansız akıcı ve kendi seviyesini ( B2 / C1 ) belirtecek bir konuşma gerçekleştirmesi , gitmeden önce iş ayarlaması ve eğer mümkünse ilk gittiği sürede işlerini raya oturtana kadar minimum para ödeyeceği veya ödemeyeceği tanıdığının bir evinin olması , gideceği eyaletin neresi olduğu - North Dakota bölgesine bu saydıklarım ile 3000 dolar ile rahatlıkla vize alabileceği kanaatindeyim bunun yanı sıra Cali de LA bölgesinde ise tüm bu şartları sağlayıp yine de 3000 dolara vize alamama şansı mevcut maddi yeterliliği sağlamaması koşulu ile. Son olarak sayın @ayvalik10 tekrardan sakin olmanızı ve en azından forumdaki kişiler ile konuşma içerisinde iken gardınızı indirmenizi tavsiye ederim.
Amazon üzerinden satılan ürünlere ait fiyat değişikliklerini izlemek için;
@aliarmgn, içinde söyledi: [ilk Mesaj Güncel] - Amerika Rehberi - Greencard Sonrası için Faydalı Linkler (İş,Ev,Araba,Alışveriş)
dim.Gocm
www.nld.org sitesinden bulunduğunuz bölgedeki tum ücretsiz kursları bulabilirsiniz.(Immigrantlar icin.)
@patrick2dev Yetiskinleri birakin, artik cocuklar bile yazilim sektorundeler. Buradaki orta-lise duzeyi okullarin cogunda tech derslerinde yazilim ve kodlama, programlama ogretiyorlar. Yani bu alanda rekabet var. Birde buna guney Asyalilari ekleyin, ozellikle Hindistan, Pakistan ve Cin gibi ulkelerden gelenler bu konuda piyasaya hakimler. O nedenle, egitim olarak kendinizi gelistirmelisiniz. Yoksa vasat islerle ugrasmak zorunda kalirsiniz.
@ibrahimasar AYDEM’in uygulaması var . Uygulamayı indirip arızalı olan sokak lambasının yanına gidip direğin üzerimdeki kodu okutarak sisteme yüklüyorsunuz . Ertesi gün gelip yapıyorlar . Çok işlevsel
@greenHasanHuseyin Suclu bulunmaniz veya hapse girmeniz durumunda bir sure vatandaslik basvurunuz kabul edilmeyebilir, bilginize. Ilgili konu:
https://yesilkartforum.com/forum/topic/354/vatandaslik-basvurusu-hangi-durumlarda-reddedilir
@keysnambır site cok guzel calisiyor tesekkur ederim. Maalesef bazilarinin turkcesi yokmus.
@suv2019 Amerika'ya büyük umutlarla gelip mutlu olamamak içinde söyledi:
@roccorocco nasıl bir insan amerikada olup ta mutsuz olabilir. Cidden bunu anlamak imkansız. Ucuz konut araba benzin et ve mutlu insanların olduğu bir ülke. İnsan daha ne isterki.
Her sey araba,konut ve et ile bitiyor mu acaba ? Mutlu insanlarin olduguna dair cikarimida Hollywood filmlerinden mi cikariyorsunuz acaba ? Bu genelleme oldukca yanlis bana gore
@suv2019 bu saydığınız mutluluk sebepleri sizi mutlu edebilecekse ne mutlu size :)) Ki onlara ulaşmak için bile belli blr süreçten geçiyoruz. Zaten o sürecin kendisi zor olan. Dil bilmeden, iş bulmadan, kalacak yer bulmadan az da olsa düzen kurmadan o saydıklarınıza zaten ulaşmakta zor.
@redsat2000 sağol abi. Duygularımıza çok iyi tercüman oluyorsun. Attık kendimizi okyanusa. Bakalım gemiyi bu dalgalardan hangi limana sığındıracağız.
@aytac59 bol şanslar sanada. İnşallah kısa sürede herşey yoluna girer.
@gokcell katılıyorum dediklerinize. Herşeye rağmen ülkemiz çok güzel. Hep özlenecek.
@oradaki zaten bir giden pişman birde gidemeyen İnşallah sizde gelirseniz ne demek istediğimi yaşayarak çok iyi anlayacaksınız. Bol şans çekilişte
Göçmenler olarak bu ülkenin kendi vatandaşlarından daha şanslı olduğumuzu düşünüyorum.
Nedeni ise ister başarısız olun, ister alışamayın veya hiç istemeyin. Ne olursa olsun her zaman için kendi ülkenize dönme imkanınız var. Bu yaşa kadar yaşanıldıysa, devamı da elbet gelir. Veyahut olmadı başka ülkeler var, sonucunda heryerde göçmensiniz.
Konuyu dramatize etmek doğru değil.
Bence önemli olan bu ülkeye geldiğimizde kendimize ne kadar artı sağlayabileceğimiz. Yabancı dil olsun, eğitim olsun, iş deneyimi ya da maddi olsun, veyahut hiç olmadı dünyaya bakış açısı olsun. Her sağlayabildiğimiz katkı bizler gibilerine, eğer olur da geri dönülecekse, tamamen kazanç sağlayacaktır, bir şeyleri elbet daha iyi noktaya taşıyacaktır. Çevrenize ve kendinize yararlı olacaktır. Ben olaya bu açıdan bakıyorum.
Bir amerikalının böyle bir şansı yok.
Eger USA kelimesi yerine Gronland veya Papua Yeni Gine, Madagaskar, Almanya, Portekiz, Brezilya, Japonya, Thailand daha guzeli Yunanistan yazdiginizda cumledeki anlam degismiyorsa, "Einstein cok yasa, Einstein cok yasa..." (yillardir soylerim muthis bir direnme gucu verir) gorecelik senden once boyle kolay savunulmamisti.
Benim kiz biraz Avrupa tipli. Marketlerde goren beyaz USA lilar ilgi gosterip TR oldugumuzu yeni geldigimizi duyunca ne mutlu size iki dille buyuyecek diyor. Cocuklar icin, bize zor da olsa gelinir kalinir. Ki memleket (US) cok guzel. TR deki yaklasimlar hala -bende de- cok sert ve derine islediginden degismiyor/zorlaniyoruz. Burada yaklasimlarimizi uyarlamaliyiz.
@FreeWoRLD e katiliyorum. Ayrica o avantajla daha rahat tutunabilmeliyiz. 50+2 devlette gezme ve yerlesme ozgurlugunden bahsediyoruz.Vatandas olunca da dunyanin yarisindan fazlasinda vizesiz gezebilirsin. Doga desen nefis tukenmemis. Saygi (bir Japonya olamaz ama) TR den fazla. Gelirin varsa hayat ucuz.
Her gun siyaset duymadan, gerilmeden gunu kapatiyoruz.
Baska bir baslikta kultur soku bolumu vardi onu okumak gerek. ilk bir yil ve 3. yila kadar olan kisimlar kritik.
Umudunuzu guclu tutun, besleyin, dusmaniniz umudunuz degil, kendinize kostek olmayin.
Her sey zamanla cok guzel olacak.
@freeworld Amerika'ya büyük umutlarla gelip mutlu olamamak içinde söyledi:
Göçmenler olarak bu ülkenin kendi vatandaşlarından daha şanslı olduğumuzu düşünüyorum.
Nedeni ise ister başarısız olun, ister alışamayın veya hiç istemeyin. Ne olursa olsun her zaman için kendi ülkenize dönme imkanınız var. Bu yaşa kadar yaşanıldıysa, devamıda elbet gelir. Yada olmadı başka ülkeler var, sonucunda heryerde göçmensiniz.
Konuyu dramatize etmek doğru değil.
Bence önemli olan bu ülkeye geldiğimizde kendimize ne kadar artı sağlayabileceğimiz. Yabancı dil olsun, eğitim olsun, iş deneyimi yada maddi olsun, veyahut hiç olmadı dünyaya bakış açısı olsun. Her sağlayabildiğimiz katkı bizler gibilerine, eğer olurda geri dönülecekse, tamamen kazanç sağlayacaktır, bir şeyleri elbet daha iyi noktaya taşıyacaktır. Çevrenize ve kendinize yararlı olacaktır. Ben olaya bu açıdan bakıyorum.Bir amerikalının böyle bir şansı yok.
Ayni fikirdeyim ve bunu da farkli zamanlardaki sohbetlerde de hep paylastim. Burada dogup buyuyen birinin "geri adim atacak/siginacak" bir "vatani" yok, geri adimi "sokak". Basimiz dara dustugunde, mecbur kaldigimizda siginacak bir yerimizin olmasi bizim icin buyuk avantaj; her gocmenin de bu avantaji olmayabiliyor. Sahsen bu "geri donup siginma"yi yasamis ve sonra tekrar buraya gelmis (ters kultur soku dahil ucuncu kultur sokunu yasamis) biri olarak bu konunun onemini kelimelerle anlatamam.
Dil ve is sorunlarini hallettikten sonra burasi cok rahat. Zihin gucuyle calisan biri olarak TR'de hic gormedigim kadar syagi goruyorum ve takdir ediliyorum, TR'de omrum boyunca hayal bile edemeyecegim maddi imkanlara kolayca sahip olabiliyorum.
Gocmenlerin burada dogmus Amerikalilara kiyasla cok daha basarili ve zengin olmalari cok daha yuksek ihtimal. Su makale 4 kati daha sansli diyor: https://medium.com/wise-heroes/immigrants-are-four-times-more-likely-to-become-millionaires-by-mark-j-quann-5a47658ead09
Bana gore sebep biz TR'de once aile, sonra mahalle, sonra okul, sonra devlet tarafinda surekli kafamiza kafamiza vurula vurula yasamaya alistigimiz icin, surekli en azla yetinip, sinegin yagini cikarma gayreti icerisinde oldugumuz icin, her zaman bir gelecek kaygisinda oldugunuz icin burada adeta survivalist'ler gibi yasiyoruz. Cogu gocmen vasat bir iste omrunun sonuna kadar calisma konformistligini secmek yerine risk alip daha fazlasini elde etme gayretine girisiyor. Zira burada kendimizi gerceklestirme imkanimiz daha fazla, ortalama gelir yuksek, herseyin talebi daha fazla, faizler dusuk, hammadde-yakit gideri dusuk, calisan emginin karsiligini aliyor, liyakat var, adalet var. Forumdaslarimizdan @Rookie kardesimiz var, eger kendi uygun gorurse detaylarini anlatir, Amerikali esinin girisimci olmakla ilgili goruslerinin/yaklasiminin nasil da biz Turklerden farkli oldugunu. Bizim damat beyin calisma izni bir gelsin bak neler yapacak, guveniyorum ben ona.
Yani Amerikada dogmus Amerikalilar zaten huzur, guven ve bolluk ortamina doguyorlar, bizim gibi daglari delmek gibi motivasyonlari yok. Comfort zone'larindan cikmak icin fazla sebepleri yok. Ama biz aman cocugu iyi okutayim, herseyin en iyisini alayim, ev alayim onu bunu alayim diye gayret etmek icin bizim kadar sebebi ve durtusu yok.
Bazen laf oraya geliyor, yari saka yari ciddi karsimdaki amerikaliya comfort zondan cikmaktan bahset me zira comfort zonedan cikmak benim gobek adim, 45 yasinda adam basi iki bavulla dunyanin obur ucundan kalkip buraya goctum diyorum, afedersin haklisin deyip susuyorlar, hehe!
Gocmen olarak buradakindan cok daha azina ve kotusune razi oldugumuz icin burada mutlu olmamiz Amerikada dogmus Amerikalilara gore cok daha kolay. Ona buna sikayet etmiyoruz. Onlar kadar begenmemezlik etmiyoruz. Simaracak kimsemiz yok.
Daha yeni gelen arkadaslar, dil sorunu olan arkadaslar baslarda zorluk cekebilir. Siz SIkIn disinizi, biraz direnin bak neler olacak. Boyle basliklarda korkutmayin birbirinizi, ve yeni gelecek olanlari. Iyi seylere odaklanin.
Selametle.
@sadriabi Amerika'ya büyük umutlarla gelip mutlu olamamak içinde söyledi:
Dil ve is sorunlarini hallettikten sonra burasi cok rahat. Zihin gucuyle calisan biri olarak TR'de hic gormedigim kadar syagi goruyorum ve takdir ediliyorum, TR'de omrum boyunca hayal bile edemeyecegim maddi imkanlara kolayca sahip olabiliyorum.
Gocmenlerin burada dogmus Amerikalilara kiyasla cok daha basarili ve zengin olmalari cok daha yuksek ihtimal. Su makale 4 kati daha sansli diyor: https://medium.com/wise-heroes/immigrants-are-four-times-more-likely-to-become-millionaires-by-mark-j-quann-5a47658ead09
Bana gore sebep biz TR'de once aile, sonra mahalle, sonra okul, sonra devlet tarafinda surekli kafamiza kafamiza vurula vurula yasamaya alistigimiz icin, surekli en azla yetinip, sinegin yagini cikarma gayreti icerisinde oldugumuz icin, her zaman bir gelecek kaygisinda oldugunuz icin burada adeta survivalist'ler gibi yasiyoruz. Cogu gocmen vasat bir iste omrunun sonuna kadar calisma konformistligini secmek yerine risk alip daha fazlasini elde etme gayretine girisiyor. Zira burada kendimizi gerceklestirme imkanimiz daha fazla, ortalama gelir yuksek, herseyin talebi daha fazla, faizler dusuk, hammadde-yakit gideri dusuk, calisan emginin karsiligini aliyor, liyakat var, adalet var. Forumdaslarimizdan @Rookie kardesimiz var, eger kendi uygun gorurse detaylarini anlatir, Amerikali esinin girisimci olmakla ilgili goruslerinin/yaklasiminin nasil da biz Turklerden farkli oldugunu. Bizim damat beyin calisma izni bir gelsin bak neler yapacak, guveniyorum ben ona.
Yani Amerikada dogmus Amerikalilar zaten huzur, guven ve bolluk ortamina doguyorlar, bizim gibi daglari delmek gibi motivasyonlari yok. Comfort zone'larindan cikmak icin fazla sebepleri yok. Ama biz aman cocugu iyi okutayim, herseyin en iyisini alayim, ev alayim onu bunu alayim diye gayret etmek icin bizim kadar sebebi ve durtusu yok.
Bazen laf oraya geliyor, yari saka yari ciddi karsimdaki amerikaliya comfort zondan cikmaktan bahset me zira comfort zonedan cikmak benim gobek adim, 45 yasinda adam basi iki bavulla dunyanin obur ucundan kalkip buraya goctum diyorum, afedersin haklisin deyip susuyorlar, hehe!
Gocmen olarak buradakindan cok daha azina ve kotusune razi oldugumuz icin burada mutlu olmamiz Amerikada dogmus Amerikalilara gore cok daha kolay. Ona buna sikayet etmiyoruz. Onlar kadar begenmemezlik etmiyoruz. Simaracak kimsemiz yok.
Daha yeni gelen arkadaslar, dil sorunu olan arkadaslar baslarda zorluk cekebilir. Siz SIkIn disinizi, biraz direnin bak neler olacak. Boyle basliklarda korkutmayin birbirinizi, ve yeni gelecek olanlari. Iyi seylere odaklanin.
Selametle.
ABD'deki genel hayat akisini, Ortadogu'daki hayat akisiyla (evet maalesef artik Turkiye'nin "Ortadogu akisi”na kapildigini dusunuyorum) yan yana degerlendirdigimde bende gorseldeki algi olusuyor (ustteki Ortadogu alttaki ABD).
Dolayisiyla ustteki duzenden gelen biri alttaki sartlarda once bir nefes alip sonra "baska neler yapabilirim" diye dusunebiliyor zira onceki hayatinda nefesini tutmaktan yeni seyleri dusunemiyor, cesaret edemiyordu.
Ote yandan, Maslow'un meshur ihtiyaclar hiyerarsisini goz onunde bulunduracak olursak, sizce birey Turkiye'de piramidin alt kisimlarina itilip tikilmis oldugundan, ABD'ye goc ettiginde piramitte yukariya cikabildigini gorup "kendini gerceklemeye" dogru mu ilerliyor? Girisimcilik, aktif olma, cesur olma, daha fazla risk alabilme de bu yolculugun yan urunleri mi acaba (ABD'de dogup buyuyen bireyin piramidin daha yukarisinda yer alabilme sansi nedeniyle daha duragan oldugunu varsayiyorum)?
Geçen yıl İstanbul dan Fethiye ye yerleştiğimizde sürekli “Fethiyeli değilsen şöyle olur böyle olur”,”Dışarıdan gelenler Fethiye yi bu hale getirdi” veya en ufak bir eleştiride bulunsan “ Beğenmiyorsan gidersin” gibi söylemleri o kadar duyduk ki. Ticaretle uğraşıyoruz ki eşimin de gözü karadır. O bile burada tutunabilirmiyiz, işimizi yapabilirmiyiz, kabul görürmüyüz psikolojisine girdi. Aynı toprakta yaşayan, aynı dili konuşan insanların bile kültürü, yaşayışı, çalışma ahlâkı vs..birbirinden farklı. Hâl böyleyken kendi toprağınızda bile kabul görürmüyüm, tutunabilirmiyim diye düşünüyorsunuz. Kaldı ki başka bir ülkede işler hiç kolay olmayacak belli ki. Uzaktan konuşmak kolay diyebilirsiniz ama imkansız değil. Sıkın dişinizi, moralinizi bozmayın. Ne kadar istediğinizi ve ne zorlukları aşıp gittiğinizi unutmayın. Umarım çok mutlu olursunuz.
@sadriabi Amerika'ya büyük umutlarla gelip mutlu olamamak içinde söyledi:
Zira burada kendimizi gerceklestirme imkanimiz daha fazla, ortalama gelir yuksek, herseyin talebi daha fazla, faizler dusuk, hammadde-yakit gideri dusuk, calisan emeginin karsiligini aliyor, liyakat var, adalet var.
Bu kadar !
Surada da sesli guldum:
Bazen laf oraya geliyor, yari saka yari ciddi karsimdaki amerikaliya comfort zondan cikmaktan bahset me zira comfort zonedan cikmak benim gobek adim, 45 yasinda adam basi iki bavulla dunyanin obur ucundan kalkip buraya goctum diyorum, afedersin haklisin deyip susuyorlar, hehe!
Sadece materyal gercekleri ifade etmek bazen destek olmak degildir. Bu forumda negatif elektrige ihtiyac duyan gocmen yok. Tecrubeliler de yeni gelenler de herseyi yazacak evet, ama pozitif baglayacak cumlelerin sonunu, ki gelmek isteyenler, yeni gelmisler adapte oluncaya kadar guclu durabilsin.
Bay Area'da yazilimci olup (kelli felli diplomali) ilk zamanlarinda (yeni bebek de var) dayanamayip donen olmus yakinlarda. Bay Area'da yazilimci is bulamaz sa hic bir yerde bulamaz. Az sabredip dayanacakti. Buradakiler de en azindan manevi destek verecekti. Yine de ne gelen ne gidene, ne donene, kararindan dolayi kimse elestirmemeli, hayat onlarin hayati ve hepimiz insaniz.
Dayanismanin hele hele bilgi alip vermenin, tecrubenin gucu hic bir seyde yok. O yuzden is arama telasi ile dersler arasinda girip elde avucta ne bilgi -fikir varsa paylasiyoruz, o yuzden hic bir cikari olmayan onlarca insan paylasiyor. Cok yogun isleri arasinda en degerli seyini - zamanini- veriyor insanlar. Bu emeklere ihanet etmemis olmak icin direnmeli, israrci olmalisiniz.
Enseyi karartmanin yeri yok.
Her sey cok guzel olacak, sabir!
Tabi abi uygundur @sadriabi.Sevgili @sadriabi nin de dediği gibi bu durumu çok yakından biliyorum.Benim eşimin mesleği Groomer yani köpek berberi :).En iyi arkadaşının dükkanında komisyon üzerinden çalışmakta mesleğinde profesyonel yani neredeyse 15 yıldır aynı mesleği yapmakta.Kendi yerini açması konusunda verdiğim fikirlere olumsuz bakıyor haftalık çekimi alayım ne uğraşıcam işletmedir müşteridir havasında. Bence bizlerin yani göçmenlerin bu üllke de isteyipte başarılı olamayacağı birşey yok tabi başkanlık dışında Kendinize sınır koyarsanız o sınırların dışına çıkamazsınız kendinize inanın hayallerimiz büyük @sadriabi
Son zamanlarda soyle bir algi cok populer bir hal aldi : "mutlu olmak zorundayim". Su Mark Manson'in meshur Kafaya Takmama Sanati kitabinda geciyordu yanlis hatirlamiyorsam. Eskiden dedelerimiz ninelerimiz zamaninda baslarina kotu seyler geldiginde, isler ters gittiginde "ne kotu bir gundu ama, isler sarpasardi" derler ama yine de bir yandan topraklarini hasat etmeye ya da iste ne isle ugrasiyorlarsa o isi yapmaya devam ederlerdi. Simdilerde ise populer kulturun yan etkileri olarak en ufak bir olumsuzlukta hayat basimiza yikilmis gibi hissediyoruz. Karalar baglayip caresizlik & kaygi icinde kivraniyoruz.
Yine bir yerde okumustum ingilizce bir soz sahibi kimdir bilmiyorum ama soyle diyor: "It's OK not to be OK sometimes !" Iste eskilerin yaptigi gibi bu mottoyu tekrar hatirlayabilirsek bu kultur sokunu atlatmak ve gri bulutlardan acik masmavi gunesli gokyuzune gecis yapmak cok daha kolaylasacak. Yani hayatimizin her doneminde mutlu olmak zorunda olmadigimizi diyorum... Basliga atifta bulunuyorum aslinda. Amerika'ya buyuk umutlarla gelip mutlu olmayabiliriz. Bunda bir sorun yok. Bir donem mutsuz olmamiz buyuk umutlarimizi gerceklestiremeyecegimiz anlamina gelmez ! Belli bir donemi alanen mutsuzluk, aci ve dert icerisinde gecirip o yolun sonunda "buyuk umutlarimiza" kavusmamiz gayet olasi.
Burada iki sey cok onemli. Birincisi o "buyuk umutlari" asla ve asla unutmamak. Ne kadar aci ceksekte hayat ne kadar sert vursa da... Yola cikis amacimizi unutmamali, hedeften sasmamaliyiz. Cunku biliyorum ki gundelik dertler, vatan & aile ozlemi, dil ogrenme guclukleri vs. bize cikis noktamizi cok kolay bir sekilde unutturuyor. Zihnimiz kolay olana guvenli olana kacma pesinde. Oyle programlanmis. Dolayisiyla da bu dertlerden bunalan kisinin zihnine bir kaygi perdesi iniyor. Yapamayacagim diyor. Neden geldim ki diyor. Sahiden neden geldigini unutuyor ve bir sure sonra hedefine yabancilasiyor. Donmek istiyor. Donen donuyor. Ama donen kisiler de bir sure sonra genelde "hedeflerini" tekrar kolayca hatirliyorlar Buna da tersine kultur soku deniyor. Bu sefer orada farkli bir cile baslamis oluyor. Hatta tekrar goc edenler bile cokca oluyor bu surecte. Defalarca vatani ve goc ettigi ulke arasinda mekik dokumus bir oraya bir oraya tersine goc etmis gocmenlerle mutlaka karsilasmissinizdir ki bu da surecin gayet olagan bir parcasi. Neticede zorluklarin, kultur-sokunun bize yola cikis amacimizi unutturmasina izin vermememiz cok ama cok onemli...
Ikincisi ise sabirli olmak. Yine ingilizce bir deyis: "whatever doesn't kill you makes you stronger" Bu donemde cekilen cile yasanilan mutsuzluk kaygilar stres uzuntu hepsi bir amac icin ve gunun sonunda guzel bir olguya donusecekler. Cocuklarinizin yillar sonra gunun birinde bir tesekkurune belki. Ya da kariyerinde zirve yapmis parmakla gosterilen bir profesyonele donusmenize. Belki de karavanina atlamis Amerika turuna devam etmekte bir maceraperest olarak Buyuk Kanyon'a karsi gunun dogusunu izlerken yuzunuzde olusan o tebessume.
Ne olursa olsun degecegine inaniyorum. Sagliginiz yerinde oldugu surece denemeyi birakmayin derim. Bir tane de Turkce deyisle bitirelim o halde: "Sabrin sonu selamet"
@filth_grinder akıcı bir romanı okur gibi okudum yazdıklarınızı..ne de güzel özetlemişsiniz yaşanan zorlukları ve başa çıkabilme durumunu
Pentagramin sonsuz adli sarkisinda soyle bir soz var "zor gunlerin ardinda huzur olmaz ki her zaman" diye. Ben hayattaki en basarili anlarimi pessimist oldugum zamam dilimlerinde kazandim. Umut guzel bir sey ama pek de sevmen. Soyut gelir bana, calismak cabalamak ise somuttur benim icin. Bu yuzden her zaman iyi analizlerle gerceklerle yuzlesmek gerek ve ona gore adim atmak gerek... Ben ilk girdigimde buyuk sikintilar yasadim ve dondum, yukaridaki arkadasiminzin dedigi gibi hayallerimi unuttum. Turkiye de tektar hatirladim ama su an o hayallerim, daha dogrusu onceliklerim degisti.
Ne olursa amaciniz mucadele edin, gunun sonunda kazanan oluyorsunuz burada. Ikinci gelisim ile ilk gelisim arasinda vizyonsal ve hayat gorusu olarakdaglar kadar fark var. Gun gectikce buradaki insanlarin yasam tarzinin rahatligina, hayatin easiest den baslamasina sasiriyorum. Standart bir turk un normal sartlar altinda burada basarili olmamasina imkan yok. Sadece zaman lazim, sisteme adapte olmasi lazim. Kadir beyin ( @semavi ) bir tespiti var cok hosuma giden ve her daim aklimda olan. "Buraya gelen turk arkadaslarimiz uberde, lyftte yada buna benzer islerde kolay parayi bulup onunla yetiniyorlar ve potansiyellerinin altinda kaliyorlar." Bu sozu hatirladikca hem ilham veriyor hem de potansiyelin onemini hatirliyorum. Cunku, o sozleri duyduktan sonra daha dikkatli baktim etrafima ve ne kadar nokta atisi bir tespit oldugunu ben de tespit ederek tespit ettim ve tespit ettigim tespitlerin arasinda yer verdim olay tespitte yani
*Burada basaridan kastim 3 ev 5 araba degil, amerikada normal, standart bir hayat yasayabilmek.
Biz istiyoruz ki armut piş ağzıma düş Öyle olmayınca da dolayısıyla mutsuzluk, huzursuzluk kaçınılmaz oluyor.
Çabaladık olmuyor yapamıyorum vb gibi cümleler kuruyoruz. Oysa kendimizi birşeylerin olmayacağına, yapamayacağımıza adapte edip çabalamadık dememek için birşeyler denemişiz isteksizce Bu sebepten biraz kendimizi ateşlemeliyiz. İnsan isterse yapamayacağı şey yoktur. Kader deyip geçmemek lazım. Herkesin kaderini kendi çabasına bağlı kıldık diyor Allah.
@ayvalik10 Ben bir gün gidersem mutlaka foruma yazacağım
Yukarıda ki mükemmel yorumlarınızı okudum ve en son okuduğum kitaptaki
Bir paragrafı sizinle paylaşmak istedim..
Biliyorsun hayatta hiçbirsey tesadüf değildir. Sen ruhunun sesini dinlemeyi cok iyi öğrendin... Her ne istiyorsan emin ol o da seni bekliyor.... İçinde bulunduğun sisli durum u kabul et ve cesurca bu yolda yürüdüğün için kendinle gurur duy.
Aynaya baktığınızda gözlerinizin içine bakın, kalbinizi göreceksiniz ve her ne olursa olsun kendimle gurur duyuyorum ve mücadelemi veriyorum ve gerisini gökyüzüne, yaratıcıya teslim ediyorum.dedikten sonra İşte o zaman kimse ve hic birsey karsınızda duramayacak️
Hepinizin yıldızı parlak olsun
gönlünüzde çiçekler açsın.